Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ARKEO LOJ I HAFTANIN GÜNDEMİ Sicilya sahillerinde 800 metre derinlikte antik dünyanın en büyük gemi mezarlığı keşfedildi. Deniz dibindeki antik tapınak taşları Sahtekârlık her yerde var, ama... Almanya'nın önde gelen kanser araştırmacılanndan, hematolog Friedhelm Herrmann'ın şu sıralarda başı dertte. Çünkü, bilim dergilerinde yayımladığı makalelerinde, araştırmaların sonuçlannı tahrif ederek "ilginç hale" getirmekle suçlanıyor. Bu amaçla kurulan komisyon çalışmalannda epey mesafe almış. Komisyon, Alman bilim tarihinin en büyük sahtekârlıklanndan biri ile karşı karşıya olduğunu düşünüyor. Aslında olay, suçlamanın ötesine geçmiş durumda. Kurulan komisyon 19941996 yılları arasında yayımlanan makalelerden dördünde sahtekârlık saptamış durumda. 30 makalede de sahtekârlığın izleri bulunmuş. Işin ilginç yanı, sahtekârlığın eski karısı ile birlikte yapılmış olması. Ikili, iyi tezgâh kurmuşlar doğrusu. Birçok ülkede üniversiteler veya araştırma kurumlannın, karı kocanın aynı bölümde, aynı laboratuvarda ortak çalışmasına karşı olmalarının ve buna fırsat vermemelerinin somut bir temeli var, demek ki. Laboratuvar, sahte araştırmalâr ve sahte sonuçlar üretme fabrikası gibi çalışmış anlaşılan. Sahtekârlık, sadece Türkiye'ye özgü bir olay değil. Bizdeki çok kaba yapılıyor. Adam, doktora tezinin önemli bölümünü, bakmışsınız bir başkasından yürütmüş vb. Bizdeki tam bir tembel işi. Utanmazlığın üst noktası. Çuvala sığmayan mızrak gibi. Böyle kaba bir sahtekârlığı gelişmiş ülkelerde sahneye koymak zor, belki de imkânsız. Gelişmiş ülkelerde sahtekârlığın zemini de, sorunu da, nedenleri de farklı. örneğin bilimsel alanda rekabet, sahtekârlığın nedenlerinden biri. Araştırma fonlarından büyük kaynaklara ulaşabilmeniz için, iyi bilim yapmanız ve iyi sonuçlar elde etmeniz gerekli. Yani bilimsel kariyeriniz parlak olmalı. Bunun için de çok sayıda ve kaliteli araştırma makaleleri yazmış olmalısınız. Ayrıca çok sayıda bilim dergisinde, hakemlerin, makaleyi gönderenin imzasına göre hareket ettiği de başka bir olgu. Çabuk ve hızlı yükselmenin bir yolu da, gerçek olmayan veriler üretmek olabiliyor, bazıları için. Işbirliğinin yerine kıyasıya rekabet ön plana çıkarsa, denetlenemeyen sonuçlar ortaya çıkabiliyor. Verilerin doğruluğu için, bilim dergileri denetleme mekanizmalarını daha sıkı tutmak zorundalar. Bilim dergileri bu konuda titiz davranmak için aralarında toplanıyor ve bilimsel yayıncılığı bağlayacak ortak uygulamalara gidiyorlar. örneğin tıp dergilerinin editörleri geçen mayıs ayında yaptıklan bir toplantıda, araştırmanın daha başından sağlam tutulması için araştırmacı ile araştırmayı destekleyen ilaç şiketleri arasındaki ilişkilerin daha sağlam ve açık olması ve sonuçlan etkilememesi için yeni kararlar aldılar. Bunlardan biri, araştırmacının, araştırmayı destekleyen fon yöneticileriyle, umdukları sonuç çıkmasa bile araştırma sonuçlarının yayınlanmasını sınırlayacak bir anlaşmaya girmemeleri. Bir diğeri, parasal kaynağın, makalenin yazımında hiçbir denetiminin olmadığının açıklanması. Yeni bir dergi hazırlığı içindeyiz. Cumhuriyet Bilim Teknik'i başından sonuna yenileyen, sayfa sayısını iki kat arttıran, bilim alanında daha doyurucu ve mutlaka izlenmesi gereken dergi haline getirmeyi amaçlayan projenin sonlarına geldik. Gelecek hafta size bu konuda daha geniş bilgi vereceğiz. Yine birlikte olmak dileklerimizle. tom reaktörüyle çaBu sansasyonel buluşuyla lışan bir mini denizaltının 13 mürette"Titanic" kaşifi Robert Ballard, batı sonar araçlarıyla Sicilya'nın kuzeybatısında 50 Romalı ve Fenikeli denizcilerin km2 lik alanı taradı. Ekibin açık denizlere de yelken lideri olan Ballard 1985 yılında "Tltanlc" ve dört yıl açtıklarını ıspatladı. sonra Alman savaş gemisi "Bismarc"ı bulmuştu. Ağustos ayında Akdenız'in lanılmak üzere denizaltıya, kumla örtülderinliklerinde yaptığı büyük araştırmamüş testi ve yağdanlıkları çıkarıp gemiların sonuçları yayımlandı. Sıcilya'da nin içine almaya yarayan vantuzlu kısTrapani şehrinin 130 km kuzeybatısınkaçlar monte edilmişti.Yapılan tespitleda 800 m derinlikte şimdiye kadar bilire göre daha sonra uzaktan (deniz üsnen en büyük gemi mezarlığı bulundu. tünden) kumandalı "Jason" denizaltı Batıklar kumla örtülmüş sekiz gemirobotuyla 115 buluntu, gün ışığına çıden oluşuyor; 30 m uzunluğunda, l.ö. karıldı. 2. yy ait mutfak aletleri ve değişik bı"Açık denizlerde insanlık tarihini çimlerde binlerce amfora yüklü üç dibelgeleyen, dünyadaki tüm müzelerrekli bir gemi, I.S. 1. yy.'da Romaden çok daha fazla malzeme var" dıKartaca arasında çalıştığı tahmin ediyen Ballard'a gore kıyılardan uzakta len yine amforalarla dolu genlş gövdeli açık denizlerde binlerce Finike, Roma bir ticaret gemisi, I.S. 1. yy.'a ait büyük ve diğer halklarının inşa ettığı gemiler olasılıkla bir tapınağa götürülmekte keşfedilmeyı bekliyor. olan kaliteli mermer bloklar taşıyan iki Bu buluntular, arkeologların, Antik ağır yük teknesi ve büyük ihtimalle 18. çağ denizcilerınin açık denizlere çıkmave 19. yy.' da Mısır veya Kuzey Afrika dan, kıyıdan fazla uzaklaşmayarak lıtersanelerinde yapılmış. 3 modern yelmandan limana seyrettikleri inancını kenli gemi. yıkmış oluyor. Ballard'ın inancına göre milyonluk bir Balla Mini atom denizaltımn şehir olan Roma yiyecek ve lüks mallara olan ihtiyacının büyük bir kısmını l.ö. marifetleri 146' da Kartaca ile başlayan ticaretıyle karşılıyordu ve bu tarz ticaret çekinAraştırmada 1969 yılında askeri gen kaptanlarla yapılan uzun yolculukamaçla yapılan ve soğuk savaşın bitilarla çok zor olacağından Kartacalılar minden sonra sivil araştırmalara hizmet en kısa yolu tercıh ediyorlar, açık deveren mini atom denizaltı NR1 kullanizlerde seyrediyorlardı. nıldı. NR1 yaklaşık 1000 metreye dalabiliyor ve nükleer gücü sayesinde haftalarca deniz altında kalabiliyor. Ayrıca Yeni hedef: Karadeniz denızaltında bulunan askeri yüksek teknolojiyle sadece gemi enkazları deYeni buluntuların yanısıra bu araştırğil, kumun altında kalan birçok küçük mada kullanılan teknoloji de çok dikkat parça da tespıt edılebiliyor. çekici. Türkiye kıyılarında bronz çağına Bunların yanısıra bu araştırmada kulait tek bir geminin su altı kazısı 11 yıl sürdü, ama bu araştırmada kullanılan yeni tekniklerle deniz altındaki bir enkazın şeklinin belirlenmesi dört saatte gerçekleşti. Cesur, atılgan ve serüvenci kaptanların sadece Akdeniz'de değil diğer denizlerde de açıklarda seyrettıklerine inanan Ballard, arkeolojinin bu yeni ve hızlı teknolojisini kullanacağı gelecek seneki hedefini belirledi bile. Karadeniz. Kaynak: Sp. NR1 yaklaşık 1000 metreye dalabiliyor ve nükleer güAlev Kırım cü sayesinde haftalarca deniz altında kalabiliyor. A obursall@prizma. net. tr Cumhuriyet BİLİMTEKNİK • No: 558 29 Kasım 1997* Basan ve Yayan: Yeni Gün Haber Ajansı A.Ş. • Genel Yayın Yönetmeni: Orhan Erinç • Genel Yayın Koordinatörü: Hikmet Çetinkaya • Yazı Işleri Müdürleri: Ibrahim Yıldız, Dinç Tayanç •Sorumlu Yazı Işlerı Mürüdü: Fikret llkiz Yayın Yönetmeni: Orhan Bursalı • Grafik Yönetmeni: Tüles Hasdemir • Reklam: Medya C. 5583