Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
MEHMET EROĞLU’NDAN ‘MERAKLI ADAMIN ON GÜNÜ’ ÜZERİNE… ‘Tanrı, sonradan zenginleşir!’ Usta edebiyatçı Mehmet Eroğlu, İyi Adamın On Günü, Kötü Adamın On Günü serisine, Meraklı Adamın On Günü romanı ile noktayı koydu! “İyi adam” olarak yola çıkan kahramanı Sadık Demir’in dönüşümü sürüyor. Orman talanından kültürel varlıkların yakılmasına kadar güncel konulara da odaklanan yazar, “talanı” bu kez özneleri üzerinden gösteriyor. Mehmet Eroğlu ile yeni tasarılarının yanı sıra bilim, gelecek ve kurgu üzerine konuştuk. CAFER KURT Zenginlik bulaşıcı ve ölümcüldür. Kişisel zenginlik bu yüzden bu gezegenin üzerinden silinme‘GİZEM GÜZELLİĞİN lidir. Başkasının payını almadan CİLASIDIR!’ zenginleşmek mümkün mü? Tan Sadık Demir’in bu kez çıkış bii ki değil. Proudhon, zenginliğin noktası “edebi merak.” Bilimin kökünde hırsızlık olduğunu söytemel motivasyonu kabul edilen lerken haksız değildi. Tüm dinler “merak” adaleti ne denli sağlar? önce yoksulların hareketi olarak Merak, bilimin olduğu gibi aşdoğar. Tanrı sonradan zenginleşir, kın ve serüvenlerin de kılavuzusistemin yanında saf tutar. Kişisel dur. Merak eden, bilmek ister, bizenginlik toplumun yoksullaşması lense sahip olmak, sorunu çözmek demektir. Bir küçük not: Solcular ister. Kurguda meraksa, ilgi çizzenginliğe karşı değildir. Zengingisinin oluşmasını, anlatılanın ya liğin tek elde toplanmasına, topda izlenenin kolayca kavranmasını lumla eşit olarak paylaşılmamasısağlar. O nedenle edebi metinlerde na karşıdırlar. merak unsurunun olması, olaya gizem katmanın bir yöntemidir. Gi‘ŞİMDİLİK POLİSİYEYE zemin, güzelliğin cilası olduğunu BİR NOKTA KOYDUM’ da eklemeliyim. n Sadık Demir ile karşılaşsaydıSerinin son kitabı Meraklı Adanız onunla ne konuşmak isterdiniz? mın On Günü’nü polisiye olarak Herhalde edebiyat ve kurgu üzeokumanın ötesinde, kurgu üzerine rine konuşurduk. Onu ilk romanuygulamalı bir deneme olarak da da enayi yerine koyduğum, ikinciele alabiliriz. Merakla adalet sağlanır mı? Bu tartışmalı bir konu. NECATİ SAVAŞ sinde ağrı kesici müptelası yapıp, kuyruk kemiğini kırdığım, üçünŞunu ekleyebilirim: Adalet, binlercüsünde de sıkı bir dayak yemesice kez kökünden koparılmış bir çiçek olsa da her seferinde filizlenip “Adalet, binlerce kez kökünden koparılmış bir çiçek olsa da, her ne neden olduğum için özür beklememesini, kahramanların asli göçiçek açmıştır. seferinde yeniden açmıştır” diyor Eroğlu, her gün gözümüze revlerinin acı çekmek olduğunu FELSEFE, MERAK, EDEBİYAT! n Romanda, aforizma, önerme sokulan “dünyanın en zengin kişileri” için de çarpıcı bir mesajı var: “Kişisel zenginlik gezegenin üzerinden silinmelidir.. Bütün söyler, yanına Pınar, Hüso, Zeynel ve Meral gibi eğlenceli arkadaşlar kattığımı da hatırlatırdım. ve felsefi göndermelerin yoğunluğunu dikkate alırsak, felsefi romanla polisiyenin başarılı birleşidinler önce yoksulların hareketi olarak doğar. Tanrı sonradan, sistemin yanında saf tutar. Solcular, zenginliğe değil, tek elde Sadık, yarattığım karakterlerin arasında en çok sevilenlerden biri olduğunu da unutmamalı. mi var. Bu tespite katılır mısınız? Bu, tabii okurların ve eleştirtoplanmasına, eşit olarak paylaşılmamasına karşıdırlar.” n Sadık’ın bir sonraki durağı olacak mı? Yeni projelerinizi paymenlerin kararı olacak. Şöyle bir laşır mısınız? özet yapabiliriz. Serinin ilki olan İyi Ada maya çalıştığımız unsurların uygulamada işletiyor. Sadık’ın isyanını açar mısınız? Sanırım şimdilik bu seriye, yani polisimın On Günü’nde “iyi kalarak adalet gösterilmesi olarak da değerlendirilebilir. Sadık, kısa yoldan köşeyi dönenlere, yeye bir nokta koydum. Sanırım sıra, yasağlanır mı” sorusuna cevap aranıyordu. Kahramanların, tiplerin karakter özellikleri, Dostoyevski kahramanlarına atıflarla vurgulanıyordu. Sadık, Mişkin ya da Alyoşa gibi eylemsiz kahramanlara benzetilebilirdi. Bu açıdan ilk kitap, iyilik, kötülük ve adalet üzerine bir deneme olarak okunabilir. İkinci kitap, Kötü Adamın On Günü’ndeyse, “adalet sağlamak, sorunu çözmek için değişmek gerekir” önermesine uygun olarak, Sadık’ın iyi ve adil olmaktan vazgeçerek, kötü birisine dönüşHer üç kitap da hem felsefi sorunları olayların akışı içinde irdeliyor hem de edebiyatın bir anlamda da olay anlatmak olduğunu vurgulamak için merak çizgisinin, romanın iç örgüsünün sıkılığının nasıl gerçekleştirilebileceğini ortaya koymaya çalışıyor. Hatırlayın İyi Adamın On Günü’nde, on günlük sürede tek olay çözülürken, Kötü Adamın On Günü’nde iki, Meraklı Adamın On Günü’nde ise üç ayrı olay çözülüyor. ADALET SAVAŞÇISI SADIK! taşra kültürüne, çocuklara acı veren pedofillilere, “her şeyi hallederiz, merak etme sen” diyen zenginlere ve zenginliğe duyduğu öfkeyle cinayet işliyor. Olaylar korona günlerinde çürümüşlüğün, rant yoluyla zenginleşmenin başrolü oynadığı bir toplumsal çerçeveye oturuyor. Vigilante olmak isteyen değil, olmak zorunda kalan bir karakter Sadık. Bu üçleme boyunca Sadık’ta izlediğimiz değişim, karakterler olaylar boyunca değişir önermesine de bir karşılık. yımlanmayı bekleyen bitmiş diğer iki romanım Kendi Hayatında Ölme Vakti ve Ruhun Parmak İzi’nde. İkisi de en az üç yıldır bekliyor. Kendi Hayatında Ölme Vakti, üzerinde epeyce çalıştığım ve emek verdiğim bir roman. Benim tarzıma daha yatkın. Diğeri ise bir bilimkurgu. Bu roman da yayımlanmış romanlarımın arasında bir ilki oluşturacak. Yazmaya başlarken aklımda üç şey vardı: Bir ara polisiye ve bilimkurgu yazmak. Bunları gerçekleştirdim. Sırada uygun zamesini anlatıyordu. Yine bu kitapta da edebiyat tarihinin en karmaşık karakterlerinden biri, belki de birincisi olan Hamlet üzerinden Sadık’ın n “Tik Tok” fenomeni Mutena’yı bulmakla başlayan muammalar zinciri, okuru, orman talanı üzerine kurulu inşaat ekonomisi, Balat’ta kültürel varlık‘SOLCULAR ZENGİNLİĞE KARŞI DEĞİLDİR! n“Zenginliğin sadece bilim ve sanat manda bir ya da iki oyun yazmak var. n Koronavirüs salgını sizce edebiyatı nasıl etkileyecek? Distopikbilimkurgu romanların artmaiyilikten kötülüğe uzanan acılı yolculuğu ların rant uğruna yakılması gerçeğiyle için harcandığında mazur görülebilecek sı ihtimal dahilinde. n açıklanıyordu. Meraklı Adamın On Günü yüzleştiriyor. bir hastalık olduğunu söylüyorum”, bu ise yıllardır verdiğim kurgu seminerlerin Sadık’ı adalet savaşçısına (Öcal Vigi cümle Sadık Demir’e ait. Meraklı Adamın On Günü / Mehmet de altını çizdiğimiz noktaların, vurgula lante) dönüştürürken, dört cinayet işliyor/ Zenginliği hastalıklı kılan nedir? Eroğlu / İletişim Yayınları / 260 s. / 2021. 10 11 Şubat 2021