Katalog

24 OCAK 2010 / SAYI 1244 5 Sadık ev arkadaşları B ELİF TOKBAY Çağla Kubat ve Barbie S örfçü ve oyuncu Çağla Kubat’ın 13 yaşında bir köpeği var. Barbie, Golden Retriever cinsi. Çağla Kubat, Barbie ile henüz iki aylıkken tanışmış. Köpeğinin gürültüden ve arabalardan çok korktuğunu söyleyen Çağla Kubat, en çok sevdiği şeyin ise suda oynamak olduğunu anlatıyor. Hatta onu sörf yarışmalarına da götürüyor. Yüzmeyi çok seven Barbie, Çağla Kubat için bir uğur aynı zamanda. Hatta geçen yıl Barbie yanında yokken bir yarışmada sakatlanmış. Barbie’nin uğuruna çok inandığını anlatan Kubat, köpeği yanında değilken kendini eksik hissettiğini söylüyor. Barbie inatçı ve tasma takmayı hiç sevmiyor. Çocukluğunun Barbie’yle geçtiğini söyleyen Kubat, ailesinin de Barbie’ye sanki kendisinin kız kardeşiymiş gibi davrandığını anlatırken bir de örnek veriyor: “Yemek yemeyi pek sevmeyen bir çocuktum. Annem de bana onu örnek gösterir ‘Bak Barbie ne güzel yiyor’ derdi” diyor. Zaten Barbie çok obur bir köpekmiş, önüne ne çıkarsa yermiş. G undan beş yıl önce Cumhuriyet’ten yolu geçenler gazetenin ünlü siması Bekir’i tanır. Tanımamak ne mümkün. “Buranın hâkimi benim” dercesine insanlara umursamaz bakışlar fırlatan Bekir, zora düştüğü durumlarda onlara acıklı bağırışlar da atardı. Yazıişlerinin odacısı Necmettin Yılmaz ona kendi çocuğu gibi baktı, Bekir de ona hürmette kusur etmedi. 1995’te gazetenin arşivinde doğan Bekir kendine yer olarak en son yazıişlerini bellemişti, ta ki bir dönem yazıişlerinde çalışan Metin Hakyeri emekliliğinin geldiğini ilan edip onu evine götürünceye kadar. Bekir şimdi Moda’da yaşıyor. Onun Hikmet Çetinkaya’yla girdiği sinir savaşlarından bahsetmeye hiç gerek yok. En iyisi başka hayvanların hikâyelerine geçelim... Doğa Rutkay ve Poker D oğa Rutkay’ın köpeği Poker, Şahan Gökbakar’ın hediyesi. İki yıldır birlikteler. Poker geçen yıl Müjdat Gezen’in köpeğiyle çiftleşmiş: “Benim oğlum hatun kişiye hemen âşık oldu. Sonra bebekleri oldu, altı tane.” Doğa Rutkay’la Poker iki ev arkadaşı. Odaları bile ayrı. Zaman zaman birbirlerinden sıkılıp odalarına çekilen, ancak bir zaman sonra sarmaş dolaş uykuya dalan iki yaşam arkadaşı onlar. Kavgaları da olmuyor değil. Azar işittiği için uzun süre küs bile kalmışlar. Rutkay da ne yaptıysa onu kandıramamış. Tabii iş sonuçta tatlıya bağlanmış. Poker’in en sevdiği oyun oyuncak fare yakalamaca. “O getirsin, ben atayım. Bu böyle saatlerce sürer. Ta ki yorulup dili dışarda bezgin yatana kadar” diye anlatıyor. G Billur Kalkavan ve kedileri O yuncu Billur Kalkavan kedicilerden. Evinde tam beş kediye bakan Kalkavan kedisi Korsan’ı veterinerin kapısında bulmuş. Juliette’i Aya İrini’nin önünden almış. Kilisede tiyatro provası yaparken gözüne kestirmiş. Kirpi’yi bir arkadaşı hediye etmiş, Yinyeng’i kediye iyi bakamayan bir kadının elinden almış, kadroya en son arka bahçesinde beslediği Mavi adlı kedi katılmış. Billur Kalkavan’ın kedilerinin hepsi sokak kedisi. En kıdemli kedi Korsan, bu yıl altı yaşına girecek. Diğer üç kedinin yaşı ortalama üç, en son gelen Mavi ise henüz bir yaşında. Billur Kalkavan kedi bakmanın kolay olduğunu, mamaları ve tuvalet kumları temiz olduğu sürece hiçbir sorunla karşılaşmadığını belirtiyor. Kediler zaten kendi kendini temizleyen hayvanlar oldukları için bu konuda bir sorun yaşamıyor. Aynı zamanda sessizler. Kedilerle arasında bir anneoğul ilişkisi var Billur Kalkavan’ın. Eve geldiğinde onu kapıda karşılıyorlar, yatakta beraber yatıyorlar, onu asla sıkboğaz etmiyorlar, çünkü aynı zamanda özgür ve bağımsızlar. “Evde hep beraber takılıyoruz işte” diyerek anlatıyor kedileriyle ilişkisini. G Didem Erol ve Daisy M anken ve oyuncu Didem Erol’un köpeği Daisy hem şanslı hem şanssız bir köpek. Didem Erol terrier cinsi olan Daisy’yi bir petshop’tan almış. Bir yaşındayken veterinerden kaçan Daisy’yi iki gün sonra bulduklarında bel kemiği kırık haldeymiş. İki kez ameliyat olmuş, beline platin takılmış. Sonunda Amerika’da hayvanlar için protez üreten bir firmadan tekerlek sipariş edilmiş. Daisy şu anda belindeki yürüteçle hareket ediyor. Didem Erol onu gittiği her yere götürüyor; röportaja, fotoğraf çekimine ya da iş seyahatine. Bir bebek gibi bakım isteyen Daisy’nin altının da değişmesi gerekiyor ve bez parası ciddi bir harcama gerektiriyor. Daisy aynı zamanda çok duygusal bir köpek ve Didem Erol’u sevmeyenleri ayırt edecek kadar da sahibine bağlı. Menajeri Nizam Eren’in verdiği bilgiye göre Didem Erol erkek arkadaşlarını Daisy’ye göre seçiyor. Daisy sevmezse o insandan soğuyormuş Didem Erol. G Hayvan alırken iki kere düşünün... vde hayvan bakmak güzel ama buna karar vermeden önce iki kere düşünmek gerek. Veteriner hekim Dr. Ali Erkan evde hayvan bakmaya karar vermeden önce bir veterinerle oturup konuşmak gerektiğini söylüyor. Erkan, kişinin sosyal yaşamının, maddi durumunun, evinin özelliklerinin, çok seyahat edip etmediğinin hayvan seçiminde belirleyici olduğunu anlatıyor. Küçük bir eviniz varsa büyük bir hayvan sizin için iyi bir seçim olmayacaktır. Ayrıca evde yaşayabilecek karakterde hayvanları seçmelisiniz. Yalnız yaşayan bir insansanız köpeğinize ayıracağınız zamanı iyi ayarlamalısınız. Çünkü köpek, evde yalnız durmayı sevmeyen bir hayvan. Seyahate giderken hayvanı nereye bırakacağınız da sizin için önemli sorulardan biri olmalı. İnsanlar sokakta yaşayan köpeklerden korku E yor. Bu da anlaşılır bir durum. Fakat Erkan diyor ki, “Bir hayvan insanlardan kötü bir davranış görmemişse kesinlikle saldırmaz. Çünkü köpekler insana her zaman sevgiyle yaklaşır. Bir köpek size tepki gösteriyorsa bu demektir ki insanlardan kötü davranışlar görmüştür. Size hırçın davranan bir köpeğe kesinlikle ani hareketlerde bulunmayın. Aksine yumuşak bir ses tonuyla yaklaşın. Tabii size havlayan her köpek ille de tepki gösteriyor demek değildir. Köpekler bazen sevgi ihtiyacından da havlarlar. Köpekler yaşlı insanlara ve çocuklara karşı özellikle koruyucudur. Çünkü zayıf insanları koruma eğilimi vardır köpeklerde.” Bir hayvanı eve alıp sonra onu sokağa bırakmanın, bir insanı eve alıp sokağa bırakmaktan hiçbir farkı yok. Bunun için evinize hayvan alırken iki kere düşünün. G C M Y B C MY B