25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

ri nedeniyle komünizm, Kürtçülük ve irtica olmak üzere üç korkuları olduğunu ancak bunların gerçekte ne olduklarını ve niçin tehlike oluşturduklarını tam olarak anlayamadıklarını belirtiyor. Evren ve arkadaşlarının irticayı hedef olarak gösterirken onun panzehiri olan laikliği hiç anlamamış olduklarını ve bunun belgeleriyle kanıtlandığını; asıl önemlisi, komünizmin önüne dinci bir yapılanma ile set çekebikceklerini sandıklarını anlatıyor. Aslında bu sorunun, ABD'nin yeşil kuşak kuramı ile uyuşmakta olduğunu beîirten yazar, 12 Eylül'ün ABD'ye rahat bir nefes aldırdığını, belirtiyor ve bunun nedenlerini irdeliyor. AmerikaJı yetkililerin açıkJamalanndan örneklerveriyor. Son yargı olarak, yazar 12 Eylülcüler'in, Atatürk ilke ve devrimlerini hiç anlayamamış olmalarının ülkemizi irticanın batağına sürüklendiğini, onların hep Atatürk ve Atatürkçülük'ten söz ettiklerini, ama uygulamada tam tersini yaptıklarını belirterek kitabını bitiriyor. Buözgün kitabın sonuna dizin konması, eserin bilimselligini de artırmıştır. * * * Bu yazının olanakları çerçevesinde tanıtmaya çalıştığımız bu üç önemli kitabı, tüm aydınlara öneriyorum. Kitaplar birbirini tamamlıyor, bilimsel birbütünlüğüsağlıyor. Prof. Ateş'in kitabı konuya özgün kuramsal ve bilimsel çerçeve veriyor. Dietpich Gronau'dan "Atatürk" kitabının öyküsü A tatürk'ün biyografisi için anlaşma yapmak daha uzun bir zaman aldı. Sonunda, Fischer yayınevinde, benim projemle ilgilenen birine rastladım, fakat yayınevi yönetiminin bu projeyi gerçekleştirmesi için iki yıl daha bekledim. Atatürk'ün biyografisi için 1991'den 1993'e kadar geçen üçyıl (kitap nisan 1994'teçıktı) yazarlık hayatımın en güzel dönemleriydi. Bu dönem ve öncesinde, başka biyografi yazılarımla da üslubumu ve bMgilerimi geliştirdim ("Marguerite Yourcenar", 1992,''AnaisNin", 1993, her ikisi de Münih'teki Wilhelm Heyn Yayınevi'nden çıktı). Hikmet'in monografisiyle de Türk tarihi üzerine bilgiler edinmişken, bulunmaz bir mater yal olan Atatür'ün yaşamı ve zamanındaki değişiklilderi yazamamak, bende birboşluk yaratıyordu. Berlin ve lstanbul şehirlerinin, değişik dallardan Türk ve Alman sanatçılara verdiği bir burs sayesinde, 1991/92 kışında lstanbul ve Ânkara kütüphaneleri ve arşivlerini inceleme olanagı buldum. Bu sırada, Ismet Inönü'nün kızıbayan Özden Toker, Ali Fethi Okyar'ın oğlu, Bay Osman Okyar, ünlü opera sanatçısı Bayan Semiha Berksoy ve Türkiye'de Kemalizm'in savunuculanndan bırçok profesör ve sanatçıyla lizm, Laiklik ve Demokrasi açısından konuya açıklık getirmektedir. 75 sayfalık Kemalizm ile hesaplaşmak bölümü, özgün ve bilimsel bir incelemedir. Max Mehen'den, M. Duverger'e; Ibn Haldun'dan, Yunus Emte'ye; New söyleşi yaptım. Ayrıca, Ahnanya'daeski devlet arşivlerinde bugüne kadar açığa çıkmamış, Ankara'yla 1924'ten beri ilişkide bulunmuş diplomatların raporlarına da rastladım. Mustafa Kemal değişik yönleriyle benim ilgimi çekti. O benim için büyük bir özlemle yaşamı düşünen bir olay adam, enerjisini zıtlıklarla savaşarak açığa çıkaran ve kendini bu uğurda feda eden bir insandı; O, Rus, Avusturya ve Alman krallıkları gibi uzun süre ayakta kalmış Osmanlı imparatorluğu'nunçöküş,ünetanıko]muştu;O,eski Imparatorlufiun yıkıntıları üzerin de, yenı bir topiumu şekillendiren baş aktördü; O, muhafazakâr düşünceler sonucu örnek karakterini yitirmeye yüz tutmuş, girışimcilik ve bir topluma aslında var olan yol göstericilik gibi bir kimliği kazandırmak için, yeniden keşfedilmesi ve tanıtdması gereken bir milli kahramandı; ve o, bir yazarın asla bulamayacağı, macera dolu hayatı süresince büyük bir şahsiyet olarak tariheköksalmıştı.* York Times'dan, Iran mücahit önderi Racavi'ye kadar çeşitli alırttılarla ve güçlü mantıkla konu işlenmektedir. Diğer bölümlerde de Prof. Kışlalı'nın "Siyasal Çatışma ve Uzlaşma" adlı bilimsel kitabından ilgili kısımlar alınarak desteklenmektedir. Ayrıca Prof. Kışlalı'nın Cumhuriyet'teki kösesi'nde bu konuda yazdığı etkin yazılar topluolarakverilmektedir. Prof. Yetkin ise irtica olgusunu 12 Lylül yönetimi dönemine ilişkın olarak özgün bir biçimde incelemektedir. Böylece, bu üç kitap birbirini tamamlamaktadır. Laiklik karşıtı güçlerin etkinlik kazandığı günümüzde bu savlara karşı ortak kültürün oluşması, bütünlüğün saglanması, kavram kargaşalarının giderilmesı son derece önem kazanıyor. Ülkemizde yaşayan ve kendisini sorumlu sayan her bireyin Laikliküemokrasi ve Atatürk'ün Aydınlanma devrimleri arasındaki bağlantıyı iyi kurması gerektiğıne inanıyorum. Bu hem ortak bilinç, hem ortak kültür, hem de aydınlık yarınlar için önemlidir." Dünyada ve Türkiye'de Laiklik/ Toklumış Ateş/ Unııt Yayırıalık/ 1994/187 s. Kemalizm Laiklik ve Demokrasi/ Ahmet Taner Kışlalı/ îmge Kıtabevi/ 1994/303 s. 12 Eylül'de İrtica Niçin ve Nasıl Ge Kavram karmaşası çözümlenmekte, Laiklik nedir, ne değildir açık seçik ortaya konulmaktadır. Ateş'in bu konuda Cumhuriyet'te yayımlanmış etkın yazıları da bir bütün olarak verilmektedir. Prof. Kışlalı'nın kitabı Kema Hanclye ko*künde verllen Yılbaşı balosunda (51.12.1929 lişti/ Cetin Yetkin/ Ümit Yaytnalık/ 134 s. C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 247 SAYFA 8
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle