22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

4 11 EKİM 2020 Erkeklik krizinin gölgesinde ÇUVALDIZ İkinci cinse övgü ELÇİN POYRAZLAR elcpoy@gmail.com F ransız feminist yazar ve felsefeci Simone de Beauvoir “Kadın nedir” sorusunu soralı yetmiş yıldan fazla oldu. Bugün hâlâ “kadın nedir, nasıl kadın olunur, bir kadın nasıl olmalı, erkekkonforlarla silmeye çalışırlar. Peki, gerçekten öyle mi? Gerçekten, kız çocuklarının hakları ve eşitliği konusunda ilerleme sağlandı mı? BM Çocuklara Yardım Fonu/UNICEF’e göre her yıl 12 milyon kız çocuğu 18 yaşınten bağımsız olarak kadın olmak dan önce evlendiriliyor. mümkün mü”, cinsiyet eşitliği, adalet, şiddet, meta ve cinsler Bugün 11 Ekim, Dünyada 18 yaş altında 1.1 milyar kız çocuğu yaşıyor. arası savaş gibi konuları konu “Dünya Kız Çocukları Ve dünya genelinde yakşuyoruz. Tartışmanın kadınlık üstüne olmasından kendi adıma hiç Günü”olarak kutlanıyor. Ben laşık 650 milyon kız çocuğu ve kadın 18’inci yaş gününden önce evlendirilmiş duşikâyetçi değilim. Yaygın olarak erkeğin hükmen rumda. Yani halihazırda her kabullenilmiş şablonları yıkmayı, din, görenek ve geleneklerin köhne tahakkümünü sarsmayı birinci cins, kadının ise “öteki”olarak 5 kız çocuğundan biri evli. Yine küresel sayılara göre her 5 kız çocuğundan biri, 18 her zaman tercih ederim. görüldüğü, insanlığın yaşından önce anne oluyor. 1.1 MİLYAR KIZ ÇOCUĞU erkek yasalar ve BM raporları kız çocuklarının evde yemek ve temizÇünkü yerleşik katı “doğrular”, akışkan toplumun acil gerçekliğine ve ihtiyaçlarına yetişemez. Hatta bir noktada kurallarla şekillendiği, lik yapmaya, aile üyelerinin kadın tanımının bakımı ile ilgilenmeye ve ev işlerini yüklenmeye çok ererkeklerin üstünden ken yaşta başladıklarını ortabüyük “yanlışlara” ve suçlara dönüşebilirler. Kıbrıslı anneannem 14 yaşında evlendirildiğinde bu sıyapıldığı bir dünyada henüz kutlanacak bir şey göremiyorum. ya koyuyor. 59 yaş arasındaki kız çocukları, ev işlerini yaşıtları olan erkek çocuklara göradan bir izdivaçtan öteye gitre otuz, (sayı ile 30) kat damiyordu. Oysa kız çocuklarıha fazla üstleniyor. nın evlendirilmesi o zaman da yanlıştı bugün Türkiye’de 2018’deki resmi kayıtlara göre de yanlış. Sadece o yıllarda toplumsal ve ya ise evliliklerin yüzde 16.7’si 1619 yaş grusal normlar bunları haklı çıkarıyor, geneli ik bundan. Ve bu yaş grubunda evlenenlerin na etme ihtiyacı bile duymadan uygulamayüzde 90’ı kız çocukları. ya sokuyordu. Aynı yaş grubunda evli kadınların oranı “Eski zamanlarda öyleydi, yapacak bir şey yüzde 15. yok” denir çoğunlukla. O dönemin günahlarını bugünkü “ilerlemenin” getirdiği kırılgan KUTLANACAK BİR ŞEY YOK Eğitim, istihdam, medeni yasalar ve haklarla ilgili pek çok kazanıma rağmen dünya hâlâ, milyonlarca kız çocuğunun zorla evlendirildiği, milyonlarcasının evde hizmetçi olarak kullanıldığı, doğmadan önce ana karnında cinsiyetine bakılarak istenmediği, mal gibi satıldığı, kaçırıldığı, ayrımcılık, tecavüz, şiddet ve cinayete kurban gittiği bir yer. Bugün 11 Ekim, “Dünya Kız Çocukları Günü” olarak kutlanıyor. Ben erkeğin hükmen birinci cins, kadının ise “öteki” olarak görüldüğü, insanlığın erkek yasalar ve kurallarla şekillendiği, kadın tanımının erkeklerin üstünden yapıldığı bir dünyada henüz kutlanacak bir şey göremiyorum. Buna erkeklik ya da iktidar krizi, ne derseniz deyin, ama şunu açıkça görüyorum: Dünyanın geleceğini, adaleti, barışı ve yeni ufukları mevcut sosyal piramidin en altında, en yoksul, en az fırsat ve şans tanınan, en az sevilen, en az istenen ve yüzlerce yıldır suiistimal edilen kız çocukları sağlayacak. Fotoğraf: Annie Griffiths National Geographic’ten Annie Griffiths: Megafon açıyoruz A nnie Griffiths, 30 yıldır National Geographic Dergisi’nde çalışıyor. Fotoğraf gazeteciliği mezunu. Fotoğraf kalbine du. Ben kadınların güçlü olduklarını, medyanın gösterdiği gibi yardıma muhtaç olmadıklarını görmüştüm. Bana göre kadınlar toplumun merkezinde ve toplumu bir arada tutan insanlardı. Bir araya geldikdokunduğu için bu alanda ilerlemiş. lerinde fikirler yaratıyorlardı. Ne Fotoğrafla hikâye anlatıcılığını çok olursa olsun umutluydular. Ve zasevmiş. National Geopraphic’in man ilerledikçe bu kadınilk kadın fotoğrafçılarınlara benim bir borcum dan. 150’den fazla ülolduğunu fark etke gezdi. Kadınlatim. Bir şeylerın yaşamlarını iyiri geri vermeleştirmek için çaliyim, dünyalışan oluşumlaya kadınların ra kaynak sağkim olduğulamayı amaçlanu öğretmeyan Ripple Effect li, göstermeImages’in kuruliyim dedim cusu. Fotoğrafkendime ve çılık dersleri veRipple Effect riyor, atölyeler düImages adlı kuzenliyor. İki çocuruluşu kurdum. ğu Lily ve Charlie ile Virginia’da yaşıyor. Aydın Doğan Vakfı’nın bugün saat 16.45’te düzenleyeceği “Küreu Ne yapıyorsu“Kadınları dışlayan ülkeler başarılı olamıyor hatta finansal felakete sürükleniyor. İnsani afete sürükleniyor.” nuz? Bu kuruluş benim bebeğim. Kâr amacı gütmüyor sel salgın ve iklim ve 10 yıl önce değişikliği genç kızları nasıl etkili bir grup National Geographic kayor?” başlıklı YouTube konferandın fotoğrafçısı ve yönetmenin bir sında bir konuşma yapacak. araya gelmesiyle oluştu. KadınlaHIKÂYELER ANLATIYORUZ rın ve kız çocuklarının güçlenmesi ile ilgili hikâyeler anlatıyoruz. Geu Kadın odaklı çalışmaya lişmekte olan ülkelerden hikâyeler nasıl karar verdiniz? anlatıp o kadın ve kız çocuklarının 30 yıl önce çok fazla kadın fotoğ sorunlarına ışık tutuyoruz, başarı ve rafçı yoktu. Bu, benim için mükem çözümlerini gösteriyoruz. mel bir ayrıcalık oluşturdu ve kaBöylece onların potansiyelleri ordınlara odaklandım. O zamanlar, taya çıkıyor. Ortak geleceğimizde kadın ve çocukların hikâyeleri ye en önemli yer kadınlara ait. 50’den terince ele alınmıyordu, erkeklerin fazla film yaptık ve arşivimizde 50 ki kadar ilgi çekmiyordu. Kadınlar, binden fazla fotoğraf var. 8 kuruuzaklaştırılıyor ve görülmüyordu, luş 10 milyondan fazla para toplasadece mağdur olarak gösteriliyor dı burada. Çok önemli bir iş yapıFÜSUN SAKA “Yoksulluk her yerde yoksulluk. Ve aslında kadın her yerde aynı. Bazı ülkelerde kadınlar ve kız çocukları su bulmak için kilometrelerce yürüyor. Sahel’de mesela... Kadınlar çölde yaşıyor, kuruyan bir su bölgesinden diğerine hayvanlarıyla gidiyordu ama biliyor musunuz bu kadınlar eğitimliydi...” yolar; gıda, tarım, eğitim, iklim sorunları, kız çocukları ve kadın sağlığı üzerine çalışıyorlar. Kadınların hayatını etkileyen alanlar ve sorunları ortaya koyuyor, çözüm arıyorlar. Kadınlar bu sayede kendi hikâyelerini anlatıyor. Bu sayede bulunan çözümlerin sonucunda kadınların kapasitesini artıran işler yapılıyor ve çözümler bulunuyor. Kadınlara doğrudan bir şey veren değil ama kadınların kendi kendilerini güçlendirmelerine yönelik çalışan bir kurumuz. Yani kadınların sesi değiliz, onların zaten sesi var, biz megafon veriyoruz. u Hiç Türkiye’ye geldiniz mi? İstanbul’a geldim. Kapadokya’yı gördüm. Ama tekrar geleceğim, çok sevdim çünkü. Özel olarak Türkiye’deki kadınların sorunları üzerine çalışmadım ama onları fotoğrafladım, onlarla vakit geçirdim. Nijerya’da kadınlar gelişimin önünü açtı Adı Boko Haram’la anılıyor ama... H iç de hak etmiyor bu uğursuz örgütle anılmayı. Koskoca, kelimenin tam/ tüm anlamıyla devasa bir ülke Nijerya. 200 milyona yakın nüfusu olduğu tahmin ediliyor. Şimdi zor durumda olsa da Afrika kıtasının en gelişmiş ekonomanda Ngozi Adichie’yi bildiğini düşünüyorum. Ülkenin en büyük sol kuruluşlarından NLC’nin (Ulusal Liberal Kongbabası olarak bilinen Herbert Macaulay’ın oğludur. Nduka Eze, Mayirue Kolagbodi, Gogo Chu Nzeribe, Peter Ayodele Curtis Joseph de çok iyi bilinen, adı saygıyla anılan Marksistlerdir. Nijerya İşçi Kongresi (NLC), 1970’lerin sonlarından bu yana işçi haklarının kalesiydi, ancak Sani Abacha misine sahipti bir zamanlar. re) yüzde 30 kadın hükümeti, 1990’larda faaliyetlerini yasaklamıştı. SahSinema tutkunlarımız acaba bu ülkede üretim açı kotası var, yani sosra Reporters’ın kurucusu Omoyele Sowore adını bilsından Hindistan’ın Bolyyalistfeministler de memek büyük günah olur. Çok önemli bir insan hakwood’undan sonra ikinci sı Nijerya solunun çok ları aktivistidir. Bir ara 2019 başkanlık seçimlerinde Bİ DÜNYA İNSAN rada gelen bir film endüst önemli bir parçası. Niradikal solun adayı olmuştu. risi olduğundan haberdarlar jeryalı kadınların sömürmı? Dünya edebiyatını izle gecilikten önce bile Batı’da Funmilayo RansomeKuti Sanat alanında adını duyuran önemli Nijeryalı figürlerden biri de Erhabor Emokpae’dir. Leonardo da yenlerimiz Chinua Achebe, kinden daha fazla siyasi ya da Vinci’nin ünlü İsa’nın Son Yemeği (The Last Supper) Wole Soyinka Buchi Emec kişisel güce sahip olduğu biliniyor. tablosunu 1960’ların başlarından modern tarzda kenheta gibi dünyaca ünlü yaMUSTAFA K. ERDEMOL zarların bu ülkeden çıktığını biliyorlar mı? Fela Kuti gibi olağanüstü bir müzisyenden kaçımızın haberi var? Marksist yazarların 1980’lerde çok ses getiren eserleri yayımlanmıştı. Sovyetler Birliği’nde eğitim görmüş olan Festus İyayi’nin “Şiddet”, “Sözleşme” ve “Kahramanlar” adlı olağanüstü üç kitabı örneğin. Ifeoma Okoye’nin Bulutların Arkası ve Kulaksız Adamlar’ı da 1980’lerin başında yayımlandı. Buchi Emecheta’nın 1970’lerin ortalarında, Birleşik Krallık’a göç eden Nijeryalıları anlattığı İkinci Sınıf GÜÇLÜ BİR MARKSİST GELENEK Nijerya’nın çok ünlü şarkıcısı Fela Kuti’nin annesi Funmilayo RansomeKuti, ülke İngiliz yönetimi altındayken ilk kadın örgütünü kurmuş bir feministti. Ülkede araba kullanan ilk kadındır da. Kendisi gibi aktivist olan oğlu Fela’nın evindeyken, askeri yönetim sırasında eve baskın yapan askerlerce pencereden atılarak öldürüldüğünde 77 yaşındaydı. İnsan üzülüyor. Bu ülkenin asıl görülmesi gereken edebi, kültürel birikiminin, geleneksel zenginliklerinin önünü kapatan Boko Haram gibi “yapılarla” anıyoruz nedense Nijerya’yı. Oysa bu ülke topChimamanda Ngozi Adichie başlangıcı 1930’lara kadar giden bir Marksist solu da var. Nijeryalı egemenler o kadar antikomünistti ki başkent Lagos’ta bir Sovyet Büyükelçiliği’nin açılmasına bile tahammül edememişlerdi. Komünist devletlerde okumak isteyen öğrenciler için bürokratik engeller koydu yıllarca yöneticiler. 1976’da sendikalardaki Marksistlere karşı baskıcı tedbirleri artırdılar, hatta Marksist olmayan sendikal faaliyetleri bile kısıtladılar, solculuğa kayarlar korkusuyla. di yorumuyla yaptı. Müthiş bir Hıristiyanlık eleştirisidir denir Emokpae’nin bu tablosu için. BOKO HARAM VAR, ÇÜNKÜ... Böylesi bir altyapı ya da arka plan varsa Boko Haram nereden çıktı denebilir. Ülke çok büyük. Müslüman nüfusun yoğun olduğu kuzeyde güçlü bir feodalite var. Buraları merkezin denetiminde olmak koşuluyla emirler, şeyhler tarafından yönetiliyor. Buralarda etkili olan Boko Haram gibi örgütlerin ortaya çıkması/çıkarılması için koşullar hayli uygun yani. Ülkede okuryazarlığın artmasından rahatsız olan İslamcı örgütler “tağuti” (putpereset) dedikVatandaş’ı da çok övülen bir kitaptır. lumu demokratik/paylaşımcı bir toplum. Şu anda Ama bunların hiçbiri Nijerya’nın en otantik leri eğitime karşı çıkıyorlar yıllardır. Şu lanet Boko Ülkemiz kadın hareketinin, Nijerya’da cinsiyet ilişki bile ülkede son derece isyankâr, son derece bağım Marksizm okullarından birine sahip olmasını engel Haram da Türkçe’de “Eğitim Haram” demek zaten. leri alanında olağanüstü değişimler gerçekleştirmiş dün sız bir medya var. Bazı açılardan başka ülkelerle kı leyemedi. Ülkenin dünya çapında bilinen MarksistNeyse. Nijerya deyince sadece Boko Haram gelmesin yaca ünlü yazar (1971 doğumlu, ne kadar genç) Chima yaslanamayacak kadar gelişmiş bir emek hareketi, lerinden Frank Macaulay, Nijerya milliyetçiliğinin akla. Büyük haksızlık gerçekten. Belirteyim istedim.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle