Katalog

14 MAYIS 2021 CUMA Ayşe Baş EN BÜYÜK IKINCI BALINA MERSIN’DE KARAYA VURDU Mersin’de yaklaşık 8 metre boyunda, 800 kilogram ağırlığında dev balina balığı ölü olarak karaya vurdu. Dünyanın en büyük ikinci balinası olarak bilinen “oluklu” türünden olduğu tespit edilen balinanın ölüm nedeni ise otopsi yapıldıktan sonra belirlenecek. Balinanın ayrıca Mersin Üniversitesi’nde inceleneceği belirtildi. l İHA Zeynep Baş Funda Baş Derya Baş Pervin Baş Döviz kurundaki artışlar nedeniyle ocak ayından bu yana beyin sapı ameliyatları yapılamıyor Çocukları sessizliğe mahkum bırakmayın İşkencedere Vadisi’ni Cengiz İnşaat tehlikesinden korumak ve yaşamı savunmak için neredeyse 1 aydır yöre halkı büyük bir mücadele veriyor. Köylü kadınlar ise direnişin sembolü oldu. Kadınlar, dün de çalışmaları engellemek için görevdeydi. İkizdere’nin direnişçi kadınları Cumhuriyet’e konuştu Bayramı zehir ettiler Rize İkizdere’de AKP’ye yakınlığı ile bilinen Cengiz İnşaat’ın İyidere Lojistik ve LiLEYLA man Merkezi için KILIÇ yapmak istediği taşocağına karşı direniş sürüyor. 23 gündür vadiyi savunan köylüler, tahribatı engellemek için çok kez iş makineleri ile karşı karşıya kalarak jandarma barikatına direndi. Direnişin ön saflarında ise Karadeniz’in kadınları yer aldı. Bayramda çalışma yapılmayacak denilmesine karşın iş makinelerinin dün de çalıştığını ve engel olduklarını söyleyen kadınlar, en son ağaç kalana kadar direneceklerini anlattı. Funda Baş ise “Ben çocuklarımı babalarına bırakıp memleketimi savunmaya köyüme geldim. Toprağımı kimden koruyorum ben?” dedi. Ayşe Baş Jandarma müdahalesinde baygınlık geçirdiğini anlatan direnişçi köylülerden 67 yaşındaki Ayşe Baş, “Müdahale olduğu gün biz alandayken bir komutana telefon geldi. O telefondan sonra bizi mahvettiler. Sürüklediler, gaz attılar, tutukladılar. Bize çok ıstırap çektirdiler. Her yeri kapattılar. Dağlardan bayırlardan yürüyerek gidiyoruz o alana. Kapanma ve ramazanı fırsat bildiler. Jandarma bölgeye konuşlanmaya başladığı ilk anda gidip sorduk. Korona var o yüzden buradayız dediler. Köyümüzde de öyle bir şey yoktu. Fırsat bildiler. Biz köy kadınıyız bize bir şey olmaz, dağ bayır çıktık, yürüdük, her gün oraya gittik. Gitmeye de devam edeceğiz” dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Anneler Günü’nde aradığını anlatan Ayşe Baş, “Bayram günü tekrar söylüyorum. Biz pes etmeyeceğiz. Direneceğiz. Ben herkesin annesi sayılırım. Herkesi buraya bekliyoruz. Kemal Kılıçdaroğlu’nu da Meral Akşener’i de bekliyoruz. Cumhurbaşkanı da gelsin. Bugüne kadar hükümetin kapısına gitmedim. Bu ormanlarla ben çocuklarımı büyüttüm, ekmeğimi buradan kazandım” diye konuştu. Çay fabrikası vaadi Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, İkizdere’ye geldiğinde görüşmeye gidenlerden biri olan Ayşe Baş, “Bakan iki senede buradan çıkacağız diyor. İnanmıyoruz. Bu kadar yolu iki sene için mi açıyorlar, bunca ağacı ormanı katlediyorlar? 30 senedir biz çay fabrikası istiyoruz bu bölgede. Bu zamana kadar ağızlarından çay fabrikası lafı çıkmayanlar bize sus payı olsun diye ‘çay fabrikası yaptıracağız’ dedi. Bakan geldiğinde iki çay fabrikası yaparız, zararınızı öderiz diye ikna etmeye çalıştı. Biz taşocağı istemiyoruz” ifadelerini kullandı. Zeynep Baş DEVLET ELİYLE ALGI YARATILIYOR Direnişçilerden Zeynep Baş iş makinelerinin çalıştırılmasına tepki göstererek “Çalışmayacaklardı ama çalıştılar biz de patika yollardan giderek iş makinelerinin önünde durduk” diye konuştu. Verdikleri mücadele için algı operasyonları yapıldığını anlatan Baş, şu ifadeleri kullandı: “Bizden olan bir kadın direnişçi geri dönüş yapıyor. Bahsi geçen kadın direnişin temsilcisi sayılacak bir kadın hatta. Nasıl oldu da iki günde döndü… Tehdit mi var, para mı var işin içinde bilmiyoruz. Kesinlikle buranın halkı geri çekilmeyecek. Yaratılan algı devlet eliyle yapılıyor. Bayramı bize zehir ettiler. Bakın çalışmayacak denilen iş makineleri gizli gizli çalışıyordu. Önlerinde durduk, onları çalıştırmadık. Bayramdan sonra tüm Türkiye burada olacak.” ‘ÖZÜR DİLEYEN İKİZDERELİ’YE PARA TEKLİF EDİLMİŞ OLABİLİR’ 43 yaşında iki çocuk annesi Funda Baş “Bari bayram günü rahat bırakın. Çalışanda bayramın ikinci. gününe kadar çalış lar bile ‘Biz de istemiyoruz ama çalışın ma yapılmayacağının belirtilmesine kar dediler çalıştık’ diyor” ifadelerini kullandı. şın dün vadide çalışma yapıldığını söyle‘Bakandan özür dileyen İkizdereli’ oladi. Çalışmaları durduklarını kaydeden Baş, rak basına yansıyan Güler Karadeniz’e yönelik ise Baş, “Kendisiyle görüştük. Belki kendisine para teklif edilmiştir bilemeyiz. Başından beri burada direnişin en ön safındaydı. Büyük bir şaşkınlık yaşadık. Ama biz yılmayacağız. En Funda Baş son ağacımız kalana kadar direneceğiz. Taşocağı yaptırmayacağız. Ben çocuklarımı babalarına bırakıp memleketimi savunmaya köyüme geldim. Toprağımı kimden koruyorum ben…” dedi. Barınaktaki son dansçı ayı ‘Brütüs’ Bursa’nın Karacabey ilçesinde 1994 yılında kurulan, bakıma muhtaç ayıların doğal ortamlarında yaşadığı Ovakorusu Ayı Barınağı ve Rehabilitasyon Merkezi’nde, toplam 72 ayı bulunuyor. Barınaktaki en genç ayı 4 aylıkken, 37 yaşındaki ‘Brütüs’ isimli ayı ise barınağın en yaşlısı olma özelliğini taşıyor. Barınağın kuruluşundan itibaren “Ayılara Özgürlük Projesi” kapsamında getirilen 64 dansçı ayıdan 63’ü ise yaşlılığa bağlı doğal nedenlerle ölürken, günümüzde sadece ‘Brütüs’ yaşıyor. Brütüs, bakıcıları tarafından özel beslenme programıyla bakılıyor. l DHA KLAVYE Türkiye, dünya şampiyonu Birleşmiş Milletler’e bağlı Uluslararası Bilgi İşlem ve İletişim Federasyonu (INTERSTENO) tarafından düzenlenen Dünya İnternet Klavye Şampiyonası’na katılan Türk Milli Bilgisayar Klavye Takımı, toplamda 9 madalyayla dünya şampiyonu oldu. Türkiye, Arjantin, Avustralya, Belçika, İsviçre, Çekya, Almanya, İspanya, Fransa, Hırvatistan, Macaristan, İtalya, Japonya, Lüksemburg, Hollanda, Polonya, Rusya, Slovakya, Sırbistan ve ABD’den 839 yarışmacının katıldığı şampiyona pandemi nedeniyle internet üzerinden yapıldı. l AA İleri derecede işitme kaybıyla doğan çocukların tedavisi için gerekli olan beyin sapı implantı ameliyatları, döviz kurlarındaki artışlar nedeniyle ocak ayından bu yana yapılamıyor. Firmaların cihaz için istediği ücret 100120 bin lira arasındayken, SGK ailelere 38 SIBEL BAHÇETEPE bin lira ödeme yapıyor. İşitme engelli 40’a yakın çocuk ise ocak ayından bu yana ameliyat olmayı bekliyor. Aileler “Bizi çocuklarımızın sesine hasret bırakmayın” diyerek seslerinin duyulmasını istedi. CHP Sosyal Politikalardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Yüksel Taşkın, konuya ilişkin gazetemize açıklamalarda bulundu. Taşkın, ileri derece işitme kayıplı doğan çocukların olduğunu belirterek “En uygun yöntem olan cihazlandırmalar arasında koklear implant (halk arasındaki adı biyonik kulak), kemik iletimli implant ve beyin sapı implantı gibi tedaviler bulunmaktadır. Bir çocuğa biyonik kulak uygulanabilmesi için hastanın içkulağında salyangoz yapısı ve işitme sinirinin olması gereklidir. Doğuştan içkulak salyangoz yapısı veya işitme siniri gelişmemiş olması durumunda ise beyin sapı ameliyatı yapılmaktadır” dedi. Dört yaşına kadar yapılmalı Ameliyatın, dil gelişiminin kazanıldığı kritik yaş olan dört yaşına kadar yapılması gerektiğini vurgulayan Taşkın, şöyle devam etti: “Bu yaştan sonra akranları gibi işitip anlama ve ayırt etmesi, konuşması zorlaşmaktadır. Bu cihazlar tamamıyla ithal olup SGK, bu ameliyatları Sağlık Uygulama Tebliği’nin ‘3.3.36.D Beyinsapı İmplantı’ başlığında belirtilen kriterlere göre karşılamaktadır. Ancak cihazları ülkemize getiren tıbbi cihaz firmalarının döviz kurlarının ‘BAKANLIK VE SGK SESIMIZI DUYSUN’ Veysel Delipalta Elçin 3.5 yaşındaki Elçin’in babası Veysel Delipalta: “Kızımın iki kulağında da doğuştan içkulak gelişimi olmamış, duyması için de beyin sapı implantı olması gerekiyor. Sağ kulak beyin sapı ameliyatını 2019’da olmuştu, ikinci kulak için ameliyat olmayı bekliyor. Bu çocuklarda zaten beyin sapı implantı biraz daha zor diğer implantlara göre. Duyum oranı da diğerine göre düşük, çocuğun daha iyi duyabilmesi, dengesini sağlaması için ikinci ameliyatını da olması gerek. Ne kadar erken ameliyat olursa dil gelişimi açısından da önemli. Sağlık Bakanlığı ve SGK sesimizi duysun.” ‘2.5 YILDIR AMELIYATI BEKLIYORUZ’ 3.5 yaşındaki Mete Ali Daşyürek’in annesi Kezban Daşyürek: “Oğlum ileri derecede işitme kayıplı. 1 yaşındayken bu sorunumuz tespit edilmişti o zamandan beri bekliyoruz. Duyma sinirleri sol kulağında var oraya normal implant yapıldı ama sağ kulağında normal işitme ile ilgili hiçbir sinirimiz yok. O yüzden bu ameliyatı olması gerek. 40 kadar çocuğumuz bekliyordu. bir kısmı kendi imkanlarıyla ameliyatı yaptırdı. Devlet sesimizi duymuyor. Cihazın maliyeti 100120 bin lirayı buluyor. Şuan hocalarımız imkan sunulursa ameliyatları seri şekilde yapacağım diyor... 6 ay kadar zamanımız kaldı ve Mete tamamen işitsel kayıplı olacak... Arabamızı bile satışa çıkardık, bekliyoruz...” yükselmesini sebep göstererek fiyat artırmaları nedeniyle ameliyatlar ocak ayından bu yana durmuştur. Bakanlığın firmalarla halen anlaşamaması sonucu ameliyatsız boşa geçen her dakika çocuklarımızın aleyhine işlemektedir. SGK ve tıbbi cihaz firmaları arasındaki anlaşmazlığın bir an önce giderilerek çocukların ameliyat olmasını sağmak sosyal devletin görevidir. Ayrıca ameliyatlarının yapılmaması Türkiye’nin de taraf olduğu BM Engelli Kişilerin Hakları Sözleşmesi’ne ve Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne aykırıdır. Çocuklarımız sessizliğe mahkum edilemez.” ABD’Lİ VE İSVİÇRELİ İKİ DAĞCI YORGUNLUKTAN YAŞAMINI YİTİRDİ Everest’te acı son 1953’te Edmund Hillary ve Şerpa Tenzing Norgay tarafından ‘fethedilen’ Everest’e o zamandan beri 6 binden fazla dağcı tırmandı, bunların en az 311’i bu tutku uğruna can verdi. Koronavirüs pandemisine rağmen dağcılık tutkusunu dizginleyemeyen bir ABD’li ile bir İsviçreli, dünyanın en yüksek zirvesinde yorgunluktan can verdi. Dünyanın çatısı diye nitelenen Everest Dağı’na tırmanışı organize eden Seven Summit Treks şirketi, İsviçreli Abdul Waraich (41) ile ABD’li Puwei Liu’nun (55) 8 bin 849 metre yüksekliğindeki “dünyanın çatısına” tırmandıktan sonra yamaçlarından aşağı inerken yorgunluktan öldüklerini duyurdu. Reuters’e konuşan şirket yöneticisi Thaneshwar Guragai, “Gıda malzemesi ve oksijen götüren ilave Şerpalarla yardıma koştuk, ama maalesef dağcıları kurtaramadılar” dedi. Olayla ilgili Instagram’dan paylaşım yapan Şerpa Chhang Dawa, Waraich’in zirveye ulaştıktan sonra aşağı inerken güney zirvesi yakınlarında öldüğünü, Liu’nun ünlü Hillary Step kayalığına ulaştığını, fakat zirveye varamadan kar körlüğü ve yorgunluk nedeniyle zirveye en yakın kamp olan 7 bin 900 metre yükseklikteki Kamp 4’e geri iniş yaptığını ve burada öldüğünü aktardı. l Haber Merkezi