Katalog

A M E R İ K A ' D A N B A K I Ş ABD'de yabancı öğrenci sayısı artıyor Türkiye, 3.400 öğrenciyle 26. sırada... Çinli öğrenciler sayı olarak en büyük grubu oluşturuyor. Doğan Cüceloğlu 1990 ders vılında toplam 366 bin yabancı öğrenci ABD üniversitelerine devam etti. Bu rakam, yabancı öğrenci sayısında bir yılda yüzde 5.6'lık bir artışa işaret etmektedir. Asyalı öğrencilerin ABD üniversitelerini tercih edişi, yabancı öğrenci sayısındaki artışın nedeni. ABD'deki yabancı öğrencilerin yarıdan fazlası Asyalı öğrencilerden oluşmakta. Çin hükümetinin kısıtlamalarına rağmen •n çok öğrenci Çln Halk Cumhurlyetl'nden gelmektedir. Geçen yıl 33 bin 390 Çinli öğrenci ABD üniversitelerine devam etmiştir. Bu rakam 198889 yılına oranla yüzde 15'lik bir artış gösteriyor. Çin hükümeti. ABD\e gelmek isteyen öğrencilerin önce Çin'de 5 yıl çalışmasını öngörüyor; beş yılını tamamlayan dışarıya ancak mezuniyet sonrası eğitimi için gidebiliyor. ABD'de akrabalan olanlar bu kural dışında tutuluyor. Tayvan 30 bin 960 öğrenciyle ikinci sırayı, Japonya 29 bin 840 öğrenciyle üçüncü sırayı almaktadır. Son bir yılda Japonya'dan gelen öğrenci sayısında yüzde 24'lük bir artış olmuştur. Latin Amerika ve Avrupa'dan gelen öğrenci sayılarında az da olsa bir artış olmasına karşılık, Ortadoğu ve Afrika ülkelerinden gelen öğrenci sayısında 1980'den beri bir azalma gözlenmekte. örneğin Ortadoğu ve Afrika öğrencilerinin sayısında bir yılda yüzde 7'lik bir azalma oldu. Uluslararası Eğitlm Enstitüsü (Institute of International Educatlon 'IEE') araştırma görevlisi Bayan Marianthi Zikopoulous, bu durumu İran ve Nijerya'dan öğrenci akımının durmasıyla açıklıyor; petrol parası, bu ülkelerden öğrenci gelmesinde artık kullanılmıyor... dir. Mezuniyet sonrası eğitim düzeyinde master, doktora ve doktora ötesi eğitim grupları yer almaktadır. Doktora ötesi eğitlm yapan kişilerin hem öğretimde hem de araştırmada faal oldukları saptanmıştır. Harvard Üniversitesi, 2 bin 132 kişi ile yabancı uzman çalıştıran üniversitelerin başında gelmekte, onu 1.882 le University of California, Berkeley ve onu da 1.880 ile Stanford Üniversitesi takip etmekte. ABD'ye öğrenci gönderen ülkeler arasında Türkiye, 3 bin 400 öğrenciyle 26. sırayı almaktadır. Slngapur 4 bin 440 ve Yunanlatan 4 bin 430 öğrenciyle 21 ve 22. sıraları almaktadır. Türkiye'nin hemen altında 27. sırada Kolombia ve 28. sırada Israil yer almaktadır. D Hey, pisi pisü. niversiteierimizde yıllardır hir türlü hitmeyen ve görünürde hitmeyecek olan "düzen", "sistem" tartısmalan, kotarılun yeni üniversiteler vasası ile yine yoğun dönemlerinden birini yasıyor. Fikirler, görüşler. öneriler ortaya atıldı, bıınlar kısmen kamuoyu önünde. daha çok küçük guruplar içinde lartısıldı. Herkes birseyler söyledi. YÖK yerlere vıırıddu. Kimi, bilimsel araştırma için muasların arttırdması gerektiğini savundu. Kimi özerklik istedi. Özerklik kavranunm içeriğinin çoğu tartısmacıda farklı olduğu görüldü. Daha önce üniversitelerde "ö:erk"ken niçin tatmin edici ölçülerde bilim yapılamadığtm pek sorusluran olmadı. Bilim üretiminin örgütlenmesi temel konusunda öze inenlerin sayısı az oldu. Bilim üretiminin bir bilim politikası gereklirdiği, bu politikayı da dünya ve ülke gerçeklerinin ekonomik, siyasi ve bilimselbelirleveceği konu.su pek gündeme gelmedi. Bilim üretiminden somut olarak ne anlasılması gereğini düşünenlerin sayısı da fazla olmadı. Üniversitelerdeki bilimsel çalısmalarm, cğitimin kamuca denetlenmesinin hangi kıstaslara göre ve nasıl yapılacağı. yapılması gerekip gerekmediği konusuna değinen ise hiç olmadı. Bu konımun pek sevilmedigi unlasıldı. Özerklikle denetim ilişkisi var mı yok mu. olması gerekli mi değil mi, soru.su açıklık kazanmadı. Haklı olarak üniversitelerin çoğalmasından sikayet edildi. Çünkü bu üniversitelerde hiç olmazsa gelismif üniversiteler düzeyine biraz yakın eğitimin verilmesi, öğretim üvelerinin nitelik ve sayı açısından yetersizliğinden ötürü mümkün değildi. Ama üniversite dışında bekleyen yüzbinlerce , hatta milyonlarca gencin ne olacağı konusuna değinen hiç olmadı. Bu konımun herzamanki gibi. "eğitim sisteminin", "düzenin" bozukluğu. öğrencilerin de "bozıtk düzen" kurbanları kategorisinde değerlendirmesi sürdü. Bu gençlerin de sövle bövle bir üniversite eğitiminden geçmesinin ülkenin eğitim düzeyine. insan iliskilerine vb. yapacağı katkılar üzerinde durulmadı. Bıırada yüce yararlarm, gençlere, insanlara. özetle yurttaslara karsı savıınulması devlet geleneği sürdürüldü. Hem kaliteyi arttıracak. hem de liseyi bitirenleri kucaklayacak bir genisleme nasıl gerçekleşir sorusunu ortaya atan. ülkemizin bu çok temel sorununa çözümler üreten olmac'ı. Gelecek cumartesive kadar. iyi bavramlar ve iyi tatiller dileklerimizle.. •k • * u HAFTANIN GÜNDEMİ O K U R D A N Tip 3' Yanılgı Sayın Prof. Dr. Hasan Yazıcı 6.4.1997 tarihli Yanlışlıklar Trajedyası yazıstnda 50 hastada zakkumla yapılan çalışmanm "bilimsel" olamayacağını ve az daha uluslararası platforma yüz kızaıitcı bir örnek sunulacağından hahisle, "Düzeltirlerse çok memnun olacağı" haberini ilefiyor. Bu dileği olmasa ıdi yanıtı kaleme almak gereğini duymayacak idim. Bilimsel klinik çalışmalaraa sayısal isfatistik anlamlılık yanında 'klinik anlamlılık' diye çok önemli bir ölçü daha vardır. Ve klinik arojfırmaların ön çalışmaları genellikle küçük bir örnek kümesi ile baslar. Acaba Prof. Dr. Hasan Yazıcı kendi ilaçla tedavi çalışmalannı, yazısında önerdiği gibi 1000 kişilik hatta üzerinde mi yapmıştır? Belki de yazısı renklensin aiye; yazar kimsenin iddia etmediği iayısal değerleri de varmtş gibi hayalinaen kdğıda dökmüs. Ama bunu yaparken kendisinden çok önce bilimsel araştırmalan ile tanınmış meslekiaşlannı itham eder BİZE duruma düsmüştür. Prof. Dr. Yazıcı'nın satırları arasında da 50 kişilik kümedeki farkın önemliliöi kabul edilmisken yazısının devamınaa tek doğru ölçütün istatistik anlamlılık olduğu izlenimini vermektedir. Bilimsel çalısmalarm türüne göre seçilerecek ölçutler farklı olabilir. Sayın Yazıcı eğer tek doğru yolun istatistik anlamlılık olduğunu düşünüyorsa yanılıyor. Bu tür yanılgıya da ad takmak gerekirse 'Tıp 3' yanılgı diyebiliriz. Bundan sonraki yazılarında da bir suçlama yaparken aaha dikkatli olması ve suçlodığı meslektaslannm kurum ve isimlerini de vermesi aileğimle ve saygılanmla. Prof.Dr.Uğur Darman Cumhuriyct BilimT*knik • Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik Türk Anonim Şirketi adına Nadir Nadi • Genel Yayın Müdürü: Hasan Cemal • Müessese Müdürü: Emlne Usaklıgil • Yazı işlerı Müdürü: Okay Gönensln • Yayın Yönetmeni: Orhan Bursalı • Grafik Yönetmen: Tüles Hasdemlr • 2123 Hangl üniversiteler ve hangl alanlar? ABD'de 2 bin 891 üniversiteye dağılmış olan yabancı öğrencilerin yüzde kırkı, 90 büyük üniversitede toplanmış bulunuyor. Yabancı öğrenci sayısı bakımından ilk beş üniversite şöyle: 1 University of Southern California, 2 University of Texas, Austin, 3 University of VVisconsin, Madison, 4Boston University ve S University of California, Los Angeles. Yabancı öğrencilerin en çok rağbet ettikleri alan Iş Idarasl olmaktadır, ikinci olarak mühendlsllk ve üçüncü olarak da bllgl Işlem alanı gelmektedir. Bu üç alandan sonra yüzdeler düşmekte ve inglllzc» dil öğretimi, blyolojl, flzik, zlraat ve sosyal bllimler birbirini izlemektedir. öğrencilerin yüzde 55'i mezuniyet öncesi düzeyde I şte, kedi alerjisi olan kedi severleri, kedi sahiplerini seyindirecek bir çözüm. VVashington Üniversitesi'nden alerji uzmanları hayvana alerjileri olan kedi sahiplerine, ayda bir kez kedilerini yıkamayı öneriyorlar. Aylık banyolar kedınin, kendini yalarken salyası yoluyla kıllarına geçen proteinden arınmasını sağlıyor. Pek çok '~san alerjik reaksiyonlara neden olan da ,şte bu protein. Araştırmacılar banyonun ilaç veya benzeri diğer yollardan çok daha ucuz olduğu görüşünde. Ucuz olmasına diyecek yok ama kimse kolay olduğunu iddia edemez. Araştırmacılar kedinin banyodan çıktıktan het.ten sonra hiç de sevimli görünmediğini ve küçük bir kediyi tutmak için bile bazen iki insana gerek duyulduğunu kabul ediyorlar. (ö.u.)