Katalog

OTOMOBİL/HABER 13 19 NİSAN 2021 PAZARTESİ ‘Çip krizi ikinci el fiyatlarını artırabilir’ Otomotiv sektörünün en büyük veri ve ikinci el fiyatlandırma şirketi Cardata, ikinci elde tüketiciler tarafından en çok talep gören otomobil modellerinin güncel listesini paylaştı. Buna göre, ikinci elde en çok tercih edilen modeller listesinin başını Renault Megane çekti. Tüketiciler tarafından en çok tercih edilen ikinci araç Fiat Egea olurken üçüncü araç modeli Fiat Linea oldu. Bu modelleri sırasıyla Renault Symbol, Volkswagen Polo, Ford Fiesta ve Renault Clio takip etti. Cardata araştırmasında, tüketicilerin özellikle ikinci el araçlarda dizel otomatik versiyonlu modelleri tercih etmeye devam ettiği de öne çıkan ayrıntılar arasında yer aldı. Cardata Genel Müdürü Hüsamettin Yalçın, alınan tedbirlerin ikinci el araçlara olan talebi bir miktar daha erteleyeceğini ancak devamında ikinci el araca yüksek bir ilgi olacağını belirtti. Mevcut durumda ikinci el fiyatlarını artıracak iki önemli etken olduğuna işaret eden Hüsamettin Yalçın, çip krizinin büyümesinin ikinci elde 2020 yılında olduğu gibi bir fiyat artışına neden olabileceğini dile getirdi. Bununla birlikte, kısıtlamaların kalkmasıyla sıfır ve ikinci el araca olan ilginin artacağına dikkat çeken Hüsamettin Yalçın, “Havaların ısınmasıyla insanların daha fazla dışarıda hareket edip araçlarına binip veya yeni araç satın alıp seyahat edecekleri bir döneme doğru gidiyoruz. Bu reaksiyon şu an için yeni pandemi tedbirleri neticesinde elbette bir süre daha ertelenecektir. Vaka sayılarının normale dönmesiyle de söz konusu hareketlilik başlayacaktır. Bunun sonucunda, daha fazla sıfır ve ikinci el araç satın almaya yönelim olmasını, ikinci el araç fiyatlarının ise yükselmesini bekliyoruz” dedi. İkinci el araca olan talebin Kasım 2020 itibarıyla düşüşe geçtiğini hatırlatan Cardata Genel Müdürü Hüsamettin Yalçın, “Talepteki düşüş neticesinde ikinci el araç fiyatları ortalama yüzde 20 azalmıştı. Açıklanan yeni kısıtlama tedbirleriyle birlikte ikinci elde pazarın bir süre daha bu şekilde devam edeceğini öngörebiliriz. Diğer taraftan, önümüzdeki dönemde ikinci el araç fiyatlarını yukarı yönlü etkileyecek iki önemli konu var. Bunlardan ilki çip krizi. Çip kaynaklı tedarik sorununun, geçen sene pandemi nedeniyle sıfır araç tedarikinde yaşanan kriz kadar büyümeyeceğini tahmin ediyoruz. Ancak, kriz yayılır ve tedarik zincirinde global aksamalar olup da araç üretilemezse, talep geçen yıl olduğu gibi yine ikinci el araca kayacaktır. Bu da tıpkı geçen sene olduğu gibi ikinci el araçların fiyatının yükselmesine neden olabilir” değerlendirmesinde bulundu. Elantra daha estetik VESPA 75 YAŞINDA Motosiklet dünyasının ikonik markası Vespa, 75 yılı geride bıraktı. Üretildiği her dönem kendine has İtalyan stiliyle ve sahip olduğu teknolojiyle fenomen olan Vespa, 75. yaşını da çok özel versiyonlarla kutluyor. Bu kapsamda Vespa, sevilen modelleri Primavera ve GTS’nin tasarım ayrıntılarıyla dikkat çeken 75. yıl versiyonlarını motosiklet severlerle buluşturdu. “Giallo 75. Yıl” adlı özel bir metalik sarıyla hazırlanan yeni seri, Vespa’nın hem mirasını hem de yenilikçi ruhunu yansıtıyor. Özel versiyonlarda yer alan 4.3 inç TFT renkli ekran, dijital gösterge paneli ve Vespa MIA akıllı telefon bağlantı sistemi de günümüz kullanıcılarının ihtiyaçlarına cevap veriyor. Vespa 75. yıl versiyonlarıyla birlikte, el dikimi ipek fular, Vespa plaketi, kullanıcı kitabı ve koleksiyon kartpostallarını içeren özel bir kit de hediye ediliyor. Markanın kompakt sınıfta yer alan otomobili olan Elantra 7. nesliyle karşımıza çıktı. Yılın ilk çeyreğinden sonra yeni modellerini tanıtacağını açıklayan Güney Koreli marka Hyundai, bu serüvene Elantra modeliyle başladı. İlk kez 1990 yılında tanıtılan ve akabinde satışa sunulan Hyundai Elantra, 30 yılda 15 milyon adetten fazla satmış. Elantra, Hyundai’nin 3. jenerasyon K3 platformu üzerine inşa edilmiş. Bu platform üzerine inşa edilen farklı modellerde olacak. Bu platform bir öncekine göre 45 kg daha hafif ve aks mesafesi de 20 mm daha uzun. Bunun arka koltuk diz mesafesine katkısı ise 60 mm daha fazla olarak belirtiliyor. Yeni Elantra’nın toplam uzunluğu 30 mm ve dingil açıklığı da 22 mm artarken toplam genişlik ise 25 mm artırılmış. Yükseklik 10 mm alçalırken ön kaput ise neredeyse 50 mm geriye doğru kaydırılmış. Aracın içine göz attığınızda ise yeni tip direksiyon simidi ve dijital ekrandan oluşan göstergeler dikkat çekiyor. Yeni estetik çizgiler, aracın iç mekanında da tüm tabuları yıkan bir düzeyde karşımıza çıkıyor ve alışılagelmiş Hyundai modellerinden daha farklı bir Elantra’nın rakiplerinden daha cüretkar olmasını sağlıyor.Hyundai Elantra, tasarımı ve estetik iç mekanıyla C sedan segmentinde fark yaratırken aynı zamanda ailelerin geniş bagaj ihtiyacını da rahatlıkla karşılıyor. Bagaj hacmi, bir önceki jenerasyona göre 16 litre daha fazla alan sunarak tam 474 litreye çıkıyor Türkiye’de ilk etapta tek motor seçeneği ile satışa sunulacak olan Elentra’da 123 beygir gücünde 1.6 litre atmosferik beslemeli motor yer alıyor. Araç otomatik CVT şanzıman veya 6 ileri manuel olarak satılacak. Türkiye’de “Style”, “Style Comfort”, “Smart”, “Elite” ve “Elite Plus” olmak üzere beş farklı donanım seviyesiyle satılan otomobilin, başlangıç fiyatı 231.500 TL. Sportif ve dinamik bir görünüşe sahip otomobilin en üst donanım seviyesi olan Elite Plus ise 410.000 TL. Toyota spor otomobili yeni GR 86’yı tanıttı Toyota, GR ürün gamının en yeni üyesi spor otomobil GR 86’nın dünya tanıtımını gerçekleştirdi. Önden motorlu ve arkadan itişli GR 86’nın global bir model olarak Avrupa’da da satışa sunulması planlanıyor. GR 86’da yer alan yeni hafif dört silindirli motorun hacmi 2.4 litreye yükseltildi ve böylece performansı da selefine göre arttı. GT86’ya göre gövde sertliği yüzde 50 civarında artırılan yeni araç daha keskin yol tutuşa ve daha iyi yönlendirme kabiliyetine sahip olacak. TOYOTA GAZOO Racing’in motorsporları deneyiminden faydalanarak geliştirilen araçtaki ön hava kanalları ve yan paneller gibi fonksiyonel aerodinamik parçalar ile birlikte, GR 86’nın sınıfının en iyi yol tutuşa ve dengeye sahip olması hedefleniyor. Elektriklide lüksün yeni adı MercedesEQ markasının lüks sınıftaki tamamen elektrikli ilk otomobili EQS, tanıtıldı. 770 kilometreye kadar (WLTP) menzil sunabilen ve 300 kilometreye kadar (WLTP) menzil için 15 dakikada şarj edilebilen EQS modelinin, 2021’in son çeyreğinde Türkiye’de satışa sunulması planlanıyor. “Amaca Yönelik Tasarım” yaklaşımıyla 0.20 Cd’lik aerodinamik katsayıya ulaşılan EQS, dünyanın en aerodinamik seri üretim otomobili oluyor. Opsiyon olarak önde ve arkada otomatik konfor kapılar sunuluyor. Sürücünün araca yaklaşmasıyla ilk olarak kapı kolları yuvasından dışarıya çıkıyor. Kullanıcı daha da yaklaştığında sürücü kapısı otomatik olarak açılıyor. Donanıma bağlı olarak, 350 adede kadar sensör, EQS’nin işlevlerini izliyor veya aracın çevresiyle eşleşiyor. Buna antenler dahil bile değil. Artırılmış gerçeklik destekli headup display, opsiyonel olarak alınabilen 10 derece dönebilen arka tekerlekler gibi güncel SSınıfı’ndaki teknolojiler, EQS’de de mevcut. Söz konusu arka tekerleklerin dönebilmesi ile bu dev gibi araç, ASerisi hatchback kadar manevra yeteneğine sahip oluyor. Kodiaq yenilendi Markanın SUV atağını başlatan model olarak tanımlanan Kodiaq, 2016 yılında yollara çıkmıştı. Üretimi Çek Cumhuriyeti’ndeki Kvasiny fabrikasının yanı sıra Çin, Hindistan ve Rusya’da gerçekleştirilen model, 60 farklı pazarda yer alıyor. Toplamda 600 bin adedin üzerinde satışa ulaşan Kodiaq, Türkiye’ye yalnızca Kvasiny fabrikasından getirilecek. Makyajlanan Kodiaq’ın ön bölümü yeniden tasarlanmış. Aracın kaputu yükseltilmiş ve yeni bir ön panjur kullanılmış. Ön farları daha dar dizayn edilmiş SUV’da LED farlar standart olarak sunulmaya başlanmış ve FULL LED ön far grubu Matrix özellikli olarak gelecek. 17 ile 20 inç arasında değişen yeni jantlar, yeniden tasarlanan ön ve arka tampon, yeni parlak siyah arka spoyler makyajlanan Kodiaq’ın dış görünümünde dikkat çeken diğer noktalar. Aracın arka tasarımında ise spoyler üzerinde yer alan üçüncü stop lambası ve daha dar tasarlanan cam dinamik görünümü artırmış. Skoda’nın önemli kozlarından biri olan aracın iç mekânında yeni dekoratif şeritler, kontrast yaratan ek dikiş detayları ve geliştirilmiş LED ambiyans aydınlatma dikkat çekiyor. 7 koltuk seçeneği de bulunan araçta donanıma göre 8 veya 12 inç ekran bulunuyor. Adaptif Hız Sabitleyici, Şerit Değiştirme Asistanı, Şerit Takip Asistanı, Geri Manevra Uyarı Asistanı gibi pek çok aktif güvenlik destek sistemine sahip yeni Kodiaq’ın, 150 ile 245 beygir arasında değişen güçlere sahip İki dizel ve üç benzinli motor seçeneği bulunuyor. Türkiye’de temmuz ayında satışa sunulacak araçta 1.5 TSI 150 beygirlik güç ünitesi görev yapacak ve 7 ileri DSG şanzımanla kombine edilecek. Ürün gamının en üst seviyesini ise 2.0 TSI 245 beygirlik RS versiyonu temsil edecek. CHP’LI VELİ AĞBABA: Covid19 meslek hastalığı sayılmalı ERDEM SEVGİ CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, emekçilerin pandemi sürecinden olumsuz etkilendiğini kaydederek “Ekonomik tedbirlerin yetersizliği ve yönetiminin başarısızlıkları enflasyon, vergi ve zam olarak emekçinin cebine yansıdı. Büyük şirketlere vergi muafiyeti sağlanırken emekçinin payına sömürü ve yoksulluk düştü” ifadelerini kullandı. Ağbaba, CHP Emek Büroları’nın emekçiler adına 15 talebini sıralayarak “Tüm işçiler aşılanmalı, Covid19 meslek hastalığı sayılmalı, asgari ücretten vergi alınmamalı” dedi. CHP’li Ağbaba, pandemi sürecinin yarattığı ekonomik sorunların en çok emekçileri etkilediğini belirterek “Kod29’dan işten atılmalar, ücretsiz izin uygulaması, sağlıksız çalışma koşulları, gelir kaybı, işsizlik ve artan yoksulluk milyonlarca emekçiyi olumsuz etkiledi. Ekonomik tedbirlerin yetersizliği ve yönetiminin başarısızlıkları enflasyon, vergi ve zam olarak emekçinin cebine yansıdı. Anlık tedbir ve yasaklama kararlarıyla iktidar emekçiyi hiçbir şekilde umursamadığını tekrar ve açıkça gösterdi” diye konuştu. Ağbaba, büyük şirketlere sağlanan vergi muafiyetleri ve destekleri anımsatarak “Pandemide emekçinin payına daha fazla sömürü ve yoksulluk düştü. 128 milyar doları yok edenler, milyonlarca emekçinin ve yurttaşın yoksullaşmasından ve gelir kaybı yaşamasından birinci derece sorumlu. Bu para işçilerin ve emekçilerin alın teri ve çocuklarının geleceği” dedi. Ağbaba, yaklaşan 1 Mayıs öncesinde CHP Emek Büroları’nın emekçiler adına 15 talebini de şöyle sıraladı: n Zorunlu üretim ve hizmeti sürdüren tüm işçilere öncelikli aşı hakkı tanınmalı. n Covid19, çalışanlar için meslek hastalığı olarak kabul edilmeli. n İşten çıkarma yasaklarında istisnalar kaldırılmalı, KOD29 yasaklanmalı. n Ücretsiz izin köleliğine son verilmeli. n Faaliyetleri etkilenen işyerleri için kısa çalışma ödeneği pandemi sonrasına kadar devam etmeli. n Kısa çalışma ödeneğinden yararlanma koşulu olan son 3 yıl, 450 gün prim ödeme ve son 60 gün kesintisiz hizmet şartı ortadan kaldırılmalı. Tüm çalışanlar ödenek kapsamına alınmalı, ödeneğin alt limiti 2 bin 825 TL olarak belirlenmeli. n Kısa çalışma ve ücretsiz izin desteği kapsamındaki işçilerin emeklilik sigorta primleri merkezi bütçe tarafından karşılanmalı. ‘Sömürü aracı olmamalı’ n Asgari ücretten vergi kesintisine son verilmeli. n İşsizlik Sigorta Fonu’nun maddi kaynakları sadece işçiler için kullanılmalı, işverenlere yönelik teşvik ve desteklere son verilmeli. n Sendika ve toplusözleşme hakkının önündeki tüm engeller kaldırılmalı. n Uzaktan çalışmada işçilerin hakları belirlenmeli, sömürü aracına dönüşmesine izin verilmemeli. n Kayıt dışı çalışan işçiler bu süreçte korunmalı ve kayıt altına alınarak desteklenmeli. n Tüm temel tüketim ve ihtiyaçlar üzerindeki vergiler kaldırılmalı. n Düzensiz ve keyfi sosyal yardımlar yerine asgari gelir desteği sağlanmalı. n En düşük emekli aylığı en az 2 bin 825 TL’ye yükseltilmeli, emekli ikramiyeleri bu yıl için en az 1500 TL olmalı. l ANKARA MURAT ÜLKER: Muhafazakâr olmak tutuculuktur Yıldız Holding Yönetim Kurulu üyesi Murat Ülker, “İslam dini ilericidir. Muhafazakâr olmak tutuculuktur. Bu ise Müslümanlık değildir. Bu nedenle kendimi ‘tutucu’ olarak tanımlamıyorum. Maddi ve manevi hayat ayrımım söz konusu değil, çünkü tek hayatım var” ifadelerini kullandı. Yıldız Holding Yönetim Kurulu üyesi Murat Ülker, kişisel web sitesinde, “Babamın Tavsiyesiyle Dinimi Hep Nasıl Yaşadım?” başlıklı bir yazı kaleme aldı. “Din konusunda babamın önemli bir tavsiyesi vardı: ‘Oğlum biz kitapta yazılanı okuyalım, yapalım.’ Ben babamdan öyle gördüm. Biz de aynısını yapalım derim” diyen Ülker, inancı ile uyumlu yaşadığını belirterek yazısının devamında şu ifadeleri kullandı: “Ama yaşadığımız çelişkiler oluyor tabii; mesela bizim dinimizde faiz haram; işimizi yaparken de kısmen faizli finansman kullanmak zorunda kalıyoruz. İşimizin aslı helal ama bazı iş yapış şeklinde faiz bulaşıyor. Bundan kaçınmanın yolu: İş yapmamaktı! Zira bizim ihtiyacımızı global kurallar çerçevesinde karşılayabilecek faizsiz kurumlar hâlâ yok. Zaten tüm global sistem böyle olunca bu durumdan kaçınmanın da pek imkânı yok.” Ülker, yazısının devamında şunları kaydetti: “Yapı itibarıyla hiçbir şeyin olduğu gibi muhafazasına inanmıyorum. Terakki’ye, yani sürekli gelişmeye inanıyorum. Zaten dinim İslam da bunu söylüyor. İslam dini ilericidir. Muhafazakâr olmak tutuculuktur. Bu ise Müslümanlık değildir. Bu nedenle kendimi ‘tutucu’ olarak tanımlamıyorum. Maddi ve manevi hayat ayrımım söz konusu değil, çünkü tek hayatım var. Yani evimde bir dini hayatım, dışarıda bir iş hayatım yok. İnancım ile uyumlu yaşıyorum. 2013 yılında bir basın toplantısında şöyle demiştim: Türkiye’de muhafazakâr işadamı olmak diye bir deyiş var. Buna katılmıyorum. Ülker; hiçbir zaman iş yapış ve tutuş biçimiyle tutucu olmadı. Çağın şartları neyse onu denedik. İşimizde her zaman o şartlara ayak uydurmaya çalıştık.”