Katalog

8 12 NİSAN 2009 / SAYI 1203 Haydi Abbas, vakit tamam GÜRSU KUNT Antalya Alkollü İçecek A skerliğini yedek subay olarak yapan Cahit Sıtkı Tarancı’nın emir eri Abbas, her sabah erkenden kalkar, Cahit Sıtkı’nın kahvaltısını hazırlar, kıyafetlerini ütüler, evini temizler, akşamları da Cahit Sıtkı’nın sevdiği yemekleri ve mezeleri yapar. Zamanla aralarında komutan asker ilişkisinden daha güçlü bir dostluk bağı oluşur. Bir akşam rakı sofrasını kurup, en güzel mezeleri hazırlar Abbas. Cahit Sıtkı, Abbas’a, Beşiktaş’ı bilip bilmediğini sorar ve aralarında şu konuşma geçer: Bilirim komutanım. Ben orada acemi birlikteydim. Orda benim bir sevgilim var. Sen bana kaçırıp onu getirir misin? Elbette komutanım! Sabah olur, Abbas yeni asker kıyafetlerini giyer, yola çıkmaya hazırlanır. Cahit Sıtkı sorar; Hayırdır Abbas neden böyle hazırlık yaptın? Ben İstanbul’a gidecektim komutanım. Ne yapacaksın sen İstanbul’da? Sen söyledin bana. Ben gidip sana sevgilini getireceğim. Cahit Sıtkı, bu durumdan çok etkilenir, duygulanır ve meşhur Abbas şiiri dökülür kalemden, kâğıda... Fabrika Organize Sanayi Bölgesi’nde Sanayi ve Ticaret AŞ, “Abbas ve Topkapı” marka rakısıyla, peynirli, kavunlu, sohbeti bol sofraların başucunda dururken, buğday alkolünden elde edilen “Nash ve Gorzalka” marka votkasıyla da pazara hâkim Rusları bile kıskandırıyor... A “Haydi Abbas, vakit tamam. Akşam diyordun, işte oldu akşam. Kur bakalım çilingir soframızı. Dinsin artık bu kalp ağrısı. Şu ağacın gölgesinde olsun, Tam kenarında havuzun. Aya haber sal çıksın bu gece, Görünsün şöyle gönlümce. Bas kırbacı sihirli seccadeye, Göster hükmettiğini mesafeye Ve zamana. Katıp tozu dumanı, Var git. Böyle ferman etti Cahit, Al getir ilk sevgiliyi Beşiktaş’ tan; Yaşamak istiyorum gençliğimi yeni baştan.” ntalya Alkollü İçecek Sanayi ve Ticaret A.Ş üretim tesisi, Antalya Organize Sanayi Bölgesi içinde 62 bin 200 metrekarelik arazi içinde yaklaşık 20 bin metrekarelik kapalı alanda üretim yapıyor. Kadrosunda Rusya’da sadece votka üretiminde çalışmış, mühendis ve teknik ekip de var. Entegre bir tesis olan fabrika yıllık 5 milyon litre rakı ve 3 milyon litre votkanın yanı sıra, 3 milyon litre de ena alkolü üretim kapasitesine sahip. Ancak fabrika yıllık 10 milyon litre votka ve rakı üretim kapasite alt yapısına sahip. İtalyan bir firma tarafından projelendirilen üretim tesisi, Haziran 2008’de hayata geçti. Üretim, son teknoloji kullanılarak ve tamamen otomasyon sistemle yürütülürken yine modern bir laboratuarı da bulunuyor. G Antalya Güçbirliği Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Acar. Tesiste üretim tamamen son teknoloji kullanılarak yapılıyor. YÜZDE 35’İ ANTALYA GÜÇBİRLİĞİ HOLDİNG’İN Abbas, belki gidip Beşiktaş’a getiremedi, sevgiliyi Cahit Sıtkı Tarancı’ya ama, Antalya Güçbirliği Holding, Abbas’ı rakı masalarına getirdi. Cahit Sıtkı da anılsın bu masalarda, gelecek güzel günler de konuşulsun istedi. Hüzünsüz olmaz belki ama neşe daim olsun diye düşündü. Geçtiğimiz yılın sonunda alkollü içki üretimine başlayan Antalya Güçbirliği Holding (AGH) işte bu düşünceyle rakılarından birine “Abbas” adını verdi. 1998 yılında 136 ortakla kurulan ve kuruluş amacının içine “Kişi ve şirketlerin zorluk çekeceği yatırımları ortak girişim sermayesi ile hayata geçirmek” cümlesini ekleyen AGH, ilk olarak 2006 yılında Antalya Enerji Üretim AŞ ve Yaylaköy AŞ şirketlerini kurarak elektrik üretim işine girdi. Ardından da alkollü içki üretimi işine başladı. Antalya’nın adının turizmle bütünleşmesi, alkollü içki üretimi düşüncenin ortaya çıkmasında etkili oldu. Hem sektörün alkollü içki talebinin fazla olması, hem de bölgenin alkol hammaddesi üzüm ve buğday olanakları açısından avantaj sağlaması AGH’nin düşüncesini güçlendirdi. Sonunda yüzde 35’i AGH’nin, kalan bölümü halka açık olmak üzere yaygın bir ortaklık yapısı ile Antalya Alkollü İçecek Sanayi ve Ticaret AŞ adıyla alkollü içecek sektörüne girildi. Üretim tesisleri kurulurken, kente gelen 10 milyona yakın turistin de bölgede üretilen ürünleri yerinde görmesi, fabrikaya turlar düzenlenmesi ve turizm sektörüne derinlik kazandırılması amaçlandı. Antalya Alkollü İçecek Sanayi ve Ticaret AŞ tarafından üretilen alkollü içkiler 2008’in sonunda piyasaya sürülürken, yaklaşık 15 gün önce de büyük marketlerde satışına başlandı. Aslında, alkollü içki üretimiyle pazara girmenin riskli bir karar olduğunu anlatan Antalya Güçbirliği Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Acar, tekelci zihniyeti kırmanın güç olduğunu ifade ediyor. 45 YILIN ALIŞKANLIĞI KIRILIYOR... İnsanların 45 yıl boyunca aynı rakıyı içmek zorunda kaldığını anımsatan Acar, şunları söylüyor: “Yıllarca kimsenin bir başka tercihi olamadı. Herkes tek tip elbise giymek zorunda kaldı. Oysa hemen yanımızdaki komşumuz Yunanistan’da, 100 ayrı markada uzo var. Herkes damak zevkine, alışkanlıklarına göre tercihini kullanabiliyor. Bizde 3 fabrika var. O kadar. 45 yılın alışkanlığını kırmak üzere yola çıkmak, aslında büyük bir riskti. Ama bir yerden başlamak durumundaydık.” Tekel’in alkollü içecek bölümünün özelleştirilmesinden sonra pazara özel sektörden yeni oyuncular girdiğini, özellikle kalite, hizmet ve tüketici ile yakınlaşmak anlamında kendilerini geliştirdiğini kaydeden Acar, “Ülkemiz, milli içeceği ile birlikte ürettiği diğer alkollü ürünlerde de çok yol aldı. Bizim şirketimizin ürünleri de aynı düşünceye sahip. Duruşumuz tamamen tüketiciye olan saygımızdan. Şişe, kapak ve etiket tasarımlarından, içerisindeki ürün kalitesine kadar bu saygıyı ifade ediyor” diyor. İnsanların önyargılarını değiştirmek için çalıştıklarını, iyi ve kaliteli ürün yaptıklarını anlatan Acar, bunun çok da zaman alacağını düşünmüyor. İyiye ve güzele çabuk alışıldığını ifade eden Ahmet Acar, “İnsanın karakteri de budur. Güzel olan hemen sevilir” diyor. Yeniliği kabul eden, vizyonu açık insanlar tarafından özellikle tercih edildiklerini de belirten Acar, büyük marketlerde satışlara henüz 15 gün önce başladıklarını ancak hatırı sayılır da talep aldıklarını vurguluyor. Pazarlama faaliyetlerinin Topkapı İçecek Dağıtım Pazarlama AŞ adı altındaki şirket tarafından yürütüldüğünü ve yüz yüze reklam yaptıklarını söyleyen Acar, bundan da olumlu sonuçlar aldıklarını ifade ediyor. İDDİALAR Rakıda iki markayla piyasaya girdiklerini, Abbas markasının Cahit Sıtkı Tarancı’nın şiirinden yola çıkılarak belirlendiğini anlatan Acar, bir diğer marka olan Topkapı’nın ise premium rakı olarak satışa sunulduğunu söylüyor. Rakının keyifsiz ortamda içilemeyeceğini anlatan Acar, “İlla bir peyniri olmalı, kavunu olmalı, balık da akla gelmeli, arkadaşları olmalı. Sohbet içkisidir rakı. Rakıyı içen de kendisini özel hisseder. Biz de sarayların sarayı Topkapı markasını, bu çağrışımdan yola çıkarak hazırladık” diyor. Votkayı da “Nash ve Gorzalka” markalarıyla piyasaya sunduklarını anlatan Acar, önümüzdeki günlerde de Natt markasıyla yeni bir votka üreteceklerini açıkladı. Bir de turizm tesisi, otel gibi toplu tüketim yapılan yerler için 7 adıyla, litrelik rakı ve votka üretimleri olduğunu belirten Acar, 7’nin Yahudilikte de Hristiyanlıkta da, Müslümanlıkta da özel bir rakam olduğunu ayrıca plaka numarasıyla Antalya’yı temsil ettiğini anımsatarak, “Toplu tüketim alanlarında, hem rakı, hem de votkada, 7’yle varız” diyor. belirtiyor. Tüm kimyasallardan, yabancı maddelerden temizlenerek elde edilen buğday alkolü kullandıklarını anlatan Acar, “Bırakın Türkiye’yi, dünyada bile buğday alkolünden votka üreten yok. Çünkü buğday maliyeti yükseltiyor. Dünyadaki en iyi alkol, pirinç alkolüdür. İkincisi de buğday” diyor. Yaklaşık 3.3 kilogram buğdaydan, 1 litre alkol elde eden üretim tesisinin tam kapasite çalıştığında, günde 3540 ton buğday kullandığını da söylüyor. EVDE RAKI İÇMEYE DEVAM 2008’in ekonomik olarak oldukça zor geçtiğini, ancak rakı tüketiminin revaçta olduğu bir yıl olduğunu söyleyen Acar, “Ekonomik durgunluktan kaynaklı bazı sıkıntılar yaşansa da insanlar evlerinde rakı tüketmeye devam ettiler. 2009 yılında da tüketimin evde devam edeceğini düşünüyoruz” diyor. KAÇAK ÜRETİME TEPKİ Türkiye’de alkollü içecek sektörünün en büyük sorununun başta kaçak üretim ve kayıt dışı satış olduğunu söyleyen Acar, ÖTV’nin yüksek oluşuna da değindi. Acar, “ÖTV’nin geleneksel içkimiz rakıda dahi oldukça yüksek olması, rakı üreticilerini zor durumda bırakıyor ve haksız rekabetin artmasını teşvik ediyor. Bu konuda yasal düzenlemelerle birlikte tüketici gruplarını da bilinçlendirmek gerekiyor. Ayrıca denetim mekanizmalarının kontrol sıklığını arttırmasının da sorunun çözümünde etkili olabileceğini düşünüyoruz” diyor. G ÜRETİM BUĞDAYDAN Antalya Alkollü İçecek Sanayi ve Ticaret AŞ’nin özellikle votka üretiminde iddiası yüksek. Votkanın alkolle eşdeğer anlamı olduğunu söyleyen Acar, votka üretiminde kullandıkları alkolü buğdaydan elde ettiklerini C M Y B C MY B