08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER 9 3 MART 2021 ÇARŞAMBA CEVAP VE DÜZELTME >> Baş tarafı 1. sayfada taammüden yanlış ve iftira niteliğindeki bilgiler ile yazısını hazırlamıştır. Böylece basın meslek ilkelerinin Müvekkilimin Gaziantepte yapılan kuk dışı ve basın meslek ilkelerini açıkça çiğnendiği de görülmektedir. bir ihale hakkında bilgisinin olması açıkça ihlal anlamına gelen yayıncımümkün değildir! lık politikasını sürdürmektedir. Bu Yalanı meslek edinmiş kara pronedenle Cumhuiyet Gazetesi’nin çapaganda merkezleri yayınlaTezip konusu sözde haberde iddia mur at izi kalsın stratejisine uygun rında, “Gaziantep Büyükşehir edildiği gibi ortada bir usulsüzlük olarak, kin ve nefret söylemleriyle Belediyesi’nden toplamı 26 milvarsa ilgili belediye hukuka uygun sürdürmekte olduğu yayın anlayışı yon 442 bin 247 lirayı bulan 5 iha şekilde gereğini yapacaktır. Fakat basın ve ifade özgürlüğü korumasınle alan Fatih Başçı adlı kişinin Nec gerçeğe aykırı haber yapayı alışkan dan yararlanamamalıdır. Zira basın meddin Bilal Erdoğan’ın arkadaşı” lık haline getiren Cumhuriyet Ga özgürlüğü korumasından yararlanolduğu yönünde gerçeğe aykırı id zetesi iftiralarına zemin hazırlamak manın öncelikli kriteri en azından dialara yer vermiştir. Ancak bu kö amacıyla Müvekkilimin adını kulla görünür gerçekliğe uygunluktur. Fatü niyetli sözde gazetecilerin, ka narak kamuoyunu Müvekkilim aley kat Cumhuiyet Gazetesi’nin hiçbir muoyunu yanıltarak gündemi meş hine yönlendirmeye çalışmaktadır. somut gerçekliğe dayanmayan uygul etme çabalarına geçit verilmedurulmuş iddialarla Müvekkilim yecektir. Cumhuriyet Gazetesi ve yazarlaaleyhine yayın yapması her bakımrı uzun süredir Müvekkilimi hedef dan hukuka aykırıdır. Müvekkilim sözde haberde adı ge alan yazılarla gerçeğe aykırı şekilde çen şahsın arkdaşı değildir! belirli bir amaca matuf iftira niteli Sonuç olarak yazı içeriğinde bahsi ğindeki iddialarını yayınlayarak hu yapılan olay tamamıyla hayal ürünü bir kurgudan ibarettir. Bu sebeple tekzibe konu yazı içeriğinde Müvekkilin adının kullanılması habercilik adına kamuoyunu gerçek bilgilerle aydınlatma noktasında hiçbir kaygısı olmayan gazetenin kasıtlı yayın anlayışını bir kere daha gözler önüne sermektedir. Cumhuriyet Gazetesi’nin ve eser sahibinin gerçeğe aykırı, hiçbir somut gerekçesi olmayan, hakaret ve iftira niteliğindeki sözde haberiyle ilgili tüm yasal haklarımızı hızlı, eksiksiz ve etkin bir şekilde kullanacağımızı bildirir, Cumhuriyet Gazetesi’nin haber değeri taşımayan tekzibe konu yazısına itibar edilmemesini diler, Kamuoyuna saygılarımızla sunarız. Keşideci Vekili Av. AHMET Özel Devlet Demir Yolları’nın Kırklareli Koruköy’deki taş ocağı, yurttaşları isyan ettirdi KÖYLÜYE ZULÜM TORBA YASA TEKLIFI 70 yıl sonra arazi satışı MUSTAFA ÇAKIR AKP’nin Meclis’e sunduğu 12 maddelik “torba teklif” içerisinde Seyhan Nehri’ndeki taşkınlar nedeniyle evlerini boşaltmak zorunda kalan köylüye ev yapmaları için DSİ tarafından tahsis edilen arazilerin 70 yıl sonra rayiç bedel üzerinden satışı yer aldı. Toplam 11 köy seddelerin dışına çıkarıldı. Köylü evlerini boşaltmak zorunda kaldı. Evlerin kamulaştırılması yapılırken, arsalar kamulaştırılmadı. DSİ tarafından bu köylerde ikamet edenlere yetecek kadar arazi tahsis edildi. Köylüler kendilerine verilen bu arazilere ev yaptı. Ancak bu parseller 1960’lı yıllardaki kadastro çalışmaları sırasında DSİ adına tespit ve tescil edildi. Şimdi DSİ tarafından tahsis edilen arazilerin mülkiyeti kullanıcılara verilecek. Bunun için de bu araziler mülkiyetinin rayiç bedeli üzerinden köylüye satılacak. Doğrudan satış talep eden yurttaş, 6 ay içinde valiliğe başvuracak. Valilikteki komisyon değerlendirecek. Yurttaş idare mahkemesine dava açarsa satış işlemleri dava sonucunda verilecek karara kadar durdurulacak. Akşehir Gölü için düzenleme Teklifte yer alan bir diğer maddeyle, Akşehir Gölü’nün kıyısındaki taşınmazlara yönelik düzenleme yapıldı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 4 Ocak 2019’da, gölün kıyı kenar çizgisini belirledi. Akşehir ve Tuzlukçu ilçelerinde daha önce kıyı kenar çizgilerine göre kıyıda kalmış olan bazı yerler kıyının dışına çıkarıldı. Karar öncesinde kıyıda kaldığı belirlenen şahıslara ait tapu kayıtlarının iptali ve terkinine yönelik işlem yapılmıştı. Yeni belirlenen kıyı kenar çizgisine göre tapulu taşınmazların tapu kayıtları terkin edilemeyecek. Bu taşınmazlar hakkındaki tapu iptali ve tescil davaları düşecek. Kesinleşen davalarda da terkin işlemi yapılmayacak. Terkin edilen taşınmazlar ise 2 yıl içinde başvuru olması halinde iade edilecek. Ancak bunun için kişilerin açtıkları davalardan tüm yargılama giderlerini üstlenerek “kayıtsız ve şartsız olarak feragat etmeleri” gerekecek. Taşınmazlarına karşılık daha önce yer verilenlere iade yapılmayacak. Taşınmazı için bedel ya da mahkemece verilen kararlara göre tazminat ödenenler ise taşınmazları almak isterlerse aldıkları bedel ya da tazminatı yasal faiziyle birlikte geri ödeyecekler. Daha önce kadastro harici bırakılan taşınmazlar ise Hazine adına tescil edilecek ve kullanıcılarına kiralanacak. l ANKARA BOĞAZIÇI ATATÜRK ENSTITÜSÜ: HAZAL OCAK Devlet Demir Yolları İşletmesi Genel Müdürlüğü’nün Kırklareli Koruköy köyünde “Kireçtaşı Mıcır Ocağı, Kırma Eleme Tesisi ve Mekanik Plent Tesisi’’ projesi için 10 binden fazla ağacın kesileceği ortaya çıktı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, projeye “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir’’ kararı verdi. Maden ocağına tepki göstererek bakanlığa çok sert bir mektup yazan köylüler ocağın faaliyetlerinin durdurulmasını istedi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın Halkalı Kapıkule Demir Yolu Hattı Çerkezköy Kapıkule kesiminin inşası projesi sürüyor. Projenin yüklenicisi ise Salini İmpregilo KOLİN adi ortaklığı. Kolin şirketi devletten aldığı çok sayıda işle tartışma yaratmıştı. Devlet Demiryolları İşletmesi Genel Müdürlüğü tarafından geçen yıl Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na Kırklareli, Merkez ilçesi Koruköy’de söz konusu projeye malzeme üretmek için “Kireçtaşı (mıcır) ocağı, kırma eleme ve mekanik plent tesisi’’ proje başvurusu yapıldı. Bakanlığa sunulan proje tanıtım dosyasında 24.49 hektarlık sahanın 22.54 hektarlık kısmının orman, 1.95 hektarlık kısmının ise tapulu şahıs arazisi olduğu belirtildi. Söz konusu proTaş ocağı için 10 binden fazla ağaç kesilecek. je sahası en yakın yerleşim biriminin 1.6 kilometre mesafedeki Koruköy ve kuzeydoğusunda 2.4 kilometre mesafedeki Kapaklı Köyü olduğu belirtildi. Dinamitin de kullanılacağı belirten dosyada “Patlatma sırasında ocak çevresinde gerekli önlemler alınacak, alan içerisindeki insan ve hayvanlar alandan uzaklaştırılacaktır’’ denildi. Dosyada proje kapsamında 10 bin 421 adet meşe gürgen ağacının kesileceği, kesilecek ağaç sayısının 5 katı kadar da ağaç dikileceği ifade edildi. Yurttaşlar: Yaşam hakkımız korunsun Taş ocağına tepki gösteren bölge sakinleri Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’ne sert bir mektup yazdı. Mektupta projenin kapasite artışı istediği ve geçen ocak ayında bu artış talebine de “ÇED gerekli değildir” kararı verildiği belirtilerek taş ocağının köylerine yalnızca 600 metre uzaklıkta olduğuna dikkat çekildi. Mektupta özetle şöyle denildi: “Köyümüzün kuzey yönünde Devlet Demir Yolları’na ait sahada 3 aydan beri kısa adı KOLİN olan şirket tarafından taş ocağı işletilmektedir. Bu ocak su kaynağımıza 100 metre uzaktadır. Günlük 250 kamyon çalışmaktadır. Günde 3 servis yapmaktadır. Kapasite artışıyla bu durum en az üçe katlanacaktır. Bu işyerinin çevrenin tüm bileşenlerini etkilemeyeceğini söylemek mümkün müdür? Bu ocak şimdiki haliyle bile patlamalarıyla, tozuyla, gürültüsüyle, taşıt trafiğiyle, çeşmelerimizden akan suda görülen etkileriyle, yarattığı titreşimle, hayvanlar üzerindeki etkileriyle, bitki örtüsüne yaptığı etkiyle, yaban hayatındaki etkilerle, bizim belki de düşünemeyeceğimiz binlerce başka etkiyle tüm yaşamımızı derinden etkilemektedir. ÇED raporu istenmeyerek insan hayatından diğer canlıların hayatına kadar inceleme yapılmadığı görüşündeyiz. Yaşam hakkımızın korunması için bu ocağın faaliyetinin durdurulmasını, çevredeki diğer ocaklarla birlikte bölgenin sürekli denetim altında tutulmasını istiyoruz.’’ PERİHAN ABLA’YA VEDA Ankara’da verdiği mücadelelerle “Perihan Abla” olarak tanınan “Yüksel Caddesi Direnişçisi” ve eski Sayıştay Hâkimi Perihan Pulat, önceki gece hayatını kaybetti. “Perihan Abla” olarak tanınan “Yüksel Caddesi Direnişçisi” ve eski Sayıştay Hâkimi Perihan Pulat’ın tedavi gördüğü hastanede solunum yetmezliği nedeniyle yaşamını yitirdiği öğrenildi. Pulat’ın vefatını sosyal medya hesabından duyuran Yüksel direnişçilerinden Veli Saçılık, Pulat’ın 2 yıl önce maruz kaldığı polis müdahalesini anımsatarak, bunun ardından bir daha iyileşemediğini belirtti. Saçılık, “Sayıştay Hâkimliğinden emekliydi ama insanlıktan hiç emekli olmadı. Bu dünyadan Perihan Pulat geçti” dedi. l Haber Merkezi PERİHAN PULAT Atananların atadıklarını tanımıyoruz Boğaziçi Üniversitesi Atatürk Enstitüsü öğrencileri, bir açıklama yayımlayarak AKP’li Rektör Melih Bulu’nun yaptığı son atamaları eleştirdi. “Atananların Atadıklarını Tanımıyoruz, Özgür Üniversiteyi Savunuyoruz” başlıklı açıklamada, rektör yardımcılığı görevini kabul eden ve ardından Sosyal Bilimler Enstitüsü’ne müdür olarak atanan Naci İnci’ye tepki gösterildi. Boğaziçi eylemlerinde tutuklananların serbest bırakılması ve tüm kayyım rektörlerin istifa etmesi talebinin de bir kez daha dile getirildiği açıklamada özetle şu ifadeler yer aldı: “Sosyal Bilimler Enstitüsü’ne bir fizikçinin atanması gibi bir absürdlüğe şahitlik etmekteyiz. Bünyesinde yer aldığı Fizik Bölümünden arkadaşlarımızın tutukluluğuna dair hiçbir kaygı gütmeyen Naci İnci, iktidar yanaşmacılığının bir insanı hangi durumlara düşürebileceğinin somut örneği haline gelmiştir. LGBTİ+ Çalışmaları Kulübünün kapatılması, tutuklamaların, gözaltıların ev hapislerinin uygulanması, devam eden polis ablukası, gece yarısı kararlarıyla fakültelerin kurulması, kayyım Bulu ve yaverlerinin antidemokratik kararları hayatımızı, özerk ve demokratik üniversite mücadelemizi hedef aldıkça direnişimiz büyüyerek sürecektir.” l İSTANBUL / Cumhuriyet İTÜ Dayanışması’ndan ev hapsindekilere ziyaret AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Prof. Dr. Melih Bulu’yu Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör olarak atamasına yönelik protestolarını devam ettiren akademisyen ve öğrencilere bir destek de İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Dayanışma Platformundan geldi. İTÜ Dayanışması, Rektör Melih Bulu’ya karşı düzenlenen Boğaziçi Üniversitesi eylemlerine katıldıkları gerekçesiyle ev hapsinde olan Boğaziçililerin evinin önünde dans gösterisi yapılan anları paylaştı. İTÜ Dayanışması’nın Twitter hesabından yapılan paylaşıma “Ev hapsinde bulunan arkadaşlarımızın evinin önünde dans gösterisi yaptık. Arkadaşlarımız çıkamıyorsa biz onlara gideriz!” notu düşüldü. l Haber Merkezi KİMLİĞİ VE AİLESİ TESPİT EDİLEMEDİ Ezidi çocuğu satmaya çalıştılar Ankara’da geçen hafta yapılan operasyonla bir IŞİD militanının elinden kurtarılan Ezidi çocuğun, derin internette satılmaya çalışıldığı ortaya çıktı. Gazete Duvar’ın haberine göre, 7 yaşındaki Ezidi kız çocuğunun fotoğrafı geçen hafta salı günü IŞİD’in derin internette kullandığı odalardan birindeki “köle pazarına” konuldu. Irak’ta Ezidileri Kurtarma Komisyonu’nda görevli olan ve yakınlarını bulmak için “derin interneti” sürekli takip eden Ezidi cemaatinden isimler “kız çocuğunun fotoğrafının derin internette sadece beş dakika kaldığını” ifade etti. Çocuğun fotoğrafının konulduğu dakikalarda Ankara TEM ekipleri de derin internette köle pazarını takipteydi ve çocuğun ailesiymiş gibi yaparak pazarlığa başladı. Sonunda da anlaşma sağladı. Polis, Ezidi kız çocuğun bulunduğu evi tespit etti. Polis ve MİT ekipleri geçen çarşamba sabaha karşı Keçiören’deki eve baskın yaptı ve çocuk kurtarıldı. Çocuğun fotoğrafı şu anda Erbil ve Duhok’ta bulunan Kayıp Ezidileri Bulma Komisyonu’nda bulunuyor ve aynı zamanda Ezidilerin yoğunlukla yaşadığı Berlin, Avustralya ve Kanada’daki cemaat ileri gelenlerine iletildi. Ancak henüz kimliği, ailesi ve yakınları tespit edilemedi. Irak vatandaşı çocuğun kimlik ve aile bilgilerine ulaşılabilmesi için halen gözaltında bulunan IŞİD’linin sorgu sırasında verdiği/vereceği bilgiler önemli olacak. l Haber Merkezi Hatalar zinciri... Küresel salgının birinci yılındayız. Geçen yıl bu zamanlar Çin’den dünyaya yayılan koronavirüsün hangi ülkede ne kadar olduğu konuşulurken Türkiye’de sessizlik hâkimdi. Resmi açıklama 11 Mart’ta yapıldı ama bu tarihin çok öncesinde bizde de salgının görüldüğü yetkililerce biliniyordu. İşte en başta yapılan, “aman duyulmasın”, “sakın sözünü etmeyin”, “şimdilik saklı kalsın” hataları ne yazık ki devam ediyor. Bir yıllık zaman diliminde defalarca birbiriyle çelişen açıklamalar yapıldı, “önlemler” alındı. Gelinen noktada şu ikilemdeyiz: 1 Koronavirüs mutasyona uğruyor. Salgın daha kontrol edilemez hale gelebilir. Aman dikkat! 2 Esnaf, öğrenci, halk perişan. Bu böyle gitmez. Bir an önce normalleşelim. HHH İktidar, yukarıdaki ikilemde aklın yolunu değil, tepkileri durdurmanın yolunu tercih etti. İlk günden yaptığı gibi! Önceki gün açıklanan “normalleşme” adımlarının her biri ötekiyle çelişiyor. İlk aylarda Sağlık Bakanı’nın ağzından şunu duyduk: Salgının çok az görüldüğü iller var ama açıklamıyoruz. Zira insanlar oralara yönelir... Önceki gün ne oldu? Salgının haritası yayımlandı. En kötü (kırmızı) ille en iyi (mavi) il yan yana! Bunu açıklarken iller arası seyahat kısıtlaması da getirmiyorsunuz! Birinci yılında hâlâ devam eden iki ciddi yanlışa vurgu yapalım: 1 18 Mart 2020’de salgına karşı iktidarın bilgilendirmek ve işbirliğine gitmek istediği kurum temsilcileriyle toplantı yapıldı. Buraya herkes çağrıldı, üç kurum hariç: Türk Tabipleri Birliği, Türk Eczacıları Birliği, Türk Veteriner Hekimleri Birliği! Yani salgınla en yakından ilgili üç kurum en uzağa atıldı! 2 30 Mart 2020’de Saray’ın iradesiyle İçişleri Bakanlığı yerel yönetimlerin salgınla ilgili organizasyon yapmasını yasakladı. Burada mücadeleyi çatallaştıracak bir durum olursa elbette müdahale etmek gerekir. Ancak toptan yasaklayıp her şeyi ben yapacağım demek, ben aynı anda hem gemi kullanırım hem uçak demek gibi! Yani salgında merkezi yönetimin eli ayağı olabilecek en önemli hat kesildi! HHH Bir yıl önce dikkat çektiğimiz, halen devam etmekte olan bu iki vahim hata mücadeleyi güçleştiriyor. Normalleşme çırpınışları sürerken hâlâ geç kalınmadığını vurgulamak isteriz. Bu mücadele zincirin halkaları gibidir. İncelen yer kopar. Bütün adımlar deneme yanılma yöntemiyle atılıyor. Sağlık Bakanı sorumluluğu üstüne alıp herkesi mücadeleye katmak yerine, sürdürülen siyasetin halkla ilişkiler müdürlüğünü yürüten bir kişi görünümünde! AKP kongreleri “lebaleb” doluyken halka dönüp “kurallara mutlaka uyun, yoksa daha fena olur” uyarısı ne kadar gerçekçi? Tarihte “asır” süren salgınlar oldu. İnsanlık cehaleti yendikçe salgını da yendi. ‘Kimseye sormadan proje hazırlamışlar’ CEMİL CİĞERİM Samsun Büyükşehir Belediyesi’nin Cumhuriyet Meydanı’nda ve Site Cami çevresinde yapmayı planladığı kentsel dönüşüm çalışması ile ilgili mülk sahiplerinden belediyeye itirazlar yapılmaya devam ediyor. TMMOB Mimarlar Odası Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Komisyonu da konu ile ilgili hazırladığı raporu tamamladı. İş hanlarının bulunduğu bölgenin ‘Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje Alanı’ olarak Büyükşehir Belediyesi’nce belirlendiğini belirten Şube Başkanı Burak Şener, kentin öncelikli dönüşüme ihtiyacı olan bölgeleri varken yapılan çalışmada kamu yararı bulunmadığını söyledi. Yapılacak düzenlemenin yapının kimliğine zarar vereceğine işaret eden Şener, dönüşüm projesi ile ilgili kimse ile görüşülmemiş olmasını da eksiklik olduğunun altını çizdi. l SAMSUN Nilüfer’de bebekli ailelere destek CHP Bursa Nilüfer İlçe Başkanlığı, ekonomik sıkıntı içinde olan bebekli ailelere destek olmak amacıyla “Bebek market” kampanyası başlattı. Kampanya kapsamında geçim sıkıntısı yaşayan ve alım gücü olmayan ailelere bebek maması, bebek bezi, pişik kremi ve ıslak mendilden oluşan temel ihtiyaç malzemelerinden oluşan destek paketleri dağıtılacak. CHP Bursa Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz, yaptığı açıklamada yurttaşların da desteğiyle kampanyanın büyüyeceğine inandıklarını söyleyerek, “Siyasi parti ayrımı gözetmeksizin desteğe ihtiyaç duyan tüm yurttaşlarımıza kapılarımız sonuna kadar açıktır” diye konuştu. l İç Politika
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle