02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 dansının adını oluşturan hece. 2. Bir şeyin en yüksek ve sivri noktası – Özellikleri bakımından silisyumla kalaya yaklaşan, parlak beyaz renkli, basit element. 3. Azot’un eski simgesi – Nabokov’un ünlü romanı. 4. Tropik bölgelerde yetişen, bazı erguvangillerden çıkarılan ve cila yapmakta kullanılan bir çeşit reçine – Azeri çalgısı. 5. Ad belirtilerek yapılan. 6. Elektrik birimini adı verilmiş olan, buhar ilginç SORULAR Ağustos böceği ötmeyip de ne yapsın! Soru: Ağustos böceklerinin ötmelerinin nedeni nedir ve cırcır sesini nasıl çıkartırlar? Yanıt: “http://tr.wikipedia.org/wiki/A%C4%9Fustosb%C3%B6ce%C4%9Fi http://www.turkcebilgi.com Ağustos böceği, Hemiptera takımının ağustos böceğigiller (Cicadidae) familyasından böceklerin ortak adıdır. Sıcak bölgelerde, özellikle Akdeniz ve Ege bölgesinin bağlık, zeytinlik alanlarında yaşarlar 35 cm boyutlarında tombul böceklerdir. Yalnızca erkekleri öter. Türkiye’dekiler 4 yıl, Amerika’daki çeşitleri ise 17 yıl yaşar. Hayatlarının büyük bir kısmı toprak altında nimf (Başkalaşım gösteren böceklerde, dış görünüşü ergine benzeyen, ancak eşey organları ve kanatları tam olarak gelişmemiş evre) halinde geçer. Erginler yaz mevsiminde eşleştikten sonra ölür. Yaşamının büyük bir kısmını toprak altında geçiren ağustos böceğinin erkeği, dişilere kendini beğendirebilmek için var gücüyle öter. Ağustos böceğinin dişisi erkeği şarkısının niceliğine ve niteliğine göre değerlendirir; şarkısı kısa ve berbat olan erkeklerin kaderi reddedilmektir. O halde erkeğin soyunu devam ettirmek için tek seçeneği en güçlü ve en ahenkli sesi çıkartmaktır. Erkeklerin iki ayağını birbirine sürterek ses çıkarttığı iddiası yanlıştır. Erkeğin gövdesinin arka ksmında hava kesecikleri üzerine yerleşmiş sağlı sollu iki plak (timbal) vardır. Böcek taş kadar sertleşmiş bu plakları çalarak o çok iyi bilinen sesini çıkartır. Plak bağlı olduğu kas tarafından çekilip bırakılınca boş bir teneke kutusunun çıkarttığı sese benzer bir ses oluşur. Böceğin bu çekmebırakma işlemi saniyede 500 kez tekrarlanır. Göğüs kalkanının karın tarafında bulunan uzantının açılıp kapanmasıyla ses yükselir veya alçalır. İnsan kulağı, saniyenin onda birinden daha kısa süreli açılıp kapanmaları, yani ses kesiklerini fark edemediği için böceğin cızırtısı bize sürekli imiş gibi gelir. Bazı türler bir de kur yapma amacıyla ses çıkartırlar. Bu ses genellikle alışılagelmiş cırcır sesinden daha hafiftir ve dişi, erkeğin çağrı sesine geldikten sonra erkeğin dişinin gönlüne hitap etmek için çıkarttığı daha nazik bir sestir. Yaz günlerini çalgı çalmakla geçirip kışın karıncadan yiyecek dilenme hikâyesinin de doğru olmadığı böylece ortaya çıkmış oluyor. Bu durumda ağustos böceğinin yıllardır bu öykü yüzünden iftiraya uğramış olduğu anlaşılıyor. Bilim, erkekleri temize çıkartmış olsa bile çocukluk çağından beri bu öykü ile büyüyen insanların gerçeği kabul etmeleri hiç de kolay değil. Şu hikâyeye bir de SUNAY AKIN gibi bakalım… Bir ağustos böceği doğmadan önce toprağın altındaki bir larvada ortalama olarak 12 yıl bekler. Evet, tam 12 yıl. 12 yıllık hapislikten sonra dünyaya gelen garibanın ömrü adında yazılıdır: Ağustos. Yani topu topu bir ay… Şarkı söyleyen yalnızca erkek ağustos böceğidir. Çünkü dişi, en güzel şarkıyı söyleyeni kendine eş seçecek ve çiftleşecektir. Düşünsenize, 12 yıl toprağın altında bekle, dışarı çık. Ömrün bir ay… Buldun, buldun… Bulamadın, bir daha yok. Siz olsanız çalışır mıydınız? SOLDAN SAĞA 1. Maddenin atomik teorisini geliştiren İngiliz kimyacı. (resimdeki). 2. Doğuştan meme ucu yokluğu – Bankaya para yatıran kimse. 3. Yılan – “Hidrojen gücü” anlamındaki kısaltma – Japonya’nın küçük para birimi. 4. Erdişi, hünsa – Mısır tanrılarının en eskisi. 5. Amerika, Avustralya ve Okyanusya’nın sıcak bölgelerinde yetişen tırmanıcı otsu bitki. 6. Kolayca yutulabilmesi için küçük toparlak durumuna getirilmiş ilaç – Antlaşma. 7. Mihrak – İş göremez durumda olan. 8. Yılmaz Erdoğan’ın bir filmi – Alaz. 9. Bir sayı – İçinde maden eritilen kap – Eksiksiz, bütün. 10. Mikroskop camı – bir nota – İran’da bir kent. 11. İşitme taşı – Bir meyve. 12. Afrika’da bir ırmak – Efor – Letonya’nın başkenti. 13. 1912 yılında batan transatlantik – Sodyumun simgesi – Cilve. 14. Delta – Dilsiz. 15. Sosyolojide kabile bölümü – Atatürk’ün doğduğu kent – Namuslu. YUKARIDAN AŞAĞIYA 1. Mantar gibi ilkel bitkilerde dişi cinslik hücresi – Üç kez yinelenince bir Meksika makinesini geliştiren İskoçyalı mühendis – Dogma. 7. Bir çeşit deniz memelisi – Anlam – Ceviz ya da badem içi. 8. “Sir Frederick …” (Uranus gezegenini keşfeden, Alman asıllı İngiliz gökbilimci) – Anasına düşkün çocuk. 9. Bir tür bağımsız büyük il – Britannica Ansiklopedisi’ni simgeleyen harfler – Cezayir’de bir ırmak. 10. Cisimleri çift gösteren görme bozukluğu – Lenf. 11. Duygu – Filin atası olan, soyu tükenmiş hayvan – Gelecek. 12. Lümen (kısa) – Gemi bağlama halatı – Beyaz. 13. Dolaşma – Put, fetiş – Kalender kimse. 14. Eski İskandinav mitolojisinde baştanrı – Bir vergi türü – Çanakkale’nin bir ilçesi. 15. Mezopotamya’nın fırtına, savaş ve ay tanrısı – İnce, kibar davranan. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 1 R O B E R T K O Ç H S İ T E 2 O R E S M E R E A L İ T E 3 B A L E T N T V A Z L İ 4 E N E M A A A B AM L İ F 5 R ME L A S U N İ C E F 6 T R İ L U A N D A ON O 7 W E R N E R E A Z S İ M 8 İ S A B A Ş O A İ L B A 9 L İ N N E A L O T RO P İ 10 S F A N İ L İ N A D E S E 11 O A K D E T A Y A P L 12 N A L K A İ T A P T OM 13 T OK A E K M İ MO Z A 14 K O S İ N Ü S B A R A N L 15 İ M A L Ç E K İ N İ K R I Hazırlayan: İlker Mumcuoğlu d ü ş ü n SORULAR DOKUZ KÖY Ender Aktulga [email protected] Dümdüz bir ovanın ortasındaki kare biçimli bir alana inşa edilecek bir tatil kentinin planlarını gördüm. Kent, 4’ü karenin köşelerine, 4’ü karenin kenar ortalarına, 1’i de karenin orta noktasına gelecek biçimde 9 köyden oluşuyor. Karenin ortasındaki köye Ortaköy, diğerlerine de rüzgâr yönlerini çağrıştıran Karaköy, Yıldızköy, Poyrazköy, Batıköy, Doğuköy, Lodosköy, Kıbleköy, Keşişköy adları verilmiş. Köyler birbirlerine doğrusal yollarla birleştirilmiş. Karenin kenarı 2 km. Bu nedenle köylerarası yolların en kısası 1 km = 1000 m, bir uzunu kök(2) km = 1414 m, en uzunu da kök(5) km = 2236 m. Örneğin Ortaköy ile Batıköy arası 1000 m, Batıköy ile Yıldızköy arası 1414 m, Yıldızköy ile Keşişköy arası da 2236 m. Bunların dışında 2000 m ve kök(8) km = 2828 m’lik yollar da var, ancak o yolların ortasında başka bir köy bulunuyor, örneğin Keşişköy’den Poyrazköy’e Doğuköy’e uğramadan, Poyrazköy’den Lodosköy’e, Ortaköy’e uğramadan geçilemiyor. Tatilimi Karaköy’de yaptığımı ve bir sabah Karaköy’den çıkıp, her köye yalnızca bir kez uğramak üzere, tüm köyleri dolanarak Karaköy’e döndüğümü hayal ettim. Acaba kaç değişik yoldan gidebilirdim? Bunun için bir program yazdım ve tam 2304 değişik yoldan gidebileceğimi buldum. Ancak bu yolları toplam uzunluklarına göre sınıflandırınca, sınıfların sayısının 20’den fazla olmadığını belirledim. 2304 yolun 16’sı, 9414 m’lik uzunlukla en kestirme yol sınıfına girmişti. SORU: 2304 yol, toplam uzunluklarına göre kaç sınıfa ayrılmaktadır? En uzun toplam yol kaç metredir? 1232.sayıdaki “Cumhuriyet Bayramı2010” isimli bilmecenin yanıtı: EKİM = 4903 Bilmeceyi doğru çözen okuyucularımız: Aydın BingölAnkara, Ender Aktulgaİstanbul, Naim Uygunİstanbul, Ahsen Canatİzmir, Güngör Bingöl İst CBT 1234/16 12 Kasım 2010
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle