23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

‘ATATÜRK’ÜN İZİNDEKİLER CUMHURİYETİN UNUTULAN KAHRAMANLARI’ Olmasaydınız olmazdık! Tolga Aydoğan’ın kaleme aldığı Atatürk’ün İzindekiler’de; cesaretleri ve emekleriyle Cumhuriyetimizin seyrini değiştirmiş ama çoğu unutulmuş kahramanlarını bulacak ve yaşam öykülerini şaşırarak okuyacaksınız. GAMZE AKDEMİR gamze.akdemir@cumhuriyet.com.tr İ ncelemenizde yer alan her isim Atatürk devrimlerinin, çağdaşlaşma yolunda; eğitim, iktisat, bilim, tarih, dil, sanat, müzik başta pek çok alanda kuşaklar boyu kelebek etkisini ortaya koyuyor. Size bu incelemeyi kaleme aldıran duyguları anlatır mısınız? Atatürk ne güzel özetlemiş, illa beni görmeniz gerekmez, fikirlerimi ve duygularımı anlıyorsanız bu yeterlidir. Onun felsefesini anlamak için yaptıklarını okumak ve anlamak gerekir. Kültür, sanat, bilim ve akılla hayatı yorumlayarak çağdaş bir ülke inşa etmeye çalışmasını somut örneklerle, Cumhuriyeti emanet ettiği gençlerin başarı öykülerini sunmak istedim. İlk arkeolog, heykeltıraş, uçak mühendisi, kâğıt mühendisi, gemi mühendisi gibi Cumhuriyetin ilklerini gerçekleştiren gençlerin başarı öyküleri kitapta yer alıyor. n Hangi kaynaklar ve tanıklıklar ışığında kaleme aldınız? 300 civarında kaynak kitap, kamu ve özel arşivler, akademik makaleler, röportajlar, şehirlerarası yolculuklar derken üç yılın sonunda Atatürk’ün İzindekiler ortaya çıkabildi. Bilgi Yayınevi de büyük emek vererek yayına hazırladı. İNSAN ATATÜRK n Atatürk’ün İzindekiler, kahraman asker ve siyasetçi kimliklerinin yanı sıra asıl “insan Atatürk’ü nasıl ortaya koyuyor? Atatürk’ün duygusal bir insan olduğunu hatta çok defa topluluk içinde gözyaşlarına hâkim olmadığını kişisel anılardan öğreniyoruz: 1930’ların hemen başı. Ziraat Enstitüsü’nde öğrenciler bir tiyatro eserini sahneye koyacaktır. Aylarca çalışılır. Son provada Hadiye isimli genç kız düşüp ayağını kırar. Bu nedenle ertesi gün Halkevi’ndeki temsilde sahneye çıkamaz. Gazi’nin de eseri izlemeye geleceği anlaşılınca Hadiye’nin üzüntüsü daha da artar. Temsil günü Hadiye gözyaşı dökerken evin kapısı çalar. Gelen kişi “Bunu size Gazi Hazretleri gönderdi” diyerek bir kutu uzatır. Hadiye kutuyu açınca gülün üzerine iliştirilen bir notu görür: “Acil şifalar dilerim kızım. Kemal Atatürk” İşte bu anı bize ‘İnsan Atatürk’ü layıkıyla tarif eder. Hadiye okulunu bitirir, Türkiye’nin ilk kadın ziraat mühendisi olur. n Yurdunda olduğu gibi dünyaya açılarak ABD’de de ülkesini en iyi şekilde temsil etmiş, eğitim alanında kendisi de devrimci başarılara ulaşmış, Mehmet Fuat Umay ile başlıyor incelemeniz. Atatürk, Mehmet Fuat’a “çocukları koruyan ruh” anlamına gelen Umay soyadını verir. Umay, Himayei Etfal Cemiyeti yani Çocuk Esirgeme Kurumu’nu kuruyor. Çocuk Haftasını yaratıyor, böylece 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın temelini atan kişi oluyor. Çıkardığı Harika Çocuk Yasasıyla İdil Biret, Suna Kan, son kuşaktan Fazıl Say gibi dünyaca ünlü sanatkârların yetişmesini sağlıyor. Türk Hava Kurumu’nun da fikir babası. En azından 23 Nisanlarda adının anılması gereken Umay’ı bu kitapta yaşatmak istedim. NASA’YI EĞİTEN TÜRK n Uzay ve havacılık eğitimi için Atatürk tarafından Paris’e gönderilen, eğitimini başarıyla bitirerek ülkesine dönen, Türkiye’nin ilk uçak mühendisi, ilerleyen yıllarda kurulacak TÜBİTAK’ın fikir babası Necdet Eraslan… Başardıkları film gibi. Anlatır mısınız? Atatürk, Necdet Eraslan’ı 1928’da Paris’e uçak mühendisliği eğitimi, 1937’de Amerika’ya Martin ve Vultee uçaklarını satın alması için yolluyor. Eraslan ABD’de Caltech’te roket eğitimi de alıyor. Burada dünyaca ünlü bilim insanı Theodore Von Karman’ın asistanı olması isteniyor. Amerikalılar Eraslan’ı kaçırmak istemiyor. Eraslan ise “Atatürk’e borcumu ödemem gerekiyor!” diyerek teklifi kabul etmiyor. Yıldız Teknik Üniversitesi’nin Makine Mühendisliği bölümünü kuruyor. Türkiye’deki ilk dizel motoru, ilk su türbinlerini yapıyor. Ama Menderes gelince hepsinden vazgeçiliyor. 1960’larda Louisiana State Üniversitesi’nde ders verirken Apollo projesi için de NASA personelini eğitiyor. n Necdet Eraslan’ın Apollo 11 projesinde katkı sahibi olduğunu öğrendiğimiz oğlu Arsev Eraslan’ın da ABD’de imza attığı ve günümüzde de kullanıldığını belirttiğiniz projeler var. Arsev Eraslan 1965’te Tennessee Üniversitesi’nde doçenttir. Aynı zamanda Hava Kuvvetlerine bağlı Arnold Space Center’da Apollo 11 için yazılım geliştirir. Neil Armstrong 1969’da Ay’da yürür. Astronotların dünyaya dönüşü için reentry yazılımlarını Arsev Eraslan ekibiyle birlikte gerçekleştirir. 1996’da NASATechnology Transfer Center’ın başına geçer, baş bilim adamı olur. Adalet Bakanlığı için dünyadaki ilk üç boyutlu yüz tanıma teknolojisini (ILEFIS) yapar. Özetle Neil Armstrong’un Ay yürüyüşünün ardında NASA personeline ders veren baba Eraslan ve aynı proje için yazılım geliştiren oğul Eraslan vardı. GAZİ VE OPERA n Türkiye’nin kültür ve sanat alanlarında atacağı adımların habercisi olarak Mustafa Kemal’in opera ile tanışmasının ve gözlerinden yaşlar getiren Tosca operasına olan tutkusunu da okuyoruz. Sıkı sıkıya, an be an takip ediyor müzikle ilgili çalışmaları… Mustafa Kemal askeri ataşe olarak Sofya’da bulunduğu zaman ilk defa opera seyreder. Tosca’yı izlediği gece uyuyamaz, Şakir Zümre’ye “Bulgarların bizi neden Balkan Harbinde yendiğini anladım, çünkü opera binaları, opera sanatçıları ve müzisyenleri var” der. Atatürk savaşın sadece harp meydanında kazanılmadığını çok iyi bilmektedir. Sanatla, kültürle, bilimle, ekonomiyle bir ülke güçlü olur. 1924’te Musiki Muallim Mektebini açarak müzik hamlesini başlatır. 1934’te İran Şahı Pehlevi gelince ilk Türk operasının konusunu verir, M. Hayri Egeli librettoyu yazar, Adnan Saygun da besteler. Böylece ilk Türk operası Özsoy ortaya çıkar. Gazi zor bir sanat olan operayı yaptırmaya çalışması ile “ağaç yetişmez” denen Gazi Çiftliği’nde (AOÇ) bir orman yarat ma çabasını eşdeğer görüyorum. Bu, zoru ve imkânsızı başarma azmidir. n Söyleşimizi Türk Hititolojisinin babası Sedat Alp’in öğrencisinin sorduğu ve incelemenizin bütününde ifadesini bulan o soruyla bitirelim: “Atatürkçülük nedir, nasıl anlaşılmalıdır?” Atatürkçülük karanlığa tutulan bir fenerdir. Bazıları karanlığın aydınlanmasını istemez. Çünkü karanlık tüm yanlışları gizler. Atatürk de, Atatürkçülük de bir aydınlanmadır, felsefedir. Yüzünü bilime dönen, akılla hareket eden, sanatı kültürü yaşam felsefesi olarak gören bu Atatürkçülüğe ihtiyacımız var. Günümüzde zihnen kuraklaşan Türkiye’de bugün Atatürkçülük su gibi elzemdir. Bu su Türkiye’yi yeşertecek, eski o mutlu günlerine döndürecektir. Atatürk’e sahip olduğumuz için büyük bir şükran duymalı, Atatürkçülük ilkeleriyle gençlerimizi yetiştirmeliyiz. n Atatürk’ün İzindekiler Cumhuriyetin Unutulan Kahramanları / Tolga Aydoğan / Bilgi Yayınevi / 328 s. / 2020. 16 20 Ağustos 2020
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle