22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Bu toprakların kadını Paris’te odacı kardeşler Ezra ve Tuba Çetin, güçlü kadınlardan aldıkları ilhamla yollarına devam ediyor. İlk kadın tarihçi Anna Komnene ve Sabiha Gökçen’den sonra ikilinin gündeminde bu kez de Semiha Berksoy var. Yeni koleksiyon ekim ayında Paris Moda Haftası’nda sergilenecek. Güçlü kadınlara olan hayranlık ise anneden miras... Ezra ve Tuba Çetin tekstilci bir aileden geliyor. Evin içinde kumaşlar, çizimler ve koşturmacayla büyüyorlar. 1314 yaşlarında ellerine iğne, iplik ve kumaşı alıyorlar, tişörtlere ve hırkalara vatka dikiyorlar. İki kardeşin damarlarına o yıllarda işliyor moda. Önce sanat eğitimi alıyorlar, Ezra Çetin grafik eğitiminden sonra bir de resim eğitimi alıyor, yetmiyor moda tasarımı okuyor. Tuba Çetin ise resimden sonra tekstil ve moda tasarımı... Babalarının vefatından sonra anneleri de emekliye ayrılıyor. İki kardeş iş yaşamına atılıyor. Farklı farklı yerlerde çalışıyor, danışmanlıklar veriyor, bir süre sonra birlikte çalışma kararı alıp ilk markaları Basqua’yı kuruyorlar. Farklı olmak isteyen kadınlara hitap eden bu marka ikilinin kadınların formlarını öne çıkaran kıyafetler tasarlama isteğiyle yerini 2006’da Etcetura’ya bırakıyor. ELİF “Bizans Kadını: Anna Komnene” ve TOKBAY Sabiha Gökçen'den ilham aldıkları koleksiyonları “Lady Aviator”ü geçen yıl Paris’te sunan Ezra ve Tuba Çetin şimdi ekim ayında sergileyecekleri koleksiyonları için çalışıyor. Berksoy’un evrenselliği ve güçlü karakterinden çok etkilenen Ezra ve Tuba Çetin, “Berksoy, Türkiye’de belli sınırlarla yaşanırken kızını da alarak Almanya’ya gidip orada sivrilmiş ve kendini göstermiş bir kadın. 90 küsur yaşında Salome’yle Viyana’da sahneye çıkmış. New York’ta kendini gözyaşlarıyla alkışlatmış. Biz ona sanatçı kişiliğinden daha çok güçlü bir Türk kadını olarak bakıyoruz, çok büyük başarıları var. Aşkının arkasında durmuş, arzularının ve düşüncelerinin karşısında dimdik durmuş ve hiçbir şeyden yılmamış bir kadın. Yaşadığı döneme göre çok evrensel ve çok şey başarmış. Yaptığı resimlere bakınca çağının ne kadar ötesinde olduğunu anlıyorsunuz” diyor. Semiha Berksoy’un kişiliği, hiçbir zaman yuvarlak hatlara sahip olmaması, karakterinde sivri köşeler bulunması Ezra ve Tuba Çetin’i çok etkilemiş. Hem renklerinden, hem de giyim tarzından etkilenmişler. Genelde doğal renkleri kullanan tasarımcılar, Berksoy’dan etkilenerek capcanlı renkleri olan bir koleksiyon hazırlamışlar. M Tasarımcı kardeşler Ezra ve Tuba Çetin, markaları Etcetura’yla Paris Moda Haftası’nın vazgeçilmez isimlerinden biri oldu. Her zaman güçlü ve gerçek kadınlardan esinlenen ikilinin yeni koleksiyonu dimdik ve güçlü bir kadını anlatıyor; Semiha Berksoy’u. Hande Yener’den Hande Ataizi’ne, Nebahat Çehre’den Zeynep Casalini’ye birçok ünlüyü giydiren Etcetura için sokaktaki kadın da en az bu isimler kadar önemli. Lady Gaga’nın da Etcetura’dan haberi var. Bir çekimde Etcetura’nın tasarımını giydi. Ezra ve Tuba Çetin. Ezra ve Tuba Çetin’in güçlü kadın tutkusu annelerinden geliyor. Yaptıkları ilk üç koleksiyonu annelerine adamışlar. Çünkü o da güçlü, çok yönlü ve çok şey başarmış bir kadın. Onlar için bir mihenk taşı. Sonrasında da anneleri gibi güçlü kadınlardan esinlenerek yollarına devam etmişler. Etcetura’nın da felsefesi olan tasarımları var. “Aldığımız eğitimden dolayı felsefe, sanat tarihi, resim ve heykel eğitimlerimiz olduğu için her zaman birkaç adım ötesini düşünebilen insanlara hitap ediyoruz. Geleceğe yönelik kumaş çalışmaları yapıyoruz, onlara yaptığımız resimleri aktarıyoruz. Küresel ısınmanın karşısında durabileceğimiz kumaşlar kullanmayı tercih ediyoruz. Doğaya ve her çeşit varlığa saygımız var. Bunun da mesajını mutlaka kullandığımız kumaşlarda ve tasarımlarda taşıyoruz. Bunun yanında en önemlisi, bu topraklarda yaşamış kadınların hikâyelerini bir kez daha moda yoluyla anlatıyoruz. Aslında baktığınız zaman moda çok kolay tükenebilir, sabun köpüğü gibi görünen bir şey, ama çok büyük kitlelere ulaşıp mesajlar verebildiğiniz bir araç da aynı zamanda.” Bugüne kadar yaptıkları çalışmalarda etikete önem vermişler ve anlattıkları hikâyeleri, kumaşların öykülerini etiketlere de yazmışlar. İddiaları etiketlerle yola çıktıklarında “intihar ediyorsunuz, bu kadar fazla misyonla yola çıkmanız hata” yorumları yapılmış fakat onlar bunu bir artı değer olarak görmüşler. Kadın koleksiyonu için gerçek kişileri seçen Ezra ve Tuba Çetin, erkek koleksiyonunda hayali kahramanlara hikâye anlattırmayı seçiyor. Bu yıl, İstanbul Fashion Week’te sergiledikleri Saklı Dünya koleksiyonu İstanbul Boğazı’nda yaşayan hayali bir uygarlığın su yüzüne çıktığında giydiği kıyafetten oluşuyordu. Saklı Dünya’nın kahramanları insanlığa çevreyle ilgili mesajlar verdi. Ezra ve Tuba Çetin erkek koleksiyonunun böyle süreceğini, hayali kahramanlarla insanlığa verecek mesajları olacağını söylüyor. Ezra ve Tuba Çetin bu dünyadan gerçek kahramanları hikâyelendiriyor, diğer yandan kendi söylemlerini yükleyebilecekleri hayali kahramanlar yaratıyor. Hızlı bir şekilde markalaşmak bir diğer hedef. Damarlarında sanatçı kanı dolaşan tasarımcılar sergi ve kısa filmlerini sergileyecekleri projeler üzerinde de çalışıyor. Çünkü birikmiş bolca hikâyeleri var. G tokbayelif@gmail.com C M Y B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle