Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
UZA Y S İ N E M A VE Y A Z I N D A M A R S Tanrı Moskova'ya karşı Derleyen: Cumhur Cambcızoğlu 1 Phobos operasyonundan sonra, otomatik bir balon araştıncı Mars 7 Inceleyecek. Arastırma elemanı, tamamen şişirllmlş bir beyaz ve yarım şişirilmış siyah balondan oluşuyor. Büyük balon, güneş ışınlanyla şişecek. Gece toprağa konacak ve arastırma yapacak Gündüz gene yükselecek. Mars macerası Baştarafı 1. Sayfada cak. Buradan çok geniş bir alan görülebiiir. Balonda çok ayrıntılı görüntü çeken fotoğraf veya televizyon kameraları ile 6 bin metre yüksekten 10 metrelik aralıklar çekilebilecek. Yani birbirinden 10 metre uzaklıktaki engebeler, oyuklar, tümsekler görülebılecek. Geceleri güneş olmadığı için balon yere inip dinlenecek. Ertesi gün gene yoluna gıdecek. Ancak balon, dinlenme sırasında yayılıp oturmayacak. Yer delme makineleri ıle toprağı delip ıncelemeler yapacak, toprak örnekleri alacak. Başdelegeye göre, balon, 5.000 kilometrelik yol alacak (istanbulTahran arası kadar, yahut daha fazla). Gezegeni tanımanın başka bir yolu da araba (rover). Amerikalılar Apollo15 uzay gemisi ile Ay'a böyle bir araba göndermişler (1971'de), bir kısım ıncelemelerini bununla yapmışlardı Tabıı bu iş için düz yerler seçilmişti. Böylece başka bir gök cisminde ilk araba kullananlar Scolt ve Irvin adlı astronotlar oldu. Rover, 1992'de gönderilecek. Bunu 1994te çok daha büyük bir araba izleyecek. Tabii Mars arabası sadece gezip görmede kullanılmayacak. Yer delme ve toprak ayrışlırma araçları ile de donanacak. "Rover1994" arabasındakı gereçler 2030 metre derinliğine kadar toprağı delebılecek. Bu delme araçlarına şimdiden Köstebek (mole) denmiş, toprak altında dehlızler açtıkları için. Toplanan topraklar rover üzerindeki laboratuvarda ayrıştırılacak, oluşturanlarına bölünecek. Işin bu aşamasında, konferansta, başdelegeye, Mars'a insanlı uçuş düşünüp düşünmedikleri de sorulmuş. Yanıt şöyle olmuş: "Olumlu bir cevap bugün için güç. Bir nedeni, yolculuğun, gıdişdönüş 2.5 yıl sürmesi. Bu kadar uzun bir yolcuiuğa ınsan vücudunun nasıl bir tepki göstereceğini şimdilik kesin bilmiyoruz. Vücuda en olumsuz etki çekimsizlikten geliyor. Bunu önlemek için yapay çekim yaratmak gerekecek. Kahveciler tepsiyi çevrelerinde hızla çevirerek fincanların devrilmesini önlüyorlar. Kenarlarında delikler açılmış bir konserve kutusunu içine kömür ve ateş koyup hızla çevirirseniz kömürler hem düşmez hem çabuk yanar. Sibernetik açısından dersler Sıbernetığin "sorun ve çözüm" bilimi olduğuııu yazmıştık. Mars projesini bu bakımdan incelersek şu ilginç çözümlerle karşılaşırız: • Füzeler, Mars'a, gezegenin dünyaya en çok yaklaşacağı zaman hesaplanarak fırlatılıyor. Bu yolla hem yakıt hem zaman tasarrufu sağlanıyor: Gidişdönüş örneğin 34 yıl sürecekken 2.5 yıla iniyor. • Phoboz toprağını incelemek için zaman zaman sıçrayan küçük laboratuvarlardan yararlanılıyor. Mars'ın bu uydusunda çekim en az düzeyde olduğundan sıçramak daha elverişli oluyor (Serçeler de sıçrayarak, zora gelince de uçarak gitmiyorlar mı? Bir metrelik bir mesafeyi mıni mini bir kuş sadece yürüyerek nasıl alır?) Mars'ta çekim dünyanınkine yakın olduğundan orada sıçrama yerine balon yeğleniyor. Sonra balon, yüksekten görme imkânı sağlıyor. Yükselip inmesi için güneşin karbon dıoksıte ve helium'a etkisinden yararlanılıyor. • Ay topraklannın tahlilinde laser ışığının yakıcılığı tayda sağlıyor. Yanan topraklar, renklerine göre hangi maddeden oluştuklarını gösteriyor (spektroskopi), çünkü yanışta her element başka bir renk veriyor. tb^%it tarıhinde ınsanoğlu ilk kez O JF O kitap sayfalarında dünyamıza gelen ve Londra'da taş üstünde taş bırakmayan Marshlarla tanıştı. Çirkin ve kötü kalpli Marslılar insanlan gezegenlerine götürmek yerine onların kanlarını akıtmak için dünyaya inmişlerdi. "Gezegenler Savaşı" adlı yapıtında bu olayı ve Marslıların vahşetini anlatan Herbert George VVells modern bilimkurgunun temelıni attı Bu yapıttan önce "Gülllver'ln Seyahatl" ve "Micromegaa" adlı romanlarda Swift ve Voltalre Mars'tan bahsetmişler, ancak işi savaşa kadar götürmemişlerdi. Herbert George VVells'ten kırk yıl sonra radyonun gözde olduğu dönemde Orson W*lles Amerıkalılara kötü bir oyun oynamaya karar verdi. Yıldızların parıldadığı bir gece radyodan Marslıların dünyayı işgalini dakika dakika anlattı. VVelles'in bu senaryosu çok ciddiye alındı, panik çıktı; göçler, yaralanmalar, ölümler oldu. Yıllar sonra keşif aracı Vlklng'in çektiği Mars fotoğrafları (kızt\ çöl, sönmüş kraterler, boş alanlar) Orson VVelles'in yarattığı korkuyu ve Mars'ta insan olduğu savını yıktı. Yıllarca başımızın belası olan Marslılar orada oturmuyorlardı. Kızıl Gezegen bomboştu. O yenilmez, kahraman ve vahşı Mars ordusu koskocaman bir hayaldi. Radyonun sürprizınden sonra sinema, edebiyat ve çizgi roman dünyası da Mars'a yöneldi. Yönetmenler, senaristler, yazarlar ve çizerler diğer gezegenler arasında en çok Mars'ı sevdiler. Geçmişe şöyle bir göz atalım: ilk dıkkat çeken yapıt Ray Bradbury'nin 195O'de yazdığı Mars Günlüklerl'ydi. Bradbur/ romanında 1999 başından 2026 ekimine kadar Kızıl Gezegen'deki olayları aylara bölerek anlattı. 1951 'de Arthur C. Clarke "Mars Mumlan"nı yazdı. 1949 yılında Herbert George VVells'ın Gezegenler Savaşı romanı sinemaya aktarıldı. Ellili yıllarda Mars'la ilgili ikinci sınıf macera tilmleri üretildi. Bılimkurgu olabildiğince politikaya alet . edildi. Kamera arkasında iki süpergücün soğuk savaşı başladı. Hollyvvood patentli film lerde uzaydan gelen Marslılar hür dünyayı tutsak etmek amacıyla Moskova ile işbirliği yapıyorlardı. Harry Homer'ın 1952 de yönettiği "MarsKızıl Gezegen" adlı filmde Tanrı, insan şeklinde dünyaya inip Beyaz Saray'ın yanında kızıl tehlikeye karşı cephe alıyordu. Amerıkalı sinemacıların lleri görüşlülüğünü kutlamak gerek. Bakın, Marshlarla işbirliğı yapıp dünyayı ele geçiremeyen Sovyetler bu kez uzaya iki keşif aracını fırlatıp Mars'ı feth etmeye gidiyorlar Günümüzde 50'li yılların bilimkurgu yapıtlarıyla alay edenler çeşıtlı esprilerle Marr> yolculuğunu renklendiriyorlar. Mars yüzeyinde ilk kozmonotun Ekim Devrimi'nin 100. yılına rastlayan 7 Kasım 2017'ye yürüyeceği sanılıyor. Kozmonotun adımını atarken söyleyeceklerı merak konusu olmaya devam ediyor. Bazı mizah yazarları, sol eğilimli Amerikalı edebiyatçı Nat Schachner'in 1931 'de yazdığı rcmandaki sloganın kullanılacağından emın gözüküyorlar. "Bütün gezegenlerin işçilerl, blrlesln." Şairler ve ay Edebiyata geçelim. Şalrier Ay'a olan hay ranlıkları sürdürürken hlkâyecller Mars'a sahip çıktılar. Mars onlara uçsuz bucaksız bir hayal dünyası sundu. Ancak her şey gibi Mars'tan da kısa sürede bıkan okuyucuya yeni dünyalan tanıtmak gerekiyordu. Venüs, Krlpton ve diğer gezegenler Mars'ın pabu cunu dama attılar Yüzlerce kitapta anlatılan binlerce Mars hıkâyesı ilginçliğini yıtirdı. Mars hikâyelerinde insanları tedirgin eden bırçok öğe vardı. Kızıl Gezegen insanoğlunu yıpratan, zavallılığını ortaya çıkaran, kararsızlığını, korkularını arttıran bir tehlikeydi. Marslıların tipleri de dikkat çekıcıydı. Ahtapot, örümcek, tepegöze benzeyen yaratıklar arasında en çok kullanılanı ince ve uzun bacaklı, büyük kafalı, antenli, bıyıklı, leleskopa benzeyen gözlü, büyük ayaklı olanıydı. Birkaç yıl önce unlu bilim adamı Isaac Aslmov Kızıl Gezegen hakkında bılınenlerı bir araya getirerek bir Marslı tipi çizdi: Yerçekiminin azlığı nedeniyle 2.5 metre boyunda, ince kollu ve bacaklı, kuma batmamak için palet ayaklı, az ışıkta daha iyi görmesi ıçın ikisi önde, ikısi arkada dört gözlü, sesleri iyi yansıtamayan atmosfere uygun trompete benzer büyük ve geniş kulaklı. Asimov, Marslıların bıtki yiyerek beslendiklerini, vücutlarında su depoladıklarını, dışkılarının tug laya benzedığini ileri sürdü. Marslıları insan'ara benzeten yazarların hepsi erkeklerı çok çırkın, dişileri nefes kesen dilberler olarak anlattılar. Dişilerdeki tek (ark başlarında boynuzlar taşımalarıydı. Mars tamamen unutuldu mu? Bundan sonra Mars'la ilgili bir şey yazılmayacak mı? Bradbury'nin yazdıklarına göre, Mars kısa süre sonra insanların yerleşimıne açılacak 2005 yılında zenginler tatillerini Florida yerine Mars'ta geçirecekler. insanın yüzyıllarca dünyada oluşturduğu uygarlık Mars'a sıçrayacak. Şu anda aramızda yaşayanlardan doğacak Mars ınsanı kendi edebiyatını yetıştırip güzel yapıtlar sunacak. Mars'a bu kadar yakınlaşmamıza rağmen Bradbury'nin yazdıkları gene de bilimkurgu gelmıyor mu? Numune getirme 1996'da gidecek başka bir uzay gemisi dönüşte Mars topraklarından örnekler getirecek. Dünyada incelenmek için. Ancak bu üçüncü yolculuk sadece Sovyet başarısı olmayacak. Projeye Fransız bilim adamları da ilgi duyuyorlarmış. Bir kez daha ekleyeyim: Sovyetler'in bu Mars yolculukları hep insansız yapılacak 507/ yıllarda bir dergı kapağında Marslılar.