Katalog

KItap VİTRİNDEKİLER Ben, Robot / Isaac Asimov / Çeviren: Ekin Odabaş / 238 s. İlk robot hikâyesi Robbie’yi yazdığında henüz on dokuz yaşında olan Isaac Asimov, bilimkurgu klasiği Ben Robot’la Türkçede. Bilimkurguya yaptığı en önemli katkıyı, robotların insanlara zarar vermesini engellemek amacıyla oluşturduğu “Robotbilimin Üç Kanunu” olarak gören Asimov, hikâyelerinde robotlarla bilgisayarlar arasındaki bağa hiç değinmeyip bu eksende onlardan metafor yaratmayı reddediyor. Robotlar üzerinden insanlığın kibrini, tutkusunu ya da azınlık grupları temsil eden bir tablo çizmediğini belirten yazar, yaratıcılıklarını öldürmeyecek şekilde tasarladığı robotlar hakkında kurguladığı öyküleri okura anlatıyor. Tenin Kayıp Hafızası / Russel Banks / Çeviren: Özlem Yüksel / Yapı Kredi Yayınları / 364 s. Russel Banks, Tenin Kayıp Hafızası’yla günümüzün gölgede kalan dünyalarına doğru bir adım atıyor. Roman, cinsel suçtan hüküm giymiş yirmi bir yaşındaki Kid’in hikâyesini gözler önüne serip toplumsal yaralara parmak basıyor. İlerleyen bölümlerde kitaba dahil olan Profesör ve Kid ekseninde, maceraya mekân kurgusu ve karakterlerle birlikte okuru da ortak ediyor. Banks; düşkünleri, dışlanmışları, manipüle edilenleri mercek altına alıp toplumsal ve politik olayların arka planına ışık tutuyor. Yazar, kurguladığı evreni gerçeklik öğeleriyle örüyor. Ses Veriyorum / Giray Kemer / İletişim Yayınları / 128 s. Giray Kemer, iki yıl aradan sonra ikinci romanı Ses Veriyorum’la okura tekrar merhaba dedi. Kemer, romanında, kırık bir aşk hikâyesini ilginç bir arkadaşlıkla doldurarak geçiştirmeye ve yaşanmışlıklarını unutmaya çalışan bir kahraman yaratmış. Romanda bu bağlamda, şehrin rutini, boşluğu, vakit öldürme, yerine bir şey koyamama gibi kavramlar ele alınıyor. Yazar, Ankara’da yaşayan Burak ve Avukat’ın dostluğunu rehavetle ve acele etmeden irdeleyip “birlikte anlamanın garip yarenliğini” anlatıyor. Sur KapılarındaAdnan Özyalçıner’in Öyküleri / Melih Erzen / Çizgi Kitabevi / 716 s. Sur Kapılarında, sanat hayatına öyküyle başlayan ve altmış yılı aşkın süredir öykü yazmayı sürdüren Adnan Özyalçıner’e, öyküleri özelinde eğiliyor. Özyalçıner’in modernist tekniklerden daha klasik bir kurgu ve açık bir anlatımla ilerleyen yazarlık serüvenini ve onun toplumcu gerçekçi anlayışa bağlılığını ele alan Melik Erzen, ilk dönem öykülerinden başlıyor incelemeye. Haliç’e bakan yoksul mahallelerindeki sınıflaşma, sosyal adaletsizlik, fırsat eşitsizliği, sömürü ilişkilerini konu edinen Özyalçıner, öykülerinde, İstanbul’un tarihi süreç içindeki değişimini otobiyografik unsurlarla çerçeveliyor. Erzen, Sur Kapılarında’yla önce Özyalçıner’in yaşamı ve edebiyat yolculuğunu aktarıyor; sonra öykücülüğüne bir parantez açıp eserlerini içerik, anlatıcı, bakış açısı, mekân, zaman, üstkurmaca, dil ve anlatım öğeleri ekseninde irdeliyor. Çalışmaya bir de fotoğraf albümü eşlik ediyor. Çerçialan / Gamze Arslan / Varlık Yayınları / 70 s. Senaryo yazarı Gamze Arslan, Çerçialan adlı öykü kitabıyla 2016 Yaşar Nabi Nayır Öykü Ödülü’ne değer görüldü. Yedi öykü içeren Çerçialan, sadece insanın insanla ilişkisine değil, çevresindeki her şeyle bağına odaklanıyor. Kitapta yer alan öykülerde; hayvanlar, tarihî yapılar, beden uzuvları ruh ve dil kazanarak okurla konuşuyor. Yazarın kurduğu bu öykü dünyasında her ilişki bir düğüm, çıkmaz sokak olarak vücut buluyor. Var oluşun kökenindeki açmazlarla karşı karşıya bırakılan okur, sırların çözülüşüne doğru yapılan yolculuğa da tanık oluyor. Nigredo, Durayazmak / Enis Batur / Kırmızı Kedi Yayınevi / 336 s. Enis Batur, Nigredo, Durayazmak’ı, Yolcu adlı kitabının ikizi ve onun tersyüzü olarak niteliyor. Şiir ve İdeoloji’de “Nigredo” kavramını ve uzantılarını irdeleyen Batur, kendi kitaplarına kendi kitaplarından >>pencereler açtığını dile getirip bu kez bir kapı 20 24 Kasım 2016 KItap