24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

BELGESELLER İLGİNC SORULAR 31 Mayıs Cumaptesl TV 2 09.50 Belgesel "Shıngalana" TV 2 14.35 Belgesel "Hayvanların Büyüleyen Dunyası" TV 3 18.00 Boşluğa Dokunmak aTV 16.35 Belgesel "Uzaklar" TGRT 02.30 Belgesel "Kaptan Cousteau" Kanal E 12.00 Sıgara ve Sağlık Kanal E 17.35 Hayvanlann Dünyası Yan yana yüpümedeki uyum nedendir? 1 Haziran Pazap TV 2 18.00 Antıkalarla Yaşayanlar TV221.30Belgesel "Cumhuriyet'e Kanat Gerenler" TV 2 16.25 Bılım ve Teknoloji ve Biz TV 2 21.00 Gel Gez Güzel Baha Azerbaycan halılarındakı motıflerın doğayla butunleşmesı konu edılıyor TV 3 17.25 Belgesel "Akdenız" TV 3 21,30 Anadolu Medeniyetleri TRT INT19.40 Belgesel " Çağdaş Uygarlığa Açılan kapı ShovvTV 13.20 Belgesel TRT INT 19.40 Belgesel "Türkiye'nin Dostları" Kanal E 11,10 Doğanın Tanhi Interstar 08.15 Yeryüzü Cennetleri Kanal D 11.10 Sağlığımız SORU: Ikı ınsan yan yana yürümeye başladıktan bır sure sonra farkında olmadan hareketlerinı paralelleştırır ve uyum ıçınde yurumeye başlar. Bu, ıçgudulerle ılgılı bır şey mıdır ? YANIT: Davranışbılımcı ve zoolog Desmond Morrıs'e gore, ınsanların yuruyuş bıçımlerınının zaman ıçınde bırbırıne ben zemeye başlamasının nedenı, soz konusu ınsanların bırbırlerıne, aynı fıkırlerı paylaştıkları mesajını vermeye çalışmalarıdır Bırlıktelık ve uyum kavramları yuruyuşun senkronıze bır hal almasıyla vucut bulur Morrıs'e gore Başka kuramlar da vardır Insanların, kendılerınden ustun gorduklerı ınsanların hareketlerinı taklıt etmeye başladıklarını savunanlar çoğunluktadır YANIT: Ben geçenlerde parkta dolaşır ken ıkı çocuk gordum Yanlarında anneleri vardı Annelerın yuruyuşlerı uyum ıçındeydı ama çocuklar tamamen gelışıguzel bır bıçımde yuruyorlardı Bu, bence, sosyal ortamın ınsanları saçma sapan davranışlara suruklemesının en belırgın orneklerınden bırı Çocuklar, "bağımsız" olmanın "ayıp" bır şey olduğunu henuz bılmedıklerınden ıçlerınden geldığı gıbı yuruyorlar Kuşlar neden yatmazlar? SORU Kuşlar uyurken bile tüneme pozısyonunda kalırlar, neden oturmaz veya yatmazlar ? Kuşlar gerçek anlamda uyurlar mı? YANIT: Kuşların çok ılgınç bır ayak ve tendon yapısı vardır Tendon, bacağın başladığı yerden ayak altına kadar devam eder Kuş, ağırlığını bacaklarına ver dıgınde bu elastık tendon sayesınde pençeler otomatık olarak kapanır Bu o kadar etkılı bır mekanızmadır kı, olu kuşlar bıle bazen tunemış durumda bulunabılırler YANIT: Kuşlar tabıı kı uyurlar, hatta bazıları tek ayak ust u n d e d ura ra k uyurlar Kuşaları hıpnotıze etmek bıle mumkundur Eğer kuşunuzu hıpnotıze etmek ıstıyorsanız gözlerinızı kafese yaklaştırın ve "goz lerınız gıttıkçe ağırlaşıyor" teknığını sozlerle değıl gozunuzle uygulayın Yavaş yavaş uykuya dalıyormuş gıbı yapın, kuş da sızı ızleyecektır, bır sure sonra bır bacağını ıçerı çekecek, başını yana kıvıracak ve derın bır uykuya dalacaktır Kuşları uyutmak ışte bu kadar kolaydır, aslında buna bıle gerek yoktur, kafesı bır battanıyeyle ortersenız kuşunuz gece oldu sanacak ve uykuya dalacaktır 2 Haziran Pazartesi TV 2 21.20 Belgesel "Içimizdeki Dünya" TV 3 11.35 Belgesel "Denizlerin Sesi" TV 3 14.00 Belgesel "Alo Dünya" Gebelığın oluşumu ve çeşıtlı ınançlara gore doğum TV 310.15 Belgesel " Ah Şu Vahşi Hayvanlar" TV 3 16.30 Çevre Çalışanlan TV 3 20.15 Belgesel Thalassa TV 3 20.15 Belgesel "Dağlar ve Yaşam "Bip bilinmeyen olarak öliim" Yitirdiğim hocalanm: Prof. Dr. Meliha Terzioğlu, Prof. Dr. Joachım Haase ve Prof. Dr. Hans Dıeter Henatsch. Uner Tan(*) "Her yaşadığımız gun bır sahnedır lyılık ler, kötulukler, komedıler ve trajedıler oyna nır bu sahnede Oyuncu bır dramatıs persona'dır Dramatıs persona "ben 'dır Ve oyun perde kapanana kadar devam eder" Shemngton 1947 Bu satııiarın yazarı Shemngton, çağımı zın en buyuk sınır araştırıcısıdır Refleksler alanındakı katkıları nedenı ıle Nobel odulu nu kazanmıştır Aynı zamanda fılozoftur Son sozlerı "artık perde kapanıyor" olmuştur Shemngton gıbı pek çok kımse olumunu önceden sezmıştır Büyuk Ataturk de böyledır Shemngton ruh beyın ıkılısıne ınanıyordu Nobel alanları ıncelersek, genellıkle hocalarının da Nobel almış olduklarını göruruz Flbette her Nobel odullu bılım adamının oğrencılerının bu odulu alabılereklerı glbı bır genelleme yapılamaz Fakat yuzlerce oğrencıden bırı bu odulu kazanmaktadır genellıkle O halde verıcı olduğu gıbı, alıcı da onemlıdır Işte Shemngton'un öğrencılerınden bır tanesı olan Eccles ta gene omurılıkte yaptığı çalışmalar nedenı ıle Nobel odulunu kazanmıştı O da ruhbeyın ıkılısıne ınanıyordu Ve bu konu onu tum yaşam ı boyunca duşundurmuştu O da aynı zamanda lyı bır fılozoftu Buradan şu anlaşılıyor Kuru kuruya araştırma yapmak odullendırılmıyor Gene duşunce ön plandadır Geçenlerde Nobel odulu verılmış olan bır şaırın şıırını okudum Şıırlerınde yııksek matematık vardı Her ne hal ıse, şımdl konumuz ölum Shemngton'un "dramatıs persona"sı öğrencısı Eccles tarafından derınlemesıne araştırıldı Eccles'a göre beyın şımdıye kadar Newton fızıgıne gore araştırıldı ve pek çok şey oğrenıldı Ancak ınsanın ben bılıncı, kendısı, ozgur duşuncesı, serbest ırade3i, Insan aklı, kısacası ınsan ruhu bu fızlkle asla anlaşılamadı Eccles, kuvantum fızığı yasalarını beyne uygulamaya çalıştı Insan ruhu bu fızık yasalarına gore ışleyen beynı her an taramakta ve onun ışleyışını etkılemekte ve ozgur duşunceslnln eyleme konulmasına neden olmaktadır Beyın oldüğu zaman ruh tarayacak bır canlı sıstem bulamamaktadır artık Bundan sonra ne olduğunu kımse bilmlyor, dıyor Eccles Ancak ınsan aklı var, fızığı de metafızığı de duşünebılıyor Duşunsenıze bır kere, ınsan aklı olmasaydı evren ne olurdu? Bır anlamı kalır mıydı? Evren neye yarardı? O halde, evrene anlam veren ınsandır Insan ıle evren vardır Işte ınsanın yaratılışının amacı da budur Şımdı yaratılış felsefesıne gırmeyeceğım, çunku konumuz ölumdur Oğrencılerıme, evrenın evrımının ekonomık olduğunu, burada savurganlığa yer ol madığını daıma anlatırım Ancak burada belıren bır konu var Insanın olumu ekonomık mıdır yoksa savurganhk mıdır? Insan yaşlandıkça beyındekı hucreler yavaş yavaş öluyor Gene de ınsan en verımlı donemıne gırıyor ve tam bu sırada oluyor örneğın ben altmışıma tokmak sallıyorum Daha yenı yenı bılımsellığımı kavrayabılıyorum Bu olmuş beyınle her şeyı yenıden ıncelemek ıstıyorum Tam bu ışler olurken ınsanın olumu bır savurganhk mıdır, değıl mıdır, dıye sormaya başlıyorum Acaba olumun bır yararı, bır anlamı, ve de bır amacı var mıdır (teolojık felsefe)? Bu soru yanıt beklıyor Bundan sonrakı konumuz benı çok etkıleyen uç buyuk beyının yıtırilışıdır Prof Dr Meliha Terzioğlu, Prof Dr Joachim Haase ve Prof Dr Haas Dıeter Henatsch... Şımdı bu uç buyuk ınsandan ozetler vereceğım Profesör Terzıoğlu'nu Almanya'dan don duğum zaman tanımıştım Hemen ılk anda bırbırımızı çok sevdık Sevgı, hayalı kuçuk alı değıldlr Bağlı olduğu degerler vardır Kendısı nadır gelen buyuk bılım kadınlarından bırı ıdı Insan olarak da, durust, açık sozlu, guven uyandıran ve etrafa mutluluk veren bırı ıdı Turkçe'yı çok guzel konuştuğu gibı, Ingılızce, Almanca ve Fransızca'yı da anadılı gıbı bılırdı Araştırma alanı solunum sıstemı ıdı Solunum derneğını kurdu Burada ne kadar buyuk özverı ıle çalıştığını çok lyı bılıyorum Clluslararası Solunum Derneğı'nın Genel Sekreterlığı'nı yaptı Oralara kabul edılmenın ne kadar guç olduğunu gene çok lyı bılırım Genel olarak ulkemızde fızyolo|inın gelışmesı ıçın çırpındı durdu Öğrencılerını lyı yetıştırebılmek ıçın çok tıtiz davrandı Son gunlerınde bıle pırıl pırıl bır beynı vardı Bu buyuk insanı, bu buyuk beynı tarıf etmekte zorlanıyorum Prof Dr Jochim Haase, benım Almanya'dakı doktora hocamdır Bır bacağı savaşta kopmuş Protezle dolaşırdı Buna rağmen dımdık yururdü Sankı her şeye dırenıyormuş gıbıydı yuruyuşu Çok serttı Deneylerde en kuçuk blr hatayı bıle affetmezdı Hıçbır zaman çok iyı olmuş bravo demezdi O zaman sadece susardı Şekıllere çok önem venrdı Bu yuzden teknısyen bayanı ışten atmıştı Kadınlann bılım yapabıleceğıne ınanmazdı ısveçlı Norofızyolog Ragnar Granrt'ın yanında yetışmıştı Ora dan donduğunde ılk doktora ogrencısı ben oldum Granıt sonradan omurılıktekı motor sınır hucrelerınde yaptığı çalışmaları nedenı Ile Nobel aldı Profesör Haase ıle ılk tanışmamızda, bana el becerımı sordu Bılmıyorum, dedım, fakat bu parmaklar keman çalabılıyor Çok mutlu olmuştu, fakat gene renk vermemeye çalışıyordu Bır soru verdı Bu soruyu deneyle yanıtlayabılırsem ya nında doktoraya başlayabıleceğımı söyledı Her şey çok başarılı geçmıştı Ben o zaman henuz oğrencıydım Aynı zamanda felsefeye devam edıyordum Buna şıddetle karşı çıktı Altmışından sonra olabılır dedı Soyle dıklerını aynen uyguladım BılımselkışılıŞım ve hatta tum kışılığım onun yanında gelıştı Çunku o bana bır baba gıbı davranmıştı O 3 Haziran Salı TV 2 17.10 Belgesel "Seyir Günlüğü" TV 2 18.05 Yabancı Ressamlar Gozuyle Istanbul TV 2 18.35 Dünya Hepimizindir. Çeşıtlı ulkelerdekı sanatsal çalışmalar konu edılıyor TV 311.35 Belgesel "Bulgurdan Burgere" 4 Haziran Çarşamba TV1 22.25 Akdeniz'de Solan Güneş Uyuyan guzel olarak bılınen Patara'nın ılk belgeselı, açılan Bızans mezarları, Caretta Caretta'lar, kum erezyonu, kayıp bır kentin bulunuşu TV 2 17.10 Belgesel "Seyir Günlüğü" TV 3 20.15 Belgesel 'Thalassa" Norveç'te Morına balığı avlayan balıkcıların hayatından bır kesıt 5 Haziran Perçembe TV 2 1 9 ^ 0 Çevre Paneli TV 311.30 Belgesel "Düş Değll Gerçek" Iran'da çolun metrelerce altındakı tunelterden gelen su yolu, Nevada Çolu'nde dunya dışı varlıkların resımlerının çekıldığı 51 bolge anlatılıyor TV 3 13.30 Hayvanlar Dünyası 6 Haziran Cuma TV 2 17.10 "Seyir Günlüğü" TV 3 11.35 Belgesel "Gorüntüler" TV 3 20.15 Belgesel "Thalassa" Meksıka'da şırın bır ada olan Mekskaltıtan'ın ılgınç hıkayesı, daha sonra da Fransa'da La Rochelle'de kurulan bır denızcıhk muzesı ızleyıcıl.ere tanıtılıyor benım babamdı Almanya'da Çok iyı hısse dlyorum O ölmedı Profesör Henatsch, Haase'nın aksıne, çok yumuşak bır ınsandı Onun ışlenmış pamuk gıbı nazık karakter yapısı, cussesı ıle mutesanıp değıldı Uzun boylu ve ırı ya pıh ıdı Doktoradan sonra onun yanında ıkı yıl çalıştım Deneylerıme hıç mudahale etmedı Ne ıstersem onu yapmakta ozgur dum Sadece ara sıra ızler ve bana kısa fakat onemlı ıpuçları venrdı O da bana sadece hoca olarak değıl, aynı zamanda eşsız bır baba gıbı davranırdı Her şeyımle ilgılendı O da Haase gıbı Granıt'ın yanında yetışmıştı Nörofızyolojı pratıklerını bana vermıştı Bır gun pratıkte oğrencılere beyındekı transmıtter maddelerını anlatırken, bu maddelerı bulanın mutlaka Nobel alacağını soylemıştım Pratıkten sonra teknısyen çocuk yanıma gelerek kendısının transmıtterlerı araştırmak ıstedığlnı söyledı Kursu başkanı olarak Profesör Henatsch'tan ızın alması gerektığını soyledım Hocanın ona verdığı yanıt şu olmuştu önce tıp fakultesını bıtır, doktoranı yap, sonra transmıtter lerı araştırabılırsın Tıp okumadan beyın araştırmaya kalkışanlar ıçın ne kadar guzel bır yanıt Hıç unutmam Orada doktora yapmaya gelmış bır Turk hanımefendı ıle ılk eviılığımı yapmıştım Turk arkadaşlarla bır lokalde mutevazı bır kutlama duzenledık Hocaya haber vermemıştım Fakat anıden elınde çıçeklerle çıkageldı Çok şaşırmıştım Nereden haber aldığını hâiâ bıimıyorum Turkıye'ye don mek ıstedığım zaman orada kalmamı önerdı, ne sıtersem yapacağını ve Isveç'e de gönderebıleceğını söyledı Kabul etmedım Çunku ulkemde blr bardak su ıçmeyı bıle ozlemıştım Hacettepe Unıversıtesı Rektöru Profesör Ihsan Doğramacı'nın ıçten bulduğum mektubu uzerine orayı tercıh ettım Sonuç olarak, Haase ve Henatsch benım Için blr şanstı Bu şansı kendim yaratmıştım Hıkayesı uzun Ancak dığer taraftan bendekı "ben"de bır ıtıcı guç vardı daıma Beyın denen makınenln mantığı burada her zaman onemli olmadı Hocalarım son bırkaç yıl ıçınde art arda ölduler Ama ölmemış glbıler, bentmle beraber gene her şeyl paylaşıyormuş gıbıler ulkeme donduğum zaman Profesör Meliha Terzıoğlu'nu yanımda buldum Turkıye'de en buyük desteğım o oldu O da sankı olmedı Sankı gene yanımda Hâlâ bana destek oluyor, guluyor, konuşuyor, benı eleştırıyor, bana gene öğutler verıyor gıbı Kısaca, yanı, anlatamıyorum tum molekullere ve tüm elektrıklere soruyorum Neden sadece ınsanda ölum bılıncı var, neden sadece ınsan ölusune saygı duyuyor ve onlan unutmuyor? (*) Prof. Dr, Turkıye Bılımler Akademıs/ Asıl Üyesı, Amenkan Ulusal Nöropsıkolojı Akademısı Profesyonel Uyesı, Atatürk Unıversıtesı, Tıp Fakultesı, Fızyolojı Anabılım Dalı Başkanı, Erzurum. Emaıl: unertan@superonhne.com; Faks: 0442 234 50 28 53210
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle