03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

GÜNÜMÜZ DİLİNE KAZANDIRILMASI GEREKEN BİR KİTAP Dalkavuknâme A dıyaman ile Şanlıurfa arasında bulunan ve 1988’de Atatürk Barajı’nın suları altında kalan Samosata’da (Samsat), ikinci yüzyılda doğan Lukianos (Lucianus), Samsat, Tarsus, Antakya, İonia, Atina ve Mısır’da yaşadı. Mısır’da devlet hizmetinde bulundu. Tahminen 192’de 67 yaşında öldü. En büyük satiristlerden olduğu söylenen Lukianos çok sayıda eser vermiştir. Eserleri hakkında yüksek rakamlar söylense de günümüze ulaşmış seksen üç eseri onun kaleme aldığı kesinlik kazanmıştır. Lukianos, eserlerini Yunanca kaleme almışsa da kendisinin Süryani olduğu belirtiliyor. Samsatlı Lukianos’un Türkçeye kazandırılan ilk eserinin, Nurullah Ataç tarafından çevrilen “Seçme Yazılar” olduğu genel kabul görmüştür. Hasan Âli Yücel’in bakanlığı sırasında Millî Eğitim Bakanlığı Yayınları’nda başlattığı Dünya Edebiyatından Tercümeler Dizisi’nden Yunan Klasikleri’nin altmış üçüncü kitabı olarak karşımıza çıkan bu üç ciltlik (19441949) çeviri, uzun yıllar Lukianos ile eserleri hakkındaki tek ve ana kaynak olarak kullanıldı. Nurullah Ataç’ın üç ciltlik bu kıymetli çevirisi, daha sonra öneminden dolayı 1992’de Sosyal Yayınlar (469 s.), 1999’da Kültür Bakanlığı Yayınları Vasilaki Efendi, Lukianos’un “Le Parasite” isimli eserini, Yunanca aslından “Tercümei letâfetâsâr derta’rifi san’atı dalkavukân şöhretşi’âr” adıyla çevirmiş ve kitabı Ahmet Vefik Paşa’ya da okutmuştu. Ahmet Vefik Paşa önemli gördüğü bu eseri, Vasilaki Efendi’nin ölümünden on altı yıl sonra 1870’te Matbaai Amire’de (Devlet Matbaası) “Dalkavuknâme” adıyla bastırdı. editörlüğünde bilimsel, üç yüz otuz sekiz say falık bir kitap şeklinde basıldı. Türkiye okuruy la 1944’te buluşan Lukianos, gerçekte 1870’te ilk kez Osmanlı okurlarıyla tanıştırıl mıştı. Nurullah Ataç’ın çevirisinden yaklaşık yüzyıl önce Fener Rum Patrikhanesi’nin kâtibi ve Encümeni Daniş üyelerinden Vasilaki 1870’te basılan Dalkavuknâme’nin ön ve arka kapağı. Efendi, Lukianos’un, Fransızca tercümeler inde “Le Parasite” adını (442 s., Hazırlayan: Mustafa Şerif taşıyan eserini Osmanlı Türkçesine Onaran), 2002’de Koç Kültür ve Tanı çevirmiş fakat eserini bastıramadan tım tarafından (512 s., Önsöz: Tahsin 1854’te İstanbul’da ölmüştü. Yücel, Hazırlayan: Elif Gökteke) tek Vasilaki Efendi, Lukianos’un “Le rar yayımlandı. Parasite” isimli eserini, Yunanca Son yıllarda 1719 Ekim 2008 gün aslından “Tercümei letâfetâsâr leri arasında Adıyaman Üniversitesi derta’rifi san’atı dalkavukân “Uluslararası Samsatlı Lucianus şöhretşi’âr” adıyla çevirmiş ve kitabı Sempozyumu” (International Sympo Ahmet Vefik Paşa’ya da (öl. 1891) sium On Lucianus of Samosata) okutmuştu. Ahmet Vefik Paşa, önemli başlıklı bir toplantı gerçekleştirdi. gördüğü bu eseri, Vasilaki Efendi’nin Lukianos hakkında yirmi dört bilim ölümünden on altı yıl sonra 1870’te insanının sunduğu bildiriler bu top Matbaai Amire’de (Devlet Matbaası) lantı sonrasında, Dr. Mustafa Çevik “Dalkavuknâme” adıyla bastırdı. Dalkavukname’nin önsözünde, “Lukyanos nâm müellifi meşhu run (ünlü yazarın) dalkavukluğu bir sanatı mahsus (özel bir sanat) makamında tuta rak buna dair Rum lisanı üzere yazmış olduğu işbu kitab Lukianos’un, MEB Yayınları ve 2002’de Koç Kültür ve Tanıtım tarafından yayımlanan kitabının kapağı. “Uluslararası Samsatlı bundan on altı sene mukaddem Lucianus Sempozyumu” kitabı. (önce) vefat eden 2008’de Adıyaman Üniversitesi’nde düzenlenen “Uluslararası Samsatlı Lucianus Sempozyumu”nun afişi. Vasilâki marifetiyle lisânı Osmaniye (Osmanlı diline) tercüme olunmuş ve mutalaası (okunuşu) şâyânı itibar âsâr makbule ve nâdireden görünmüş (itibar edilen, nadir ve kabul görmüş eserlerden) olduğundan zürefâyı asrımıza arzı cemile nev’inden (yüzyılımızın zariflerine hoşça bir sunum) olmak üzere” bastırıldığı anlatılıyor. Yetmiş beş sayfalık bu nadir eser, hiçbir kaynakta yer almazken Lukianos hakkında yapılan araştırmalar da bulunmuyor. Lukianos’la ilgili bütün kitaplarda ve internet üzerindeki yazılarda, Dalkavuknâme’ye ait bir bilgi yok. Lukianos’un pek çok eserinde kullandığı diyaloglar biçiminde yazılan Dalkavuknâme’de, Mu’teriz Kârdân [işbilir] ile Dalkavuk Firuz’un [talihli, muzaffer] konuşmaları yer alıyor. Dalkavuknâme’nin sonunda çevirmen, kitabın yazılışının üzerinden bin sekiz yüz yıl geçmesine rağmen, eserin çevrildiği yılların olaylarıyla benzerlikler içerdiği için dalkavukluk tarafını tutarak “Hükemâ (alimler, feylesoflar) ve füsehâya (fasihler, hatipler) zarifâne ve nazikâne dokunmuş olunduğunu, metinde geçen Milleti âliyyei İslâmiye’ye (yüce İslâm milletine) uymayan bazı yerlerin “tağyir (çıkarma) ve tebdil (değiştirme)” olunduğunu, yazarın üslubunu da bozmamaya özen gösterdiğini yazar. Osmanlı Devlet Matbaası’nda basılan eser, bütün Osmanlıca eserler gibi soldan sağa çevrilerek okunmasına rağmen kitabın kapak düzeni, alışılagelmiş kitap kapakları gibi değil. Künyenin yer aldığı kapak eserin son kısmında yani solda, kitabın satıldığı yerleri belirten arka kapak ise başta yani sağda yer alıyor. Bu durum, kitap oluşturulurken Batılı bir kitap tasarımı düşünülmüş olduğu izlenimi yaratıyor. Sultanahmet Caddesi ve Tophane’deki bütün kıraathanelerde bulunduğu belirtilen bu kitap, ayrıca Hakkaklar Başı’nda (Beyazıt) Ahmet Efendi, Sahaflar’da Hacı Hasan Efendi, Bahçekapısı’nda Tönbekici Hüseyin Ağa dükkânlarında da satılıyor. n 14 8 Eylül 2016 KItap
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle