23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Gürsel'SeyirDefteri'ni yolculuk notlanndan yola çıkarak yazmış Kentler, aşklar, yalnızlıklar Seyir Defteri / Nedim Gürsel Can Yayınlan / X52 sayfa / 9.000 TL CKK Kod: 021.373 V (iıitı < »ılı M MEHMET BULDAN Nedim Gürsel'in Seyir Defteri bir röportaj ya da seyahat kitabı değil. Alıştığımız anlamda bir anı kitabı ya da günlük de değil. Ama hem bir röportaj, hem de bir anı kitabı gibı okunabiliyor. Yazar, yolculuk izlenimlerinden yola çıkarak dünya coğrafyasında dolaştırıyor" bizi. Rio'dan Moskova'ya, New York'tan Paris'e, Marakeş'ten Hamburg'a, Atina, Berlin, Viyana, Brüksel, Amsterdam ya da Madrid'e dek dünyanın belli başlı kentlerine götürüyor. Ama bu kentlerin sokaklarıru, müzelerini, insanlarını anlatmakla yetinmiyor. Gittıği ülkelerın kültürleriyle, özellıkle de edebiyatlarıyla yoğuruyor düşünce ve gözlemlerini. Örneğin Torino'da Pavesejnin intiharının izini sürerken, Boston'da bir gemici meyhanesinde Edgar Allen Poe'nun şiirlerindeki solgun kadınları, Paris'te komşusu Samuel Beckett'in adresini herkesten gizlediği evini, Yunan adalarında Homeros'la Seferis'in dizelerini anımsıyor. Moskova'da Nâzım Hikmet ve Mayakovski'nin, Madrid'de George Semprun'la Juan Goytisolo'nun, Belgradda Danilo Kiş'in kitaplarıyla baş başa. IHI II Kl Avrupa'daki çocuklarımız için Isveç Kütüphaneler Yıllığı'nda en çok okunan çocuk kitapları arasında yer alan "Alfons'a Babası Ne Demişti?" adlı kitap Nedim Dağdeviren'in çevırısiyle yayımlandı. Avrupa'daki Türkiyeli çocuklara yonelik oiarak hazırlanan kitabın yazarı Gunilla Berström. Mezopotamya Yayıncılık kitapları arasında çıkan yapıt ıçın daha fazla bilgi edinmek istersenız şu adrese başvurunuz: "Mezopotamya, Box 4036, 141 04 Huddinge Sweden." Nedim Gürsel'in bir özelliği de Türkiye'nin dışında pek çok ülkeden söz etmesine karşın, çağrtsımlar aracılığıyla çocukluk günlerini de okurlarıyla paylaşması. "Cicipapa"dan bu yana bildiğimiz, yazarın "yitik cennet" oiarak tanımladığı çocukluk günlerini mi yalnızca? İstanbul'da yasadığı delıkanlılık dönemini de, Paris günlerini de. Seyir Defteri belli bir coğrafyayı anlatırken gerçekte nostaljik bir duyarlılıkla acılı bir belleğin izdüşümlerini de yansıtıyor. Çünkü bazen heyecan verici bir manzara, bazen bir ayrıntı, bazen de bir gözlem ya da bir dize, çoğu kez de yaşanmış bir aşkın buruk anısı, Nedim Gürsel'in geçmişine götürüyor bizleri. O geçmişte ortak acılar, unuttuğumuz tatlar ve bizimkine benzer deneyler buluyoruz. Seyir Defteri, gittikçe küçülen dünyamızda bir kentten ötekine, bir ülkeden bir başkasına savrulan gurbette'bir Türk yazarının Türkçe sevgisi ve çağrışımlarla örülmüş. Bu örgünün ilmeklerinde Yörük kilimlerinin renk zenginliği olduğu kadar titiz bir yazarlık uğraşının alınterı ve azımsanmayacak bir kültür birikimi de var. Nedim Gürsel içten, sıcak anla|ımını, şıirsel yaklaşımını tüm kitap boyunca sürdürüyor. Bunda öykü yazarlığının ve Türkçeyi ustalıkla kullanışının payı olduğu kuşkusuz. Yazar, 19701990 yılları arasında tuttuğu yolculuk notlanndan ve bazı anılarından yola çıkarak yazmış Seyir Defteri'ni. Kitapta şu bölümler yer alıyor: 1) Rio Günlüğü, 2) MoskovaLenıngrad, 3) New York! New York! 4) Çelik Bilek'in Ülkesinde, 5) Yunanistan Günlüğü, 6) Magrıp Kentlerinde, 7) Fransa'da, 8) Yalnızhğın Başkentlerınde, 9) Yıkım Günlerinden Sonra. Yazar, kitabının başına bir sunus yazısıyla iki alıntı koymuş. Alıntıların ilki Yunus Emre'den: "Nice bin kere kaçarsan / Yedi deryalar geçersen." İkıncisiyse Meşa Selimoviç'ten: "Geniş yeryüzü onlara dar geldi. Yürek lerınde yalnızlık ve sıkıntı duydular." Her iki alıntı da kitabın içeriğini özetler nitelikte Çünkü Seyir Defteri "yedi deryalar" geçen bir yazarın hem duygularıyla düşüncelerini, dünya sorunları karşısındakı tavrını, hem de yalnızlığını dile getirıyor. Bu yalnızlık bir görünüp bir yiten, hem gerçek hem düşseİ kadınlann varlığıyla daha da pekişıyor. Ve kitabın sonunda şöyle yazıyor Gürsel: "Bu kitapta İstanbul yok, ama sen varsın. Oyleyse İstanbul da var, yani ayrılık. Kalaycılar yokuşundan yukarı vurduğumda Beyazıt Kulesi çıktı karşıma. Aşılmaz bir engel miydi tenime saplanan özlemin mi yoksa? Kulenin dibinden gökyüzünü gördüm, sonra masmavi bakışlannı. Bir an göz göze geldik. Meğer karşımdaymışsın. Bakınca yok oluverdin. Aşk yitirmekmiş, yasak bakısın çığlığı, etin susuzluğuymuş. Yolculuk da öyle, Kentleri, insanları, anıları yitirmek. Meğer yolculuk ılk adınmış senin, sen ay yüzlüm!" Seyir Defteri'ni okurken insan Nedim Gürsel'in çok sevdıği ve Kadınlar Kitabı ile Sevgilim tstanbul'da sık sık andığı Yunanlı şair Kavafis'i düşünüyor. Kavafis'in ünlü "Kent" şıirini değil de bir baskasım: "lthaka." Bu şiirin bir yerinde Kavafis şöyle der: "Hiç aklından çıkarma Ithaka'yı / Oraya varmak senin başlıca yazgın / Ama yolculuğu tez bitirmeye kalkma sakın / Varsın yıllarca sürsün, daha iyi / sonunda kocamış biri oiarak demir at adana, / yol boyunca kazandığın bunca şeylerle zengin, / İthaka'nın sana zengınlik vermesini ummadan. / Sana bu güzel yolculuğu verdi lthaka. / O olmasa, yola hiç çıkmayacaktın." Seyir Defteri'nin özeti Kavafis'in işte bu dizelerinde gizli. D Nedim Gürsel, yolculuk izlenimlerinden yola çıkarak dünya coğrafyasında dolaştırıyor bızlen CUMHURİYET K İ T A P : SAYI 28 SAYFA 11
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle