Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Christa Wolf "Çernobil"in öyküsünü anlatıyor Bilim ve tekniğini iki yiizü MERALOMLİŞ Kesinti (Bir Günün Haberleri) Christa Wolf / Çeviren: Turgay Kurultay / Afa Yayinları / 116 s. Bir zamanlar gezmeye gidilmiş, ancak şimdi anılarda başka kent görüntüleriyle kanşarak silikleşmiş bir kent Kiev. Günün erken saatlcrinde yakınlarında padak veren bir nükleer enerji santralının kazasına tanık olur bu kez. Salt Kiev değil, çevredeki daha birçok keut ve ülke radyoaktivitenin tehlikesiyle burun buruna gelir. Radyolardan çocuklara tspanak, marul ve süt gibi besinlerin verilmemesi, onların kum havuzlannda ve parklarda oynamaması gerektiği duyurusu yapılır sıkça. Yakın bir geçmişte hepimizi etkisi altına alan Çernobil nükleer enerji santralı kazasında bu kez Christa Wolf un "Kesinti" adlı anlatısının konusu olur. BirinciTekilKişi anlatısı olarak kurgulanmış olan anlatı, bilinçakışı tekniğinin ustalıkla kullanddığı Wolf yapıtlarından biri. Ayın gün içinde birçok olayı birden yaşayan bir kadının öyküsüdür burada kalcmc alman. Bir yanda reaktör kazası ve etkileri, öte yanda kendisine çok yakın hissettiği, ancak uzak kentlerin birinde beynindeki tümörü aldırmakta olan kardeşinin ameliyatı. Buherikiolay,anlatıcınındoğayla iç içe olan gündelik yaşamından kesitler, kardeşiyle yaşadığı çocukluk anıları, kendi kızıyla ilişkileri ve onu yeniden savaş dönemine geri götüren yabancıların gelmesiyle katmanlanarak öykülenmiştir. Ne reaktörden çıkan radyoaktiv atıklann nereye değin yayılacağı, ne de kardeşinin ameliyatının nasıl sonuçlanacağı konusunda kesin bir yargıya varılabilmektedir. Olası sonuçların her birinin ötckine karşın bi raz daha az umut verici olduğu bir bek leyişsürecidiraktarılan. Bilim ve teknik bu öykünün baş kahramanlarıdır. Ütopyaların "ucubeler" yarattığı, ulaşılabilecek hedeflerin artik belirlenemez olduğu toplunılarda, in sanlar kendilerine yeni bir tanrı yarat mışlardır: Bilim. Ve yine böylesi toplunılarda "güçlü duygular ve scvilmek" isteyen insan, sevginin bir yedeğini ürctir, bu da tekniktir. Wolf yapıtında biS A Y F A 6 lim ve tekniğin hcr iki yüzünü de yanyanagetirir. Teknik bir yöniiyle insanın bireysel ve toplumsal yaşam biçimini etkiler vc kişinin dşünce biçimini belirler. Woll, doğanın yerini alan, ona baskın çıkan ve bu bağlamda da insanın kendi müdahalegücürrden sıyrüarak, insanaege men olmaya başlayan tekniği eleştirir. tnsanın tüm yaşam alanlarına sızmış, gündelik yaşamının yerini almıştır. Bilim ve teknik çevrelcri ise uğraş verdikleri alanlarla özdeşleşerek, günliik yaşam gerçekliğine ve kenidi doğalanna ters düşerek bir yabancılaşma sürecine girmişlerdir. Ancak bilim ve tekniğin, I leinrich Plaack'a takılan göz, kardeşinin her işi kısa s.ürede tamamlayan bilgisayarı ya da kardeşinin ameliyatı sırasında kullanılan "yararlı ışınlar" gibi bir de yaratıcı yüzünün var olduğunu işaret eden Wolf. Yine de öylesine hızla gelişir ki teknik, dil onun için yeni yapılar, yeni kavramlar üretmeye bile yetişemez. Yazar "büyükannemin zamanında 'bulut' denince yoğun su buharından başka bir şey düşünmezdi insanlar" der, oysa kazanın yaşandığı gün, radyoaktivite yüklü "güzel biçimler" de aynı adı taşımaktadır ve yazar bunun "bilimin ilerleyişinebizimdilsel alandaayak uydurma yeteneğinde olmadığımızın bir gös tergesi" olduğunu vurgulaı. Daha önce Türkçede "Kassandra" adlı yapıtıyla tanınan Christa Wolf, "Kesinti"yi 1986 ytlında, yani Çernobil kazasımn hemen ardından (ya da Demokratik Almanya'nın varlığını henüz sürdürdüğü bir sırada) kaleme alarak yayımlamıştır. Geçen günlerde ise kitap Turgay Kurultay'ın başarılı çevirisiyle Türkçeye kazandırılmıştır. Kitap ta atom enerjisinin insanlara sonsuza değin banşçıl amaçlarla hizmet verebileceğini sorgulayan yazarın bunun yanısıra yer yer içinde yaşadığı topluma da örtük olarak eleştiri getirdiği görülmektedir. Bu bağlamda da yazarın "şu an 'şimdiki zaman'la yazamadığım bir gün kiraz ağaçları çiçeklerini açmış olacak" tümcesi, okuru daha ilk satırlarda bir sorgulaınanın içine çekiverir. Vecihi Timuroglu'nun gözüyle yazın adamlarımız Yazımmızdan Portreler Yazımmızdan Portreler / Vecihi Timuroğlu / Başak Yayinları, Ankara / 350 s. / 25.000 TL. Vecihi Timuroğlu, u/.ıın yillar üstünde çahştığı "Yazınımızdan Portreler" adlı kitabını bir süre önce yayımladı. Timuroğlu yapıtında, yazınımızın unlü adlarını, yapıtlarındanh yola çıkarak irdeliyor. Çalışmasında, ilginç adların peşine düşmediğini, seçtiklerinin aklar ve karalar gibi ayrı uçlarda yer alan kişileri de barındırdığını belirten Timuroğlu, ancak, diyor, "tümü de yazınımızın önemli kişileridir." Yazar kitabına yazdığı "önsöz"de çalışmasında takip ettiği yolu şöyle özetliyor: "Necip Fazıl, şiirirnizdeki yeri düşünülerek seçilirken, İbrahim Kafesoğlu da tarihi ve bilimi saptırdığı için seçilmiştir. Gençliğin önemli bir kesimini, çağdışı bir öğretinıin karanlığında yönlendirmeye çalışan Katesoğlu'nu tanımak ve tanıtmak, çağdaş aydınımızın görevidir sanıyorum. Bir de Orhan Şaik Gökyay gibi, dünya görüşiı çağdışı kalnıasına karşın, yapıtlarıyla, ekinimize ve yazınımıza önemli katkılarda bulunmuş, salt dünya göriişünden dolayı dışlanmış kimseler vardır. Aydın, çağdaş, ilerici kesimin böyle kimselerin yapıtlarından habersiz kalmamasını istediğimiz, hatta onların yapıtlarının bilinmesini gerekli bulduğumuz için, enları da bilinçle araştırdık." Vecihi Timuroğlu kitabında yer alan her portreyi ilk yapıılarından başlayarak inceliyor ve hakkında yazılmış eleştirileri gözden geçiriyor. Kitapta yer alan portreler şunlar: Pertev Naili Boratav, İlhan Selçuk, Enver Gökçe, Ceyhun Atuf Kansu, Hasan İzzettin Dinamo, A. Kadir, Behçet Necatigil, Hasan Hüseyin, Arif Damar, Nimet Arzık, Server Taniüi, Ahmet Arif, Salah Birsd, (x"vdet Kudret, önıer Asım Aksoy, Rıfat Ilgaz, Hasan Şinışek, Attila İlhan, Sabri Altınel, Orhan Kemal, Necip Fazd Kısakürek. Yazar bu portrelerin tümünün de kişiler yaşarken yayımlanmış olduğunu belirtiyor. CUMHURİYET KİTAP SAYI 121