08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KÜLTÜR 13 14 MAYIS 2021 CUMA Çocuklar ölmesin, şarkı da söyleyebilsin Bayram demek, çocuk demek. Çocuklar sevinsin, şeker de yesin! Bu bayram, çocuklar bir tek müzikle sevinebildi. Filistinli, İsrailli çocuklar roket saldırılarıyla muhatap olurken Yorglass Barış Çocuk Senfoni Orkestrası barışın sesini Avrupa’da duyurdu. Avrupa Birliği Günü’ne özel hazırlanan ve AB ülkelerinde de yayımlanan programda orkestra, bir romantik dönem eserini dinleyiciyle buluşturdu. Yorglass Barış Gülfem Yorgancılar Çocuk Senfoni OrPerçin kestrası, barışın sesini çocuklarla müzik ile duyuruyor. Yerli ve yabancı, dünyaca ünlü sanatçılarla birlikte sahne alan orkestranın üyeleri, imkânı kısıtlı bölgelerde yaşayan çocuklardan oluşuyor. Avrupa Birliği Günü’ne özel hazırlanan “Hep Beraber Umut Bizimle Olsun” isimli NTVAB yayınında konser veren Yorglass Barış Çocuk Senfoni Orkestrası, romantik dönem bestecilerinden Carl Maria Friedrich Ernst von Weber’in “Hunters Chorus” eserini dinleyiciye sundu. Avrupa Birliği’ne, gerekli insan hakları ve ekonomik standartları yerine getirmediği için bir türlü tam üyeliği kabul edilmeyen Türkiye, AB kapısı önünde beklemeye devam ediyor. Bir yandan da zor bir görev üstlenmiş durumda: Ortadoğu ve Asya’dan gelen mülteci akınına fren olmak! AB üyesi ülkelerin istemediği mülteciler Akdeniz’de boğulur, Türkiye’de yaşama tutunmaya çalışırken Avrupa Birliği Günü’ne bir katkı da Türkiye’den geldi. Televizyonda düzenlenen ortak yayında ve YouTube hesaplarında AB ülkesi üyelerin orkestraları barış çağrısında bulundu. Türkiye’den de Dışişleri Bakan Yardımcısı ve AB Başkanı Faruk Kaymakcı’nın yanı sıra Altan Erkekli ile Ahmet Ümit gibi isimlerin katıldığı yayında müzik yapan Yorglass Barış Çocuk Orkestrası Koruma ve Geliştirme Derneği Başkanı Gülfem Yorgancılar Perçin, “Müzik sınır tanımaz, engelleri aşar, kalpleri birleştirir. Bu nedenle barışın sesini müzikle duyurmaya devam edeceğiz” dedi. PEN Ayın Kitabı: Nutuk ‘Bazılarına Ayşen ağır gelir!’ Zülfikar’dan PEN Türkiye Yazarlar Derneği, yaptığı bir açıklamayla Ayın Kitabı olarak Mustafa Kemal Atatürk’ün “Nutuk” kitabının seçildiğini duyurdu. Yapılan açıklama şöyle: “Nutuk okuyoruz! Nutuk, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu kitabıdır. Büyük devrimci Mustafa Kemal Atatürk tarafından yazılmıştır. Anlayana ince, anlamayana kalındır. Emperyalizme karşı Kuvayı Milliye öncülüğünde direnen bir halkın bağımsızlık destanıdır. Milletin Meclisi’nin kurulması ve köylüsüne kentlisine, kadınına erkeğine, özgür temsilin kapılarının açılmasının coşkulu anlatımıdır. ‘Kul değil, yurttaş’ bilinciyle gerçekleştirilen Cumhuriyet devriminin ölümsüz yapıtıdır. Kitapta anlatılan kişiler ve olaylar tümüyle gerçektir. Bu nedenle bazılarına ağır gelir! Okuduktan sonra yapılacak en güzel hareketlerden biri, kitabı sıkıca kavrayıp, çevredeki tahtakuruları, hamamböcekleri gibi karanlıktan beslenen haşerelerin tepesine indirmektir.” Gedik Filarmoni CRR Konser Salonu’nda CRR Konser Salonu, keman sanatçısı Önder Baloğlu liderliğinde Gedik Filarmoni Orkestrası’nı konuk ediyor. Antik Anadolu kültüründen bu yana biriktirilen ses hazinelerinin ortaya çıkarılması üzerine yoğunlaşan Gedik Filarmoni Orkestrası, dünyaca ünlü besteci Kamran İnce’ye İstanbul Filarmoni Derneği’nin 75. yılı onuruna verdiği siparişle bir eserin daha Dünya Prömiyerini gerçekleştirmeye hazırlanıyor. Cemal Reşit Rey, Kamran İnce ve Fazıl Say’ın eserlerine yer verilen “Köprüler” başlıklı konserde Kamran İnce’nin Intermezzo adlı eseri aracılığıyla ilk dönem Türk bestecilerden Cemal Reşit Rey ve dünyaca ünlü piyanist ve besteci Fazıl Say arasında benzersiz bir köprü kuruluyor. Konser, 21 Mayıs Cuma akşamı saat 20.00’de CRR Konser Salonu YouTube hesabında yayımlanacak. ‘Yollar’ Zülfikar’ın yeni teklisi, tüm dijital platformlarda Ayşen Zülfikar Ayşen Zülfikar’ın yeni teklisi Kalan Müzik etiketiyle yayımlandı. Tüm dijital platformlarda dinlenebilen, sözü ve müziği Ayşen’e ait olan “Yollar”, giden bir aşkı en naif duygularla anlatıyor. “Yollar” şarkısının düzenleme, mix ve gitar kayıtlarını Cenk Erdoğan, çello kaydını Gülşah Erol, mastering’ini Bora Ebeoğlu yaptı. Şarkının klibi ve fotoğrafları Umut Özge Balkan tarafından İstanbul’un Beykoz ilçesinin çeşitli semtlerinde çekildi. Müzikle geçen hayat İstanbul’da doğan Ayşen Zülfikar, Kadıköy Anadolu Lisesi’nde okurken İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Yarı Zamanlı Şan Bölümü’ne kabul edildi. Lise öğrenimi sırasında katıldığı Milliyet Gazetesi Ulusal Liselerarası Müzik Yarışması’nda “En iyi solist” dalında Türkiye birinciliği kazandı. Lise mezuniyeti sonrası konservatuvarın lisans bölümüne kabul edildi. Sınıf atlayarak tamamladığı konservatuvar yılları boyunca oldukça ilgi duyduğu müzikal şarkıcılığı üzerine de eğitim aldı ve senfoni orkestrası eşlikli konserlerde solist olarak sahneye çıktı. Aynı yıllarda, Siemens Ulusal Şan Yarışması’nda ikincilik ödülünü kazandı. Lisans eğitimini tamamladıktan sonra eğitimini İtalya’da sürdüren Zülfikar, dünyanın en prestijli müzik okullarından; Milano Giuseppe Verdi Konservatuvarı’na kabul edildi. Bu okuldaki eğitimi süresince ünlü Türk soprano Leyla Gencer’in de referansı ile burs hakkı kazandı. Eşzamanlı olarak Milano Rosetum Tiyatrosu’nun düzenlediği yarışmada birinci oldu ve G. Puccini’nin “Gianni Schicchi” operasında “Lauretta” rolünü seslendirdi. Milano’da olduğu yıllar boyunca birçok önemli müzisyenin ustalık sınıflarına katıldı. Uluslararası San Remo Classica Yarışması’nın Müzikal dalında birincilik ödülünü dünyaca ünlü Tenor Andrea Bocelli’den aldı. Türkiye’yi temsilen “Un Concerto Per La Pace” isimli konser dizisine katıldı ve İtalya’nın farklı şehirlerinde pek çok konser verdi. Üç yıl İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nde solist sanatçı olarak çalışan Ayşen Zülfikar, daha sonra hafif müzik alanına yönelerek çeşitli orkestralar eşliğinde İstanbul’un prestijli mekânlarında programlar yaptı. Birçok farklı dilde söylediği şarkılar ve güçlü yorumu ile dikkatleri üzerine çekti. 2019 yılında; söz ve müziğini İtalyan piyanist ve besteci Maria Silvana Pavan’ın yazdığı modern bir ninni olan “Ninna nanna a” yı kaydetti. Şarkı, Kalan Müzik etiketiyle tüm dijital platformlarda yayımlandı. 40. İSTANBUL FİLM FESTİVALİ Ulusal Belgesel Yarışması, “Hasankeyf”. ULUSAL KISA FİLM YARIŞMASI Ulusal Kısa Film Yarışması filmleri: Program 1 l Suçlular / Serhat Karaaslan l Oğlago / Efe Öztezdoğan l Cengiz / Haydar Taştan l Sürgünde Bir Yıl / Malaz Usta l Cemile / Belkıs Bayrak l Mozaik / Mosaic / İmge Özbilge, Sine Özbilge l Akıntı / Arda Ekşigil Program 2 l Mamaville / Irmak Karasu l Lâl / Gökalp Gönen l Seval / Ahmet Keçili l Binbir Gece / Alf Leila Wa Leila / Mahsum Taşkın l Çamaşır Suyu / Büşra Bülbül l Susam / Sami Morhayim Festivalde yarışma ve çevrimiçi gösterimler İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından düzenlenen 40. İstanbul Film Festivali, Ulusal Kısa Film Yarışması ve Ulusal Belgesel Yarışması’nı 2030 Mayıs tarihlerinde çevrimiçi düzenliyor. Yarışmalara katılan filmlerin biletleri, yalnızca passo. com.tr/tr üzerinden, 17 Mayıs Pazartesi 10.30’da İKSV Lale Kart üyelerine yönelik indirimli ön satışların ardından, 18 Mayıs Salı 10.30’da genel satışa açılıyor. İstanbul Film Festivali kapsamında, 32. kez Anadolu Efes’in katkılarıyla düzenlenen Türkiye Sineması (Ulusal Yarışma, Ulusal Belgesel Yarışması ve Ulusal Kısa Film Yarışması) bölümünde yarışan belgesel ve kısa filmlerin gösterimleri, 2030 Mayıs’ta festivalin çevrimiçi gösterim platformu filmonline.iksv.org’da yapılacak. Ulusal Kısa Film Yarışması, “Binbir Gece”. ULUSAL BELGESEL YARIŞMASI gösterim tarihleri: Belgesel sinemayı ve belgeselcileri desteklemek amacıyla düzenlenen Ulusal Belgesel Yarışması’nda verilen En İyi Belgesel Ödülü, bu yıl festivalin Belgesel Kuşağı Tema Sponsoru da olan Discovery+ tarafından 20 bin TL para ödülü ile desteklenecek. Ulusal Belgesel Yarışması filmleri ve l 22 Mayıs 2021 Cumartesi / Rüzgâr Tayı / Sidar İnan Erçelik l 23 Mayıs 2021 Pazar / Güneşte Bir An / A Moment in the Sun / Leslie Ortabaşı, Oktay Ortabaşı l 24 Mayıs 2021 Pazartesi / Hasankeyf / Heskîf / Elif Yiğit l 25 Mayıs 2021 Salı / Gurbet Artık Bir Ev / Pınar Öğrenci l 26 Mayıs 2021 Çarşamba / Hem Müslüman Hem Feminist / Nebiye Arı l 27 Mayıs 2021 Perşembe / Anima / Yusuf Emre Yalçın l 28 Mayıs 2021 Cuma / Patrida / Ayça Damgacı, Tümay Göktepe l 29 Mayıs 2021 Cumartesi / Merhaba Canım / Ulaş Tosun l 30 Mayıs 2021 Pazar / Nosema / Etna Özbek Çanlar kimin için çalıyor! Bağımsızlık uğruna şehit veren, adı gazileriyle de anılan büyük kentlerden birinin belediye görevlisi, satın alınan binlerce kitabın arasına, şaşkınlığına denk gelmiş olmalı (!), bir adet de Atatürk’ün, Kurtuluş Savaşımızın destanı sayılması gereken Nutuk’unu koymuş... Bir okulda da, Mustafa Kemal’in, adlarını onurla andığı “muallimler”in arasından biri çıkıp Nutuk’un öğrencilere dağıtımına karşı çıkmış... Atatürk, düşman ordularını Anadolu topraklarından attıktan sonra, eğitimin önemini şu özdeyişiyle açıklamıştır: “Eğitimdir ki bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır ya da esaret ve sefalete terk eder.” Ne acıdır ki Atatürkçü düşünce amacından saptırılarak en başta Köy Enstitülerinin kapatılmasından başlamak üzere, liselerde felsefe, mantık gibi düşünce geliştirici derslerin kaldırılması, eğitimde gerilemeye yol açmıştır. Atatürk’e dil uzatanlar Atatürk, ölümü göze alarak başlattığı Kurtuluş Savaşı’yla yurdu düşman işgalinden kurtardıktan sonra, Türk ulusuna bilimde, sanatta, teknikte ilerlemesini sağlayacak uygar dünyanın kapısını açmıştır. Daha savaşın dumanı tüterken eğitimi yerine oturtup, ardından da yazarları, dil uzmanlarını bir araya getirerek dilimizi yabancı dillerin etkisinden kurtarmak amacıyla Türk Dil Kurumu’nu eyleme geçirmiştir. Bugün konuşma dili yalınlaşmasını, bilim ve sanat terimlerinin Türkçeleşmesini Atatürk’e borçluyuz. Tarihe adımızı yeniden yazdıran savaşın daha sevinci sürerken, çağdaş düşünceye, sanata, insanca değerlere karşı çıkanlar başlarını kaldırmakta gecikmedi. En sarsıcı olay, bir şeriat liderinin, öğretmen kökenli yedek subay Kubilay’ın meydanın ortasında başını gövdesinden ayırmasıdır. Özellikle ulusal bayramlarda büstlerini, resimlerini pisliğe bulayarak Atatürk’ün kirleneceğini sananlar mürtecilerin arasından çıkmıştır. İnsan değildir onlar, kafataslarında et parçası taşıyan bilinç yoksunlarıdır. Gençlik Gençlik yaşla sınırlı değildir. Beyin gücünü diri tutan, içindeki umut ışığını söndürmeyen, kadın erkek her yaştaki insan gençtir. Gençleri yolundan saptırmaya çalışanlar, tarih boyunca onların direngenliklerinin karşısında yenik düşmüşlerdir. Çağdışı kafalı baskıcı yönetimlerce yerlerde sürüklenip olmadık işkencelere uğratılsalar da onların ruhlarındaki canlılığı öldürmeye kimsenin gücü yetmemiştir. Atatürk’ün, Cumhuriyeti gençlere emanet edişinin özünde o yenilmez direngenlik yatıyor. Çan sesleri İlkçağdan uzay çağına insanı gerçek değeriyle algılayıp yücelten yazarlar olmuştur. Dört yüz yıl önce “Çanlar kimin için çalıyor” şiirini yazan Donne o soydandır: İnsan ada değildir,/Bütün de değildir tek başına,/Kıtanın bir parçası,/ Okyanusun bir damlasıdır;/Bir kum tanesini bile alıp götürse deniz, Avrupa küçülür./Sanki kaybolan bir burunmuş, dostlarının ya da senin bir yurdunmuş gibi;/Bir insanın ölümüyle eksilirim ben,/çünkü bir parçasıyım insanlığın./İşte bu yüzden hiç sorma “çanlar kimin için çalıyor?” diye, senin için çalıyor! Günümüzde birtakım kişiler varlık içinde yüzerken, çoğunluk, sofrasında bir lokma ekmekten yoksun kaldığı sürece, insan ne kıtanın parçası ne okyanusun bir damlası ne de bir kum tanesidir. Duyguları taşlaşmışlar bir yana; çanların sesi, vicdanında sevginin kırıntısı kalanlar için bile kendi canlarına kıyanların gözyaşı, öldürülen kadınların iniltisi, gelecek umudunu yitirip önce oğlunu, ardından çaresiz kalıp kendini öldüren babadan fışkıran kandır... Yarışmaya başvurular başladı Erdemir’in Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi işbirliğiyle bu yıl 6’ncısını düzenlediği Çelik ve Yaşam Heykel Yarışması için başvurular 7 Mayıs’ta başladı. Öğrencilerin merakla beklediği yarışmaya başvurular 28 Mayıs tarihine kadar devam edecek. Çelik ve Yaşam Heykel Yarışması, öğrencilerin yoğun ilgisi nedeniyle artık her yıl düzenlenecek. Yarışmaya, Türkiye’deki üniversitelerin Güzel Sanatlar Fakülteleri’nde lisans ve lisansüstü eğitimine devam eden heykel öğrencileri katılabilecek. 6. Erdemir Çelik ve Yaşam Heykel Yarışması’nın birincisine 15 bin TL, ikincisine 10 bin TL ve üçüncüsüne ise 7 bin 500 TL para ödülü verilecek. Yarışmaya ilişkin detaylı bilgi ve başvuru formu için: www.erdemir.com.tr. Pekinellerden destek Güher & Süher Pekinel Anadolu Müzik Eğitimi Sistemi, yüz yüze hizmet içi eğitimler kapsamında “Müzik Eğitimi” derslerinin telafisini gidererek uzaktan hizmet içi eğitimlere başlıyor. Anadolu’da tüm okullarda müziğin ve müzik eğitiminin ulaşamadığı çocuk kalmaması gayesi ile okulöncesi, sınıf öğretmenleri ve müzik öğretmenleri Mebbis sayfası üzerinden başvurularını yapabilir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle