04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

MUSTAFA GAZALCI’DAN ‘KÖY ENSTİTÜLERİNİN MECLİS SÜRECİ’ MUSTAFA GÜNERİ ARŞİVİ Karşıdevrimin meclis oyunları! Mustafa Gazalcı’nın; açık kaldığı kısa süre boyunca Türkiye’nin yüzünü ağartan aydınlar yetiştiren, alkışlarla kurulan, karalamalarla kapatılan Köy Enstitüleri’nin Meclis sürecinin ilk kez bütün olarak incelendiği kitabı, bir onurun ve bir utancın kesişen yol haritası. GAMZE AKDEMİR [email protected] n Köy Enstitülerinin yaşama geçmesinden kapatılmasına kadarki sürecin TBMM boyutunu ve buzdağının görünmeyen yüzünü hangi veriler ışığında ortaya koyuyorsunuz? Başta TBMM Kütüphanesi Arşivi, İsmail Hakkı Tonguç Vakfı Belgeliği, Ankara Yenimahalle Devlet Arşivi olmak üzere birçok kurumdaki kaynakları taradım. TBMM’nin kapalıaçık oturumlarının tutanaklarını, soru önergelerini çıkardım. Basını taradım. Bu kurumları kimler destekleyip karşı çıkmış, kapanışta kimlerin rolü var, tüm bu soruların yanıtları çıktı ortaya. ÜRETİCİ, DEVRİMCİ BİR EĞİTİM! n Yakın tarihin en temel devrimlerinden birinin kısa süreli de olsa yaşama geçtiği Köy Enstitüleri deneyiminin yarattığı büyük farkları nasıl yorumluyorsunuz? Köy Enstitüleri uzun, akılcı araştırılmalardan sonra kurulmuş, uygulanmış bir sistemdir. Klasik eğitimden ayrı, insanı ve toplumu canlandıran, üretici devrimci bir eğitime dayanır. Ulusal olduğu kadar evrensel eğitim ilkelerini içerir. Köy Enstitüleri, tarihe Türkiye’nin gördüğü “en ileri eğitim atılımı” olarak geçti bile. Bu sistem özgün ilkeleriyle sürseydi Türkiye bugün her yönüyle gelişmiş bir yerde olurdu. n Köy Enstitülerinin kapatılması adına maddi ve manevi süreç adım adım nasıl işletildi? 1945 sonrası değişen iç ve dış dengelerin de bundaki yeri nedir? İkinci Dünya Savaşı sonrası iç ve dış dengeler değişir, karşıdevrimciler güçlenir, baskı ve ırkçı akımlar seslerini yükseltir. Hasan Âli Yücel ve İsmail Hakkı Tonguç eleştirilmeye başlanır. Daha sonra Yücel yerine Reşat Şemsettin Sirer Milli Eğitim Bakanı olur. Köy Enstitülerinin özgün ilkeleri bir bir budanır. 1947’de Hasanoğlan Yüksek Köy Enstitüsü, 1954’te de bütün Köy Enstitüleri kapatılır. Dünyaya örnek devrimci Köy Enstitüleri, karşıdevrimle yıkılır. n Enstitülerin öncül adımını Atatürk nasıl atmıştır? Ve Atatürk’ün ölümünden sonra İnönü devamını nasıl getirmiştir? Cumhuriyetten 10 yıl sonra bile köylere eğitimin ışığı ulaştırılamayınca arayışa girilir. Saffet Arıkan Milli Eğitim Bakanı olur, Atatürk ona eğitmen düşüncesini söyler. Arıkan da İsmail Hakkı Tonguç’u İlköğretim Genel Müdürlüğüne getirir. 1936’da Eskişehir Hamidiye’de ilk Eğitmen Kursu açılır. O kararnamelerin altında Atatürk’ün imzası vardır. Sonra Köy Öğretmen Okulları açılır. Atatürk’ün ölümü üzerine Cumhurbaşkanı olan İnönü de ilköğretim sorununu millet olma, insan olma sorunu olarak ele alır. Bu alanda başlanan işlerin aksamadan yürütülmesini ister. Arıkan’dan sonra Milli Eğitim Bakanı olan Hasan Âli Yücel de Tonguç ve arkadaşlarına, kendinden önce yapılan işlere sahip çıkar. Böylece Köy Enstitüleri yolu açılır. n Kitapta ortaya koyduğunuz gerçekler ışığında Köy Enstitülerinin kapatılması sürecinde İnönü’ye haksızca yüklenenlerin tezlerini de çürütüyorsunuz? Anlatır mısınız? Kitapta gerçek neyse belgelere dayanarak anlatmaya çalıştık. Konu Köy Enstitüleri olunca doğal olarak İsmet İnönü’ye geniş yer verdik. ‘İNÖNÜ, ENSTİTÜLERİ CUMHURİYETİN EN DEĞERLİSİ SAYMIŞTIR’ İsmet İnönü’nün Köy Enstitülerini öven birçok sözü var. Bu kurumları Cumhuriyetin en değerlisi, sevimlisi saymıştır. “Öldüğüm zaman Türk milletine iki eser bırakacağım: Çok partili düzen ile Köy Enstitüleri” bu açıklamaların en ünlüsüdür. Bir ara Yücel ve Tonguç’tan Köy Enstitüleri sayısının 60’a çıkarılmasını, toprak reformu için tarım teknisyeni de yetiştirilmesini ister. Gezilerinde mutlaka Köy Enstitülerine uğrar, öğrencilerle konuşur. Muammer Ertem’e İsmet İnönü ben politikacıyım, gücümü halktan, parti grubundan alırım, oralarda gücümü yitirirsem çekilir güçlenmeyi beklerim NECATİ SAVAŞ diyor. Bir bakıma da Yücel ve Tonguç’un görevden alınmasının gerekçesini belirtiyor. (Mustafa Ekmekçi, İsmet Paşa’nın Savunması, 1994) Bu kitaptan önce çıkan “Köy Enstitüleri Sistemi, Mezunları Üzerine Bir Çalışma” (2015) kitabını Yücel, Tonguç zamanında açılan Köy Enstitülerinde okuyan 165 kişinin yanıtlarından yararlandık. Orada Köy Enstitülerinin kapatılmasından kim sorumlu olduğunu sorduk. Yanıtlar şöyle: 66 kişi DP Hükümeti, 48 kişi dönemin siyasetçileri 24 kişi toprak ağaları, 24 kişi CHP, yalnızca 15 kişi İsmet İnönü diye yanıtladı. TUTANAKLARIYLA SUÇLAMALAR! n TBMM tutanakları her cepheden milletvekillerinin yaklaşımlarını net şekilde ortaya koyuyor. Kimler, hangi gerekçelerle karşı çıkmıştır? Akıl almaz suçlamalar nelerdir? Köy Enstitülerinin demokrasinin gelişmesiyle yakın ilgisi var. Demokrasi gelişirken bu sistem övülmüş, baskılar artınca karalanmış, kötülenmiş. Daha işin başında Kazım Karabekir, “Kendi elimizle sınıfı getiriyoruz”, toprak Ağası Emin Sazak “Kuşkularım var” diyerek karşı çıkıyorlar. Daha sonra Emin Sazak, “Bu yetkiler Başbakan’da bile yok. Bunların her biri kendini Atatürk sanıyor” diyerek sistemi baltalamaya çalıştı. Yücel yerine Milli Eğitim Bakanı olan CHP’li Reşat Şemsettin Sirer, Tonguç ve arkadaşlarını görevden alıyor. Kahramanmaraş Milletvekili Emin Soysal; Yücel’i, Tonguç’u asılsız suçluyor. 1951’de yapılan gizli oturumda Tonguç ve arkadaşları komünistlikle suçlanıyor. Zaman zaman Enstitüler kapandıktan sonra da gündeme geliyor. Kurucu Mecliste, Meclis ve Senato Genel kurullarında Enstitüler övülüyor, hatta yeniden açılması isteniyor. Ancak daha çok sağ politikacılar, bakanlar Enstitülere suçlamalar yöneltiyorlar. Kimileri yarım ağızla keşke kapatılmasaydı diyor. Tartışmalar günümüze değin sürüyor. n Köy Enstitülerinin Meclis Süreci / Mustafa Gazalcı / Bilgi Yayınevi / 440 s. 4 16 Nisan 2020
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle