03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Asaf Savaş Akat'tan zamanı gelmis geçen bir çağrı SHP programı yenilensin si olarak niteleyen Akat, üyesi olduğu SHP'nin er geç CHP'nin "Altıoku" ile hesaplaşmasını tamamlayacağına ve çağdaş bir sosyal demokrat parti kimliğini kazanacağına olan inancını vurguluyor. Genel kanımı hemen belirtmek gerekirse, burada savunulan görüşleri paylaşsın paylaşmasın kendisine sosyal demokrat diyen herkesin Akat'ın kitabınıokumasıgerektiğinidüşünüyorum. Bu kitapta yapılan eleştiri ve önerilerin yanında ya da karşısında olunabilir, ama sanırım bunların tartışılmasından kaçınmak mümkün olmayacak. Akat, "gündemi" doğru saptıyor. Sosyal demokrat hareketin içinde bulunduğu, herkesçe bilinen ve görülen tıkanıklığın aşılabilmesi için bir zihniyet yenilenmesine şiddetle ihtiyaç var. Daha yazıldığı sırada eskimiş olan SHP programının açılacak hür ve geniş katılımlı bir tartışmayla yenilenmesi, tıkanıklığın aşılması için gerekli ivmeyi sağlayabilir Sosyal Demokrasi Gündemi /Asaf Savaş Akat / Armoni Yayınları, Nisan 1991 272 s. / 22.000 TL. / CKK Kod No: 425.012 ŞAHİNALPAY Sonradan '68 kuşağı adını verdiğimiz, kabaca 1940'ların ortalarında dogup 1960'ların ikinci yarısında üniversitede okuyan genç aydınlar kuşağının önemli bir bölümü, o günün dünyasında esen entelektüel rüzgârın da etkisiyle Marksist sosyalizme inanmıştı. özgür, adil ve müreffeh bir Türkiye'nin ancak sosyalizmle gerçekleşebilecej.,ini düşünüyordu. Bıı kuşağa mensup olanların büyük çoğunluğu, kabaca 1970'lerin ortalarından itibaren, bu inançlarınıyitirdi. Bu (popüler ifadeyle) "döneklerin," hiç değilse bir kesiminih, inançlarını yitir melerinin ciddi entelektüel nedenlerivardı. Marksist sosyalizmin dünyadaki ve Türkiye'deki pratiği büyükhavalkırıklığıyaratmıştı.Devletçimerkeziyetçiseçkıncidevrimci sosyalizm vaat ettiğı özgürlük ve eşitliğın tam zıddısonuçlardoğurmuştu. Marxist teorinin ülkeyi ve dünyayı "anlama" çabası açısından çok yetersiz olduğu gittikçe daha iyi görülmüştu. Marxizm'e tutkuyla sarılanlar, onu nıtkııyla tcrk ettiler. 1980'lerin sonunda dünyanm bırçok komünist ülke ve partisi, onlara çok benzer yargılara ulaşacaktı Solun tabulan Akat'ın esas olarak Türkiye solunun tabularının sorgulanması niteliğini taşıyan kitabının önemine dikkat çekmek açısından özellikle önemli hulduğum argümanlarından bazılarını özetleyerek aktarmak ıstiyorum: SHP'nin programında ve partiye Asaf Savas Akat kıtabında "ıdealıze" .edıimıs bir Batı sosyal demokrasısı sunuyor Akat ın temsıl ettığı sıvll toplumcu sosyal hâkim olan ideolojide, "Yukarıdan Okur Asaf Savas zaman kabul görduğu ızlenımlnı edınıyor demokrası yorumunun bu partilerde her ve bürokratik/seçkinci tek parti ilericiliği; milliyetçiliği ülkenin her düzeyde dış dünyaya ği, devlet mülkiyetinin hiçbir şekilde gelir dağılımını kapanması olarak anlayan üçüncü dünyacılık; halka düzeltici bir etki yapmadığı, üstelik kaynakların verağmen halk fetişizmi, yani popülizm; hatta şu sırarimli kullanımını olumsuz etkilediği ölçüdc, gelir larda tüm dünyada çözülen Marksist ya da Marksidağdımındaki düzelmeleri engellediğidir. Türkiye zan totaliter sosyalizm vardır; fakat başarılarıyla 20. sosyal demokrat hareketinin... özelleştirme yerine yüzyıla damgasını vuran çağdaş sosyal demokrasi özerkleştirmekten söz ederek, durumu kurtarma yoktur."(s. 18) olanağı kalmamıştır... Sosyal demokrat ekonomide kural, özel mülkiyettir." (s. 89) "Devletin dini denetlemesi şeklinde laiklik, artık geriye tepen bir silah olmaya başlamıştır... Laik bir "Merkezi planlama (komuta ekonomisi) iflas etülkede din adamlarının kamu taraf ından finanse edimiştir... Planlama kavramı, ekonomik kararların len meslek okullarında eğitilmesi mümkün değilmerkeze aktarılmasının ideolojik kılıfını oluşturur; dir... Laikliğin tanımı, dinle ilgili tüm taaliyetlerin yani merkez bürokrasisinin ekonoıni üstündeki güdevletin dışına taşınmasıdır... Laik bir ülkede vatancüne meşruiyet verir... Sosyal demokrat partilerin daştan alınan vergilerden dinle ilgili hiçbir raaliyete iktidara geldiği hiçbir ülkede komuta ekonomisine kaynakaktarılamaz." (s. 3536) ya da planlamaya geçilmedi..." (s. 91 92) "Anadolu Kürtlerine temel haklarını tanımayan, "Türkiye azgelişmişliğibitmiştir... 1991 Türkiyebu politikaya her itiraz edeni bölücülükJe suçlayan si'ni hâlâ azgelişrnişliğin kısırdöngüsünü kıramaanlayış, sonuçta ılımlı ve demokrat kesimleri sindkmış, kendi ayaklan üstünde duran bir sanayileşme miş ve meydanı şiddet yanlısı aşırı sol Kürt örgütlerisürecini başlatamamış, velhasıl ilkel sermaye birikine, yani PKK'ya bırakmıştır... Türkiye demokrasi mini tamamlamamış bir ülke zannetmek için geriçinde çoğulcu kültürel kimliklere olanak veren adeçekten insanın gözlerinin yanlış ideolojiler tarafınmimerkeziyetçi ve federal devlet modelini seçmelidanköredilmesigerekmektedir." (s. 95) dir."(s.53ve56) "SH13 ikıidarında siyasi, toplumsal, kültürel ve "Devlet mülkiyeti onemini kaybetmiştir... Son yaekonomik yasaklar anlammda (ya da devletçilik anrım yüzyılltk dünya deneyiminin kesinlikle gösterdiCUMHURİYET K İ T A P SAYI 66 Bir radlk»l Marksizm'den dönenlerin bir bölümü, özgürlükçü ve çoğulcu demokratik değerlere sıkı sıkıya bağlandılar. Devlete değil topluma, seçkinlere değil halka dayanan, merkeziyetçi değil ademimerkeziyetçi, devrimci değil reformcu bir sosyalizm anlayışını, Batı demokrasilerinin kurucu unsurlarından olan çağdaş sosyal demokrasiyi benimsediler. Türkiye'de çağdaş anlamda sosyal demokrat bir hareketin inşasına omuz verdiler. Asaf Savaş Akat, bu kuşağın önde gelen temsilcilerinden biri. Güçlü çözümleme yeteneğı ve bilgi birikimiyle, o kuşağın belki en açık sözlü, en radikal sözcüsü. Geçen günlerde yayımlanan Sosyal Demokrasi Gündemi (Armoni Yayınları, İstanbul, Nisan 1991,272 s.ladlıyenikitabı, Akat'ın çağdaş sosyal demokrasi açısından günümüz Türkiyesi'ne hakışını içeren yazılarını ve konuşmalarını bir araya getirmekte. Akat, kitabın büyük kısmını oluşturan "SHP Parti Programı Yenilenmelidir" başlıklı yazıda, Türkiye'de sosyal demokrat harekete egemen olan devlet çi, merkeziyetçi, milliyetçi ve seçkinci zihniyetin keskin bir eleştirisini yapıyor ve bu eleştiri temelinde, çağdaş anlamda sosyal demokrat bir hareketin Türkiye'deki siyasi ve iktisadi programını ana çizgileriyle ortaya koymaya çalışıyor. "Karizmatik ve popülist lider" Bülent Ecevit'in DSP'sini özünde bir kişi parti s A Y F A 4
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle