Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
YIL 22 SAYI 1157 / 25 MAYIS 2008 Yoksul, kadındır... Sadece Türkiye’deki rakamlar bile göz korkutmaya yetiyor, 53 milyon insan yoksul, 11 milyon insan da açlık sınırında... Yoksulluğun asıl vurduğu ise kadınlar. Bir mesleği olsa da kadın üç “Y”ye, yani yoksulluk, yaşlılık ve yalnızlığa daha da yakın. Prof. Ayşe Buğra yoksulluğun neden ve çözümlerini anlatıyor... Esra Açıkgöz Sayfa 5 Ankara bozkırında ütopya... Önceleri varlıklı ailelerin iyi eğitimli çocuklarının okuluydu, ODTÜ. Sessiz, sakin çocuklardı, sonra Anadolulu öğrencilere açıldı, 68’le birlikte isyanla tanıştı. ODTÜ’nün üç “eski” öğrencisi Atilla Keskin, Arif Şentek ve Halil Çelimli 40 yıllık anılarının örtüsünü kaldırıyor ve kendi 68’lerini, Fotoğraf: VEDAT ARIK yaşadıklarını anlatıyor... Deniz Ülkütekin Sayfa 3 68, bizim de hikâyemiz Onları bu karede bir araya getiren konu, 1968. Bu genç yüzlerin 40 yıl öncesiyle ne ilgileri olabilir? Tahminlerinizden çok daha fazla çünkü kiminin babası, kiminin annesi 68 kuşağından, üstelik çoğu hâlâ aktif olarak politik mücadelenin içinde. Bu mücadeleden fotoğraftakilerin hafızalarına düşense, basılan evler, görüş günleri, uzayan yalnızlık ve başkalarına benzemeyen bir bağ ve ilişki... Esra Açıkgöz eniz Aykut Ülkütekin’in oğlu, Gökçe Soycan İsmail Özkan’ın kızı, Uğur Eşber Yağmurdereli’nin oğlu, Emek Sönmez Targan’ın kızı, Deniz Ayşe ve Ragıp Zarakolu’nun oğlu, Belga Mahmut Alınak’ın kızı... Sağdan sola doğru isimlerini saydığım fotoğraftaki kişileri bu haberde birleştiren, 68 kuşağından anne ve babaların çocukları olmaları. Kimi için bunu öğrenmek zaman almış, kimi ailelerinin siyasi görüşleri nedeniyle yaşadıkları baskıların ortasına doğmuş. Birbirlerini ilk defa gördükleri halde ortak öyle çok şeyleri var ki, “Sizinkiler hangi cezaevinde yattı?”, “Çanakkale Cezaevi’ne ben de gitmiştim babamı ziyarete”, “Sen hangi sürgün yerlerini gezdin?”... Sözcüklerde bir sitem yok, tersine biraz gurur, biraz ironi var… D Yaşları, 33 ile 23 arasında değişiyor. O yüzden tanık oldukları acılara dair hafızalarındaki anılar 12 Eylül’e kadar iniyor. Çünkü ailelerinin mücadeleleri 68’le sınırlı değil, hatta çoğu politikaya bugün de devam ediyor. Onlar mı? Aktif olarak politikada yer almayanları bile, politikanın hayatın kendisi olduğunun farkında. O yüzden biz de mayıs ayı boyunca yaptığımız 68 haberlerini o dönemin tanıklarının çocuklarıyla kapatmaya karar verdik. Çünkü 68 sadece bir yıldan, kuru bir tarihten ibaret değildi, dünyanın seyrine yön veren bir zaman ve kuşağın uzun koşusunun hikâyesiydi. Yorulanlar, sıkılanlar oldu elbette, ama bu onları 68 mirasını çocuklarına taşımaktan alıkoymadı. Görülen o ki bu miras kuşak çatışmasının ötesinde bir anlam taşıyor, iki taraf için de. Söz, annelerinin ve babalarının anlattıklarını yaşadıklarıyla sınayan çocukların... Devamı 67. sayfalarda C M Y B C MY B