Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
POLİTİK BİLİM Aykut Göker harunaykutgoker@gmail.com 8 Ekonomi CBT 1445/28 Kasım 2014 ‘Kuyruklu Yıldıza Seyahat’ ve Anımsattıkları... Jules Verne’in hayallerine yakışan ‘67P/ChuryumovGerasimenko Kuyruklu Yıldızı ile Buluşma’ misyonunu gerçekleştirenlere saygıyla, sevgiyle... Avrupa Uzay Ajansı’nın (ESA) 2004 Mart’ında uzaya fırlattığı Rosetta uzay aracı, on yıllık bir yolculuktan sonra, 67P/Churymov–Gerasimenko Kuyruklu Yıldızı’yla buluşmayı gerçekleştirdi ve taşıdığı Philae ‘kondusu’nu (M. Akyos’tan öğrendim; ‘lander’ karşılığı kullanmış) öngörüldüğü gibi, 12 Kasım’da kuyruklu yıldıza indirdi. Şu anda, Philae görevini yaparken Rosetta da, yerleştirildiği yörüngede kuyruklu yıldızın çevresinde dolanarak olağanüstü keşif görevini sürdürüyor. Bu muhteşem uzay projesini gerçekleştiren ESA, bilim insanları, mühendis ve teknisyenler doğrusu her türlü övgüyü hak ediyor. Avrupa Birliği’nin proje ile ilgili karar organları da, bu başarıdaki payları nedeniyle ne kadar öğünseler yeridir. Bizlerin de payına, bu misyonun en kritik aşaması olan Philae’nin kuyruklu yıldıza inişini yöneten grubun heyecanına, onları saniye saniye izleyerek ortak olmak düştü. Bunu bize sitesinden yaptığı canlı yayınla sağlayan ESA bir de bu yönden teşekkürü hak ediyor. Her şey çok güzeldi ama yayın sonrası, 90’lı yılların sonlarında bizdeki Ulusal Uzay ve Havacılık Konseyi kurma girişimi ile o iş kotarılmaya çalışılırken ortaya çıkan Türk Uzay Ajansı Kuruluş çalışmalarını anımsayınca beni aldı mı bir hüzün! ‘Uzay Teknolojileri’, Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu’nun 3 Şubat 1993 günlü toplantısında belirlediği, Türkiye için öncelikli teknoloji alanları arasındadır. Bu öncelik uyarınca, havacılık ve uzay alanında ulusal ölçekte izlenecek bilim ve teknoloji politikasının havacılıkla ilgili bölümü, konuyla ilgili tarafların katılımıyla Havacılıkta BilimTeknolojiSanayi Politikaları: Türkiye için Öneriler başlığı altında belirlenmiş ve 1995 Ekim’inde TÜBİTAK tarafından yayımlanmıştı. Ama uzay politikasının belirlenmesi ve uygulanması çok daha kapsamlı ve çok daha uzun erimli bir bakış açısını gerektirdiği için, konunun havacılıkla da yakın ilişkisi dikkate alınarak bu işin kurulacak Ulusal Uzay ve Havacılık Konseyi’nce ele alınması öngörülmüştü. Konsey’in amacı, “Türkiye’deki havacılık ve uzay bilim ve teknolojisinin, uzay araçları kullanılarak yapılan her türlü bilimsel araştırmanın çağın ileri düzeyine ulaşması için, ulusal düzeyde yürürlüğe konacak temel politikaların, politika uygulama araç ve programlarının belirlenmesi için çalışmak; uygulamayı izlemek ve değerlendirmek; konuya taraf kurumlar arasında sağlıklı bir bilgilenme ortamı yaratmak...” olacaktı. BTYK’nın 25 Ağustos 1997 günlü toplantısında benimsenen Konsey’in kuruluş yasa tasarısı, Genelkurmay Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, SSM, Ulaştırma Bakanlığı, Hava Kuvvetleri Komutanlığı, İTÜ, ODTÜ, Anadolu Üniversitesi, DPT, TÜBİTAK, TÜBİTAKSAGE, THK, ROKETSAN, TUSAŞ, TAI ve TEI temsilcilerince hazırlanmış; ancak, sonraki aşamada Ulaştırma Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı’nın itirazı nedeniyle, Hükümet Tasarısı olarak TBMM’ye sunulamamıştı. Ulaştırma Bakanlığı itirazını, ilginçtir, Haberleşme Yüksek Kurulu’nun 4 Eylül 1997 günlü toplantısında alınan karar gereğince Telsiz Genel Müdürlüğü’nce yürütülen “Türk Uzay Ajansı” kurulması çalışmalarına dayandırmıştı: “Ulusal düzeyde yürürlüğe konacak temel politika”yı da kurulacak Ajans belirleyecekti; Konsey’e gerek kalmamıştı! Konunun daha da ilginç olan yanı Konsey’in kuruluş tasarısını benimseyen BTYK toplantısına katılan dönemin Başbakan Yardımcısı’nın 10 gün sonra yapılan ve Ajans’la ilgili kararın alındığı Haberleşme Yüksek Kurulu toplantısına da başkanlık etmiş olmasıydı. Sonuç biliniyor, o dönemin koalisyon hükumetleri sürecinde Ajans kurma fikri de buharlaştı. Günümüzün karanlığına çıkan yol her alanda dünün basiretsizlikleriyle örüldü. Bundan hepimiz sorumluyuz. Dünya Askeri Harcamaları ve Türkiye Türkiye 19922013 arasında askeri harcamalara toplam 384 milyar dolar kaynak ayırdı ve dünya askeri harcamaları içerisinde %1.3’lik paya sahip. En fazla askeri harcama yapan 20 ülke sıralamasında 15.sıradayız. Türkiye’den daha az askeri harcama yapan ülkeler olarak; İsrail, İspanya, Hollanda, Tayvan ve Yunanistan sıralanıyor. Bayram Ali Eşiyok BayramAli.Esiyok@kalkinma.com.tr etropol ülkeler başta olmak üzere, savaş sanayi ya da yaygın kullanımı ile savunma sanayi birçok sektör üzerinde yarattığı etkiler nedeniyle en temel sanayilerin başında geliyor. Bu bağlamda savaş sanayi günümüz ekonomilerinde çok uluslu şirketlerin ve devletin faaliyet alanlarından birini oluşturuyor. Savaş sanayini diğer sanayilerden ayıran en temel özelliklerinden birisini talep yapısında gözlemlemek mümkün. Savaş sanayi ürünleri temel olarak devletler tarafından talep ediliyor ve diğer ürünlere göre daha garantili bir pazar olanağı sunuyor. Hiç kuşkusuz dünya askeri harcamalarının en tepesinde ABD yer alıyor. ABD 19922013 yılları arasında toplam 12 trilyon dolara yakın (tam olarak 11.477 milyar dolar) kaynağı askeri harcamalara ayırırken, dünya askeri harcamaları içerisindeki payı %39 gibi yüksek bir M oranda gerçekleşmiş durumda. ABD kapitalist dünyanın hegemonik gücü olarak,soğuk savaş boyunca varlığını sürdürebilmek ve askeri gücünü korumak için silah araştırmalarına ve üretimine büyük harcamalar yaparak “sosyalist blok” a karşı silah harcamalarının maliyetini neredeyse tek başına yüklendi. Diğer taraftan ABD’nin rakibi bazı ülkeler ellerindeki kaynakları ekonomik faaliyetlere ayırarak önemli avantajlar sağlayıp, ABD’yi askeri olmayan teknolojide geride bıraktılar. Böylelikle, 21. yüzyılın başlarında kapitalist dünya ekonomisinin hegemonik gücü büyük ölçüde sarsılmış durumda. Dünya 2013 yılı itibariyle askeri harcamalara 1,703 milyar dolar kaynak ayırırken, NATO’nun askeri harcamalara ayırdığı kaynak 928 milyar dolar. Türkiye son yıllarda GSYH ’sının %2’si civarında bir kaynağı (örneğin 2013 yılı itibariyle %2.3’ünü ve 18.7 milyar doları) askeri harcamalara ayırarak, esas olarak yüksek teknoloji içerikli savunma sanayi ürünlerinin alımında kullanıyor. Tablo 1: NATO, Dünya Askeri Harcama Değerleri ve Türkiye (19922013)(2011 Sabit Fiy.) Türkiye/ NATO/ Türkiye/ NATO NATO Dünya Dünya Dünya Tablo 2: Türkiye’nin Askeri Harcamaları ve Savunma Yükü Askeri Harcamalar (Milyar $) 14.3 15.8 15.5 15.9 17.8 18.6 19.4 21.5 20.8 19.0 20.3 18.3 16.7 15.8 16.5 15.9 16.1 17.3 17.0 17.2 17.8 18.7 386 Askeri H./ GSYH (%) 3.9 3.9 4.1 3.9 4.1 4.1 3.3 4.0 3.7 3.7 3.9 3.4 2.8 2.5 2.5 2.3 2.3 2.6 2.4 2.2 2.3 2.3 (Milyar $) 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 Toplam 803 768 732 697 675 672 665 685 701 704 762 826 880 905 918 938 989 1,051 1,057 1,036 990 928 18,382 (%) 1.8 2.1 2.1 2.3 2.6 2.8 2.9 3.1 3.0 2.7 2.7 2.2 1.9 1.7 1.8 1.7 1.6 1.6 1.6 1.7 1.8 2.0 2.1 (Milyar $) 1,199 1,156 1,126 1,073 1,053 1,063 1,052 1,078 1,119 1,144 1,213 1,286 1,359 1,417 1,463 1,520 1,598 1,705 1,732 1,739 1,736 1,702 29,534 (%) 67.0 66.4 65.0 64.9 64.1 63.2 63.2 63.5 62.7 61.6 62.8 64.2 64.8 63.9 62.7 61.7 61.9 61.6 61.0 59.6 57.0 54.6 62.2 (%) 1.2 1.4 1.4 1.5 1.7 1.7 1.8 2.0 1.9 1.7 1.7 1.4 1.2 1.1 1.1 1.0 1.0 1.0 1.0 1.0 1.0 1.1 1.3 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 Toplam Kaynak: SIPRI veri tabanından hareketle tarafımızca oluşturuldu. Kaynak: SIPRI veri tabanından hareketle oluşturuldu.