Katalog

10 7 NİSAN 2021 ÇARŞAMBA DOLAR AVRO STERLIN FAİZ BORSA ALTIN CUMHURİYET EKONOMİ ALTIN 24 AYAR 8.1420 0.02 kuruş 9.6450 0.05 kuruş 11.2650 0.01 kuruş 18.56 sabit 1425 17.03 puan 3072.02 28.68 lira 454.96 4.57 lira SGK verilerine göre 2020’de 177 bin işçinin tazminatsız çıkarılmasının bahanesi oldu İşverenden Kod 29 kıyımı İşten çıkarmanın yasak olduğu 2020 yılında işverenin bahanesi Kod 29 oldu. Sosyal Sigorta Kurumu (SGK) verilerine göre 177 bin işçi, “ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davrandığı” gerekçesiyle tazminatsız işten çıkarıldı. DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu, “Sadece işverenin beyanını esas alan bu uygulama en azından pandemi döneminde durdurulmalıdır” dedi. Türkiye Devrimci İşçi Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSKAR) tarafından Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) CİMER kanalıyla iletilen Kod 29 DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu, işverenin işçiyi tazminatsız işten çıkarmak için Kod 29’u suiistimal ettiğini söyledi. Uygulamanın değiştirilmesini istedi. sorusuna cevap geldi. Salgın nedeniyle mayıs ayına kadar işten çıkarma yasağı bulunmasına rağmen 177 bin işçinin işten atılmasına bahane olan “Kod 29” maddesi nedeniyle, işçiler ne tazminat alabildi ne de işsizlik fonu ödemelerinden yararlanabildi. SGK’den elde edilen verilere göre işten çıkarılanların 34 bin 145’i kadın, 142 bin 517’si erkek. Bu madde uzun yıllardır tartışılıyor ve sadece işveren beyanına dayandığı için işçinin kıdem ve ihbar tazminatı haklarını ödememek için suiistimal ettiği eleştirisi yapılıyor. Kadınlar mağdur DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, bu maddenin işten çıkarma yasağını delmek için bir kaçış noktası olarak kullanıldığını dile getirdi ve şunları söyledi: “Kod 29 bir kara liste. Özellikle kadın işçiler bu madde ile işten çıkarıldıktan sonra büyük bir toplumsal baskıya maruz kalıyor. Yeni iş bulmakta zorlanıyor. Bu konuda sadece işverenin beyanı esas alınıyor ve işçiye hiçbir şey sorulmadan insanlar damgalanıyor. Biz öncelikle pandemi döneminde salgının etkileri son bulana kadar Kod 29 uygulamasının durdurulmasını, daha sonra da işveren beyanını esas alan sistemin değişmesini istiyoruz.” SADE PİDE 4 TL Ramazan pidesi yüzde 28 zamlı İstanbul Fırıncılar Odası ile İstanbul Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği arasındaki görüşmeler sonucunda İstanbul’da bu yıl 365 gram sade pide 4 TL’den, 365 gram susamlı yumurtalı pide ise 5 TL’den satılacak. Geçen sene pide, 350 gram olarak 3 TL’den satılmıştı. Sade ramazan pidesi yüzde 28, susamlı yumurtalı olanı ise yüzde 37 zamlandı. İBB Halk Ekmek 365 gramlık pideyi 1.5 TL’den satacağını duyurdu. Öte yandan İzmir’de 250 gram pidenin 3 liradan satılacağı belirtildi. Tek tip satılacak olan ramazan pidesinin fiyatının, 12 Nisan tarihinden itibaren geçerli olacağı öğrenildi. l Ekonomi Servisi KENDINI AĞACA ASTI Borçlar 30 yaşında intihara sürükledi Adana’da Alper D. (30), çalıştığı Şakirpaşa Havalimanı yakınlarında kendisini ağaca asarak yaşamına son verdi. Havalimanında yer hizmetlerinde çalıştığı öğrenilen 2 çocuk babası Alper D’nin, tefeciden para alıp ödeyemediği ve ailevi problemleri olduğu gibi nedenlerden dolayı intihar etmiş olabileceği öne sürüldü. l DHA Turizmciler, ‘Kredi ötelemesi ile ayakta kalmak imkânsız’ diyor Oteller haraç mezat ESRA ALUS Turizmci, salgında destek olarak sadece kredi ötelemeleri yapıldığını belirterek “Aşırı faiz yükü altına girdik. Tesislerimiz tehlikede. Ayakta kalmakta zorlanıyoruz” diyor. İşten çıkarma yasağının bitmesiyle de mayıstan itibaren sektörde çalışanların yaklaşık yüzde 60’ının işsiz kalabileceği belirtildi. Turizm sezonu yaklaşırken üçüncü dalganın da belirsizliğini yaşayan turizm sektöründe endişeler arttı. Sektörün farklı alanlarında faaliyet gösteren turizmcilerin ortak korkusu ötelenen kredilerin ödeme vaktinin de yaklaşması. Bodrum Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (BOYD) Başkanı Serdar Karcılıoğlu, sektörün borç yükü altında olduğunu belirterek,“Sektörün şu anki kredi yükü 6.5 milyar dolar. Bunun 1.5 milyar doları takibe uğramış durumda. Sektör birtakım ötelemelerle aşırı derecede faiz artışını kabul ederek ayakta durmaya çalışıyor” dedi. Rezervasyonlarda yüzde 70’lik bir düşüş olduğunu dile getiren Karcılıoğlu, şunları söyledi: “Son yıllarda yaşadığı olumsuz gelişmelerle borç ve kredi yükü altında yaşam savaşı veren otelciler şimdi de pandemi belasıyla yara aldı. Bu sektörü ayakta tutmak hükümetlerin stratejik önceliği olmalıdır. Bu sektörü sadece kredi teşvikleriyle ayakta tutamayacağımız belli oldu. Büyük meşakkatle yetiştirdiğimiz turizm profosyonellerimizi, tur rehberlerini, yatırımcılarını ve tesisleri kaybetmekle karşı karşıyayız. Ayağı yere basan çözümlere ihtiyaç var.” İngiltere’den kötü haber Turizmcinin gözünü çevirdiği İngiltere, vatandaşlarına uyguladığı kısıtlamayı 17 Mayıs’ta kaldıracağını açıklamıştı. Ancak İngiltere Başbakanı Boris Johnson, İngiltere’nin yurtdışı uçuşlarının ertelenebileceğini duyurdu. Körfez fırsatçıları Sonkar Turizm A.Ş Yönetim Kurulu Üyesi Aykan Ceylan, deniz kenarındaki otellerin el değiştirmeye başladığını belirterek “Zor durumdaki otelleri Katarlı, Dubaili, Kuveytliler ucuz fiyatlara alıyor. Oteli kapamak da çözüm değil, çünkü şehir vergisi, yıllık emlak vergileri alınmaya devam ediyor. Firmaların yüzde 40’ına yakınının batacağını düşünüyorum” dedi. Er Yatırım ve Turizm Genel Müdürü Ferzan Çelikkanat ise firmaların borç yapılandırmasının yeterli olmadığını açıkladı ve “Geçen yıl 30 milyar dolar kayıp yaşandı. Döviz dalgalanması bizleri çok yoruyor. Finansal kriz daha derinleşmeden ciddi önlemler alınmalı ve borçlar faizsiz şekilde ötelenmelidir. İşletmeler gelir olmadığı için borcu çeviremiyor” dedi. ‘İŞÇIYE TAZMINAT BILE VEREMEZLER’ Sonkar Turizm AŞ Yönetim Kurulu üyesi Aykan Ceylan, işten çıkarma yasağı bittiğinde yüzde 60 istihdam kaybı yaşanacağını, üstelik işletmelerin işçinin tazminatını bile veremeyeceğini belirterek “Turizm sektörü döviz kazandığı için dövizle kredi aldı. Döviz patlayınca 5 milyon Avro kredi almış yatırımcının borcu 10 milyonu geçti. Turizmci borcunu ödese de kapayamadı. Döviz borcunu TL’ye çevirmek ise yasak. 3 ayrı yapılandırma geldi ama yeterli olmadı. Kur baskısı üzerine bir de pandemi geldi” dedi. TEKLİFE ÇAĞRI HİZMET ALIMLARI (TEK ZARFLI İHALE SÜRECİ) İHALE İLANI Ülke: Türkiye Proje Adı: Geçici Koruma Altındaki Suriyeliler ve Türk Vatandaşları İçin İstihdam Desteği Projesi Sözleşme Başlığı: İŞKUR Sanal Fuar ve Sanal Etkinlik Platformu Hizmeti Alım İhalesi Hibe No.: TF0A5478 RFB Referans No.: FRIT1ISKURWBTH05 1. Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı, Geçici Koruma Altındaki Suriyeliler ve Türk Vatandaşları İçin İstihdam Desteği Projesi’nin giderlerinin karşılanması için Dünya Bankası’ndan finansman temin etmiştir ve söz konusu finansman tutarlarının bir bölümünü İŞKUR Sanal Fuar ve Sanal Etkinlik Platformu Hizmeti Alımına ilişkin sözleşme kapsamındaki ödemeler için kullanmayı düşünmektedir. İhale süreci Dünya Bankası’nın Satın Alma Düzenlemelerine tabi olarak gerçekleştirilecektir. 2. Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı, İŞKUR Sanal Fuar ve Sanal Etkinlik Platformu Hizmeti Alımı İhalesi için uygun isteklileri kapalı zarf teklif vermeye davet etmektedir. 3. İhale, Dünya Bankası’nın Temmuz 2016 (Kasım 2017,Ağustos 2018) tarihli IPF Borçluları için Satın Alma Düzenlemelerinde (“Satın Alma Düzenlemeleri”) belirtilen şekilde Teklife Çağrı (RFB/NPP) duyurusu yapılarak açık ihale yöntemiyle gerçekleştirilecek olup Satın Alma Düzenlemelerinde tanımlanan tüm İsteklilere açıktır. 4. İlgilenen uygun İstekliler, Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü Destek Hizmetleri Başkanlığı’ndan daha fazla bilgi alabilir ve aşağıda belirtilen adreste Emniyet Mahallesi Mevlana Bulvarı No:42 Yenimahalle Kat:12 Ankara mesai saatleri içerisinde 08:30 ile 17:00 saatleri arasında ihale dokümanını inceleyebilir. 5. İlgilenen istekliler, aşağıdaki adrese yazılı olarak başvurarak ve 200,00 TL tutarındaki geri ödemesiz bir ücreti ödemek koşuluyla, İŞKUR Sanal Fuar ve Sanal Etkinlik Platformu Hizmeti Alımına yönelik olarak hazırlanan ihale dokümanını temin edebilirler. İstekliler ihale dokümanı satış bedeli tutarını; Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğünün Türkiye Halk Bankası Ankara Kurumsal Şubesi nezdindeki TR07 0001 2009 4520 0079 0000 50 (ihale kayıt numarası ile beraber ihale doküman bedeli olduğuna ilişkin açıklama belirtilerek) numaralı hesabına yatırdıklarına dair dekontu İdareye sunmak suretiyle ihale dokümanını satın alabilirler. İhale dokümanı isteyenlere karşı ödemeli kargo yoluyla gönderilecektir. 6. Tekliflerin en geç 07 Mayıs 2021 tarihi Saat 11:00’e kadar aşağıdaki adrese (Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı Emniyet Mahallesi Mevlana Bulvarı No:42 Kat:12 Yenimahalle Ankara) teslim edilmesi gerekmektedir. Elektronik Tekliflere izin verilmeyecektir. Geç teslim edilen Teklifler değerlendirmeye alınmayacaktır. Teklifler 07 Mayıs 2021 tarihi Saat 11:15’de aşağıda belirtilen adreste (Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı Emniyet Mahallesi Mevlana Bulvarı No:42 Yenimahalle Ankara) İsteklilerin temsilcilerinin ve katılmak isteyebilecek başka tarafların huzurunda açılacaktır. 7. Tüm tekliflerin beraberinde 40.000 TL (Kırkbin Türk Lirası), Geçici Banka Teminat Mektubunun sunulması gerekmektedir. 8. Yukarıda atıfta bulunulan adres(ler) aşağıda verilmiştir: Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü, Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı Emniyet Mahallesi Mevlana Bulvarı No:42 Kat:12 Yenimahalle Ankara Türkiye Tel: +90 (312) 216 30 00 Faks: +90 (312) 322 83 82 eposta: [email protected] Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1350630) T.C. HATAY 1. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ’NDEN Esas No:: 2020/1957 Karar No.: 2021/105 Sanık: Ammar ALJUNDI, Hanı ve Afaf oğlu, 1974 Suriye doğumlu, Suç:4733S.Y Aykırılık Suç yeri: Hatay/Merkez Suç tarihi: 18/06/2008 Karar Tarihi: 19/01/2021 Kanun maddesi:4733 S.Y Aykırılık Verilen ceza:Uyarlama yargılaması sonucunda infazın devamına karar verilmiştir. Yukarıda özeti yazılı kararın Tebligat Yasasının 28 ve müteakip maddeleri gereğince Gazetede ilanına, ilan tarihinden itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sayılacağı, tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içindekararı veren mahkemeye veya bulunulan yer Asliye Ceza Mahkemesine verilecek bir dilekçe veya tutanağa geçirilmek koşulu ile zabıt katibine beyanda bulunmak suretiyle Hatay Nöbetçi Ağır Cezanezdinde itiraz edilebileceği,yasal bir başvuru olmadığı takdirde kararın kesinleşeceği hususları ilanen tebliğ olunur Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1350761) Merkez Bankası denetimi Merkez bankalarının bağımsızlığı, ekonomideki önemli yerleri, şeffaflığı, hesap vermeyi, denetimi de zorunlu kılar. MB’lerin yönetim ve denetiminde hükümet, yasama organı, bankalar, izlenen politikadan etkilenen iş âlemi de söz sahibi olmayı amaçlar. Para politikasının hükümetçe belirlenmesi, politikayı yürütücü, uygulayıcısının da MB’nin oluşu, denetimin hükümetçe yapılmasının gerekçesini oluşturur. MB’lerin izledikleri politikalar, ekonominin tümünü, toplumun refah düzeyini de etkilediğinden, halkın temsilcisi olan yasama organının da MB faaliyetine ilgisi ve bu bağlamdaki yetkisi artmaktadır. Dünyanın etkili merkez bankaları ABD ve Avrupa Merkez Bankası (ECB) örneklerinden yararlanarak MB’lerde denetim etkinliği irdelenmiştir. ABD merkez bankacılığı, 12 bölgesel merkez bankasından oluşan bir sistemdir (Federal Reserve System Fed). Sistemin etkili ve yetkili organı yedi üyeden oluşan Guvernörler Kurulu, bölgesel merkez bankaları arasında eşgüdümü sağlamakta, denetlemekte, para politikasının ana ilkelerini belirlemektedir. Kurul üyeleri, ABD başkanı tarafından, Senato’nun onayı ile tek dönemli 14 yıl süreyle atanmaktadır. Başlangıçta Fed, yasama organı Kongre (Senato ve Temsilciler Meclisi) arasındaki ilişki, bilgilendirme düzeyinde biçimsel olmuş, izlenen politika tartışılmamıştır. Enflasyonun hızlanması, işsizliğin artması üzerine, 1970’li yılların başlarından itibaren Kongre’nin para politikasına dikkati artmış, Fed’e de faaliyetlerine ilişkin hesap verme zorunluluğunu getirmiştir. Kongre, Fed’den izleyen yıla ilişkin para ve kredi büyüklük hedeflerini, istihdam ve büyümeye yönelik planlarını açıklamasını talep etmektedir. Fed, para politikası konusunda yasama organını bilgilendirme, bazı konularda onayını almak gereğini duymakta, Kongre’nin verdiği yetki çerçevesinde düzenleyici yönetmelikler (regulation) çıkarmaktadır. 2010 yılında kabul edilen Dodd Frank Wall Street Reform and Consumer Protection Act yasasıyla Fed’e, varlık alım programı, şirket kurtarma operasyonu çerçevesinde menkul değerlerini aldığı, kredilendirdiği kurumları açıklamak yükümlülüğünü getirmiştir. Yasama organının Fed üzerinde denetleme ve yönlendirme etkisi giderek artmaktadır. Avrupa Merkez Bankası’nın en etkili hesap verme mercii Avrupa Parlamentosu’dur (AP) ECB, hesap verme bağlamında, Avrupa Parlamentosu’na, AB Konseyi ve Komisyonu’na geçmiş dönem faaliyetleri, izlediği para politikasına ilişkin yıllık rapor sunmakla yükümlüdür. ECB Guvernörü, AP’ye, salt çoğunluğunun bulunduğu özel oturumunda, yıllık faaliyet raporunu sunmaktadır. AP, Guvernörün sunumu sonrası, ECB’nin faaliyetini, izlediği politikayı değerlendirmek üzere genel görüşme açmaktadır. ECB Guvernörü ve Yönetim Kurulu üyeleri AP’nin çağrısı ya da kendi inisiyatifleriyle AP’nin yetkili komitelerine bilgi vermektedirler. Guvernör, yılda dört kez, AP’nin ECB ilişkilerinden de sorumlu Ekonomik ve Parasal İlişkiler Komisyonu’nca sorgulanmaktadır. Bankanın yıllık raporunun, AP’nin özel oturumunda sunumu öncesi, bankanın as başkanı bilgi vermek üzere Komite’ye davet edilmektedir. Komite, gerekli gördüğünde ECB’nin faaliyetleri hakkında bilgi almak üzere yönetim kurulunun diğer üyelerini de davet ederek sorgulamaktadır. KomiteECB toplantıları kamuya açık olduğu gibi, toplantı tutanakları da aynen yayımlanarak kamuoyu bilgilendirilmektedir. Ülkemizde güçlendirilmiş parlamenter sistem oluşturulurken Merkez Bankası’nın bağımsızlığını, denetim etkinliğini artırıcı düzenleme yapılabilir. Merkez Bankası’nın, siyasal baskılara, sık yasal değişikliklere karşı korumak amacıyla anayasal kurum olarak oluşturulması; Bankanın üst düzeyine yapılacak atamalarda TBBM’nin ön onayının alınması; Üst düzey yönetici atamalarında görev sürelerinin, tek dönemli olarak uzun süreli belirlenmesi; Yönetim kurulu (idare meclisi, banka meclisi) üyeleri seçiminin dönüşümlü olması, tüm üyelerin eşanlı değiştirilmemesi; Üst düzey yöneticilerin görevden alınmalarının; fiziki, mental olarak görev yapamayacaklarına ilişkin rapor alınması, yüz kızartıcı, devletin güvenliğine karşı suç işleme konusunda ciddi kanıtların bulunması, aleyhe icra takibi yapılması gibi belli koşullara bağlanması; Bankanın hesap verme mercinin TBMM olması, ilgili kurul, komite tarafından banka yöneticilerinin bilgi vermek üzere periyodik olarak davet edilmesi, sorgulanması yapılacak düzenlemede göz önünde tutulmalıdır. Öykünme, görüntü vermek değil de etkin çalışan, yasal, kurumsal, işlevsel, finansal, örgütsel bağımsızlığı olan MB amaçlanıyorsa, yasal düzenleme yanı sıra, üst düzey yönetici olarak atanacak kişilerde eğitim, bilgi, deneyim, ilkeli, tutarlı davranış, kamuya güven verme gibi kişisel nitelikler de aranmalıdır.