Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
TEKNOLOJİ Batı ile evlilik yeni bir kolelik mi? Üçüncü Dünya ülkeleri, Batı'nın yeşil teknolojisiyle kalkınmanın, kendileri üzerinde yeni bir kölelik denetim mekanizması getirmesinden korkuyor.. T eknolojl gezegenlmizi giderek yaşanmaz hale getiriyor. Bu bir gerçek. Ama gezegeni bu durumdan kurtaracak olan da yine teknolojidir deniyor. Bu ne kadar doğru? nağını oluşturuyor. Ama Batı'nın dayatması üçüncü dünyada yeni taleplere yolaçıyor: "Bunlar çok pahalı Siz bize mali yardtm yapmak zorundasınız" . Tabii burada ilginç bir nokta, çevre konusunda hiç bir kaygı duymadan sanayileşen ve dünyayı batıran zengin ülkelerin, şimdi kalkıp diğer ülkelere vaazda bulun Amerikalılar gibi yaşaması isteniyor. Üçüncü dünya ülkeleri batı toplumlarının yıllarca önce sanayileşmek için geçtikleri ucuz yolu tabıı ki tercih etmek istiyorlar. Batıda enerji verimi son 20 yılda yüzde 20 arttı Buna karşıltk Amerika'da karbon diyoksit yayılması 1980lerde, 70lere kıyasla daha az. Batıdaki nehir kirlenmeleri ve asit yağmurlarında büyük azalmalar var.. Buna karşılık Hindistan'da ve Çin'de fabrikalar giderek daha çok çevre kirletici madde ürettyorlar. ların eğitilmesi, adapte edilebillr. Bu durum Üçüncü Dünya ülkelerinin yapılarına ve toplumsal ihtlyaçlarına uygun olan teknolojiler geliştirilmesini gündeme getiriyor. Üçüncü dünya ülkeleri haklı bir görüş ileri sürüyorlar: " Biz eskisini atıp yerine yenisini koymayı öneren teknolojiler istemiyoruz.. bizim ihitiyacımız olan, tekrar tamir edebilecegimiz üretim tesisleridir". Sanayileşmek isteyen ve dünya nüfusunun beşte dördünü oluşturan yoksul ülkelerin, Batı'nın laboratuvarlannda yaratılmakta olan yeni "yeşil" teknolojilere ulaşabilmeleri nasıl garanti edilebilecek? Sorun budur. Üçüncü Dünya ülkelerlnin çevreyi klr * f ^" leterek kalkınmaları durumunda, dünyanın kurtulması da pek mümkün olamayacak. Üçüncü Oünya ülkelerine "kalkınmayın" denemeyeceğine göre, sorun, onlartn pahalı yeşil teknolojiye nasıl ulaşacaklan.. Sanayileşmiş ülke teknologları doğal kaynakları daha verimli kullanmakla ve kirlenmeyi azaltıcı teknolojiler geliştırmekle küresel çevresel sorunları azaltmaya başladıklarına inanıyorlar. Ancak ya üçüncü dünya ülkeleri ne olacak? Onlar gelişmiş ülkelerdeki bu pahalı yeşil teknolojiyi ödeyecek mali güçten yoksunlar. Bu nedenle zengın üikeler salt kendi yeşil teknolojilerinin dünyayı bu durumdan kurtarabıleceğine şüphe ıle bakıyorlar Üçüncü dunya ülkeleri de sanayileşmek istiyor Ama nasıl? Batıda modası geçmiş üretim teknıklerinı uygulayarak mı? Bu yola giderlerse sonları pek iyi olmayacak ve bugünün çevre sorunlarını bir kaç kat daha fazla yaşayacaklar. Bu onlara daha pahalıya mal olacak. Burada esas çözüm yeni geliştirilen yeşil teknolojinin üçüncü dunya ülkelerinin sanayilesmesinde kullanabilecekleri kadar ucuz olmasıdır. Babnınçıkan Teknoloji transferinin en çok tarbşıldığı alanlardan biri de biyoteknoloji. Tartışmalar özellikle de biyolojlk çeşitllliğin korunması noktasında yoğunlaşıyor Dünyanın biyolojik çeşitliliği Ekvator bölgelerinde yabani hayvan ve bitki türleri ve işleyen ekosistemler sayesinde sürmekte. A Batı, yoksul tropikal böl* gelerin bu zenginliğine ör. negin yağmur ormaniarına gözünü dikerken, bunu yalnızca biyolojik çeşitliliği Irv sanlık adına korumak için yapmıyor. Besin ve ilaç şirketleri bu zenginliğe hiç şüphesiz maddi açıdan yaklaşıyorlar. Batı biyoteknoloji ile tropikal bolgelerin özgün bitkilerini "evcilleştlrmeye" çalışıyorlar. Bu bitkilerin genlerlni, farklı hava koşullannda yaşayabilecek ve hastalıklara karşı dayanıklı kılacak şekilde değiştirmeye uğraşıyorlar. Yoksul ülkelerin korkusu ise Batılıların bu bitkileri alıp kendi ülkelerine götürmeleri ve genetik değişikliklerle kendi ülkelerinde yetiştirmeleri. Böylece Batı bu ülkeleri zenglnliklerine bu defa çağdaş yöntemlerle el koyarak devreden çıkartmış olacak. ikmm ması. New York kenti tüm Afrika'dan daha çok elektrik tüketirken, neon ışıkları uzaydan bıle görünen bu kentin çevrecileri, Afrika için enerji tasarruf planları yapıyor. Ortalama olarak bir Amerikalı bir Hintliye göre sera etkisine 20 kat fazla katkıda bulunuyor. Buna rağmen Amerikalıların Hintliler gibi yaşaması yerine Hintlilerin Sonuç Batı'nın gelişmesinden ve zenginliğinden yoksul ülkelerin bir kez daha yoksun kalması demek. Teknoloji transferi aslında tek yönlü bir yol değil Batının teknolojisi ile Doğunun ve Güneyin geleneklerden kaynaklanan bilgi birikimi ve doğal kaynakları bir araya getirildiği zaman başarılı bir teknoloji transferinden söz edilebılır. Burada yapılması gereken Batı ile üçüncü dünya ülkelerini evlendirmek, ama adaletli ve Üçüncü Dünya ülkelerinin çıkarlarını gözeterek ve ön planda tutarak (zt). Yeni denetim mi? Ancak üçüncü dünya ülkelerinin bu noktada en büyük korkusu, Batıda geliştirilen yeni teknoloji yoluyla kendi ülke ekonomilerinin daha büyük ölçüde batı ülkelerinin kontrolüne girmesi Batı ülkelerinin "dünyayı kurtarmak için sız de yeşil teknolojiyi uygulamak zorundasınız " şeklındekı dayatması bu korkunun kay30376 Teknoloji transferi çözüm mü? Bu durum karşısında üçüncü dünya ülkelerinin Batı'dan geliştirilen ve çevreyi daha az kirleten teknoloji transferi yapmaları gerekir. Ama gene de teknoloji transferi bir sanayi sorunundan çok bir toplumsal sorundur. Üçüncü Dünya ülkelerine teknolojilerin bilgisini vermek yeterli değil, bunların uygulamasını garanti etmek gerekir. Gerekli olan, insan