Katalog

0 K U R L A RA Sevgilı Cumhuriyet Kitap okurlart; her hafta perşvmbe gunlcri sundugumuz Cumhuriyet Kitap hu hafta 1.İ7. saytsına ulaştt. Pek az şeyin sü'reklili^ini koruyabildi&i ülkcmizde., hale kitap gibi bir alanda bir yayını 1S7 hafta südürmek kuşkusuz kolay olmadı. Üç yda yakın bir süredir yüzlerce kıtap, okumyla btduştu bu sayfalarda. Ama her yayın orgam gibi Cumhuriyet Kitap 'm bazı yeniliklere gereksinimi olduğu kamsındayız. Gerek içerik, gerek biçim açısmdan Cumhuriyet Kıtap 7 daha canlı, daha güncel, daha hareketli kılacak bazı yeniliklerin hazırhkları içındeyiz. Ama bu keyifli uğraşımızı her hafta bizlcrle paylaşan okurlarımızın da bu yeniliklere katktda bulunmamıda sonsuz yarar olacağım düşünüyoruz. Sizden dilegimiz, Cumhuriyet Kitap'ta gördüğünüz eksiklikleri, yapılmasım istediğiniz değişikliklerigbrmek istediğiniz biçimsel yenilikleri elden geldiğince somut bir biçimde ve en kısa zamanda bize bildirmeniz. Aslında bu çagnmız yalmzca okurlar için değil, yayıncdar için de geçerli. Hiç kuşkumuz yok ki Cumhuriyet Kitap'ın ana konusu nlan "kitap"ı üreten yaytnevlerinin yöneticilerinin görüşleri, girişeceğimiz yeniliklerin, değişikliklerin biçimlenmesinde çok yararlı olacakttr... Yılda iki kez çıkanlacak İlk öyküleri "Yeni Dergi"de özel bir sunuyla yayımlanmıştı Sinema Yazıları stanbul Üniversitesi İletişim Fakükesi yılda iki kez yayımlanmak üzere yeııi bir dergi çıkarıyor: Sinema Yazıları. Sinema kuramları, sinema tekniği, sinema kitaplığı bölümlerinin yanı sıra Tiirk ve dünya sincması ile ilgili yazıları da yer veren derginin sahipligini Prof. Dr. Cem'i Demiroğlu'nun, Sorumlu Yazı İşleri Müdürlüğünü Yrd. Doç. Dr. Simten Giindeş Öngören'in yaptığı derginin Yazı Kurulu'nu Prof. Dr. Alim Şerif Onaran, Prof. Dr. Pertev Bilgen, Doç. Dr. Niikhet Güz, Üğr. Gör. Rekin Teksoy oluşturuyor. Yazı kurulıı üyesi Doç. Dr. Nükhet Güz derginin "Merhaba" yazısında 'Neden böyle bir dergi'yi şöyle anlatıyor: "Yaz giinlerinin bunaltıcı sıcakları yerini hafif bir serinliğe bıraktığında, mahalle sakinleri minderleri koltuklarında üçer beşer yolara düşerken, gençlerin birbirlerini ıslıkla çağırıp sokağın başındaki duvarın üstünde oturmuş grubun tamamlanmasını beklemelerini, sonra o geniş bahçelerdeki tahta sandalyelere minderleri yerleştirip, Duran Yılmaz'ın yeni öyküleri RcCATI SUN6I1II I B Sahibi Cumhuriyet Matbaacılık ve Cazetecılik T A.s. adına Berln Nadl oGenel YayınYönetmeni özgen Acar oGenel Yayın Koordinatöru Hlktnet Cattnkaya •Yazılslerı Mudurlerı Füsunözbllgen (Sorumlu), Celal Başlangıç Yayın Yönetmenlerı. Celal üster / Ttırhan Günay TAP yer tutmayı, "eğlencelik!", "soğuk gazoz!" seslerini nasıl da özledim... Bahçenin aydınhğıyavaş yavaş kararıp, önce koşuşmalar, bağırışmalar, "Aysel yer tuttum"lar... Konuşmalar azahp biterken, tek tük çekirdek seslerinin de yerini sessizliğe bırakmasıyla... Gong sesi, müzik ve ... Beyaz perde canlanıyor...Bütün bunlan bilseniz nasıl da özledim... Ankara'da Büyük Sinemada biraz erken gidip kolalı beyaz örtülii, gümüs. kaşıklı porselen fincanlı çayı yudumlarken ,yanında bir dilim çikolatalı pasta... O zamanlar pastadan biraz alıp, sıska ellerimin ara.sında pcrselen fincanı sıkı sıkı tutar hem ısınır hem de büyük insan yerine konulmanın hazıyla çayın keyfine daha da çok varırdım... Küçük dayımın 'gece Kızılderililer geliyor ellerinde baltalar 'diye beni ürkütmesini bir yana bırakayım... Sonra güldiirü filmlerinin bütün Laurel ile Hardy'leri, bütün Chaplinleri, Jerry Lewis'leri... Sonra sevi filmlerini, hele sevi filnılerini... Rüzgar Gibi Geçti'yi, Aşk Hikayesi'ni, Mayerling Faciası'nı, Eylüle Kadar'ı... Neden böyle si bilimsel bir kaygısı olan böylesi bir duygusal yazı mı? C günleri sinema sözcüğünde bulduğumdan herhalde." Duran Yılmaz, uzun bir suskunluk döneminden sonra ikinci öykü kitabınıyayımladı: "Kadın Korkusu" (Broy Yayınları.) Biliyorum, Duran Yılmaz adıbirçokları için yabancı.Bunun nedeni de göznünde olmayışı bir, ikincisi uzun zaman dilimlerinde kitap yayımlamasıdır. Antalyalı bir öğrctmendir o, yörük kökenlidir; .denebilir ki, kalabalıklardan, kent yaşamından kaçışı yörüklüğünden ötürüdür. Antalya'nın bir köyünde öğretmenlik yapar; başı dıımanlı Beydağı'nın eteklerinikendineyurtedinnıişiir. Arıları, kuzuları, çocukları ve kitaplarıyla birlikte, kendince ve de gönlünce bir kavga içindedir hayata karşı! Belki haftada bir Antalya'ya iner; kırk yılda bir de İstanbul'a uzanır; kimseleri rahatsız etmeden şöyle bir görünür ve kaybolur! Yine dağların gizemli coğrafyasına döner, yalnız ve gıllıgışsız yörük yaşamına çekilir... Duran Yılmaz'ın ilk öykülerini, Memet Fuat, "Yeni Dergi"de özel bir sunuyla yayımlamıştı, 1972 yılında. Adı bilinmedik bir yazar için şanslı bir çıkış sayılırdı bu. ondan sonra arasıra dergilerde, gazetelerdegöründü. Gelgelelim, '70'li yılların o bol gürültülü, tozdan dumandan ferman okunamadığı günlerinde, Yılmaz, varlığını yeterince kanıtlayamadi; sesini duyuramadı. 1983'te çıkardığı ilk yapıtı "Yörük Hikâyeleri" ise, Duran Yılmaz adına ayrı şanssızlık oldıı. Kitabı vitrinlerde, t>ma kendisi Antalya'da ekmek davasındaydı. Üstelik, 12 Eylül lırtınasını yaşayan bir öğretmendi! Hiç şansı yoktu demeyelim, oldugu kadarını da ken disi zorlayabilecek konumda değildi. Bu belki de, hep kendi kabuğunda ya$ıyor olnıanın bir cezasıydı. Kim bilir... Bu kez, ilk öykiilerinin yayımlanı^ şından yirmi yıl sonra ikinci kitabı "Kadın Korkusu"yla okur karşısında Duran Yılmaz.Toplam on üç öykünün yeraldığı kitabında yazar, doğrusu ya, ilk yapıtındaki Yörük kültürü, Yörük dili, Yörük yaş,amı ısrarını kırıınş görünüyor. Onun öykücülüğü adına en nlumlu gelişme bu, bizce. Ayrıca, hayata belli bir gözlükle bakma alışkanlığından da sıyrılmış; geniş açılı bir görüş elde etmiş. Dahası, öykülerini, yerel sözcüklerin yarattığı kapalılıktan kurtarmış. Öykü anlatınıını ve konu seçimini düzlüğe çıkarmış Duran Yılmaz. Kısacası, Duran yılmaz işi tadında bırakıp kısır döngüye düşmekten yakasını sıyırmışgörünüyor. öyküsünü de, yalın, anlaşılır bir biçimde kuruyor. Bu tavrıyla Duran Yılmaz, klasik öykü geleneğimizin izini sürüyor. Duran Yılmaz'ın yazarlığında üst düzeyde bir yer; ileri bir çizgiyi, bir aşaınayı sergileyen "Kadın Korkusu", umalım ki, yeni bir suskunluğa ve ilgisizliğe kurban gitmesin! KadınKorkıısı/DurıtnYıînmz/Bruv Yayınları/128s. K I T A P L IK KAMİL MASARAC! T