Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Ş 1 iir Atlası CEVAT ÇAPAN Dimitır STEFANOV/ Şiirler/ Çeviren: Ahmet Emin ATASOY ‘Oysa çocuktuk biz seninle/ geçmiş ise/ bin yıl’ 932 yılında Gabrovo iline bağlı Şumata köyünde doğdu. Liseyi Dryanovo kasabasında tamamladı. Bulgar Filolojisi ile Çek Filolojisi bölümlerini Prag’da bitirdi (1954). Önce Sofya Radyosu’nda yazıişleri sorumlusu olarak çalıştı (19551969). Daha sonra Plamık (Alev) dergisinde (1969 1972, 19751985), “Narodna mladej” (Ulusal Gençlik, 19721973) ve “Bılgarski pisatel” (Bulgar Yazarı, 19731975) yayınevlerinde redaktörlük ve Literaturen front (Edebiyat Cephesi) gazetesinde (19851988) başredaktör yardımcılığı yaptı. Birçok günlük ve süreli yayın organına yazılar yazdı. Şiirleri sürekli olarak en saygın edebiyat gazete ve dergilerinde yayımlanan Dimitır Stefanov’un dizeleri duygu yoğunluğu ve ustaca kullanılan poetikasıyla dikkat çekmektedir. Bulgar şiirinde özellikle “haiku” biçimini en iyi kullanan şair olarak ad yapmıştır. Ülkesinin en deneyimli şiir çevirmenlerinden biri olarak da bilinen Dimitır Stefanov’un şiir kitapları şunlardır: Güneş Batmasın (1957), Gelecek Günlere Değin Hoşça Kal (1964), En Büyük Gökyüzü (1965), Toplama İşareti (1968), Kanatlar Zinciri (1970), Aşağıda Güneş’in Orda (1970), Altın Temmuz (1972), Geçmişe Dönüşeceğiz Biz de (1975), Şiirler (1975), Ve Yeniden Ateş (1978), Şiirler (1978), Günlük Soneler (1981), Birileri Seviyor Sizi (1982), 111 Sone (1984), Karahindibanın Ormanı (1988), Masum Kimlikler (1996). PLAJ Sahil boyunca hep dalgaların fırlattığı bedenler, bedenler, bedenler. Kaygılardan ve olaylardan tamamen uzak. Susuz dudaklara götürülmedik birer amfora gibiler. Hepsi küçük yüreklerin ve dertlerin turşu küpleriyle örtüşüyor. Ve güneş çarpmaları altında kum yapımı ıslak zırhlar düşüyor. Öylesine şatafatlı çıplaklık! Her şeyim var sanki. Ama yeterli mi gerçekten? Anı gibi de olsa, sen olmalısın yanımda – dizine bakmak istiyorum, yine gizliden, utangaç eteğinin altında. Oyuk oyuk olmuş kumsalın yüzü göğüslerden, dirseklerden ve topuklardan. Her biri bir istek civcivi çıkarmış yumurta sanki. Kabuklarıysa birer şemsiye, sönmeye yüz tutmuş çıplak bedenleri güneşe karşı koruyan. Her şeyim var sanki. Ama yeterli mi gerçekten? Ben, utangaç eteğinin altında dizine bakmak istiyorum, yine gizliden. ÖNEMSİZLİK Karıma Haberleri dinliyoruz: Yıkıcı depremler ve suikastlar birbirinin aynı; saygın siyaset gezileri ve organize cinayetler; C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I evrendeki kara delik ve bütçeyi yamama derdi; AIDS hastası bir yıldız; dünkü şovw programları ve başka şov şokları bir gecelik… Yani sabahleyin erken erken her şeyle ilgili müthiş bir şeycik bir saat sonra eskiyen. Radyo konuşurken sonbahar mevsimi dışarıda ödül fonundan altı milyon altın yaprağıyla hışırdamakta. Hiç kimse bilmeyecek oysa ki aynı bu sabahta, biz baş başa çaylarımızı içerken, benimkisi gibi yaşlanmış elinin üzerine senin elimi koyuyorum ben ve tek bir soru soruyorum: Daha mı iyisin bugün gerçekten? HAİKULAR Duvar takviminde bir örümcek sürünmekte tarih gibi. Lale şafakta – duaya açılmış iki eldir, öğleyin – iki susuz avuç. Karatavuk ıslık çaldı bana, ben de ıslıkla cevap verdim: Bugünlük her şey bundan ibaret. Elindeki ütüyle aynadaki kırışıklarımı da ütüle. Oysa çocuktuk biz seninle geçmiş ise bin yıl. 1252 13 Ş U B A T 2014 n S A Y F A 23