02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Cumhuriyet Ankara 228/14 Kasım 2008 Belediye Meclis Üyeleri Ne Yapar? Y ? Eser ATAK erel seçimlere yaklaştığımız şu günlerde genellikle belediye başkanlarının hizmet performansı sorgulanırken aynı seçimle beş yıllığına göreve gelmiş olan ve kent halkının pek de tanımadığı belediye meclis üyelerinin, seçildikleri kent için neler yaptığı hemen hiç gündeme gelmez. Oysa belediye meclis üyeleri, yerel demokrasi açısından son derece önemli bir işleve sahiptir. Seçmenler, seçtikleri belediye meclis üyeleri ile o kentin sorunlarının çözülmesini, daha yaşanabilir bir kente ulaşmayı istemektedir. Peki, belediye meclis üyeleri seçildikten sonra o kent adına ne yapmaktadır? O kentin sağlıklı ve yaşanabilir olması yönünde nasıl bir faaliyette bulunmaktadır? Sadece meclis toplantılarına katılıp el indirip kaldırarak apar topar geçen kararları oylayıp, ardından her toplantı için “huzur hakkı” ücretini alarak görevlerini yaptıklarına mı inanmaktadır? Belediye meclis üyeliğinin anlamı ve işlevi bu mudur? Maalesef ülkemizdeki belediye meclis üyelerinin büyük bölümü bu önemli görevin içini boşaltarak algılamakta, yerel demokrasinin önemli bir parçası oldukları bilinci ile hareket etmemektedir. Hatta, zaman za man yargıya da yansıyan biçimiyle, belediye meclis üyelerinin bir bölümünün imar yolsuzluklarına karıştıkları, özellikle imar komisyonlarında bulunmak için gayri ahlaki biçimde çok ciddi çıkar çatışmalarına girdikleri, belediyedeki nüfuzlarını yandaşlara çıkar sağlamak için kullandıklarına tanık olunmaktadır. Ankara için ne yapıldı? Basına yansıyan haberlerden zaman zaman muhalefet partilerine mensup belediye meclis üyelerinden bazılarının Ankara kent gündemi ve belediye faaliyetleri ile ilgili soru önergeleri verdikleri, bazı olumsuz uygulamaların engellenmesi için mücadele ettikleri görülmektedir. Özellikle Büyükşehir için iktidar partisinden olan belediye meclis üyelerinin Ankara kentinin sorunlarının çözülmesine dair şimdiye dek ne yaptıkları konusunda Ankaralıların hiçbir bilgisi bulunmamaktadır. 5 yıl boyunca Melih Gökçek’in verdiği kararları onaylamak dışında ne yapmışlardır? Bu kararlara hiç itiraz eden ya da tartışan bir meclis üyesi çıkmış mıdır? Kentin kronikleşmiş ya da ciddi akut sorunlarına yönelik hangi öneri ve çalışmayı gerçekleştirmişlerdir? Örneğin yaya ölümleri konusunda ülkede ilk sırada yer alan Ankara’da bunun önüne geçilmesi için nasıl bir öneride bulunmuşlardır? Ankara Anakent Belediye si’nin ödemediği doğalgaz borçlarını bir sorun haline getirmişler midir? Halkın canını yakan ulaşım ücretlerinin ucuzlatılması için herhangi bir çabaları olmuş mudur? Belediye kaynaklarının gösteriş projeleri, plansız yatırımlar, havai fişek ve konserlerle çarçur edilmesi konusunda ne düşünmektedirler? Parsel bazında yoğunluk artışı getirerek birilerine milyonlarca YTL’lik haksız rant sağlayan plan değişikliklerini onaylamak için el kaldırırken, hep sözünü ettikleri “yetim hakkı” ya da toplum yararı ilkesinin ahlaki kaygısını hiç taşımışlar mıdır? Ankaralılar bunların yanıtını merak etmektedir. Aynı sorun ilçe belediyelerindeki meclis üyelerinin pek çoğu için de geçerlidir. Ankara Anakent ve ilçe belediyelerinde görev yapan meclis üyelerinin Mart 2009 seçimlerinden önce çıkıp, bu beş yılda kentleri için neler yaptıklarını Ankaralılar’a anlatmaları gerekmektedir. Bunu yapmaları, hem kendi onurlarına, hem de belediye meclis üyeliğinin kurumsal kimliğine saygı duyulması için kaçınılmaz bir görevdir. Böylece yerel demokrasinin gerçek anlamı ve işlevine yaklaşması yönünde de önemli bir başlangıç yapılacaktır. Beypazarlıçiftçiüretimyapamıyor Beypazarı Bostancılar OdaANKARA (Cumhuriyet sı Başkanı Selahattin Tokgöz, Bürosu) Kuraklık ve hükümeçiftçinin üretim yapabilmek tin uyguladığı politikalar, Beyiçin sondajlama çalışmalarıyla pazarlı çiftçinin üretimini de gerekli suyu elde etmeye çalışolumsuz etkiliyor. Kuraklık Katığını ve bu işlemle yerin 150rarnamesi’yle bankalara olan 200 metre derininden su çıkarborçları taksitlere bölünen Beydıklarını söyledi. Derinlik artpazarlı çiftçi, yaptığı üretimden tıkça elde edilen suyun tuzluluk kâr edemediği için borçlarını oranının arttığını ve bu suyun ödeyemez duruma geldi. Çiftçisebze üretimine uygun olmadınin, bankalara olan borçlarınğını belirten Tokgöz, su sorudan dolayı ise evlerine haciz genunun yanı sıra çiftçinin üretliyor. Üretim yapamayan ve kâr tiklerini pazarlama konusunda Mansur Yavaş elde edemeyen çiftçi, elektrik da birçok sorunla karşılaştıklave su faturalarını bile ödeyemiyor. Beypazarı Belediye Başkanı Mansur rına dikkat çekti. Tokgöz, şöyle devam etti: Yavaş, Beypazarlı çiftçinin, son dönemde tarımdan kâr elde edemediğini, tarımı gönüllü ola ‘Maliyetler yüksek’ rak yaptığını dile getirdi. Yavaş, şunları söy“Çiftçi bundan 4 yıl önce 100 dönüm ledi: olan tarlasının tamamına ekim yaparken “Ekonomik kriz ve kuraklık çiftçinin be şu an 100 dönümlük tarlanın sadece 1015 lini büktü. Su sorunu Beypazarlı çiftçinin en dönümüne ekim yapabiliyor. Tohum, gübbüyük sorunlarından biri. Ankara ve çev re çok pahalı, yani maliyet yüksek. Çiftçiresinde bulunan toplam 900 bin parsellik ta de sermaye yok. Çiftçi, ekim yapabilmek rım alanının 600 bin parseli Beypazarı sı için sürekli borçlanıyor. Bunun yanında nırları içinde olmasına karşın tarım des üretilen sebzeleri pazarlayacak alan da yok. teklenmiyor. 4 Temmuz 2007 tarihli Ku Çiftçiler, üretikleri sebzeleri genellikle İsraklık Kararnamesi’nin getirdiği bazı fır tanbul’a gönderiyor. Ulaşım maliyeti de satlar da çiftçinin ihtiyacına tam anlamıy çiftçinin tarımdan zarar etmesine neden la yanıt veremedi. Girdiler yükseldi, üretim olan en büyük etmen. Buna çözüm için sebazaldı. Büyük sebze üreticileri özellikle ze hali açılması için uzun süre çalışmalar 2002 yılından bu yana su sorununun yanı yapılmasına karşın, yetkililer, sebze halisıra maddi kaynak yoksunluğundan tarla nin açılmasına izin vermedi. Yetkililerin bu larına ekim yapamıyor, tarım alanları boş konudaki ihmalkârlığı çiftçiyi çaresiz dukalıyor.” ruma düşürüyor.” Kâr yok, elektrik ve su faturalarını bile ödeyemiyorlar ‘Çiftçi pazar bulamıyor’ Beypazarı Ziraat Odası Başkanı Mustafa Ateş de çiftçinin, ürünlerine pazar bulamadığını söyledi. Ankara ve çevresinde sebze ihtiyacının ithal yoldan karşılanmasının çiftçiyi zor durumda bıraktığını belirten Ateş, bu nedenle İstanbul gibi ulaşım maliyetinin yüksek olan yerlerde pazar bulan Beypazarlı çiftçinin, zarar ettiğini ve bu durumun çiftçinin borçlanmasına ve bankalara bağımlı hâle gelmesine yol açtığını bildirdi. 12
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle