28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Vitrindekiler Atatürk'ün Anıları/ Yayıma Hazırlayan Dr ismet (Inrgülü/ Bilgı Yayıncvi/ 2461. Atatürk ve Atatürkçülük konusunda çahşmalan bulunan Dr. İsmet Görgülü'nün hazırladığı kitapta Atatürk, anılannı neden yayımladığını üstü kapalı olarak şöyle açıklıyor: "Eğer bcn, bu gerçekleri size söylüyorsam ve milletimize ulaştırıyorsam, elbette bundan, büsbütün başka amacım vardır. Bu amaç ne olabilir? Bunu burada açıklayamam. Fakat benim tasavvurlanmı, düşüncelerimi samimi olarak naklcden bu yazılar okunduktan sonra şüphe etmem ki, milletim kcndi kendine durumu değerlendirmek ve muhakeme etmek için gerekli belgelere sahip olacaktır." Uzayda Piknik/ Arkadi ve Borıs Ştrugatski/ Çevıren: Nil ökman/ Sarmal Yayınevt/ 220 s. "Uzayda Piknik", Sovyet bilimkurgu yazınının dünyada en çok okunan yazarları Ştrugatski kardeşlerin en ünlü romanıdır. Dünyadışı bir uygarlıktan gelen konuklar, yeryüzünün gelişigüzel birkaç köşesinde yol kenarında piknik yapar gibi bir an konaklayıp gitmişler, ama geride bıraktıklan artıklar, olağandışı teknolojile rinin inanılmaz ürünleri, uğrak yaptıkları yerlerde insan yaşamını, toplum ilişkilerini alt üst etmeye yetmiştir. İnsancı amaçlar, kâr ve güç tutkusu, yarışmacıIık, silahlanma çılgınlığı, hastalıklı bir toplumda bireylerin çaresizliği ve karanlıkta doğruyu arayışları, Ştrugatskilerin işlediği ana temalardır. Özgürlük/ Zygmunt Bauman/ Çeviren • VasıfErenus/ Sarmal Yaytnevi/144 s. Birçok akademik araştırmada özgürlüğe ya felsefi bir kavram, yasal bir ilke ya da ideolojk bir ilkc olarak yaklaşılır. Bu yapıtında Ba uman özgürlüğü bir düşünce ya da önermeden çok, bir toplumsal ilişki olarak çözümlüyor. Bu açıdan bakıldığında özgürlüğün göreli ve ilişkilere bağlı yapısı ortaya çıkıyor. Tarihsel ve antropolojik incelemeler "doğal" özgür bireyin oldukça ender bir tür ve yerel bir fcnomen olduğunu sergilemekte. Oz gür birey insan türüniin evrensel bir koşulu olmaktan çok uzak. Kısacası özgür birey tarihsel ve toplumsal bir yaratı. Bu kitabın amacı, deyim yerindeyse "tanıdık" olanı (değiştirilebildiği ya da önlenebildiği halde her zaman"orada olan" bir nitelik, normalde sorgulamadan kabul ettiğimiz bir şey) yabancılaştırmak, nedeninin belirtilmesi ve anlaşılması için açıklanması gereken bir öge olarak görmektir. Kitabtn mesajı bireysel özgürliiğün sorgulanmadan kabul edilemeyeceği, cdilmemesi gerektiğidir. Çünkü bireyscl özgürlük belli bir toplumla birlikte ortaya çıkar ve belki de kaybolur. Fırtına/ Ürhan Duru/ Yapı Kredı Yayınlart/ 117 s. Edebiyatın farklı alanlarında uğraş veren ve öykülerinde kendine özgü bir dil ve biçemi benimseyen ürhan Duru, son öykülerinde de hem çok farklı hem de oldukça taıııdık biı dünyaya götürüyor okuru. Sarmal adlı toplu öyküleri, C U M H U R İ Y E T KİTAP SAYI 4 1 7 ile kontrol altına alınmışlık arasındaki bir sınırda çalışmasını sürdürürken, aslında harckctsiz olan bir şeyi nasıl hareketlendirebileceğinin yollarını araştınr durur. Lapoujade'a gelince; o da bir yandan güzellik ile yaratıcılığı bir araya getirmeye çabalarken, yapması gereken başka bir şey daha vardır: "Bir bütünün bölünemcz birliğine, sonsuzca bölünebilir bir düzlem kazandırmak". Evrende Yaşadığımız Yer; Güneş Sistemi/ Prof Dr Osman Demircan Gozdc Bayer/ Doruk Yaymcılık/ 122 i. + Çtzelgeler, Restmler Gökyüzü, uzay, evren herkes için doğal laboratuvardır ve diirbün, yıldız haritası gibi gereçlere sahip olan herkes bu laboratuvardan yararlanabilir. lnsanoğlu zaten bu laboratuvarın içinde, Güneş Sisteminin bir gezegeninde yaşamaktadır. "Evrende Yaşadığımız Yer; Güneş Sistemi" kitabı, evrcnin içinde yaşadığımız köşesini güncel bilgilerle tanıtmak amacıyla yazılmış. Kitapta aktarılan bilgilerin büyük kısmı uzay çağında 1960'lardan sonra uzay araştırmalarıyla ede edilmiş. Bilgiler NASA, ESA gibi uzay merkezlerine bağlı araştırma birimlerinin Internet sayfalarından derlenmiş. Kitap yine tnternet sayfalarından derlenen 48 renkli resim içermekte. Çoğu uzay araçlanyla yerinde milyarlarca kilometre uzaktan kumandayla çekilen bu resimler insanoğlunun teknolojide geldiği aşamayı göstermek te ve bu uzak dünyaları tanıtmakta. Kadının Gizli Diinyası/ Derleyen Htkmet Saim/ 286 s. Kadının, değişen bekâret kavramından, başkaldıran cinselliğine... Mııtluluklarından düşkırıkhklarına... Erkekler konusunda sansürsüz istek ve düşüncelerine... Scvgiden, şiddet ve tecavüze... Karanlık geçmişinden, umut dolu geleceğine... kader birçok dikkat çekici konu Anja Meulenbelt, Beatrice Faus, Anais Nin, Shere Hite/K., Colleran, Terry Southern, Nena O'Neill, Susan Brownmiller, Simone de Beauvoir, Françoise Giraud, Emma Goldman, Susan Page, Mary Mc Carthy, Colette ve daha birçok kadın yazarın kaleminden Kadının Gizli Dünyası. Halk ve Sosyalizm İçin Kiiltür ve Edebiyat/ Asım Bezırcı/ Evrensel Kiiltür Kıtapltgı/ 216 s. Divan edebiyatı geleneğine yaslanan seçkinci şiir ve edebiyatla, Pir Sultan Abdalların, Dadaloğluların, Köroğlulann yarattığı bir damardan gelen ilerici halkçı edebiyat arasında keskin bir sınır koyan Asım Bezirci yeni halk edebiyatına dair bir yönseme de beliriyor: Bu edebiyat ulusal kaynaklardan beslenmeli, halkın anlayabileceği yalın bir dil kullanmalı ve gerçekliğin değişebileceğini göstermeli. 1 lalkçı ve sosyalist kültür ve edebiyat kuramını çeşitli yönlerden incelediği bu kitabında, Asım Bezirci, bir dizi kültürel kavramı ahlakçı edebiyat ilkesi ışığında irdeliyor, proletkült, Çin Kültür Devrimi gibi uluslararası deneyleri de değerlendiriyor. Kitabın ilk basıldığı yıllarda oldukça tartışmalara yol açan MESS grevinin neden edebiyatçılar tarafından işlenmediğini soran Asım Bezirci'nin seslenişi, sanki aradan geçen onca yıldan sonra bile kulaklarımızda aynı güçle yankılanıyor: Son yirmi yılın toplumsal olayları neden edebiyatın ilgi alanına girmiyor? I lalk ve Sosyalizm İçin Kültür ve Edebiyat, edebiyatın bu temel sorununa yanıt ararken, 70'li yılların gözde akımları nı karşılaştırıp kimi şair ve yazarlara elcştirilcr yöneltiyor. Yeni Dünya Düzeni değerlerinin allanıp pullanarak yiikselrildiği '9O'lı yıllarda Asım Bezirci'nin halk ve sosyalizm kültürü için yazdıklarına yeniden SAYFA 1 7 I lormonlu Kafalar ve Istanbulın adlı dcncmc kıtapları ve Sczer Duru ile birlikte hazırladığı Operadaki Hayalet adlı anı kitabı da yayımlanan Orhan Duru, Fırtına'daki öykülerinde fantastik, sentetik, yabanıl, büyülü, giz dolu bir dünyaya hem ıçinden hem dışından bakıyor. "Bu gizem dolu yaşamın bir gözlemcisi" sıtatıyla gündelik yaşamın sınırlarına yapılmış bir yokuluğa çıkarıyor okuru. Prizmadan geçip dağılan görüntüleri biraraya getiren Duru, "Yabanıl", "Maykıl", "Adoll", "İnanılmaz","Medya Canavarları", "Zapping" ve kitapta yer alan diğer öykülerinde sarsıcı sonuçlara ulaşıyor! Kaypakkaya ile Birlikte...Anılarla Geçmişe Yolcu\uk/ Alt Taşyapan/' Belgc Yayınlart/ 624 s. Ali Taşyapan, 1942 sonunda Kayseri'nin Develi kazasına bağlı Çadıryeri köyünde yoksul bir aılenin son çocuğu olarak dünyaya geldi. 1956'da başladığı ilkokul öğrenimini kendi köyünde bitirdi.1961 yılında yatılı sınavı kazanarak Kayseri Mimarsinan (Pazarören) llköğretim Okulu'na girdi. Burada beş yıl okuduktan sonra 1966 yılında lstanbul Çapa Yüksek Öğretmen Okulu Hazırlık Lisesi'ne gönderildi. 1967 yılında ise lslanbul Üniversitesi Fen Fakültesi MatemaükAstronomi Bölümü'ne girdi. Yüksek öğrenimi 1971 askeri darbesine kadar sürdü. 1966 ylında Pazarören'de devrimci düşünce ile buluştu. Çapa'da îbrahim Kaypakkaya ile arkadaş oldu, düşünsel temeldeki beraberliklen Kaypakkaya'nın '73'teki ölümüne dek sürdü. 1973'te yakalandı, TKP(ML) Davası'nda yargılandı. tkibuçuk yıl cezaevinde yattı. Tahliye olduktan sonra yeniden politik faaliyetin içine girdi. 1981 ilkbaharında örgütlü aktiviteden koptu, aynı yılın sonbaharında ikinci kez yakalandı, bir ikibuçuk yıl daha yattı. ikinci cezaevi çıkışının ardından 18 ay askcrlik yaptı. 1987 yılında Almanya'ya gidip bu ülkeye iltica etti '87'den bu yana Almanya'nın Hamburg kentinde yaşamını sürdürmektedir. Taşyapan kitabının bu ilk cildinde Kaypakkaya ile yaşadıklarını aktarıyor. Estetik Üstüne Denemeler/ JeanPaul Sartre/ Çevıren Mebmet Yılmaz/ Doruk Yayınaltk/ 130 s. JeanPaul Sartre'ın estetik üzerine görüşleri, diğer görüşleriyle (özellikle insanoğlunun içinde bulunduğu açmazlarla ilgili olanlarıyla) karşılaştırıldığında, cn az tartışmalı olanları denilebilir. Sanata oldukça açık bir zihinle yaklaşan Sartre, bulduklarını her zaman kendi düşünce sistemine uyarlama arayışı içindedir. Bu kitapta, bir "sanatçının nasıl biçimlendiği ve işlevi de dahil olmak üzere, sanatın doğası ve insanla olan ilişkisi hakkında Sartre'ın düşüncelerini okuyacaksınız. Ele alınan dört sanatçı var bu sayfalarda: Tintoretto, Giacometti, Lapoujade ve Calder. 1 lem kendi çelişkileriyle dolu, hem de bir sürü muamma ile kuşatılan bu sanatçılardan her biri, sanat hakkındaki görüşüne destek oldukları, aydınlattıkları ve ıyi bırer örnek olduklarından ötürü, Sartre özellikle ilgilenir onlarla. Tintoretto, hem sınıfsal çelişkilerin bir ürünü hem de kendi başansını ve bireysel doyumunu değişik dalaverelerde arayan birisi olarak incelenir. Giacometti'nin saplantısı ise, dunyadan ve ulaşılabilir ama bir türlü ulaşamadığı ııesnelerden soyutlanmışlık; ve yanı sıra, boşjuğu nasıl rcsmedebileceğini bulmaktır. Calder, özgürlük
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle