Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
dikkatleri üzerinde toplar. Gerek bu romanda gerekse mesi 19. yüzyıl Paris’inin toplumsal düşüncede geçirdiği yoğurduktan sonra kendinden sonra gelenlere aktarmak
Honoré de Balzac’ın değindiği yapısal sorunlar sonraki evreleri yansıtması bakımından oldukça öğretici. gibi bir görevle yükümlüdür.
Burada devreye giren Marx da Louıs Bonaparte’ın 18
yıllarda Haussmann’ın kent planlamacılığı ile bir üst boyu- Kavramın toplumsal bazda taşıyıcılığını yüklenen
Brumaire’i (Çeviren: Tanıl Bora / İletişim Yayınları) adlı önemli grupların başında sanatçıların geldiğine değinme-
ta taşınacaktır.
Komüncülerin kendilerini koruma bağlamında kentin dar yapıtıyla dönemin toplumsal yapısının anlaşılmasına kat- den geçmek sorunu yarım bırakmak sayılır.
kılar sağlayacaktır.
sokaklarına taşlardan kurduğu taş yığınları silahlı güçler Kitaptaki yazılara eşlik eden siyah-beyaz görsellerin
Özetle söylemek gerekirse David Harvey ele aldığı konu- katkılarının konuyu zenginleştirdiği bir gerçek. O günlerin
karşısında yetersiz kalacaktır.
yu Paris özelinde kentsel dönüşümle birlikte üzerinde yaşa-
İmparatorluğun danışmanı Haussmann’ın planlama düşün- toplumsal kargaşası karşısında yaşananlara sanatçıların ta-
yanlara etkileri bağlamında derinlemesin de incelemektedir.
cesi bu noktada devreye girer. Daracık eski sokakları bir savaş nıklık ettiğini bilelim.
Özellikle kadınların durumuna ilişkin bölümde sorunla-
Honoré Daumier ve Gustave Courbet’nin çizimleri
ve savunma yöntemi olmaktan çıkarmayı hedefleyen Hauss-
rın bir başka boyutu okunuyor. Farklı dönemlerde her top-
mann onları yıkarak yerine geniş bulvarlar açma yoluna gider. olayların trajik görüntüsüne ayna tutarak anlamı daha bir
lumda yaşanan kadın sorunlarının çözümünde sancılı za-
“Modernite”nin bir kent uygulaması gibi görünen bu ye- çarpıcı kılmaktadır.
manlardan geçildiğini söylemeye gerek var mı?
ni sistemin gerisinde yatan asıl düşüncenin politik bir oyun Daumier’nin kimi kez alaycı çizimlerinde toplumsal ya-
olduğu unutulmasın. şam ve insan ilişkilerinin derinliğine inen anlamlar izlene-
KOMÜNDE ÖLDÜRÜLENLERİN ÜZERİNDE
Bu saatten sonra kent alanları geniş bulvarlara kavuşa- biliyor. Courbet ise yandaşı olduğu komünün, imparator-
YÜKSELEN SACRÉ-COEUR BAZİLİKASI
caktır. Eskinin ilkel sistemleri yerini modern görünüşlü ya- luğun silahlı güçlerince bastırılmasına ilişkin görsel notla-
Kapsam olarak yaklaşık 200 yıllık süreci kent oda-
pılanmalara bırakır. Bırakmasına bırakır da arkasında bin- rının adından söz etmeye değer.
ğında özetleyen kitap kapanışını ünlü Sacré-Coeur
lerce Komünarın ölülerinin yattığı kanlı sokaklar kalır. “Modernite”yi kent ölçeğinde ele alan yazarın belirtilen
Bazilikası’yla yapıyor. Mimari yapısıyla ayrıksı bir örnek
Dönem çelişkilerin zamanı. Halk açlıktan kırılırken sa- döneme ilişkin geniş bir kaynak taraması yaptığı kitabın
olan Bazilika’nın kent dokusu içinde ayrıcalıklı bir yeri ol-
sonuna eklenmiş listeden görülebilir.
rayın yaşantısına ayna tutan bir başka yazarı anmadan geç-
duğu konusunda yaygın bir genel yargı var.
mek yanlış olacak. O yılların insanlarındaki yürek atışlarını, sevinç ve
Onun ötesinde insanlığın değişmez sorunlarından din
Choderlos de Laclos bu kitapta anlatılan olaylar- üzüntüleri yanında daha güzel bir dünyaya olan özlemleri-
öğesinin toplumsal olaylarla ilişkilendirilerek kullanılma-
dan yaklaşık 100 yıl önce 1782’de yayımlanan Tehlikeli nin yazıldığı satırlar için söylenecek çok söz var.
sının ilginç bir örneği olarak yükseldiğini belirtelim.
İlişkiler’de (Çeviren: Nurullah Ataç / Can Yayınları) soka- Galiba en iyi yansıtanı Sacré- Coeur Bazilikası’yla biten
Her gün yüzlerce ziyaretçisi bulunan yapının Komünde
ğın seslerine kulak tıkayan saraydakilerin sınırsız harcama- son sözleri olacak. Düşlenen güzel yarınlar adına yaşamla-
öldürülenlerin üzerinde yükselmesini tarihin acı bir ironisi
larını anlatmıştı. Her dönem ve her ülkede sarayları çevre- rını veren komünarlar için bir ağıt o sözler:
olarak okumak hüzün verici.
leyen yüksek duvarların kendi halkını sömürenlerin sığına- “Yapı, sırlarını mezar sessizliğinde saklar. Yalnızca bu
Adına “Modernite” denen oluşumun uzun ve yorucu
ğı işlevi gördüğü bilinmez mi! tarihin bilincinde olarak yaşayanlar, bu noktanın dona-
süreçlerden geçerek ortaya çıkan bir kavram olduğunun
Bu bağlamda ekonomik yapıyı irdeleyen bölümler ara- tılması adına ve buna karşı mücadele verenlerin ilkelerini
altını çizmeliyiz.
sında para, kredi ve finans ile kira ve arazi çıkarlarının eni- anlayanlar, burada yatan gizemleri gömülü olduğu yerden
Tarihsel gelişim içinde söz konusu süreçlerin doğru
ne boyuna irdelendiğini okumak birbirinden ilginç verilere okunması gerek. Çünkü değinilen oluşumun başlangıç ve çıkarabilir ve böylece bu zengin deneyimi mezarın ölüm-
ulaşmamızı sağlamakta. bitiş sınırlarını belirlemek oldukça güçtür. cül sessizliğinden kurtarıp bir beşiğin gürültülü başlangı-
Dahası, ütopyacı planlar ile mekân ilişkilerinin örgütlen- Her kuşak kendinden öncekilerden aldıklarını yeniden
cına dönüştürebilir.”
n
ERDAL ATICI’DAN
‘Köy Enstitülerine Saldırılar Tarihi’
Köy Enstitüleri ve Çağdaş Eğitim Vakfı Başkanı Erdal Atıcı, Cumhuriyet Kitapları tarafından
yayımlanan, “bir borç çalışması olarak” betimlediği Köy Enstitülerine Saldırılar Tarihi adlı
kitabında, UNESCO tarafından tüm dünyaya örnek “eğitim modeli” olarak gösterilen Köy
Enstitülerine bu saldırıların nasıl yapıldığını, hangi yöntemlerin kullanıldığını, kimlerin görev
aldıklarını ve hangi rolleri üstlendiklerini belgelere dayanarak açıklıyor.
ne Saldırılar Tarihi adlı, Cum- rekçeler yanında, beş ana
ZARİFE SAKARYA
huriyet Kitapları tarafından ya- başlıkta toplanan -eğit-
yımlanan kitabında, bu saldırı- sel, toplumsal, ekono-
‘KORKMA! AKLINI KULLANMA
ların nasıl yapıldığını, saldırı-
mik, yönetsel ve siyasal-
CESARETİNİ GÖSTER!’
larda hangi yöntemlerin kulla-
asıl nedenleri de yakından tanıyacak nasıl işletildiklerine bir
Türkiye’nin Aydınlanma çabasındaki
nıldığını, kimlerin görev aldığı-
kez daha tanık olacaksınız.
en büyük atılımlarının başında gelen Köy
nı, hangi rolleri üstlendiklerini
Kitabın ilerleyen bölümlerinde Köy Enstitülerinin çekir-
Enstitüleri nüfusunun yüzde 80’i köyler-
belgelere dayanarak açıklıyor.
deği Çifteler Köy Enstitüsü’nden başlayarak enstitülerde öğ-
de yaşayan bir toplumun yıllarca ihmal
Atıcı, Köy Enstitülerinin ka-
retmenlere, öğrencilere yapılan baskılara, verilen cezalara,
edilmiş, cahil bırakılmış, ezilmiş kısacası
patılma sürecinin daha iyi anla-
yaşanan sürgünlere ve çevrilen entrikalara verilen örnekler-
yok sayılmış insanlarını demokratik yö-
şılması için öncelikle Köy Ens-
le karşılacak, TBMM’de kimlerin, nasıl Köy Enstitülerine
netimin olmazsa olmazı olan fırsat eşit-
titülerinin kuruluşundaki tartış-
ve kurucularına saldırdığını belgeleriyle okuyacaksınız.
liğine kavuşturan kurumlardır.
maları toplumun siyasi yapısı
Geçmişle ilgili olayları anlamaya çalışırken bugün yaşa-
Köy Enstitüleri, aklını kılavuz yapa-
eşliğinde incelemekle başlıyor.
nanların daha iyi aydınlandığını göreceksiniz.
rak yaşayabilecek durumda iken kendi-
ni birtakım güçlere bırakmış, otoritelere Ayrıca bu kitapta Köy Enstitüleri özelinde hemen her top-
ENSTİTÜLERİN
teslim olmuş insanı bu teslimiyetinden lumsal olayda karşımıza çıkan şu üç insan tipini tanıyacaksınız:
KAPATILMASININ
kurtarma, onu uyandırma çabasıdır. “İnandığı davayı her koşulda savunan, hiçbir saldırıya bo-
EĞİTSEL, TOPLUMSAL,
İnsana, Aydınlanmanın şiarı “Kork-
EKONOMİK, YÖNETSEL yun eğmeyenler. Her dönemde uygarlığa karşı olan ve halkın
ma! Aklını kullanma cesaretini göster”
VE SİYASAL NEDENLERİ uyanmasını istemeyenler. Makam mevki kapmak için davasını
diye haykıran, bu hedefe giden yolları Bu bakış açısıyla hem top-
satanlar, kolayca saf değiştirip yıkıcılarla işbirliği yapanlar.”
açan kurumlardır.
lumdaki hem de toplumu yö-
Afşar Timuçin’in dediği gibi “Çağdaşlık bugünün koşul-
“İş içinde, iş aracılığıyla, iş için” il-
neten siyasi parti içindeki siya-
larını iyi kavrayabilmek için tarihe, tarihin koşullarını iyi
kesiyle toplumun en güçsüz ve ezilen
si dengeleri ve Köy Enstitüleri-
kavrayabilmek için bugüne yönelmeyi bilmektir. Yaşanıl-
kesimine, aklını özgürleştirip yazgısını değiştirebileceği be-
nin kapatılmasına giden yolu açık seçik gözler önüne seriyor.
mış olan yaşanılmakta olanla, yaşanılmakta olan yaşanılmış
cerileri kazandıran, UNESCO tarafından tüm dünyaya örnek Köy Enstitüleri ile ilgili olarak en çok sorulan soru bu
olanla aydınlanacaktır.”
“eğitim modeli” olarak gösterilen Köy Enstitülerine, bu Ay-
kurumların neden kapatıldıkları ve açılışında rol oynayan
Akıcı, ve açık anlatımıyla kitabında bunu Köy Enstitüleri
dınlanmanın karşısında yer alan güçler kısa sürede saldırıya Cumhuriyetin kurucu partisi CHP’nin bu kapatılıştaki rolü-
özelinde çarpıcı biçimde ortaya koyan Erdal Atıcı’nın kale-
geçerler. Tüm olanakları bu kurumları yok etmek için ade- nün ne olduğudur. Bu kitabı okuduktan sonra bu soruları ar-
mine, yüreğine, usuna sağlık…
n
ta seferber ederler. tık sormayacaksınız.
Köy Enstitüleri ve Çağdaş Eğitim Vakfı Başkanı Erdal Atı- Kapatılma sürecinde halkın hassasiyetleri dikkate alınarak Köy Enstitülerine Saldırılar Tarihi / Erdal Atıcı /
cı, “bir borç çalışması” olarak betimlediği Köy Enstitüleri- onlara sunulan - kamuoyu yaratmaya yönelik- uydurma ge- Cumhuriyet Kitapları / 395 s. / 2024.
10 13 Haziran 2024