Katalog

3 EKİM 2008 CUMA 3 EGE’DEN SERDAR KIZIK zengin, yoksulların daha yoksul olmasına yol açan sistem şimdi büyük bir krizde. Sovyetler Birliği yıkılıp dünya tek kutuplu olunca, davul zurna çalmışlardı. Silahlanma yarışı bitecek, halklar zenginleşecek, savaşlar sona erecekti sözde. Buna Türkiye’deki bazı sözde demokratlar da inandı. Küresel propagandanın etkisiyle yalancı bahar gösterildi. Ne oldu? Savaşlar bitmedi, tersine arttı. Küresel sömürü düzeni, ülkelerin haritalarını değiştirdi kendi çıkarı için. Böldü ve parçaladı, daha kolay yutmak için. Avrupa’nın göbeğinde Yugoslavya’da 250 bin insan öldürüldü. Yanıbaşımızdaki Irak’ta 2 milyon insan ABD’nin, Bush’un demokrasisi uğruna katledildi. Diktatörü götürenler, dinciliği getirdi. Şimdi küresel düzen çatırdıyor. Gelişmiş ülkelerin borsaları son 38 yılın en kötü dönemini geçiriyor. Amerika’ya ne olacak? Sovyetler’deki gibi bazılarının aklına, hayaline gelmeyen gelişmeler yaşanıyor. En iyinin, en güçlünün ayakta kalmasını amaçlayan kapitalist sistemde, devlet devreye girdi batan bankaları kurtarmak için. Hani serbest piyasa düzeni vardı, hani serbest rekabet esastı? Bush’un kurtarma planına karşı çıkan bir grup kongre üyesi, şaka gibi “Ne o komünizmi mi getiriyorsunuz?” diyor ABD ekonomisi çatırdıyor. Krizin yarattığı dalgalar diğer ülkelere yayılıyor. Avrupa da telaşta. Ama küresel düzenin krizinden en çok yoksullar ve gelişmekte olan ülkeler zarar görecek yine de. Amerikan halkının daha rahat yaşaması için diğerleri daha da yoksullaşacak, sistemin gereği. Türkiye’ye gelince, bakmayın siz “Bize bir şey olmaz” yalanlarına. Başbakan üç gün önce krizin Türkiye’yi etkilemeyeceğini söylüyordu. Şimdi etkisinin az olacağından söz ediyor. Bu iktidar döneminde varını yoğunu yabancılara satarak ayakta kalabilen Türkiye’yi zor günler bekliyor. Yoksulluk, yolsuzluğun yanında şimdi de küresel ekonominin yaratacağı tsunami kaygısı.. BOP’cular şimdi kendi dertlerine düştü. Bakalım onların eşbaşkanlarının hali ne olacak. Gün gelecek insanlık yeni bir dünya düzeni kuracak. Sömürü düzeni, insanlığa çözüm getiremiyor, anlayın artık!.. [email protected] Denizli İl Sağlık Müdürü Erdoğan Taş, döner sermaye ücretlerinden haksız kazanç sağladığı iddiasıyla soruşturuluyor Erdoğan ‘taş’a çarptı SEDAT KURT ¦ Baştarafı 1. Sayfa’da Aynı zamanda özel bir sağlık şirketinin ortağı olan Erdoğan Taş, yönetmelik gereği alması gereken döner sermaye ücretinin kat kat fazlasını alıyor. Taş'ın soruşturma açılınca, haberinin olmadığını söylediği yönetmelik nedeniyle 5 doktoru görevden uzaklaştırdığı ortaya çıktı. DENİZLİ Denizli İl Sağlık Müdürü Erdoğan Taş, döner sermaye ücretlerinden haksız kazanç sağladığı iddiasıyla soruşturma geçiriyor. Taş hakkında, 16 Temmuz'da görev gereklerini yerine getirmediği ve yasaları çiğneyerek haksız kazanç elde ettiği iddiasıyla Avukat Önder Tulunay tarafından suç duyurusunda bulunuldu. Dilekçede, Taş’ın özel bir sağlık işletmesinin ortağı olduğu halde kadrosunun bulunduğu Denizli Devlet Hastanesi Acil Servisi’nden yüzde 40 oranında döner sermaye ücreti alması gerekirken yüzde yüz oranında aldığı ileri sürülerek, haksız kazançla ilgili soruşturma istendi. Taş, soruşturmanın açılmasının ardından yaptığı açıklamada, kendisine yönelik iddialara neden olan 5371 sayılı kanunun gereklerini bilmediğini ileri sürdü. Ancak Taş’ın haberi olmadığını söylediği kanun nedeniyle, soruşturma açılmadan önce 5 doktoru görevden al Denizli İl Sağlık Müdürü Erdoğan Taş dığı ortaya çıktı. Taş'la ilgili iddialar şu yönde: Eşi Dr. Sümeyye Taş'la birlikte Özel Alternatif Tıp Merkezi Sağlık Hizmetleri Danışmanlık ve Ticaret LTD. ŞTİ’nin ortağı. 210 hisseli şirketin 140 hissesine sahip. Buna karşılık halen Denizli Devlet Hastanesi Acil Servisi’nden yüzde yüz oranında döner sermaye ücreti alıyor. Bu alması gereken ücretin yaklaşık 3.5 katı. Böylelikle hem kurumu za rara uğratıyor, hem de aynı serviste görevli sağlık personelinin döner sermaye ücretlerinin düşmesine neden oluyor. Bu durumun, 2005 yılından bu yana devam ettiği göz önüne alındığında yaklaşık 100 bin YTL haksız kazanç elde etti. İddiaların yer aldığı dilekçeyi inceleyen İl İdare Kurulu, Taş hakkında idari soruşturma başlattı. Yapılan incelemelerde Erdoğan Taş’ın kendi muayenehanesini kapattığının ortaya çıktığını savunan Vali Yavuz Erkmen, “Ancak müdür beyin bir de şu an aktif olmadığını tespit ettiğimiz bir şirket ortaklığı bulunuyor. Bu konuda şirketin, bakanlığın ortaya koyduğu yönetmelik ve bağlı bulunduğu kanuna yönelik bir engel teşkil edip etmediği muammaydı. Biz de konuyu bakanlığa sorduk, bize bilgi vermelerini istedik. Gelecek görüşü doğrultusunda hareket edeceğiz” diye konuştu. Ancak valilik, soruşturmanın sağlıklı yürütülmesi açısından Taş’ı görevden uzaklaştırma gereği duymadı. TAŞ’IN MAR FETLER Erdoğan Taş, AKP’li bakanlıkça sağlık müdürü olarak atanır atanmaz Sarayköy Devlet Hastanesi’ndeki kadrosunu Denizli Devlet Hastanesi'ne aldırdı. Burada da başhekimlik tarafından döner sermayeden daha fazla yararlanan acil serviste görevlendirildi. Oysa Taş, eşiyle birlikte güzellik ve vücut bakımı üzerine muayenehane işletiyordu. Taş, aynı alanda hizmet veren kamu hastanelerinde görevli doktorları kente uzak yerleşimlerde görevlendirdi. Güzellik ve vücut bakımı üzerine özel sağlık hizmetleri veren Dr. Adnan Gürcan ile Dr. Selçuk Ünal’ın aile hekimliği sözleşmesi iptal edildi. Yargı Gürcan'ı haklı bulmasına karşın onu görevine iade etmedi. Eşiyle aynı alanda özel sağlık hizmeti veren pratisyen hekim Gülçin Turan da Çivril’e tayin edilince istifa etmek zorunda kaldı. TÜRBAN KR Z Taş’ın türbanlı eşi Dr. Sümeyya Taş da önceleri kamu görevindeydi. Ancak Sarayköy Devlet Hastanesi’nde görevliyken kılık kıyafet yönetmeliğine uymadığı gerekçesiyle hakkında soruşturma açıldı. Türbanlı olarak göreve gidip gelen Dr. Sümeyye Taş, 1999’da açılan soruşturmanın ardından görevinden istifa etti. Taş çifti, daha sonra bir muayenehane açarak zayıflama ve güzellik alanında akupunktur yöntemlerini kullanarak özel sağlık hizmeti vermeye başladı. İzmir’i arsenikli su nedeniyle hedef alan hükümetin, Soma’daki gelişmelere sessiz kaldığı vurgulandı Soma'da yurttaşların sağlıklı su içebilmesi için arıtma tesisi kurulması isteniyor. ‘AKP Soma’da ikiyüzlü’ İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)CHP Soma İlçe Başkanı Abdullah Saka, İzmir’in içme sularındaki arsenik oranları üzerinden siyaset yapan AKP hükümetinin, aynı sorunun yaşandığı Soma’nın AKP’li belediyelerini görmezden geldiğini söyledi. Manisa’nın Soma ilçesinde hazır su alamayan yurttaşların arsenikli suyla zehirlendiğini açıklayan Saka, “Soma’da AKP'li 3 belediye var. Somamızın 5 belediyesine de ödenek çıkarılarak suların temizlenmesine yönelik yatırımlar acil olarak yapılmalıdır. Yoksa hükümetin, İzmir için söyledikleriy CHP Soma İlçe Başkanı Abdullah Saka 'İlçemizin 5 belediyesine de ödenek çıkarılarak suların temizlenmesine yönelik yatırımlar acil olarak yapılmalıdır. Yoksa hükümetin, İzmir için söyledikleriyle Soma’ya yaptıkları ikiyüzlülük olur' dedi. le Soma’ya yaptıkları ikiyüzlülük olur” dedi. Soma Kaymakamlığı’ndan içme sularının tahlil ettirilmesini ve halka bilgi verilmesini istediklerini ve olumlu yanıt alamadıklarını belirten Saka, şunları söyledi: “Bu talebimizden 54 gün sonra Soma Belediyesi ilçe merkezinde 3 noktadan alınan su analizi sonuçları olumsuz olarak açıklandı. Normal değerler litrede 10 mikrogram olması gerekirken, 20 ile 30 mikrogram arasında sonuçlar ortaya çıktı. İlçe merkezinde suyun içil memesi gerektiği ve Soma’ya arsenik arıtma tesisi kurulacağı belirtildi. Soma Belediyesi de arsenik arıtma tesisi kuracağını açıklamıştı, Turgutalp ve diğer belde belediyelerine olumsuz sonuç varsa arıtma tesisi konusunda gereken yatırımlar, programlamalar ve halka su konusunda gereken uyarılar mutlaka yapılmalıdır. İçme sularında arsenik oranı yüksek çıkan yerleşim merkezlerinde yerel yönetimler, ilk ve orta öğretim okullarında öğrencilere ücretsiz su dağıtmalıdır. İlçemizde, okullarımıza temiz su deposu kurulup dağıtımı belediyemizce mutlak yapılmalıdır.” C M Y B C MY B