05 Aralık 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Paul Lafargue'ı okuyun 'Tembellik Hakkı'mzı kullanın Marks'ın damadı huzurunuzda B İ R T İ Y A T R O K İ T A B I Tembellik Hakkı / Paul Lafargue / Telos Yayıncılık, İst. Mayıs 1991 / 66 s. / 8.000 TL. CKK Kod No: 460.002 VAVUZ ERTBI Ne diyor Lafargue? "Hâlâ anlamıyorlar makinenin insanlığın kurtancısı olduğunu; insanı aşağılık ve ücretli işlerden kurtaracak olan, azat eden, boş zaman ve özgürlük veren Tanrı olduğunu." Bunları söylerken, eli kulagında bir komünist değişimi, 19. yüzyılın olağanüstü dinamik ortamını, Antik Yunan, Roma, îlk Çağ tarihinin söylenılerini, Nietzche renginde bir saldırıyı ustaca sentezleyerek,atmışsayfalıkbirkeyifyaratıyor. Kinı bu Lafargue? Bir kere, en önemli özelliği Marx'ın damadı olması. Laura ile büyük bir aşk yaşayan ve beraber intihar edecek kadar "sıkı bağları olan" Lafargue, "Fransız sosyalizm tarihinde, Marksizmi ülkeye ilk getiren düşünür ve eylem adamı" olarak tanınıyor. Hapislere giren, milletvekili olan, proleter sınıfı tamamen köleleştirmeyi hedef alan bu aşırı çalışma süresi, etrafında oluşturulan mitolojik bir kabukla, işçilerin itiraz etmeyi akıllarına bile getiremeyecekleri bir suni gerçeklik sergiliyor. Hatta, işçiler. adeta bir aşırı çalışma bağımlılığına tutuluyorlar. Üstüne üstlük bu aşırı çalışmanın getirdiği aşırı üretim de Avrupa'nın başına bela oluyor; pazar arayışları büyük savaşlara, sömürgeciliklere kapı açıyor. Lafargue makinelerin de icadıyla, çalışma süresinin en tazla üç saat olması gerektiğini, böylesi bir indirimle, toplumsal hiyerarşi, bölüşüm ve organizasyonda radikal değişimler meydana geleceğini söyliiyor. Eseri bir bilimsel neden sonuç ilişkisiylc okumak isterseniz, aynı Nietzsche'nin Deccal'ında olduğu gibi bir sürü mantık boşluğu, spekülasyon yakaladığınızı düşünürsünüz. Ancak bu elnıaya armut nuıamelesi yapmak olur. Böylesi bir "sııldırı yapıtı"nı bir şiir gibi okumak gerekebilir. Kendi paradigması içinde onu anlamlandırmak ve diğer gerçekliklerle değil, kendi başına yapısalcı bir okumayla, Lafargue ve Tembellik Hakkı'nı hak ettikleri yere yerleştirmek daha uygun olur sanıyorum. Paul Lafargue yarı mitolojik birkişilik. En önemli özelliği, Marx'ın damadı olması. Böylece, ilk bakışta okuyucuyu gıdıklayan bir ses olıışııyor. Daha sonra, yaşamının "Che" misali ınacera ve şiirsellikle dolu olIIUIM, yeni bir çekici Küllerinden Doğan İnsan Zümrüdüanka'nın Külleri (^Tiyatrc^Yazılan) Üzdemir Nutku / Yılına/ Yayınları, İst. 1991 / 15.000 TL. / CKK Kod No: 055.074 Türkiye koşullarında sanatla uğı n^ın.ık yaıla ıığrnşıııak istcmck neclemcktır' Nelcıe"iTialolur?" Oiyelinı tiyııtro okııllarınınvetcnc'k.sınavların.ı katılaıılaı ıiHİti^leı iykkiiı^ıla^tıklaı ı ger<>ekkırni'k'rılırr>HıiM)rıılarw yanıılaıı insanınıı/ın lııı^unku dıımniıınıulas.ıpt.ınıakt.ıdır.CJıınkü sanatıno/dliklctiyatrııiHinmal/t.Min.'si insandıı. ö/dcmirNııtku.tıyaıroylııhcın kıırams.ılhemıleöğreticıuvgııl.ıvK.'i olarak ıığra^anhırsanaıadanıınıı/ılıi' DtnçnuinceleımvfÇfv iı i kitapkirıvl.ı hırtiyatrokitaplığiDİuijturanOzclcmiıNııtkıı.yfnıkitabıiKİa "hcrkesiçin"sunat sorunlarınıtiirtışıyor (Ja^dılşsiinntııı hfilı'h. eleştirmenolmrtvesommluluğıı.ekonomıdct iy.it roıuınpiiyı. cuınhuriyetin ilk yıllarında tiyatıoımı/, Danılhi'ilııyi nin l/ııııı 'e yaptığıilkturnc, NâzınıHikmoı'moMinlarıııın l'iirk tiyatrosundaki yeri gibi konularıntartışıldığıhu denemcincelemder heııısnrularsuruyorve yanıtlıvorhcmyeni borulaı iırctiyor. Onu'ğın/'Kültür ınirasınıngclccck aı,'iMndan dcnerlendirilnıcsinılf ölçütlerncolmalıdır?" Oıuınıu/deki giink'i, sanat hıkültclcrine (MimarSinan Univcrsitoii'nebağlı KonservamvarveCiüzt'l Sanatlar Fakültcleıı, İManbul Ünivcrsitesi'nc, özdemlr Nutku 1 fknıkUnivcrsitc'ye, DokıızF.ylulÜnıveısilcsi ııcbağlıhciı/ıı fukultelei')sınavlarınbaşladığıgünk't litıkıırumkırd.ınbırının üğrctiıniivcsiolanOzdcnıirNutku,bakınhıısmavlaı i^iti n.ısılliıı yorumgetiriyoı. "Budöncmdcyüzlercegfn(,',kalalarınıl.ı gclecekleilgilibinbirrcnklidiişlcöğrclimkurutnkırıniiha^vurui'. Başvuranlunnçoğugenellikleistediğifakülteyikazaniimami!) olanlardır; iilkemizdcsanal kolayvcucuzya bııri sanat(,ıulayını, lıiçyoktaniyidir'düşüncesiylegelipönkayıtyaptırırlar. I'ckazı da o ^inat dalını gerçekten istcdiği için sınavlara gircr. EllKttc HÜicUanaklıırtgiUıııi içinbu ikiııciler tlaha uygundur. Ancak sanatçı nlma isteği başka, sanatçı ulabilccck yclcncklerc suhip ulmakbaşkabirşcydir. Bunlsırasahipolmakdagörcccdir." Bu yürunmnasılacıyanışusatırlar: "Bugcnçinsanlar.gclcccğcışıl ışıl bakmak isteğiyle Babil'in ıısına bahçelerinin diişlcrini görürler. Ama bu bahçclcr çoktan karanlıklar kralının ndamlan tarafından yağmalanmış ve kundaklanmıştır. Giriş sınavlarında bu genç insanların nasıl birboşluk yaşadıklan vconlan smayanların üzüntüleri apaçık ortodadır." Nutku'nıın kitabı yinedeumutlaokunuyor.Çünküsanat, küllerinden yeniden doğar. Malzemesı de insandır. Sanayl devrlmlnden sonra Iplik eğlrme fabrikası (1835) sokak eylemlerine katılan bu zatı mııhtercmin "Tembellik Hakkı" adlı kitabının, "Komünist Manifesto"dan sonra 1917 devriminde en etkili eser sayılması ve böylesi bir kitabın Türkçeye bu kadar geç çevrilmesioldukça ilginç. 1883'te SaintePelagie cezaevinde yazdığı bu kitaba Lessing'ten "Sevme, içme ve tembellik dışında, tembellik edelim her şeyde" alıntısıyla başlayan Lafargue, 19. yüzyılın son çeyreğinde, kapitalizm ve burjuvazinin, proleter sınıfın üzerine tüm gücüyle yüklenme gerçeğine değiniyor ve 17 saate varan ve bu baliyle insanlık dışı bir manzara sergileyen çalışma saatlsri üzerine bir teori oturtuyor. Ona göre, lik ka/.andırıyor. Kitabın çok nıüteva/ı kalınlığıriii rağmcn, "Komünist Manifesto'ılan soniii en etkili eser kabul edilmesi, okuyucuyu bir kez daha çarpıyor. Türkiye'dcki okuyucu, ne yazık ki, ıızıın siire konsantre olabilen, sebatlı bir kitle değil. "Az çabayla çok iş" vapmak isteyen bir vapıdaki bu okuyucu tipi, repertuarına bu kitabıkatmak ister. Ve gelelim kitabın en önemli özelliğine. Kitabın ismi Türkiye'deki aydına sesleniyor; hattâ, şöyle de denebilir: Aydının kulağına,"Bir suç ortağı muzipliğiyle sesleniyor. Bu kitabı okuyacak olanlar, kâğıthane'deki labrikaları dolduranlar değil, Akasya Çay Bahçesi'nde, "Ağaç Yaşken Eğilir"i yaşayanlar. Kitabın adı, içeriğiin mesajını hedef kitleye çok güzel iletiyor ve süper egolarının sesinden muzdarip kesim, kitabın ikircikli nüanslarına dikkat etmeden, geçici bir salah bulabiliyor. Bu özelliklerin bütününü bünyesinde barındıran eser, mütevazi bir tanıtımla çok satacağa benzer. Yayınevi, bu değerlendirmeleri yapıp, kitabı dilimize kazandırdıysa, yayıncıhğın bundan sonrası için dahaiyimserolabiliriz. D 1 1 S A YFA 12 C U M H U R İ Y E T KİTAPSAYI 74
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle