Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
BÜLENT AYYILDIZ’DAN “HİÇBİR ŞEY GÖRÜNDÜĞÜ GİBİ DEĞİL” Gece karanlığında yolculuk Bülent Ayyıldız, “Hiçbir Şey Göründüğü Gibi Değil”de, bir içe içe geçişi, aynı zamanda parçalanma ve dağılmayı anlatıyor. ADALET ÇAVDAR B ir gün bir yolculuğa çıkarsınız ama aslında o yolculuk sizin hiç tahmin etmediğiniz bir yolculuğa dönüşür. Kurgu, gerçek, hayal, zamanın parçalanması; her şey içe içe geçer. 1988 doğumlu, Bülent Ayyıldız’ın Hiçbir Şey Göründüğü Gibi Değil adlı romanı, bir içe içe geçişi, aynı zamanda parçalanma ve dağılmayı anlatıyor. Bulgaristan’da doğan ve şu an Hacettepe Üniversitesi’nde Amerikan Kültürü ve Edebiyatı Bölümü’nde araştırma görevlisi olarak çalışan Ayyıldız, okuru doğduğu memleketin tarihine götürüyor. Ayyıldız’ın romanı, fantastik ve korkuyu birleştiriyor. Kitapta Murat ve Gül adında bir çiftin çıktığı bir yolculukta başlarına ge lenler anlatılıyor. Sırbistan ve Bulgaristan Murat’la Gül, ge topraklarında geçen romanın olay akışının ce karanlığında bir içerisindeyse tarih yer alıyor. Bugünün ay yolculukta. Murat dınlığından geçmişin karanlığında kendini araba kullanmak bulan çift, Osmanlı’nın son dönemlerini tan yorgun. Gül’ün dinlemeye başlıyor. Ayyıldız okurunu bir halasını görmeye Bulgaristan’ın Voneşta zaman makinesinin içine yerleştiriyor ve Voda isimli köyünü görmeye gidiyor, daha onu bilmediği, dinlediği öyle olduğunu san doğrusu oraya gitmeye çalışıyorlar. Bir iki dığı tarihin içine fırlatıyor. yanılmadan sonra köyü ve evi buluyorlar ama hikâyenin karmaşası buradan sonra başlıyor. Şunu söylemek gerekir ki zaman git gelleri ve kişi lerin anlatımlarının bir ondan bir ona geçmesiyle okurun aklını bir hayli karıştırıyor Ayyıldız. Eve ulaştıktan sonra Murat, kendisini bir ku yunun içerisinde buluyor. Kuyunun içinde geçmişe gidiyoruz, kelle kesen bir yeniçeri yaptıklarını an latıyor, bir atın anlattıkla rıyla bir savaşı okuyoruz. Murat’ın eve dönebilmesi için zamanda birkaç kez daha kırılma olması ge rekiyor. Her kırılmada “Hiçbir Şey Göründüğü Gibi Değil” okurunun aklını bir hayli tarihte yaşanan olaylar karıştıracak bir roman. tekrar tekrar gündeme geliyor. Murat, bugüne dönmeye çalıştıkça kendini geçmişte buluyor. Gül ise çeşitli varlıklarla karşılaşıyor. O da içine düştüğü andan kurtulup Murat’ı bulmaya çalışıyor. Bütün bunları başına açtığı için halasına öfkeleniyor. TARİHİ OLAYLAR... Kitapta pek çok tarihî olaya yer veriliyor. Bu olayları kitabın sonunda bulunan QR kodlarından öğrenebiliyoruz. Tarihî hikâyelerin karakterleri, kendi kahramanlığını ilan ediyor. Pek çoğu korkutucu bu olayların ve bireylerin arasında kalıyor Murat ve Gül. Bir yandan anlatılanları dinlerken bir yandan başlarına neden bunun geldiğini anlamaya çalışıyor. İnsanların arzularının onları biçimlendirdiğine, beraber olmanın verdiği güce, vazgeçmeye dayalı bir son çiziyor Ayyıldız. Daha önce de Durun Yanlış Anladınız adlı bir öykü kitabı yayımlanan Ayyıldız, ilk iki kitabında klasik Türkçe edebiyatın dışına çıkmayı tercih etmiş. Hiçbir Şey Göründüğü Gibi Değil, ne kadar yer ve okur bulur kendisine bilmiyorum ama fantastikkorku öğelerini sevenlerin ilgisini çekeceğini umuyorum. Okurun aklını bir hayli karıştıracak bir roman bu. Yolu oldukça uzun olan genç bir yazarın bundan sonra yapacağı edebî denemelerin nasıl olacağını merak ettirecek bir roman. Tarihî olayların fazlalığı ve bilginin en sona saklanması meseleleri anlamayı biraz zorlaştırıyor. Kitaptaki zaman kırılmaları ve anlatım farklılıklarını yakaladıktan sonra, merakla olayın nereye bağlanacağını anlamak için okumaya devam ediyorsunuz. n Hiçbir Şey Göründüğü Gibi Değil / Bülent Ayyıldız / İthaki Yayınları / 150 s. ŞANSÖLYE MERKEL’İN HİKÂYESİ ‘Savaşı Sabreden Kazanır’ “Savaşı Sabreden Kazanır”, Şansölye Merkel’in hikâyesinin yanında birbirine hem çok yakın hem yabancı iki ülke arasındaki ilişkilerin nasıl bozulduğu sorusuna da cevap veriyor. MÜNEVVER AÇIKDENIZ H ürriyet gazetesi Berlin Temsilcisi Celal Özcan, Savaşı Sabreden Kazanır adlı kitabında Avrupa’yı şekillendiren, “dünyanın en güçlü kadını” Angela Merkel’in sadece bu baş döndürücü hayat öyküsünü anlatıyor. Titiz bir gazetecilik çalışması bu. Merkel’in bilinmeyen yönlerini, siyasal kariyerinin ilginç duraklarını aktarmakla yetinmiyor, merakla okunacak bir biyografi denemesi de yapıyor. Bu biyografiye “Merkel dönemi Avrupa Birliği” tablosu da eşlik ediyor. Almanya Şansölyesi Angela Merkel, ikiye bölünmüş Almanya’nın batısında doğdu. Daha kundaktayken ailesiyle Doğu Almanya’ya göç etmek zorunda kaldı. Berlin Duvarı’nın Doğu yakasında büyüdü. Berlin Akademisi’nde çalışıyordu. 1989’da Berlin Duvarı’nın yıkılmasıyla önüne büyük bir kapı açıldı. Böyle bir şansı, hiç zaman kaybetmeden kullan mak istedi ve hemen politikaya atılmaya karar verdi. Önce Sosyal Demokratlar’a gitti. Yeşiller’e yakın ilgi duyuyordu. Sonunda kendini Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi’nde (CDU) buldu. Erkek hegeCelal Özcan ve Merkel monyasındaki siyaset dünyasında bir kadın olarak hızla kariyer basamaklarını tırmandı. Partiye üye olduktan bir yıl sonra bakan, on bir yıl sonra parti genel başkanı, on beş yıl sonra birleşmiş Almanya’nın şansölyesi oldu. Hızla yükselen siyasi kariyeri, “Arkasında bazı gizli güçler var!” spekülasyonlarına yol açtı. Ama Merkel on üç yıldır koltuğunu koruyor. KAPALI KAPILAR ARDINDA Kitap, Merkel’in gizemli baklava dilimi işaretinden, saç modeline, retoriğinden, hangi toplantıda hangi renkli blazer ceketi tercih ettiğine, başbakanlıktaki kozmik odadan danışmanlarına kadar uzanan özel bilgilerle sınırlı kalmıyor. Merkel’le birlikte Almanya’nın dünya liderliğine oynayan politikasını, buna karşı Avrupa’daki gelişmeleri ve en önemlisi de TürkiyeAlmanya ilişkilerini mercek altına alıyor. Kitapta Türkiye’yle Almanya’nın arasının açıldığı dönemde kapalı kapılar ardında ikili görüşmelerde yaşanan ilginç kavgalar ilk kez kamuoyuna yansıyor. Angela Merkel, Türkiye’de 15 Temmuz darbe girişimi gecesi neredeydi? Yurtdışındaki Merkel’e darbe girişimi haberi gece nasıl ulaştı? Merkel darbe gecesi Türkiye’de kimi aradı? Şansölye Merkel’in, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a karşı Davutoğlu ile nasıl bir planı vardı? Savaşı Sabreden KazanırŞansölye Merkel’in Hikâyesi ve Türkiye İlişkileri adlı kitap, bu sorularla birlikte birbirine hem çok yakın hem yabancı iki ülke arasındaki ilişkilerin nasıl bozulduğu sorusuna da cevap veriyor.n Savaşı Sabreden KazanırŞansölye Merkel‘in Hikâyesi ve Türkiye İlişkileri / Celal Özcan / Doğan Kitap / 224 s. 14 5 Temmuz 2018 KITAP