Katalog

TV'DE BELGESELLER 6 Kasım Cumartesi TV113.10 Belgesel "Dublörler" TV1 05.10 Belgesel "Doga" TV 212.40 Çağımızı Aydınlatan Dâhiler Victor Hugo, Carl Van linne ve Schumann'ın hayatlarından kesitler veriliyor. TV 215.40 Tıp Dosyası Puna Endem'in sunduğu programda doğum ve baba ilişkisi, çocukların çevreye uyumu ve mutlu yaşamalan için gerekenler.çocuk intiharları, kronik yorgunluk virüsü, transtandal meditasyonlatedavi, psikolojik kaynaklı hastalıklar, bel ve sırt ağrıları ve engel olmanın yolları konularında bilgiler veriliyor. TV 216.35 Gezi Günlüğü Tayland, tarihi ve doğal güzellikleri ve trustik yerleri ile tanıtılıyor. TV 2 21.05 Yerll Belgesel "Türklerle Bln Yıl" TV 3 00.10 Belgesel "Batı Uygarlığı" Sanayii devrimi sonrasında Avrupa'da meydana gelen toplumsal değişimler inceleniyor. Interstar 06.15 Belgesel "Mavi Gezegen" HBB11.00 Çevre ve Çocuk Janet Asimov Kupbağagillerin gizemi Karaya çıkan ilk omurgalılar olan bu atalarımızla ilgili yeni şaşırtıcı bilgiler... mfibiyenler ya da kurbağagiller, 360 milyon yıl önce ortaya çıkıp karada yaşamlarını başarıyla sürdürebilen ilk omurgalılardı. Son buluşlar, bu atalarımızla ilgili yeni bilgiler ortaya koymuş ve ilkel olarak nitelendirdiğimiz çağdaş amfibiyenlerin şaşırtıcı iklim farklılıklarına nasıl uyum sağladıkları konusuna ışıktutmuştur. "ÇHIe yaşam" anlamına gelen amfibiyen sözcüğü yaşambilimde, gençken suda, erişkinliğinde de karada yaşayan ve havada soluyan canlılar için kullanılır. Amfibiyenler, sürüngen ve kuşlar gibi koruyucu diş bir örtünmeden yoksun olduklarından, nemli ortamlarda yumurtlamak zorundadır. Amfibiyenlerin üreme yöntemleri akıl almaz çeşitliliktedir. Avustralya'da yaşayan bir kurbağa türü, kendi döllenmiş yumurtalarını yutar, yavruları hazır olduğunda da bunlarıkusarakçıkarır. Tüm amfibiyenler yumurtlamaz. Kimi tropikal kurbağalar ve çoğu semenderler, solungaçları olan ve havada solumaya başlayacağı erişkinlik dönemine dek, suda soluyan canlı yavrular doğurur. Yalnızca kimi semender yavruları annelerinin karnındayken kardeşlerini yer ve dünyaya solungaçsız ve havayı solumaya hazır durumda gelir. Son derece iri boyutlardaki amfibiyenler, sürüngeler çağının başlangıcı olarak Triasik çağda tarihe karıştı. Bunların yerine dinozorlarla yüzyüze gelmekten kaçınan daha küçük amfibiyenler vardı ve bunların bir bölümu günümüze dek ulaştı. Triasik çağdan bu yana yeryüzündeler Son verilere göre, "caecilian" adı verilen amfibiyen türü, 200 milyon yıl önce başlayan Jurassic çağda ortaya çıktı. Nemli tropikal topraklarda yaşayan bu tür öylesine küçük kurtları andırır ki, birçok kişi bunların, kurbağa ve semenderlere bağlı, bacakları olmayan, kuyruksuz amfibiyenler olduğunun ayırdındabiledeğildir. Caecilianların boyutları birkaç santimden, bir buçuk metreye ulaşır. Bunların bir bölümü yumurtlamakla birlikte, çoğu yavrusunu doğurur. Etçil caecilianların iki sıra üstte, bir ya da iki sıra da altta dişi vardır. Pürüzsüz derilerinde zehirli bezler bulunur. Geçtiğimiz ay, Harvard Üniversttesi'nden Farish A. Jenklns ve Londra Üniversltesi'nden Denis M.VValsh, Arızona'da çok sayıda Jurassic caecilian örneği bulunduğunu bildirdi. Bu olaydan önce, biinen tek caecilian fosili Brezilya'da ortaya çıkarılan Paleosen dönem omurgalı ile geç Cretaceous döneme ait bir başka örnekten oluşuyordu. Yeni bulunan fosillere, Yunan dilinde "küçük ayaklı İlk caecilian" anlamına gelen Eocacilia mteropodia adı verildi. Zira bu ilk caecilianların gerçekten de bacakları ve en çok 3 parmağı vardı. Fosillerin anotomik yapısı ile semenderler arasındaki benzerlik, caecilianların amfibiyen türleri içinde en çok semendere yakın olduğunu ortaya koyuyor. Jenkins ve Walsh, Jurassic çağa gelindiğinde caecilianların bacaklarının küçülmeye başladığını ve günümüz kurdumsu görünüme doğru ilk adımın atıldığını ileri sürüyor. Bu fosiller en eski semender fosillerinden eski, ancak en eski kurbağa fosillerinden daha yeni olduğundan Jenkins ve Walsh, bu çağdaş amfibiyen grubunun büyük bir olasılıkla Triassic çağda, belki de daha önce ortaya çıktığını belırtiyor A Kimi amfibiyenler sıcaktan hoşlanıyor ve çöl ikliminde de varlığını sürdürebiliyor. Kuzey Amerika'nın kürekayaklı kurbağaları günboyu toprağın altına gizlenerek kendilerini aşırı sıcağa karşı korurlar. Yağmurda ise çılgın bir beslenme süreci içine glrerler. Böylece sular yok olmadan yumurtaları gelişır. Semenderler, ormanlık alanlarda ya da sulak bölgelerde yaşayan kuyruklu amfibiyenlerdendir. Kaç tür semender olduğu henüz kesin olarak bilinmiyor. Semenderler çoğunlukla geceleri gezinen çekingen havyanlardır. Bilin 7 Kasım Pazar TV2 11.45 Belgesel "Renkler" TV 2 20.50 Belgesel "Günümüz Dünyası" Küba'dan deniz yoluyla kaçanlar konu ediliyor. TV 2 00.10 Avrupa'da Kültür ve inanç Rönesans Avrupası kültür ve inanç konularıyla ele alınıyor. TV 2 22.40 Panel, Konu: Bogazlar Katılanlar: Prof. Dr. Yüksel Inan, Gündüz Akbay, Ismail Soysal, Dr. Mansur Akgün ve Ali Sirmen . TV 3 21.45 Belgesel "Oraya Gldelim" TV 513.10 Belgesel "Imparatorluktan Milli Devlete" TV 111.05 "Salıncak" Diş sağlığı, diş koruma, tedavi ve cerrahi müdahaleler, bölgelere göre diş çürükleri ve diş hastalıkları hakkında bilgi veriliyor. TV 219.45 Belgesel "Genel Coğrafya" Diş kaynaklı belgeselde kültür incilerinin ve yakut, zümrüt ve diğer değerli taşların işlenme öyküsü anlatılıyor. TV 3 22.30 Belgesel "özel Birlmler" ABD. dağ komandoları tanıtılıyor. TV 3 22.55 Belgesel "2000'ln ötesinde" Bilimdeki son gelişmeler ve uygulama alanları TV417.30EğitimPaketi 8 Kasım Pazartesi 9 Kasım Salı 10 Kasım Çarşamba 11 Kasım Perşembe TV 1 20.45 Belgesel "Cumhuriyet Çınarı" TV3 20.05 "Geçmlşten Günümüze Uçaklar" MaraduerMantin TV417.30EğitlmPaketl TV 5 00.03 Belgesel "Yayla Yollarında" TRT 513.10 Belgesel "Akdeniz'de Hayat" 12 Kasım Cuma TRT INT 13.10 Belgesel "Köprüçay Serüvenl" TV INT 21.25 Belgesel "Türklerle 1000 Yıl" TV 513.10 Belgesel "Geleceğe Mlras" TRT GAP Belgesel " Tarihlmizden Günümüze Kahvehaneler" 34612 diği kadarıyla, semenderlerin en az bir türu aşırı soğuğa dayanıklıdır. Hynobias adı verilen Slbirya semenderi, toprağın altının buzlanmış olduğu Kuzey Kutup bölgesinde yaşayan tek amfibiyen türüdür. Yaz mevsiminde semender erimiş buzların oluşturduğu su birikintilerinde yumurtlar. Yumurtalar, semender ne denli kuzeyde yaşarsa o denli çabuk olgunlaşıp çatlar. Zira yeryüzünün kuzey ucunda yaşam temposu yaz aylarında hızlanır. Amaç yeniden kış bastırmadan üreme sürecinin tamamlanmasıdır. Kış gelince semenderler ağaç kökleri altında ya da küflerin içine girerek soğuktan korunur. Çok düşük ısılarda donarlar. Eğer don ansızın bastırmamışsa semenderlerin kan ve gözelerindeki özel kimyasallar bir tür "antifrlz" üretir. Bu antifriz suyun yerini tutarak gözelerdeki su donduğunda gözelerin patlamasını engeller. Slbirya semenderlerinin yıllarca donmuş olarak yaşamını sürdürdüğü Bermanın araştırmaları sonucu kanıtlandı. Bu gerçek, insanoğlunun ölümcül hastalıklara bir umar bulunana dek dondurulması düşüncesine ışık tutuyor. Ancak, ne yazık ki, insan bedeni ve beyinsel işlevi soğuk kanlı aptal semenderlere kıyasla çok daha karmaşık. Dahası insan yapısı kendi antifrizini üretecek yetiye henüz sahip değil. Amfibiyenlerden öğreneceğimiz daha çok şey var. Bu yüzden gerek kirlenme gerekse de yaşadıkları çevrenin yok olması nedeniyle sayıları hızla azalan bu türü korumak kendi yararımıza olacaktır. (LATS R. Urgan)