Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Sa l k Başağrısı Başağrıları toplulukta en sık görülen yakınmalardan biridir. Özellikle iş gücü kaybı açısından bel ağrılarından sonra ikinci sırada yer alır. enel anlamla insanlar başı ağrıyan ve ağrımayanlar diye ikiye ayrılır. Başağrısı çeken guruptakilerin genellikle birden fazla tip başağrıları vardır. Hastanın kendi başağrıları özelliklerini dikkatle izleyip birbirinden ayırt etmesi önemlidir. Başağrılarının sınıflandırılmasında uluslararası başağrısı derneğinin aralıklarla düzenlediği tanı kriterleri kullanılır. Bu kriterler başağrısı tiplerinin özelliklerini zaman içindeki yayılımını ve eşlik eden yakınmaları sınıflandırır. Bu sınıflama ile başağrıları temelde iki büyük gruba ayrılır: Birincil ve ikincil başağrıları. İkincil başağrıları altta yatan ya da eşlik eden başka bir tıbbi sorun nedeniyledir. Örneğin beyin tümörleri, enfeksiyonlarla birlikte giden başağrıları bu guruptadır. Bunların temel özellikleri ani başlamaları, ateş, aşırı halsizlik gibi sistemik bulgularla birlikte olabilmeleridir. Geceleri uykudan uyandıran şiddetli bulantı ve kusmayla birlikte giden ya da hastanın daha önceki başağrılarından farklı özellik gösteren başağrıları, hastaları ikincil başağrıları açısından uyarmalıdır. Kronik başağrılarının gidişi sırasında farklılıkların oluşması ve bunların yaşam kalitesini anlamlı ölçüde değiştirmesi uyarıcıdır. Birincil başağrılarının en sık görülen nedeni migrendir. Migren tanısı hastanın başağrısı özelliklerinin belli kriterlere uyması ve açıklayacak başka bir nedeninin olmamasıyla konur. Tanımlayıcı özellikleri tek ya da iki yanlı zonklayıcı, şiddetli, bulantı, kusma ya da ışık ses ve hareketle artma özelliği gösteren hastanın gündelik işlerini yapmasına engel olan ağrı ataklarıdır. Yaşamı boyunca en az 5 kez benzer atağı tanımlayan hastaya migren tanısı konulur. İkinci sebeplerin ayırt edilmesinde nörolojik muayene ve gerekirse beyin görüntülemesi yapılır. G Dr. Bülent Kahyaoğlu – VKV Amerikan Hastanesi, Nöroloji Bölümü AURALI MİGREN Yukarıda tanımlanan ağrı ataklarından önce görme alanında ışıklar, çizgiler, karanlık noktalar, bulanık görme şeklinde görsel, yüzde elde, vücutta karıncalanma şeklinde duysal önce belirtilerin olması migrenin daha nadir görülen alt gurubu auralı migren tanısını koydurur. Benzer özellikler taşımalarına rağmen auralı migren gurubundaki hastaların damar tıkanıklığı geçirme ve kalpte atrial septal defekt dediğimiz doğuştan delik olma olasılığı yüksektir. Bir migrenli yaşamı boyunca çeşitli evrelerde birbirinden farklı şiddette şekilde migren atakları geçirebilir. Değişkenlik gösteren bu hastalıkta her bir değişimde bir nörolog tarafından muayene gereklidir. sık ağrı kesici almak ağrının ana sebebidir. Bütün kronik ağrısı olanlarda olduğu gibi kronik başağrısı çeken hastalarda zaman içinde ağrı kesici almayı belirli bir düzende giderek artacak şekilde sürdürürler. Toplam ağrı kesici miktarı bazen günde 20 tablete kadar çıkabilir. Ama her gün bir ya da iki tane almak bile bu ağrının sebebi olabilir. Bu yüzden hasta öncelikle ilaç dışı başağrısı geçirmek için kendine uygun olan çevre değiştirme temiz hava alma ağrıyan yerlere soğuk uygulama sevdiği müzik dinleme ya da koku koklama gibi yöntemleri denemelidir. Bu tip uygulamalar daha çok gerilim tipi başağrısı dediğimiz başağrısında etkilidir. Migren ya da diğer gurup başağrısı hastalarının mutlaka doktor kontrolünde uygun tedaviyi uygulaması gereklidir. AĞRIYI TETİKLEYEN FAKTÖRLER BİRİNCİL VE İKİNCİL BAŞAĞRILARI GÖK GÜRÜLTÜSÜ BAŞAĞRISI Ani başlangıçlı çok şiddetli ve hastanın daha önce yaşamı boyunca hiç yaşamadığı başağırısı, bulantı, kusma atakları anevrizma kanamalarının ilk belirtisi olabilir. Gök gürültüsü başağrısı dediğimiz bu guruptaki başağrılarının mutlaka hızlı bir şekilde araştırılması gerekir. Ani başlangıçlı her başağrısı öncelikle anevrizma kanaması olarak değerlendirilip muayene, beyin tomografisi ve gerekirse lomber ponksiyon ile beyin omurilik sıvısının incelenmesinin yapılması gerekir. Yüksek ateşle başlayan başağrılarının diğer enfeksiyon tablolarının yanı sıra menenjit özellikle viral olanı gözden kaçmamalıdır. Ateşin ve başağrısının devam etmesi giderek artması akla bu olasılığı getirmelidir. Baş ağrısı olduğu zaman bir nöroloğa görülmekte oldukça fayda vardır. Sıklıkla çoğu insanın yaptığı gibi elinin altında ya da çevrede olan çeşitli ağrı kesicileri almak o anı kurtarsa bile uzun vadede çeşitli yönlerden sakıncaları vardır. İlaç yan etkilerinin yanı sıra sık ağrı kesici almak kendi başına bir başağrısı sebebidir. Ağrı kesicilerin kötü kullanım sendromu olarak tanımlanan bu başağrısı tipinde, düzenli ve DOKTOR KONTROLÜNDE UYGUN TEDAVİ Kronik başağrısı olan hastaların ağrıyı tetikleyen faktörleri mutlaka keşfetmeleri gerekir. Farkındalığın artması ve başağrısı güncesi tutulması önemlidir. Başağrısı güncesi hastanın başağrısının sıklık, şiddet ve yeri ile ilişkili bilgileri kaydetmesinin yanı sıra gündelik aktivitesi sırasında olağan ya da olağanüstü değişiklikleri de göz önüne almasını içerir. Bir süre sonra bunların gözden geçirilmesi ile başağrısını tetikleyen daha önceden fark edilmeyen bir çok etmenin öğrenilmesini kolaylaştırır. Değiştirilebilir etmenlerin değiştirilmesi ağrı sıklığını azaltacaktır. Değiştirilemez etmenler içinde başka tip tedavi yöntemleri ile denetlenebilir olanlar tedavinin parçası haline gelebilir. Genel sağlık kontrolü açısından önemli olan sağlıklı beslenme uykunun düzenli ve yeterli olması, düzenli egzersiz yapılması ve mümkün olduğunca stresten uzak kalınması da kronik ağrı tedavisinde çok önemlidir. Bütün ağrılarda arttırıcı bir etmen olan stres başağrısında hem neden, hem de arttırıcı özelliği nedeniyle önem kazanır. Stresle başa çıkma yöntemlerinin öğrenilmesi ve uygun durumlarda uygulanabilmesi kronik başağrısı tedavisinde önemlidir. Ancak kesin ve mutlak bir tedavinin olmaması nedeniyle diğer bu tip hastalıklarda olduğu gibi paramedikal ve medikal bir takım yöntemlerin sanki mucizeymiş gibi pazarlandığı da ayrı bir gerçektir. Mucizenin olmadığı ve bu yöntemlerin bilimsel olarak çok merkezli büyük guruplarla yapılmış çalışmalarda etkinliklerinin gösterilmediğini bilmek, tek tek mucize yaşamış kişilerin deneyimlerine dayandığını unutmamakta fayda vardır. 1402. sayımızda Prof. Dr. M. Onur Demirkol hocamızın bölümü yanlışlıkla “VKV Amerikan Hastanesi, Nükleer Tıp ve Moleküler Görüntüleme ve Tedavi Bölümü” olarak yazılmıştır. Doğrusu “VKV Amerikan Hastanesi, Nükleer Tıp Moleküler Görüntüleme ve Tedavi Bölümü”dür. Düzeltme: İzmir Kadın Müzesi Açıldı ! Konak Belediyesi’nin butik müzeler zincirinin 5. halkası olan Kadın Müzesi 23 Ocak tarihinde açıldı. Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan, Ümran Baradan Oyun ve Oyuncak Müzesi, İzmir Mask Müzesi, İzmir Neşe ve Karikatür Müzesi ile Radyo ve Demokrasi Müzesi’nin ardından Kadın Müzesi’ni kente kazandırdı. Nesne merkezli müzecilik anlayışından ziyade insan merkezli müzecilik anlayışının en önemli örneklerinden biri olan kadın müzesinde amaçlarının kadınlara ait özel bir mekân yaratmak olduğunu söyleyen Tartan, “Bu mekânda hedeflenen, kadını içinde yaşadığı toplumdan soyutlayıp bir kadın erkek ayrımcılığı yaratmak değil, kadının yaratıcılığını ve üretkenliğini ortaya çıkaracak orijinal eserlerin ve görsel işitsel malzemelerin bir araya getirilmesiyle toplum ile olan bağlarını güçlendirmek ve unutulan geçmişini bir müze ile fark edilir kılmaktır” dedi. CBT 1403 17 / 7 Şubat 2014 Geçici sergi salonu, video art, geçmişten günümüze kadınlar, antik dönemde Anadolu’da kadınlar, öncü kadınlar, koleksiyon eserler, protesto ve kadınlar, enstalasyon odası, atölye, arşiv, depo, kütüphane ve yönetici odası olmak üzere müzede toplam 13 oda bulunuyor. Müzenin her odası farklı konseptlerde hazırlandı. Müzenin girişinde ilk olarak Viyana Başkatibi Tahsin Bey’in 1929 yılında Ankara Palas’ta yapılan düğünlerinde Mustafa Kemal Atatürk’ ün manevi kızı Nebile Hanım MÜZEDE NELER VAR? ile dans ettiği fotoğraf karşılıyor. Merdiven çıkışında ise ilk tiyatro sanatçısı Afife Jale, ilk gravür sanatçısı Aliye Berger, ilk kadın siyasi parti lideri Behice Boran, ilk milletvekillerinden Benal Arıman, ilk kadın hemşire Esma Deniz, olimpiyatlarda yarışan ilk kadın sporcu Üner Teoman, dünyadaki ilk kadın petrol mühendisi Halide Ural Türktan, dünyadaki ilk kadın askeri pilot Sabiha Gökçen, dünyanın ilk kadın Yargıtay üyesi Melahat Ruacan gibi ilklere imza atan 50 kadınımızın adı ve yer alıyor. Tarihte yer alan “Siyanürlü Altına Hayır”, “Cumartesi Anneleri”, “Kürtaj hakkımızdır, bedenimiz bizimdir”, “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” gibi kadın protestoları, yürüyüşleri de hikâyeleriyle birlikte müzede yer alıyor. Muazzez İlmiye Çığ, Afet İnan’ın kızı Ari İnan, Ayşen Gruda, Nurhan Damcıoğlu, Gürdal Mumcu, Zuhal Yorgancıoğlu gibi iz bırakan kadınlar da özel eşyalarını bağışlayarak müzeye katkıda bulundular. Kadın Müzesi İzmir’ in en eski yerleşim bölgelerinden Basmane’ de Akıncılar Mahallesi 1298 sokak No: 1214 adresinde yer alıyor. Ayrıntılı bilgi: http://www.izmirkadinmuzesi.com/haber.php?isl=1