01 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

6 MART 2011 / SAYI 1302 9 Oto koltuğu satın alırken bunlara dikkat Mehmet Ali Özcan, çocuk oto koltuğu satın alırken dikkat edilmesi gereken noktaları şöyle sıralıyor:  Sadece ECE R44 / 04 Avrupa Güvenlik Standardı’na uygun koltukları kullanın.  Koltuğun aracınıza ve kullanılacak olan diğer araçlara uygun olup olmadığını kontrol edin.  lk olarak oto koltuğunun kılıfını çıkartıp, sırt bölümünün strafor ile kaplanmış olduğunun teyidini yapın. Bu strafor, trafik kazalarında ortaya çıkan sarsılmaların gücünü emer.  Bir diğer dikkat edilmesi gereken nokta ise; yandan koruma sistemleridir. Çünkü trafik kazalarının yüzde 20’si yan taraftan oluyor. Bu yüzden çocuk sırtını oto koltuğuna dayadığı zaman, yan taraftaki koruma, yüzünün dörtte üçünü kapamalı.  Hiçbir zaman kaza geçirmiş ve/veya kemerleri aşınmış ya da yırtılmış olan bir koltuğu kullanmayın.  Oto koltuğunu çocuğunuzun kilosuna göre seçin. Oto koltuksuz yola çıkmayın lkemizde yaklaşık 8 milyon çocuk, oto koltuğu olmadan yolculuk yapıyor. Oysa çocuk oto koltuğu, trafik kazalarında bebek ve çocuk ölümlerini yüzde 60 civarında azaltıyor. Türkiye’de çocuk oto koltuğunun kullanılması aslında 1 Haziran 2010 tarihinden bu yana zorunlu. Ancak, hem annebabalarda bu konuda yeterli bilincin oluşmaması hem de trafik denetimlerinin eksikliği nedeniyle kullanım oranı olması gerekenin çok altında. Graco Türkiye Ürün Müdürü Mehmet Ali Özcan, trafik kazalarında ölümlerin yüzde 25’inin araçtan fırlama sonucu gerçekleştiğini, çocuk oto koltuğunun öncelikle bunu önlediğini vurguluyor. F GEN Özcan, “Yapılan birçok ATALAY çalışmada, saatte 95 kilometreden az hızla giderken olan çarpışmalarda çocuk oto koltuğu kullananlarda ölüm olayına rastlanmadığı ancak oto koltuksuz 20 kilometrede bile ölümcül yaralanmalar olduğu belirtilmiştir. Çocuk oto koltuğu kullanılmadığında, aracın 50 kilometre hızla sabit bir yere çarpması halinde, bir çocuk ya da bebeğin göğsünün, kafasının çarpma olasılığı çok yüksektir. Oto koltuksuz bir çocuk kokpite çarpabilir, boynu kırılabilir ve araçtan fırlayabilir” diyor. Oto koltuğunun, araca doğru bir biçimde yerleştirilmesinin önemine dikkat çeken Mehmet Ali Özcan, araştırmalara göre oto koltuklarının LG’den yeni nesil akıllı telefon LG Electronics, 4 inçlik çarpıcı parlaklıktaki NOVA ekranını, 9.2 milimetrelik inceliği olan akıllı telefonu Optimus Black’ın tanıtımını yaptı. Optimus Black’in optimum görüş sağlayan 700 nit (Metrekare başına 1 mumluk aydınlatma birimi) parlaklığındaki NOVA ekranı genel iç mekân kullanımı sırasında, güç harcamasını klasik LCD’lere göre yüzde 50 oranında düşürüyor. Optimus UI (Kullanıcı Ara yüzü) 2.0, kullanıcının tek bir dokunuşu ile, kilitli ekrandan mesajlara, epostalara ve cevapsız aramalara doğrudan ulaşmasına olanak sağlıyor. Gesture UI (Hareketsel Kullanıcı Arayüzü), arama yapmak, kamera moduna girmek veya müzik dinlemek için kaldırma, çalkalama ve tıklatma gibi daha sezgisel komutlar sunuyor. Aynı zamanda, tüketiciyi mobil cihazlar arasında hızlı ve üstün kaliteli veri transferi sağlayan WiFi Direct uygulamasıyla tanıştıran LG Optimus Black, 2 megapiksellik ön kamerasına sahip. Ü Sevenler için tasarlandı nce, şık ve kompakt gövdesinde gelişmiş özellikleri barındıran Casio’nun yeni gözdesi EXZ800, kırmızı, pembe, sarı, mavi, gri ve siyah olmak üzere 6 farklı renk seçeneğine sahip. Kaliteli ve ergonomik yapısıyla tek elle dahi rahatlıkla kontrol edilebilen Z800, kullanıcısına 14.1 megapiksel çözünürlük sunuyor. 27 milimetrelik geniş açılı objektifi, Exilim Engine 5.0 işlemcisiyle çekim esnasında en iyi analizi gerçekleştirip üstün kalitede görüntüler yakalayan Casio EXZ800, Single Frame SR Zoom özelliğiyle fotoğraf çekme keyfini iki katına çıkarıyor. Görüntü kalitesindeki azalmayı minimuma indiren Single Frame SR Zoom özelliği, kompakt gövdesine rağmen ürünün 6x optik zoom yapabilmesini sağlıyor. Dinamik fotoğraf özelliği sayesinde kullanıcısına 20 saniye süreyle birbirinden bağımsız hareketli kareler yakalamasını sağlayan Z800, manzara, yağlıboya, karakalem, suluboya etkisi gibi özel çekim moduna da sahip. “Okulumuz yeşil” Türkiye’de P anasonic’in tüm dünyada başlattığı “Okulumuz Yeşil” adlı eğitim programı, stanbul’daki 39 okulda da uygulanacak. stanbul Milli Eğitim Müdürlüğü’nün desteğiyle başlatılacak olan programda, öğrenciler, iklim değişiklikleri ve çevre sorunları hakkında eğlenerek bilinçlenecek. “Okulumuz Yeşil” programı kapsamında hem ülke hem de Avrupa çapında bir de yarışma düzenlenecek. “Çevresi Resimli Günlük” adlı yarışmaya katılan çocuklar, okuldaki çevre derslerinde öğrendiklerini ve çevreyle ilgili düşündüklerini yazıyla ya da resimle anlatacaklar. G yüzde 85’inin doğru yerleştirilmediğini belirtiyor. Özcan’a göre bebekler, en az bir yaşına ve dokuz kiloya ulaşıncaya kadar yüzü arkaya dönük biçimde 45°’lik açıyla oturtulmalılar. Çünkü, bebek bir yaşın altındayken; kemikleri, yüzü öne dönük pozisyonda omuriliği korumak için yeterince güçlü değil. Çocuk oto koltuklarının kullanılacağı en güvenli yer ise sağ ya da sol emniyet kemeri ile bağlantılı olarak aracın arka koltuğudur. G [email protected] SanDisk’ten şifreli USB flaş sürücüler SanDisk SecureAccess yazılımı, tüketicilere dosyalarını bir SanDisk flaş sürücü içinde şifre korumalı bir klasörde saklama imkânı veriyor. SanDisk ayrıca, yeni SanDisk Ultra ve SanDisk Cruzer Edge USB sürücülerini de duyurdu. SanDisk SecureAccess yazılımı, USB sürücüde şifre korumalı bir klasör ya da “kasa” yaratarak dosyaları yetkisiz erişime karşı koruyor. Yazılım ayrıca, 2 gigabayta kadar Dmailer güvenli çevrimiçi yedekleme özelliği içeriyor. SanDisk ayrıca, daha geniş bir tüketici kitlesinin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla USB ürün gamına iki yeni sürücü kattı. SanDisk Ultra USB flaş sürücü, daha yüksek aktarım hızları sunarken, SanDisk Cruzer Edge USB sürücü kolay taşınabilirlik sağlıyor. Uzaylı Arkadaşım B ritish Council Resim Atölyesi’nin konusu “Uzaylı Arkadaşım”. 711 yaş grubundaki çocukların katılabileceği bu resim çalışması, ngilizce anlama becerilerini de geliştirmeyi amaçlıyor. steyen çocuklar, www.britishcouncil.org.tr web sitesinden başvuru yapabilir. Son teslim günü 25 Mart 2011. G Hazırlayan: HAKAN AKARSU ([email protected]) ADNAN B NYAZAR Öldürülen kadınlar on yıllarda gazetelerde, TV ekranlarında öldürülen kadınlardan söz edilmediği gün yok. Adana’da öğretmen Özlem Yılmaz, ayrılma aşamasında olduğu kamyon şoförü eşi tarafından boğazı kesilerek ağır yaralanıyor. Okulda, öğrencilerin gözü ününde geçiyor olay! Hemen onun altında bir başka haber: Sincan’da, geçen yıl kaçırdıkları üniversite öğrencisi kıza tecavüzden yargılanan ve yaklaşık 7 ay tutukluluklarının ardından Adli Tıp raporlarının geç kalması gerekçesiyle serbest bırakılan iki zanlının tekrar tutuklanması istemi reddediliyor. Bu dönemde suçlu olan korkmasın!.. Bu haberlerden bir gün sonra stanbul’da ve Adana’da, ayrılmak isteyen iki kadını, kocaları sokak ortasında öldürüyor. Oradan geçenler, sokağın ortasındaki ölülere göz ucuyla olsun dönüp bakmıyor! Araştırmalar, 7 ayda 245 kadının öldürüldüğünü, 478’inin tecavüze, 722’sinin de tacize uğradığını; Türkiye’de 20022009 yılları arasında öldürülen kadın sayısında yüzde 1400 artış olduğunu, buna karşı hiçbir önlem alınmadığını gösteriyor. Böyle bir ortamda kan dökmeye, zorbalığa karşı olması, insan onurunun yüceliğini savunması gereken bir ilahiyat profesörü, “Dekolte giyen kadının tecavüzle karşılaşması sürpriz değil” diyebiliyor. Hayvanlar hep dekoltedir; gözünüzün önüne kuğu sevişmelerini getirin, o zarif kuşlar eyleme geçmek için ne oyunlara girerler... Tecavüz, bir kadının yalnız bedenini kirletmek değil, ruh canını da öldürmektir. Tecavüzü sürpriz saymayan profesör unvanlı bir kişinin, kadını giyimiyle suçlaması, onun beyinsel ilkelliğinin ürünüdür. Bir programda, genç kızlığında tecavüze uğrayan bir şarkıcının olayı anlatırken cinnet getirecek durumlara düşmesi gözümün önünden hiç gitmemiştir. S C M Y B C MY B Leonardo da Vinci beş yüzyıl önce, kadını insan yerine koymayan bu ilkel kafaların hangi soydan olduklarını belirliyor: “Nefse hâkimiyet: En büyük hâkimiyet de odur, en küçüğü de o; şehvetini dizginleyemeyen, hayvanlarla yoldaşlık etsin!” Aramızda öyle kişiler yaşıyor ki, bir tek sözleriyle iç portrelerini çiziveriyorlar. Dostum Yılmaz Dağdeviren’den aldığım bir ileti bunu kanıtlıyor: “Kadın çekiciliği ve cinsellik” konusunda Purdue Üniversitesi’nden bir psikolog, tecavüzü nerdeyse doğal bir eylem gibi algılayan kişilerin kirlenmiş iç dünyalarına tanıyı koyuyor: Hayri Bal, Washington D.C. Kadının dekolte giyim, makyaj ve sair unsurlarla erkekleri cezbedişini doğru bulmayan ve bu cazibeyi kadının başına gelebilecek cinsel taciz ve tecavüzü makul gösterecek bir neden olarak kabul eden erkek davranışı klinik bir vakadır. Bu davranışta, kadının cezbetme gücünü şiddetli kıskanma duyguları yer almaktadır. Bu durum LATENT HOMOSEXUALITY denilen gizli eşcinselliğin en belirgin özelliğidir. Özellikle kapalı ve muhafazakâr toplumlarda yetişen ve kendileri bizzat taciz ve tecavüze uğrayan erkeklerin ileri yaşlarda bu klinik bulguları göstererek kadınların cazibesini aşağılamaları yaygındır. Howard Melton, Purdue Üniversitesi Psikoloji Bölümü Beynin haritası az çok çıkarıldı. Duyguların haritası çıkarılıp, güzellik düşmanlarının, saldırganların, haksız kazancı zekâsının ürünü sayanların, suçluyu yüceltirken nice suçsuza yaşama hakkı tanımayanların iç dünyalarındaki iğrençlikler yansıtılsaydı, o kokuşma karşısında namuslu yurttaşlar, gerçek yurtseverler, kişiliklerini düşünceleriyle donatanlar kusacak hale gelirlerdi... G [email protected]
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle