16 Kasım 2025 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

( ) ANISINA SONSUZ SAYGIYLA… 1929 / 2019 Cumhuriyet ve özgürlük âşığı bir hoca, yazar, siyasetçi, aydın: Mümtaz Soysal! tarihi için bir suç sayıldı. Beni de işlemediğim suçlardan ÖNER YAĞCI ötürü yargılayarak zorla kahraman yapmak istiyor, layık olmadığım bir sandalyeye oturtuyorsunuz” savunmasıyla ‘ANAYASAYA GİRİŞ’ Anayasaya Giriş’in gerektirdiğini yaptı. Özgürlük, yurtseverlik ve anayasa deyince akla gelen Prof. Dr. Mümtaz Soysal (1929 / 2019), yalnızca 1961 ANAYASASI’NI YAPAN KOMİSYONUN Mülkiyelilerin değil 68 Kuşağı’nın ve ondan sonraki ÜYESİYDİ! kuşakların da efsane hocasıydı. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler ve Hukuk Fakülte- 1955’ten başlayarak Forum, Akis, Yön, Emek, Ortam leri, Basın Yayın Yüksekokulu, Türkiye ve Ortadoğu Am- dergilerinde, Yeni İstanbul, Ulus, Barış, Cumhuriyet me İdaresi Enstitüsü’nde yaptığı Anayasa Hukuku hocalı- gazetelerinde yazan Mümtaz Soysal, anayasaların, bir ğına anayasayla ilgili Anayasa / Son Değişiklikler ve Es- büyük oluşum içine yerleştirilip ona göre değerlendirilme- ki Hükümler (Doğan, 1977), Anayasa Hukuku Ders Notla- dikçe birer “kâğıt parçası” olmaktan öteye geçemeyece- rı (SBF, 1980), Anayasa’nın Püf Noktası (Bilgi, 1995) gibi ği düşüncesiyle klasik bir ders kitabı olmayan Anayasaya kitaplarını ekledi. Giriş’i (SBF, 1968) yazdı. Genç bir akademisyen olarak 27 Mayıs Devrimi’nden “Üniversite kürsüsüyle üniversite sıraları arasındaki sonra kurulan Kurucu Meclis’te dünyanın en özgürlükçü boşluğu ortadan kaldırmak, şatoları yığınlardan ayıran anayasalarından biri olan 1961 Anayasası’nı yapan hendekleri doldurmak” amacıyla yazdığı kitabının komisyonun üyesiydi. anayasacılığın insanları insanca yaşatmanın çarelerinden Hukuk devletini, hukukun üstünlüğünü, kuvvetler olduğunu söylediği önsözünde şöyle diyordu: ayrılığını, temel hak ve özgürlüklerin kullanımını, toplantı “Batı dünyasında o akımı savunanlar anayasaları ve gösteri yürüyüşlerini, grev hakkını, kadınların her birer ‘toplum sözleşmesi’ saymışlar ve uzun süre o adla alanda söz sahibi kılınmasını, her türlü siyasal akımın anmışlardır. Türkiye Cumhuriyeti’nin gelişimindeki serbestçe tartışılmasını getiren 1961 Anayasası sayesinde rahatlık, kurtuluş sürecinin ilk yıllarından başlayarak Türkiye’nin 12 Mart 1971’e kadar en özgürlükçü dönemini anayasalı aşamalarla yol alma kararlılığının bir yaşamasında büyük katkısı oldu. sonucudur. Anayasa kavramı, hem devletle ulus arasındaki MÜMTAZ HOCA’YA GÖRE SOSYAL HUKUK AA ilişkiyi bir toplum sözlüğü niteliğine büründürmüş, hem de DEVLETİNİN BAŞTA GELEN ÖDEVİ! ulus devletin sağlamlığını getirmiştir. Ortaya çıkan sonuç Mümtaz Hoca’ya göre, hak ve özgürlüklerin doğuştan bu yönleriyle geliştirilip daha güçlü başarılar elde etmeye ‘Cumhuriyeti Yaşatmak’ var olduğu savının boşlukta kalmaması için özgürlüklerin elverişlidir. Bunu bilmek geleceğe tam bir özgüvenle gerçekleşmesi gerekirdi. bakmayı kolaylaştırmalıdır.” “Türkiye Cumhuriyeti, kurucusuyla, tarihteki Kişi, bilime dayalı bir eğitim görmeli, aklını yeriyle, uğrunda feda edilmiş canlarla, meydana 1961 ANAYASASI’NI DİNAMİK ANAYASA çalıştırabilmeli, iş güç sahibi olup ekonomik bağımsızlık TEZİNİN SAHİBİ VE SBF DEKANI OLARAK getirilişindeki olağanüstü siyasal ustalıkla, kazanmalı yani özgürleşmeliydi. SAHİPLENDİ! değerlerinin çağdaşlığı ve yüceliğiyle mükemmel İnsanın aklını özgürleştirmesi için gereken maddi 68 Kuşağı’nın elinden düşürmediği 100 Soruda ve manevi varlığını geliştirmesinin önündeki engelleri bir yönetim anıtıdır. Anayasanın Anlamı (Gerçek, 1969) ve Dinamik kaldırma, insan haklarına dayanan sosyal hukuk devletinin Böyle bir devlete sahip olmak, rasgele her Anayasa Anlayışı’nda (SBF, 1969), “Anayasacı Mümtaz başta gelen ödeviydi. topluma nasip olmayan gurur verici bir şereftir. Hoca”lığını pekiştirdi. Mümtaz Soysal, 15 Ekim 1961’de yapılan seçimlerin Böyle bir devlete layık olabilmek de Başbakan Süleyman Demirel’in “Bu anayasa ile devlet anayasayı yapanları düş kırıklığına uğrattığını, Türkiye’nin vatandaşlarının yaşamları boyunca asla yönetilemez!”, Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç’ın demokratikleşmesine, toplumsal gelişmesine ve insanların vazgeçemeyecekleri bir görevdir, titizlikle “Türkiye’de siyasal gelişme ekonomik gelişmeyi aşmıştır. özgürleşmesine büyük katkı sağlayacak bir atılımın yarım ödemeleri gereken bir borçtur.” Bu tehlikelidir. Durdurulmalıdır!” demesiyle saldırılmaya kaldığını düşünmüştü. başlanan 1961 Anayasası’nı dinamik anayasa tezinin sahibi (“Cumhuriyeti Yaşatmak” başlıklı yazısından / DOĞAN AVCIOĞLU, İLHAN SELÇUK, ve SBF dekanı olarak sahiplendi. Cumhuriyet, 30 Kasım 2013). İLHAMİ SOYSAL İLE SOSYALİZM ANAYASAYA HALKIN SAHİP ÇIKMASI TARTIŞMALARINI MEŞRULAŞTIRAN GEREKTİĞİNİ ANLATIRKEN AMFİDE çıkmayınca böyle olur” dedi ve öğrencilerinin alkışlarıyla YÖN DERGİSİNİ YAYIMLADI! ÖĞRENCİLERİNİN ALKIŞLARIYLA sıkıyönetime götürüldü. Kişi özgürlüklerini anımsatmak ve Türkiye’nin içinde SIKIYÖNETİME GÖTÜRÜLDÜ! Komünizm propagandası yapmakla suçlanarak yargılandığı bulunduğu sorunlarına çıkış arayışıyla Kemalistleri, sosyal Anayasaların halk desteği olmazsa anlamsız metinler ve 6 yıl 8 ay ağır hapse mahkûm edildiği Sıkıyönetim demokratları, sosyalistleri, devrimci aydınlarla öğrencileri bir olduğunu, anayasaya halkın sahip çıkması gerektiğini Mahkemesi’ndeki, “Sokrat’ın yargılanması Yunan uygarlığı araya getiren Yön hareketinin öncülerinden oldu. anlatırken amfiye polislerin gelmesiyle “İşte halk sahip için bir kara leke oldu. Galilei’nin yargılanması insanlık 1961’de Doğan Avcıoğlu, İlhan Selçuk, İlhami Soysal’la >> 13 Kasım 2025 11
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle