07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER 5 14 MAYIS 2021 CUMA CHP, ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’ için hazırladığı çalışmada sona geldi Güçlü yasama taslağı Sendevaatedilmiş, ben diyeyim işgal Muhalefetin ortak söylemi “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem (GPS)” için siyasi partilerdeki çalışmalar devam ederken CHP’nin GPS taslağına ilişkin ayrıntılar netleşmeye başladı. Cumhuriyet’in edindiği bilgilere göre CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek başkanlığında hazırlanan GPS taslağı hazır. Taslak çalışması sırasında CHP’nin İYİ Parti, ERDEM Saadet, DEVA ve Gelecek SEVGİ partilerinin kurmaylarıyla da yüz yüze ve çevrimiçi toplantılar yaptığı öğrenildi. CHP’li Erkek tarafından birkaç hafta önce MYK’ye sunulan taslak, önümüzdeki günlerde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başkanlığında yapılacak olan parti meclisi (PM) toplantısının önemli gündem maddelerinden biri olacak. Taslağın son şeklini bu toplantıda alması bekleniyor. Genel çerçevesi itibarıyla “yetkilerin tek elde toplanmasını önlemeyi amaçlayan” GPS taslağının “yasama” ayağındaki bazı maddeler şöyle: n GURBETÇIYE SEÇIM BÖLGESI: CHP’nin taslağı, “yurtdışı seçim bölgesi oluşturmayı, yurtdışında yaşayan vatandaşların da Meclis’te temsilini sağlamayı” öngörüyor. Bu kapsamda Türkiye’deki genel seçimler için yurtdışında sandığa giden seçmenlerin oyları, genel dağılıma dahil edilmeyecek. Gurbetçi seçmenler, kendi milletvekillerini seçerek TBMM’de doğrudan temsil edilebilme olanağına kavuşacak. n HÜKÜMET, MECLIS’E HESAP VERECEK: Muhalefetin; ülke gündemini doğrudan ilgilendiren konularda TBMM’deki “Genel Görüşme” taleplerinin AKP iktidarı tarafından dikkate alınmaması da GPS taslağına şekil veren unsurlardan biri oldu. CHP’nin taslağına göre “her yasama yılında, toplamı 20 günü geçmeyecek şekilde gündemini muhalefetin belirCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Şeker Bayramı nedeniyle önceki akşam sosyal medyadan bir paylaşım yaptı. Evinin mutfağından fotoğraf paylaşan Kılıçdaroğlu, “Arife günü Selvi Hanım ve benim geleneksel gece mesaimiz başlar. Her bayram tüm aile bir araya geliriz. Yarın birlikteyiz. İyi bayramlar Türkiye” dedi. leyeceği ‘Genel Görüşme’ gerçekleştirilecek.” Muhalefet, ülkenin önemli sorunlarını genel kurula taşıyacak, hükümet üyeleri ise muhalefetin yönelttiği sorulara milletin huzurunda yanıt verecek. n VATANDAŞTAN YASA ÖNERISI: CHP’nin taslağında, TBMM’deki yasama çalışmalarını “katılımcı” hale getirmeye yönelik öneriler de yer alıyor. Bu kapsamda, “halkın Meclis’e yasa önerisi verebilmesi sağlanacak.” Yöntemi ilerleyen dönemde belirlenecek bu öneri ile vatandaşların TBMM’deki yasama süreçlerine doğrudan katılabilmesinin önünün açılması hedefleniyor. n YASAMADA KATILIMCI YAPI: Taslakta yer alan, “Yasa yapım sürecinde meslek odaları, sendikalar ve sivil toplum örgütlerinin görüşü mutlaka alınacak” şeklindeki madde ise yasama süreçlerindeki katılımcı yapının genişletilmesini amaçlıyor. Yasaların muhatabı olan toplumsal kesimlerin, onları temsil eden kuruluşlar aracılığıyla görüşlerini TBMM’ye ulaştırmalarına olanak tanınacak. n TORBA YASALARA SON: CHP, yeni sistemde, “torba yasa uygulamasına son vermeyi” amaçlıyor. “Müzakereci demokrasiye aykırı olduğu” ve “hukukçuların dahi anlamakta güçlük çektiği” yönünde eleştirilere sebep olan torba yasalar GPS’de yer almayacak, yasama süreci “temel kanun yapımı” şeklinde ilerleyecek. n KOMISYONLARA YENI ÖRGÜTLENME: Taslakta “nitelikli yasa yapımı” için öngörülen maddede, “yasama organının mutfağı olarak nitelendirilen komisyonlar, uzmanlık ilkesi temelinde işlevsel kılınacak” ifadesine yer veriliyor. Bu kapsamda, “yasaların TBMM’de ilk ele alındığı yasama organı olan komisyonların yeniden örgütlenmesi”, “güncel ihtiyaçlara göre farklı uzmanlık alanlarında yeni komisyonların oluşturulması” gibi düzenlemeler yapılması hedefleniyor. l ANKARA edilmiş Toprak aslen ne vaat edilebilecek bir şeydir ne de işgal. Kimseye ait olmayan bir uzay boşluğunda, kimseye ait olmayan, üzerinde sadece ölümlülerin yaşadığı ve kendisi de ölümlü olan bu dünyada.. İnsan isterse toprak uğruna nesillerin nesillere aktardığı kin ve nefretle yazılan bir tarihe de imza atabilir... Uyum ve bilgelikle yazılan bir tarihe de. Seçim ona kalmıştır ve o seçimini hep kin ve nefretten yana yapmıştır. Tanrı’yı yaratan ve kendi yarattığı tanrının kendisini bir gün yok edeceğine, o zamana kadar da eziyet ede ede eğiteceğine, bu dünyayı da öbür dünyayı da kendisine zindan edeceğine inanan... Ve tanrısından korkmaktan, kendi hayal gücünden korkmaya vakit bulamayan insanın öyküsü aslında trajikomiktir. Ama biz, ha bire kucağımıza savaşlarda ölmüş çocuk cesetleri düştüğünden buna gülemeyiz. Her şeyi unutun Dini bayram nedir, Müslüman ne demektir, Tevrat’ta ne yazar ve İsrail devleti ne işe yarar, Filistin’in sınırları nereye kadar, o topraklarda binlerce yıldır kimler ölür, kimler yaşar... Bunların hepsini unutun. Tam dini bayram arifesinde başlayan ve haliyle tüm dünyanın dikkatini bir kez daha üzerinde toplayan bitmek bilmez savaşın sonuçlarının sadece ölenlerin ve öldüCHP’li Yavuzyılmaz’dan, Ordu Belediye Başkanı AKP’li Güler’le ilgili ‘Superonline’ iddiası renlerin kimlikleriyle tartıldığı vicdan girdabından çıkın. Hâlâ yönetim kurulu başkanı CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Hilmi Güler’in aynı zamanda Turkcell Superonline İletişim Hizmetleri AŞ’nin yönetim kurulu başkanı olduğunu tespit ettiklerini söyledi. Daha önce Turkcell Yönetim Kurulu’nda görev yaptığı ortaya çıkan Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Hilmi Güler’in yönetim kurulu üyeliği 5 Mart 2020’de sonlanmıştı. Yavuzyılmaz, Güler’in Turkcell’e ait Superonline İletişim Hizmetleri AŞ’nin yönetim kurulu başkanı olduğunu tespit ettiklerini söyledi. Yavuzyılmaz, sosyal medya hesabından Güler’in yönetim kurulu başkanı olduğunu gösteren bir belge paylaşarak “Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Sn. Mehmet Hilmi Güler’in aynı zamanda Turkcell Superonline İletişim Hizmetleri AŞ’nin Yönetim Kurulu Başkanı olduğunu tespit ettik. Yaparsa AK Parti yapar” dedi. Arada 1 yıl var AKP’den iki dönem milletvekili seçilen Güler, 20022009 yıllarında da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı olarak görev yapmıştı. Nisan 2019’dan bu yana Ordu Belediye Başkanı olarak görev yapan Güler’in, seçilmesiyle Turkcell’deki görevinin sonlanması arasında yaklaşık bir yıl var. l Haber Merkezi Ayasofya’da bayram namazı 24Temmuz 2020 yılında yeniden ibadete açılan Ayasofya Camii’nde 87 yıl aradan sonra ilk kez Ramazan Bayramı namazı kılındı. Koronavirüs tedbirleri kapsamında sosyal mesafe ve maske kurallarına riayet edilerek kılınan namaza TBMM Başkanı Mustafa Şentop da katıldı. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Ayasofya Camii’nde Kuranıkerim okudu. Bayram namazını kıldıran Erbaş, ardından yine elinde kılıçla bayram hutbesi için minbere çıktı. İstanbul Müftüsü Mehmet Emin Maşalı da namaz öncesi vaaz verdi. S Cumhur’a iki yıl yeter mi? eçmeni, AKP’yi bırakmaya de “İstanbul modeli” diyor. Güçlü ve geniş kabul gören başladı. “Nereye varır” sorusunun ortak aday ciddi şans vaat ediyor. yanıtını herkes merak ediyor. AyrınPeki, iktidar ne yapacak? Bektılara geçelim. lentisi, isteği Millet İttifakı’nın dağılÖnce iktidar... Kısa aralıklarla süması. Her şeyden çok bunu istiyor. rekli yaptırılan anketlerin sonucu ikSalgın ve ekonomik bunalım bütidarı memnun etmiyor, bu açık. yük açmaz. Sızan bilgilere göre ikOluşan özgüven kaybı artık AKP satidar, 3600 ek gösterge sözünü sevunucularına kadar yansıyor. Yetersizlik, “Yeni bir siyaset gerekiyor” diye dile getirilmeye başlandı. Metal yorgunluğu giderilememiş durumda. Niye? Çünkü bunca yıllık iktidarın ardından halen nasıl başarılı olacağı konuşuluyor. Parti içinde ve kamuda gelip giden bakanlarla minik minik ekipler oluşmuş. Son gelen ekip, öncekileri siliyor. Bu ekiplerin birbirleriyle giriştiği rekabet parti içi bütünlüğü bozduğu gibi bir uygulamaya inançsızlık ve muhalefet hemen içeriden başlıyor. Konuştuğumuz bir eski bakan danışmanının tek tesellisi, “Sürülmemek, dokunulmamak.” Eskisi gibi AKP’yi benimsemiyor, tırıyor. “Meral Hanım, Kemal Bey’in adaylığını desteklemiyor” yazıları beklenen etkiyi göstermedi. Muhalefete gelince... CHP lideri Kılıçdaroğlu, iktidar karşıtı cephenin mimarı. Parti içi beklenti ve dengeleri, ittifak üyesi partilerin beklentilerini gözeterek siyaset yapıyor. İYİ Parti lideri Akşener, milimetrik matematik hesapları yapıyor. Bu hesapların AKP lideri Erdoğan’ı üzeceğini her fırsatta dile getiriyor. Çekirdek ekibiyle uyum içinde çalışıyor. Muhalefet için konu kimin aday olacağı noktasında düğümleniyor. Ortak adaylık seçeneği bu sefer daha güçlü. Akşener, inanmış bir şekilçimden hemen önce yerine getirecek. Emeklilikte yaşa takılanlar konusu ve ilk kez oy kullanacak kuşakla ilgili etkili bir uygulama arayışı için Saray’da çalışmaların sürdüğü de biliniyor. Ancak bir konu daha var ki iktidarın tüm kurgusunu bozabilir. O da Amerikan Merkez Bankası’nın faiz artırması. Eğer FED faizi yükseltirse, “Temmuzdan sonra enflasyon düşer” beklentisi zora girecek. Yüksek kur ve faiz de kaçınılmaz. İşte o zaman, “ekonomiyi düzelttik” deyip seçmenin karşısına çıkmak için iki yıllık süre de iktidara yetmeyebilir. beklentisi iyice yıpranmış. Muhalefete öfke Cüppeli amiral ne olacak? İktidar erimeyi durduramayınca, savunucuları muhalefete öfkelenmeye başladı. Neredeyse Ekrem İmamoğlu ve ekibinin siyaset yapmalarını bırakın, konuşmalarını yasaklayacaklar. Yakında “Niye nefes alıyorsunuz” derlerse şaşırmayız. CHP ile İYİ Parti arasına bir türlü nifak sokulamaması kızgınlığı arŞoförü ve makam aracıyla cemaat tekkesine giden amiral fotoğraflarının basına yansımasının üzerinden bir buçuk aydan fazla zaman geçti. Yürütülen soruşturma bir türlü bitmiyor. Oysa çok yakın zamanda jet hızıyla alınan MSB kararlarını da gördük. Bildiriye imza atan amirallerin lojman ve koruma hakları anında ellerinden alınmıştı. Suç işleyip işlemediklerini ortaya koyacak yargı kararı beklenmeden. Cüppeli amiralin ihracı bir kenara, görevinden dahi alınmaması iktidarın inandırıcılığı açısından düşündürücü. İSTANBUL EKONOMİ ARAŞTIRMA: AKP ve MHP’de büyük oy kaybı İstanbul Ekonomi Araştırma’nın yayımladığı son anket sonuçlarına göre AKP ve MHP oylarındaki hızlı düşüş devam ediyor. İstanbul Ekonomi Araştırma’nın mayıs ayı anket sonuçları yayımlandı. Anket sonuçlarına göre partilerin oy oranları şu şekilde: Kararsızlar dağıtılmadan: 4 AKP, yüzde 26.3 4 CHP, yüzde 18.2 4 İYİ Parti, yüzde 12.5 4 HDP, yüzde 9.6 4 MHP, yüzde 6.0 4 Kararsız, yüzde 14.1 4 Oy kullanmayacağım, yüzde 8.9 4 DEVA Partisi, yüzde 2.2 4 Diğer, yüzde 1.0 4 Gelecek Partisi, yüzde 0.9 4 Saadet Partisi, yüzde 0.4 Kararsızlar dağıtıldığında: 4 AKP, yüzde 33.9 4 CHP, yüzde 22.5 4 İYİ Parti, yüzde 15.8 4 HDP, yüzde 11.9 4 MHP yüzde 8.6 4 DEVA Partisi, yüzde 3.0 4 Diğer, yüzde 2.2 4 Gelecek Partisi, yüzde 1.1 4 Saadet Partisi, yüzde 0.9 l Haber Merkezi İBB’DEN KAYIP AT AÇIKLAMASI: Sorumluluğumuz sevkıyata kadardır İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından İstanbul Valiliği İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün Adalar’da kayıp olan atlarla ilgili sorumluluğun belediyede olduğu yönündeki açıklamasına verilen yanıtta “Sevkıyat başladığı andan itibaren İBB’nin herhangi bir yetki veya sorumluğu kalmamaktadır” denildi. l İç Politika Canım, Sen gideli altı yıl geçti, COVİD19 yasağı, sana gelip mezar taşını öpmekten bu yıldönümünde de alıkoydu. Bağışla lütfen. Ama ilk fırsatta geleceğim. Önce haber vereyim: Hepimizin sağlığı iyi. Seni çok, ama çok özlüyoruz. Ben sensizliğin yarattığı karanlıkta yaşıyorum. Buradaki nöbet bitince sana kavuşacağım. Bekle beni. Sevgilerimle... OKTAY EKŞİ Savaşları “haklı” ve “haksız” olmak üzere ikiye ayırma refleksinizden arının. Radikal dincilerin başlattığı bir çatışmanın radikal direnişçiler yaratmasını... Terörün her türüyle kendisini meşrulaştırmasını ve insanlık tarihini bir kez daha şiddetin yazmasını kanıksamayı reddedin. Olay Filistinlilerle İsrailler arsında geçmiyor. Orada Yahudilerle Müslümanlar çatışmıyor. Ortada vaat edilmiş bir toprak olmadığı gibi işgal edilmiş bir toprak da yok. Sadece kayıtlı insanlık tarihinin en başından beri olan oluyor. Tüm savaşlarda olan oluyor. Tüm çatışmalarda olan oluyor. İnsan insanı öldürüyor. Kimlikleri bahane yapmaları, ölenlerin de öldürenlerin de haklıların da haksızların da insan oldukları gerçeğini değiştirmiyor. Bugün İsrail’in Filistin’e yaptığını, yarın Filistin’in bir başka halka yapmayacağının garantisi yok. Toprak neden kutsaldır? Yeryüzündeki tüm devletler savaşarak kuruldular ve bir savaş sonrası yıkıldılar. Sümerlerden bugüne, farklı soydan, farklı inançtan, farklı topraklardan insanlar birbirleriyle hep acımasızca savaştılar. Ve savaşın kazanımlarıyla kayıplarını hep aynı hileli ölçülerle tarttılar. O yüzden insan her savaşta, her çatışmada çocukların ölmesine, sivillerin zarar görmesine sanki ilk kez oluyormuş gibi şaşırıyor. Birbirine öfkelenmek yerine, çekirdeğindeki şiddeti kontrol edememesine öfkelenmesi gerektiğini düşünmüyor. Antimilitarist bir ahlak arayışına girip, devlet ve iktidar kavramlarını kökünden sarsan bir yaşam felsefesinin inşasına kalkışabilecek tüm birikimlere sahip ama bunu yapmıyor. Dünyayı, mutlak barışın peşindeki ideallerle ve hep birlikte sınırsız ve tek bir ülke kurabileceği bir genişlikte hayal edemiyor. Sınırlarla sadece toprakları değil, hayallerini de daraltıyor ve o darlıkta hep bir diğeriyle savaşıyor. Bilinen tüm tarihini savaşlarla yazan bir insanlık, bugün gelinen noktada hâlâ savaşları soğukkanlılıkla izleyebiliyor. Ölenlerin çetelesini tutup, kaçı sivil, kaçı çocuk, rakamlar üzerinden yalancı bir ahlak geliştirmeyi sürdürüyor. Sanki Yahudiler başka Müslümanlar başka insanlarmış gibi inançlar, soylar, soplar, öncelikler ve fırsatlar üzerinden ona ya da buna hak vererek bildiği kötü yoldan ilerliyor. O yüzden de kucağından ölü çocuklar hiç düşmüyor. HHH Bin yıllardır dünyanın toprağını birbirinden kapışa kapışa ve kendisiyle birlikte o toprağa da zarar vere vere yaşamakta ısrar eden insan, görmesi gereken en önemli gerçeğe kör yaşıyor: Toprak bir dinin ya da soyun kutsalı olamaz, çünkü o bizzat hayatın kutsalıdır. O yüzden toprak yüzünden ölünmez, aksine toprak sayesinde hayatta kalınır. Twitter, Özdağ’ın ‘Talat Paşa’ paylaşımını kaldırdı Sosyal medya platformu Twitter, İYİ Parti’den istifa eden İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ’ın, “Ermeni soykırımı” iddialarına ilişkin tartışmalar üzerine HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan’ı hedef aldığı “Sen de zamanı gelince bir Talat Paşa deneyimi yaşayacaksın ve yaşamalısın” paylaşımını kaldırdı. Siber Haklar Uzmanı Prof. Dr. Yaman Akdeniz, paylaşımın “kurallara aykırı bulunduğu” gerekçesiyle kaldırıldığını ifade etti. l Haber Merkezi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle