06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMI DOLAR [email protected] AVRO STERLIN FAİZ BORSA 11 6 MART 2021 CUMARTESİ ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 7.5010 7.5 kuruş 8.9560 0.4 kuruş 10.3760 0.7 kuruş 16.01 0.48 puan 1.542 3.94 puan 2800.43 5.61 lira 410.56 63 kuruş Anayasa Mahkemesi’nin emeklilik hakkıyla ilgili kararı, yeni bir tartışma başlattı ‘Kıdem tazminatı’ karıştı Emekli maaşı talebi için “çalıştığı işten ayrılma” şartının iptali, bu hakkı kullanmak isteyen işçinin kıdem tazminatını nasıl alacağı konusunda belirsizlik yarattı. Anayasa Mahkemesi (AYM), 3 Mart’ta Resmi Gazete’de yayımlaÇünkü normalde bir işçinin emekliliği geldiğinde, dilekçesi verilir, işten çıkışı yapılır, nan kararıyla Sosyal SigortaSGK’ye başvurulur ve 3 ay sonlar Kanunu’nun (SSK) mülga 62. madde birinci fıkrasındaki “çalıştığı işten ayrıldıktan sonMUSTAFA ÇAKIR ra emekli maaşı bağlanırdı. Ayrıca kıdem tazminatı işçiye ödenirdi. Çalışmaya devam etmek ra” ibaresini anayasaya aykırı bula isteyenlerin de yeniden işe girişi yarak iptal etti. Bu, emeklilik hakkını pılırdı. Ancak AYM’nin kararından kazanan işçinin SGK’den maaş tale sonra bu işçi işten ayrılma dilekçebinde bulunabilmesi için çalıştığı iş si vermeyeceği için normalde kıdem ten ayrılma şartının iptali anlamına tazminatını alamaz. Ayrıca işveren geliyor. son dönemde olduğu gibi “Kod 29” Yargıda en az 2 yıl kapsamında “ahlak ve iyi niyet kurallarına uymadığı” gerekçesiyle işçiAYM’ye itiraz için başvuru yayi işten atabilir ve tazminat en azınpan Yargıtay Hukuk Genel Kurudan yargı süreci sonuna kadar yanar. lu, düzenlemenin çalışma hak ve öz Bu durumda kıdem tazminatının nagürlüğünü ihlal ettiğini ileri sürer sıl korunacağı önemli belirsizlik içeken, AYM de kararında emekli maa riyor. İşçi, yargıya başvurabilir ancak şı bağlanacak işçinin tahsis taleple o da 2 yıl sürer. rine SGK’nin en geç 3 ay içinde yazı Yine, AYM sadece SSK’de iptal kalı yanıt verilmesinin öngörüldüğünü rarı verdi. Kıdem tazminatı ise İş Yahatırlattı ve sigortalının yaşlılık aylı sası ve Yargıtay kararları ile güvence ğı talebinde bulunabilmesi için işten altında. AYM kararında İş Yasası’yla ayrılması gerektiği gözetildiğinde bağlantı kurmadığı için işveren hakbu kuralın, işçinin 3 aylık dönemde sız şekilde kıdem tazminatını ödeherhangi bir gelir elde edememesine mezse işçi yargıya başvurur ve tazyol açacağını vurguladı. Ancak iptal minatını alabilir. Bu nedenle iptal kakararının ardından uzmanlar ve sen rarının kıdem tazminatı için bir sodikacılar arasında “peki, işçinin kı nuç doğurmağı vurgulanıyor ama dem tazminatı ne olacak?” tartışma yargı süreçlerinin uzunluğu endişe sı başladı. kaynağı. l ANKARA Milyonlarca işçiyi ilgilendiren ve alınmasında büyük sorunlar yaşanan kıdem tazminatı, Türkiye’de çok yönlü bir tartışma konusu olmaya devam ediyor. Birikmişler ne zaman ödenecek? Bir diğer tartışma ise emekliliği gelen ama işten ayrılmayan ve kıdemini almayan bir işçinin, bir süre sonra “artık işten ayrılmak istiyorum” demesi halinde tazminatın ne olacağıyla ilgili yaşanıyor. İşveren, işçinin bu talebine “hayır, olmaz” derse, işçi buna karşılık daha önceden hak ettiği kıdem tazminatını almak isterse ve yine işveren “ben seni işten atmıyorum” derse ne olacak? İşçi kendi isteği ile ayrıldığına göre tazminatını alamayacak mı? Süreç yine uzun süren yargıya mı taşınacak? Ayrıca emeklilik işlemleri SGK’de genelde 3 ay sürüyor, sonrasında birikmiş maaşlar da ödeniyor. Bu karardan sonra “zaten işçi maaşını almaya devam ediyor, 3 aylık birikmişi de sonra verelim” denirse ne olacak? ‘Hakan Atilla istifa ediyor’ iddiası ABD’de Halkbank davası sebebiyle 28 ay hapis yattıktan sonra Türkiye’ye döndüğünde Borsa İstanbul Genel Müdürlüğü’ne getirilen Hakan Atilla’nın bu ay sonunda istifa edeceği iddia edildi. Bloomberg’in “yakın kaynaklara” dayandırdığı habere göre Atilla, 26 Mart’ta yapılacak yıllık toplantıdan sonra istifa edeceğini aktardı. Bloomberg’e konuşan kaynaklar, Atilla’nın izne çıktığını ve ilerleyen günlerde hissedarlar görüşene kadar geri dönmeyeceğini ifade etti. Borsa İstanbul’un, Atilla’nın izinde olduğunu doğruladığı öne sürüldü. Ekim 2019’da eski Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından Borsa İstanbul’a atanan Atilla, Halkbank’ta çalışırken İran’ın yaptırımlardan kaçmasına yardım ettiği gerekçesiyle ABD’de suçlu bulunmuştu. l Haber Merkezi Plastik hammadde tüketicileri vuruyor Türk Plastik Sanayicileri Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) Başkanı Yavuz Eroğlu, yüzde 150’ye yaklaşan hammadde zamlarıyla fabrikaların yangın yerine döndüğünü, bunun ambalajdan kıyafete birçok üründe fiyat artışı yarattığını ve tüketicinin de bu fiyatlardan direkt etkilendiğini açıkladı. Örnekler veren Eroğlu, 0.5 litrelik pet su şişesinde maliyetin yüzde 80’inin şişe, ayakkabı maliyetinin yüzde 50’sinin plastik taban/kaplama olduğunu belirtti. l Ekonomi Servisi Petrol üretiminde kısıtlama uzatıldı Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve birlikte hareket eden ülkelerde oluşan “OPEC+”, üretimindeki kesintilerin çoğunu nisan ayına kadar uzattı. Ancak pandemide daralan petrol talebinin toparlanma sürecinin hâlâ kırılgan olduğu görüşüyle Rusya ve Kazakistan’a küçük muafiyet sağlandı. Günlük kısıntı halen 7 milyon varil olurken, bu S. Arabistan’ın ek kısıtlamasıyla 8 milyon varile çıkıyor. Brent petrol dün 6368 dolar arası işlem gördü. l Ekonomi Servisi Jeotermalmineral su ihalesi yapacak İstanbul Valiliği, dün Resmi Gazete’ye bir ilan yayımlayarak çeşitli bölgelerde “jeotermal kaynaklar/ doğal mineralli sular ruhsat” sahalarının “açık teklif artırma usulü” ile ayrı ayrı ihale edileceğini duyurdu. İhale edilecek 7 saha Kartal, Yakacık, Arnavutköy, Eyüpsultan, Başakşehir, Beykoz, Sarıyer, Çekmeköy gibi ilçe ve mevkilerde yer alıyor. İhaleler 22 Mart’ta. l Ekonomi Servisi Dün 7.59 lirayı gören dolar, TCMB Başkanı’nın açıklamasını pek dikkate almadı Dolar kaçıyor, Ağbal kovalıyor ABD’de hazine tahvil getirilerinin yükselmesiyle hafta boyunca baskı altında kalan dolar/TL, önceki gece 7.59 ile 25 Aralık’tan bu yana en yükseği gördükten sonra dün yine dalgalı ve yukarı yönlü bir seyir izledi. Dolar/TL’nin 7.57 olduğu seviyelerde Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Naci Ağbal, bankanın internet bloğunda “Kalıcı fiyat istikrarı için kararlı ve öngörülebilir para politikasının önemi” başlıklı bir yazı yayımladı ve “sıkı duruş”un enflasyonda yüzde 5 hedefi elde edilene kadar süreceğini belirtti. Ağbal şu noktalara dikkat çekti: “Önümüzdeki dönemde de güven odaklı para politikası aracılığıyla fiyat istikrarına ulaşma yolunda emin adımlar atmaya devam edeceğiz. Hukuk ve ekonomi alanındaki yapısal reformların da beklentiler yoluyla dezenflasyona destek vereceğini düşünüyoruz.” Bu açıklama sonrasına denk gelen zaman diliminde dolar/TL 7.4767’ye kadar çekilirken, daha sonra veri akışı ve yatırımcı taleplerinin etkisiyle bu kez 7.5930’a kadar çıktı. Günü de 7.55 seviyelerinde kapadı. Öte yandan Fed Başkanı Jerome Powell, merakla beklenen konuşmasında ABD’deki gevşek para politikasının devam edeceğini yine ifade etti. l Ekonomi Servisi Yeni kriz uyarısı 2018’deki kur krizini bir yıl önceden tahmin eden Renaissance Capital Küresel Başekonomisti Charles Robertson, Türkiye’yle ilgili bir tahmin de daha bulundu: “Türkiye ekonomisinde yeni bir genişleme ve daralma döngüsü yaşanacak. Yılın ikinci yarısında faiz indirimlerine gidilecek ve bu da 2022’de, yani 2023’teki başkanlık seçimlerinin hemen öncesinde güçlü kredi büyümesini beraberinde getirecek ve sonra yeni bir kriz olacak.” Robertson, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da faizle ilgili gelişmelerden ders çıkardığını düşünmüyor. Pandemi vurdu, kadın istihdamı geriledi 8Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yapılan farklı araştırmalar Türkiye’de kadınların durumunun parlak olmadığını ortaya koydu. PERYÖN’ün Avrupa Birliği’nce desteklenen İstanbul Gedik Üniversitesi ile hazırladığı Sosyal Etki Raporu’na göre Türkiye’de kadın istihdamı 2019’da yüzde 32.2 iken, 2020’de yüzde 26.9’a geriledi. Kadın ve erkek arasındaki işgücüne katılım farkının azalmasının ekonomik iyileşme için hayati önem taşıdığını belirten Yönetim Kurulu Başkanı Berna Öztınaz, “OECD ülkelerinde kadının işgücüne katılım oranı yüzde 65’e yakınken Türkiye’de bu oran yüzde 31.9. Bu oran, Türkiye’de 10 milyon kadının işgücüne katılmasıyla eşitlenebilir’ dedi. Hedefler İçin İş Dünyası Platformu’nun TÜRKONFED, TÜSİAD ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) koordinasBerna Öztınaz yonunda hazırladığı rapora göre ise pandeminin özellikle ilk aylarında en çok etkilenenler tekstil giyim mağazacılığı ve konuk ağırlama sektörü oldu. Her iki sektörde de kadın çalışan oranının yüzde 50’nin üzerinde olması, kadınların süreçten orantısız etkilenmeleri sonucunu doğurdu. Visa da Ipsos’a hazırlattığı Kadın Teknoloji Girişimcileri Araştırma sonuçlarını açıkladı. 4 STEM (Bilim, Teknoloji, Mühendislik, Matematik) eğitimli teknoloji girişimcisi kadınların oranı yüzde 26 iken bu oran erkeklerde yüzde 60’lar seviyesine çıkıyor. Kadın teknoloji girişimcilerinin yalnızca yüzde 17’si yatırım arayışında iken, bu oran erkeklerde yüzde 47. Visa Güneydoğu Avrupa Bölge Genel Müdürü Berna Ülman, “Teknolojiyi yaratan girişimlerde kadınların payının artması adına harekete geçiyoruz” dedi. Berna Ülman Migros, eğitim için ‘akademi’ kurdu Migros Aile Kulübü ve Migros Perakende Akademisi’nin güçlerini birleştirerek “Migros Kadın Akademisi” adıyla yeni bir eğitim platformu kurduğu açıklandı. Akademi kişisel gelişim, hobi kazandırma ve mesleki eğitim gibi birçok etkinliğin yanında işini kurma noktasına gelen kadınların çalışma hayatına katılımlarına ve ürettikleri ürünleri pazarlamalarına da destek olacak. Akademi aracılığıyla hedef 1 milyon kadın. l Ekonomi Servisi Turkcell’de ‘Şartlar eşit şanslar eşit’ Dijital operatör Turkcell, kadın mühendis istihdamını desteklemek için “Turkcell’de Şartlar Eşit, Şanslar Eşit” prensibiyle yeni bir projeye imza atıyor. Turkcell Hukuk, Regülasyon ve İnsan Kaynaklarından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Serhat Demir, çevrimiçi bir toplantı ile kadınlara yönelik projelerini anlattı. Demir, yeni projenin ilk etapta, yeni mezun kadın mühendislere istihdam sağlamayı hedeflediğini, ikinci etabında ise farklı sebeplerle çalışmaya ara vermiş kadın mühendislerin yeniden mesleğine dönmesinin amaçlandığını söyledi. Demir, kadın istihdamının teknoloji geliştirme alanlarında sınırlı kaldığını ifade ederek “Toplumsal cinsiyet eşitliği global ekonominin iyileştirilmesi adına atılması gereken bir adım” dedi ve şu bilgileri verdi. 4 Projede birinci faz tamamlandı ve iş hayatına adım atacak olan 101 genç kadın 6 haftalık online Teknoloji Kampı’na katılım sağladı. 147 kadın mühendis, parttime olarak çalışmaya hak kazandı. 4 Turkcell grup şirketlerine baktığımızda kadın çalışan oranımız yüzde 55. 2030 için bu oranın yüzde 60’a çıkmasını bekliyoruz. 1 Mart tezkeresini unutturma tuzağına düşmeden.. Dünkü Cumhuriyet’in manşetinde doğal olarak Korgeneral Osman Erbaş içinde 11 şehidimizin yas haberi vardı. Dünün, gecenin canlı yayınlarında yer alan haberlere uzaktan bir katkı yapmak haddim olamaz. Kadın gözüyle ölenlerin arkasında ne kadar çok küçük yaşta şehit çocuğu kalmış olduğuna takılı kaldım.. Geçmişte ülkemizde çok yaşanmış maden kazaları, göçükleri sonrası, bir kısmı da anne karnında öksüz kalmış çocuklar ile annelerinin durumları üzerinden yaptığım bir yazı dizisinin buruk anıları, kadınların akıl erdirilemeyecek dramlarının travmasını silememiş olmalıyım. En çok arkalarından sağ kalanlar için, aynı türden travmaların geçerli olmamasını hiç değilse diledim.. Sizin için başlıkta gördüğünüzde yeterince çekici olmadığını bilsem de, 1 Mart tezkeresinin 18. yıldönümünde, siyasi iktidar erki başta, Meclis’in, hele de Saray cephesinin övünerek sahip çıkmaları gerekirken, 1 Mart tezkeresinin yıldönümünü yok sayma çabalarının altını çizmek istedim. Biliyorum Cumhuriyet okurları, 1 Mart tezkeresi için Amerika’ya söz vermiş olarak iktidar cephesi koalisyonlarını kurmuş Saray kadrolarının, yıldönümünde kendi verdikleri sözlerin yenilgisi üzerinden anımsatma yapmak istemeyeceklerini doğal görüyorlardır. Ama o günlerden bugünlere köprülerin altından çok sular akmadı mı? En azından 17 Aralık travmasını yaşadılar. 15 Temmuz, Amerika’dan gelen keskin kokunun baskın olduğu FETÖ darbesi kanlı proje girişimi sonrası, hep birlikte çok az yaşananından bir ulusal duruş bilinci paydası yakalanmamış mıydı? Dahası Saray odaklı reform paketlerinin söylemlerinde, yeni kadrolaşma propagandaları, iktidar yürüyüşlerinin yollarının yeniden belirlenmesi projelerinde sayılanların odağında sözü edilen uyanışların içerikleri.. O tarihlerde savundukları 1 Mart tezkeresinin ruhu ile çatışmıyor mu? 1 Mart 2003’te CHP başta muhalefetin oyları ile değil sadece, AKP’den gelen oylarla da, sözü verilmiş tezkere için yeterli oy çıkmamıştı. Ecevit’in Türkiye üzerinden de Amerika’nın Irak’ı işgaline, çok sayıda geçici ya da kalıcı yeni üs, toprak verilerek yapılmasına itirazı, hükümetinin düşürülmesi projelerini getirmişti. Birden fazla alternatif yol arayışı sonrasında, MHP’nin koalisyondan istifası ile hükümet düşmüştü. HHH Kabaca bir yıldan fazla hızlı bir süreçte yaşananlarla çok şeyler değişmişti. Ünlü şiir üzerinden açılmış dava, aldığı ceza ile ilişkili Meclis’e henüz girmemişken AKP Başkanı olan Erdoğan’ın verdiği tezkere sözü ile kurucularının Milli Görüş’ten koparak, o tarihler için Gülen cemaati ile ittifak yapılmış olarak, iktidar yolunun açılmasının gelişmeleri, uygulamaları tıkır tıkır işliyor gibiydi.. İktidar koalisyonunun başında Gül, Meclis’te sağ kolu Arınç, dışarıdan parti başkanı Erdoğan’ın, sözü verilmiş tezkerenin oylamasında, deyimin tam karşılığı “yanlışlıkla çıkan doğru kararla Türkiye emperyalist işgalden kurtulmuştu.” Oylama öncesi sıcak gelişmelerden birkaç canlı anıyı gözlerimizin önüne getirelim. İstanbul’da Galatasaray İngiliz Konsolosluğu, Pangaltı Lisesi, Levent banka bombalanması sıcak provokasyonları.. Kentin her yerinde kırık camlar, bina kapıları onarılıyor, aslında çok yaşamsal gündemli, geniş yelpazeli cılız bir barış hareketi ile tezkerenin reddedilmesi yolunda eylemler yapılıyordu. Taksim Gezi Parkı’nın giriş alanına sıkışmış barıştan yana tezkereye karşı hareketin eylemcileri, galibe en az kendileri kadar kalabalık polis kordonu altındalar.. Yaşam boyu yılgınlık nedir bilmemiş, “inadına” söyleminin bana göre ülkemizdeki yaratıcısı, gerçekten insanlık, emek hakları adına kullanmada yılmadan önderlik yapması ile ünlü ömür boyu sendikal örgütlenmelerin içinde, Aybar ekolünün peşinde bağımsız siyasetin içinde Uğur Cankoçak arkadaşımız ışıklar içinde yatsın. Soğuk, ayaz kış günü sağlık sorunlarının da etkisi ile yere oturmuş, yaşına bakmadan eylemin içinde.. Genç bir polis merakla baktı baktı. Dayanamayıp “Amca bu yaşta ne işin var?” demez mi? “Ulan sen genç olarak kendi geleceğini düşünebilsen, sen nöbeti alsan, bana sıra düşer mi?” öfkeli çıkışında yerine geçiverdi. Sözün kısası barış cephesinin cılız eylemlerinin tezkereyi durdurabileceğine inancım zayıftı. Sürprizle, sevindirik olduğumu anımsıyorum. Arkasından Amerika’ya giden özel elçinin “sifonu çekmeyin, kullanın” tavsiyesi ne kadar incitici, onur kırıcı idiyse, arkasından besbelli “kaçan oylardan askerlerden sorumlular var” kulisinin ağırlığı olduğunu, Kuzey Irak’taki askerlerimize çuval geçirilmesiyle öğrenmiştik. Sonrası Ergenekon’la başlayan senaryo davalar zinciri ile gelecekti.. O günlerden bugünlere nerelerden nerelere geldik? Gerçekler tersyüz.. Acıların bedellerini ödeyenler ile üzerinden boza pişirenleri doğru görebilmek gerek.. Mart tezkeresi üzerinden yaşananlar da önemli bir pusulamız olsun..
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle