28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER 3 19 MART 2021 CUMA 00/1 2 0 70/2 1 0 100/3 0 140/6 0 00/1 3 0 90/ 2 0 90/2 0 120/ 3 0 180/6 0 130/4 0 130/ 1 0 160/8 0 50/ 2 0 170/1 2 0 110/7 0 40/ 1 0 100/4 0 150/3 0 80/4 0 130/4 0 120/5 0 180/8 0 TARİHTE BUGÜN 1877: Osmanlı Devleti’nin ilk Mebusan Meclisi toplandı. 1920: Mustafa Kemal, Ankara’da bir meclis toplanması amacıyla genelge yayımladı. 1981: Ankara’da bir inzibat erini öldürdüğü iddiasıyla yargılanan Erdal Eren, ölüm cezasına çarptırıldı. Eren, mahkeme tarafından yaşı yükseltilerek 13 Aralık 1980’de idam edildi. Hekimler endişeli: Mutant virüsle birlikte hastalığın seyrinin değiştiğini anlatan uzmanlar tedavi süresinin Tıkanma yakın SİBEL BAHÇETEPE de uzadığına dikkat çekti, İstanbul için de uyardı. ‘Aşı yok, vaadi var’ Kontrollü normalleşmeye geçilen 1 Mart’ta günlük dokuz binlerde seyreden koronavirüs vaka sayısı, aradan geçen 2 haftada 2 katından fazla artarak 20 binleri aştı. Vakalara paralel olarak koronavirüs haritasında “kırmızı” illerin sayısı da hızla artarken uzmanlar İstanbul için “Tehlike çanları çalıyor” uyarısı yaptı. Varyant virüs nedeniyle hastalığın bulaşmasının, yayılmasının ve şiddetinin de arttığına dikkat çekiliyor. ‘Tedavide güçlük yaşıyoruz’ Son koronavirüs tablosunu Cumhuriyet’e değerlendiren Prof. Dr. Bülent Tutluoğlu, “Vakalar çok arttı, hastaneye başvurular çok arttı, bir de varyart virüs arttığı için ona bağlı olarak hastalığın bulaşması, yayılması hem de hastalığın şiddetinde kesinlikle bir artış söz konusu” dedi. Hastalığı ağır geçirenleri tedavi etmekte güçlük yaşadıklarını anlatan Tutluoğlu şöyle konuştu: “Hastalığın ilk dönemlerine göre farklı seyretmesi söz konusu. Hastaların akciğerinde hemen bir sertleşmeye, arkasından da solunum yetersizliğine yol açıyor. Bu hastaları hastanede çok uzun süre tedavi etmek gerekiyor. Hastaların tedaviye yanıtları çok geç, hepsine cihazlar kullanmak zorunda kalıyoruz. Hastane doluluk oranları da artıyor, yakında bir tıkanma da olacak. Özel hastaneler tam doldu gibi. Yoğun bakımlar arttı. Eskiden yoğun bakıma yatan hasta 11.5 ayda yoğun bakımdan çıkarken şimdi üç ay yoğun bakımda yattığı oluyor. Yoğun bakımda yatışlar uzadı, yoğun bakıma giren hastalar daha ağır geçiriyor. Aşı da yok. Ben sabah 07.00’de hastaneye geliyorum, gece 12’ye kadar çalışıyorum. Elimize gelen bir aşı yok.” ‘Daha da artacak gibi’ İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Dr. Osman Öztürk ise şunları söyledi: “Hasta sayıları artıyor. Vaka sayıları arttıkça hasta ölüm sayıları da kaçınılmaz. Hükümet ümidi aşıya bağlamış durumdaydı. Ancak aşı da yok. Bugünlerde aşı randevusu alanlar da iptal ediyor. Tüm bunlar birleşince vaka ve ölüm sayıları artıyor. Daha da artacak gibi gözüküyor. Beklentiler vakaların ve ölüm sayılarının daha da artacağı yönünde, çünkü azalmasını gerektirecek bir faktör yok. Sanırım şansımız ‘koronanın kendi başına çekip gitmeye karar vermesine bağlı (!)’ Ne yazık ki bu yılı böyle geçireceğiz. Tehlike giderek artıyor.” l İSTANBUL Usta gazeteci Seçkin Türesay yaşamını yitirdi Seçkin Türesay 77 yaşındaydı. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin önceki başkan yardımcılarından, eski Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Seçkin Türesay, 77 yaşında, koronavirüsten yaşamını yitirdi. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nden Türesay için yapılan açıklamada “Mesleğimize ve cemiyetimize uzun yıllar başarıyla hizmet veren Türesay’ın ailesinin, dostlarının ve meslektaşlarının acısını paylaşıyor, sabırlar diliyoruz” denildi. Türesay’ın cenazesi, yarın saat 12.00’de Karacaahmet Mezarlığı’nda toprağa verilecek. l Haber Merkezi Bir doktor daha kaybettik İzmir’de çalışan İşyeri Hekimi Dr. Gürdal Gönenç, koronavirüs nedeniyle yaşamını yitirdi. İzmir Tabip Odası, Dr. Gönenç’in ailesine ve çalışma arkadaşlarına başsağlığı diledi. l Haber Merkezi Dr. Gönenç Cerrahpaşa Dekanı İSTANBUL IÇIN Prof. Gönen: TEHLIKE ÇANLARI Türkiye’nin illere göre koronavirüs haritasında “kırmızı” illerin artış gösterdiğine dikkat çeken İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sait Gönen, İstanbul için de tehlike çanlarının çaldığını ve kendi merkezlerinde test pozitiflik oranlarına henüz yansımasa da ilk başvuru oranlarının yüzde 30 oranında yükseldiğini söyledi. Prof. Dr. Gönen, yurttaşların serbestleşmeyi “salgın bitmiş gibi algılamaması” gerektiğini söyledi ve belediyelere, “İla nihayet kısıtlamayla yaşayamayız. Ama kapalı ortamda da maskesiz çok uzun süre kalmamak gerekiyor. Bu nedenle belediyelerin bu dönemde dış mekâna masa koyma sınırlamasında daha hoşgörülü davranması gerekiyor” çağrısında bulundu. l DHA CHP’li Adıgüzel, bir sağlıkçının ve hastanın yanından açıklama yaptı. CHPOrdu Milletvekili Dr. Mustafa Adıgüzel, bir sağlık kurumunda bir hasta ve bir hemşirenin yanından açıklamalarda bulundu. “Hasta burada, hemşire burada ama aşı yok” diyen Adıgüzel, Türkiye’de aşının bittiğini söyledi. Adıgüzel, “İlk aşısı yapılan birçok kişi ikinci dozu için sıraları geldiğinde aşı yokluğu nedeniyle randevu alamıyor, aşı takvimi sekteye uğradı” dedi. 14 gün içinde ikinci doz aşının yapılması gerektiğini ancak aşı yetersizliğinden bunun 28 güne çıkarıldığını anımsatan Adıgüzel “Vaat edilen 50 milyon aşının 5’te biri Türkiye’ye geldi, gerisi yok” diye konuştu. l SİBEL BAHÇETEPE EVE EKMEK GITMIYOR Esnaf, masa ve sandalye yaktı: Konya’da Mevlana Meydanı’nda toplanan bir grup esnaf, pandemi tedbirleri kapsamında kapatılmalarını protesto ederek masa ve sandalyeleri yaktı. Zor günler geçirdiklerini ifade eden esnaf, “Artık dayanacak gücümüz kalmadı. AKP kongreleri lebaleb doluyken virüs sadece esnafa mı var? Evimize ekmek götüremez olduk” dedi. Belediye başkanı ve valinin sorunlarını dinlemelerini isteyen esnafa, polis ekipleri biber gazı sıktı. Esnafla telefonla görüştüğünü belirten İYİ Parti Konya Milletvekili Fahrettin Yokuş, “Borç altında ezilen lokantacı esnafımızdan yaklaşık 250’si işyerlerini kapatmak zorunda kalmış. İktidar derhal çözüm üretmelidir” dedi. Görüntüleri sosyal medya hesabından paylaşan CHP Sözcüsü Faik Öztrak şu notu düştü: “Mevlana Meydanı’nda masa sandalye yakan esnaf soruyor: AKP kongreleri lebaleb doluyken virüs sadece esnafa mı var?” l Haber Merkezi Sağlık Bakanı Koca: Bu ay 4.5 milyon doz daha alıyoruz Sırası gelene BioNTech SARP SAĞKAL Bilim Kurulu toplantısında, şu ana kadar koronavirüse karşı uygulanan Sinovac aşısının etkinliğinin gündeme geldiği ve sahadaki verilerin aşının yurttaşları pozitifliğe ve hastaneye yatışlara karşı korumada başarılı olarak değerlendirildiği öğrenildi. Kademeli normalleşme döneminde iki haftada bir açıklanacağı belirtilen risk haritasının, vaka artışlarının hastanelere yansımaması nedeniyle güncellenmediği belirtildi. Türkiye’ye gelen 5 bin 800 doz Alman BioNTech aşısının da Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’nda 15 gün sürecek testlerinden sonra, aşı sırası gelecek yurttaşlara yapılacağı kaydedildi. 6065 yaş başlıyor Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Uygulanmak üzere bu ay 4.5 milyon doz daha gelecek. Bu sırada aşının testleri tamamlanmış olacak. Bu aşı da aşı sırası geKOCA’DAN EK ÖDEME ITIRAFI Koca, video konferans yöntemiyle Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası (SağlıkSen) toplantısına katıldı. Koca, “Sağlık çalışanlarımızın özlük haklarının gönlümüzden geçen karşılığını veremediğimizi burada tekrar ifade etmek isterim. Ancak ülkemizin mevcut mali imkânları dahilinde en iyiyi vermeye gayret ediyoruz. Ayrıca personelin aldığı ek ücretlerde hakkaniyet eksikliğinin de farkındayız. Daha adaletli bir ek ödeme sisteminin getirilmesi adına köklü bir revizyon çalışması gündemimizde. Nöbet ücretlerinin düşüklüğü ve farklı yorumlanabilen mevzuat nedeniyle yapılan farklı ödemeler konusunun da farkındayız. Bu hususta yapılacak düzenlemelerde tarafların desteğine de ihtiyacımız var” diye konuştu. lenlere yapılacak” bilgisini paylaştı. Koca ayrıca, “Gelecek haftadan itibaren bir alt grubun, yani 6065 yaş grubunun aşılarına başlanacak. Yaşınız 6065 arasındaysa lütfen telefon mesajlarınızı dikkatle takip edin” dedi. Bilim Kurulu’nun normalleşme sürecinin 15 günlük yansımalarını ve aşı konusundaki gelişmeleri değerlendirdiğini belirten Koca, “Son 15 günde, maalesef çoğu ilimizde, vaka artışı görüldü. Sonuçlar henüz hastanelere yansımaya başlamadı. Renklere göre sınıflandırdığımız illerimizdeki vaka artış seyri bir süre daha takip edilecek. İlk 15 gündeki performansımız, istenilen düzeyde olmasa da meseleye artan bir irade ile sahip çıkacağınıza inanıyoruz. Haftada bir yayımladığımız insidans haritası (100 bin kişide vaka haritası) ise salgınla mücadelede başarı karnemizdir. Bu haritaları dikkatle takip etmelisiniz” dedi. l ANKARA Hamile öğretmen virüsten öldü Osmaniye’de hamileyken Covid19’a yakalanan matematik öğretmeni Gaye Kılıç Karamık, koronavirüs nedeniyle hayatını kaybetti. Gaye Öğretmen’e ölmeden önce erken doğum yöntemiyle doğum yaptırıldığı ancak dünyaya gelen bebeğin de koronaya yakalandığı öğrenildi. 3 çocuk annesi olduğu öğrenilen Gaye Öğretmen’in eşi Zafer Karamık’ın ve bebeğinin hastanede tedavisinin sürdüğü belirtildi. Gaye Öğretme’nin cenazesi ise toprağa verildi. l İHA 18 MART PERŞEMBE 184 BIN 452 20 BIN 49 35 MILYON 787 BIN 480 29 BIN 777 %3.2 902 81 18 BİN 615 2 MILYON 950 BIN 603 1503 2 MILYON 770 BIN 683 Kuran kursunda 20 öğrenci pozitif çıktı Elazığ Müftülüğü’ne bağlı Harput Hacı Hamdi Başaran Yatılı Kuran kursunda yapılan 70 civarında koronavirüs testi sonrasında 20 öğrencide pozitif vakaya rastlandı. Filyasyon ekiplerinin, söz konusu kursta bulunanların başka kişiyle ya da kişilerle temaslı olabileceği gerekçesiyle gün içerisinde 500’ün üzerinde koronavirüs testi yaptığı öğrenildi. Sözcü’nün haberine göre yetkililer, vakaların mutant virüs olmadığına dikkat çekerek virüse yakalanan öğrencilerin karantinada olduğunu bildirdi. l Haber Merkezi Kuvvetler ayrılığı ilkesinin şairce yorumu Namık Koçak’ın Tele1’de yaptığı “Forum Hafta Sonu” adlı programa uzun süredir ayda iki kez cumartesi günleri konuk oluyorum. 19 Aralık 2020 günkü programda Kuvvetler Ayrılığı ilkesi konusunda biraz aykırıca konuşup yorumda bulundum. Anayasa, yasalar ve hukuk bilimi alanında elbette sadece hukukçular konuşacak değil. Avukatların ve yargıçların hukukçu olduğu sanılıyor. Değil! Hukukçuluk bir bilim! Ancak bir avukat ve yargıç amaçlarsa Hukuk Bilimci olabilir, ama ben olamam. Ama ne olursa olsun, kuvvetler ayrılığının şairce yorumunu yapabilirim. HHH Kuvvetler ayrılığı ilkesi: Devletin üç ana işlevini (yasama, yürütme ve yargı) yerine getiren organların, tek bir kişinin elinde toplanmasını engellemek üzere düşünülmüş bir sistemdir. Çünkü bu üç yetkiyi de elinde bulunduran bir iktidar, kesinlikle demokratik bir iktidar olmacaktır. Bu duruma eskiden “mutlakiyet” (padişahlık) denirdi. Kuvvetler ayrılığı, demokratik devlet yönetimini düzenleyen bir modeldir. Kuvvetler ayrılığı modeli içinde devlet çeşitli birimlere ayrılmıştır, her birimin ayrı ve bağımsız gücü ve sorumluluk alanları vardır. HHH 1789 devrimi ertesinde, Fransa’da mutlak yetkili monarşiye son verebilmek için kuvvetler ayrılığı bir araç olarak kullanıldı. Tarihi açıdan kuvvetler ayrılığı ilkesi ile ulusal egemenlik ilkesinin mutlak monarşilere karşı yöneltilmiş sistem olarak düşünülmesi gerekir. Kuvvetler ayrılığı ilkesinin taraftarları, bu ilkenin demokrasiyi koruduğunu ve zorba, totaliter hükümetlere engel olduğunu savunurlar. Ki kuşkusuz öyledir. AKP icadı cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi bu mihenk taşında değerlendirildiğinde (neredeyse) mutlak monarşi olarak ortaya çıkar. Devletin organları olan yasama, yürütme ve yargının “her birinin bir diğerinin güç kullanımı üzerine sınırlamalar getirebildiği”ne dair görüşler de vardır ki işlevler dikkate alındığında bunun yanlış olduğu ortaya çıkar. Çünkü “sınırlama” sözcüğü “denetleme”yi içerir; “denetleme” ise “yargı”nın işidir. Yargı, yasama ve yürütmenin işlemlerini denetlerse ortaya demokratik rejim çıkar; yasama ve yürütmenin yargıyı denetlediği rejimin adı mutlak monarşi ya da diktatoryadır. HHH Yargı erkinin, yasama ve yürütme erklerini denetleme aygıtları: Anayasa Mahkemesi: Anayasa Mahkemesi (AYM), Türkiye’nin anayasal yüksek yargı organlarından biridir. Kanunların, Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü’nün anayasaya şekil ve esas bakımlarından uygunluğunu denetler ve bireysel başvuruları karara bağlar. Anayasa değişikliklerini ise sadece şekil bakımından inceler ve denetler. Görevleri, Türkiye Anayasası’nın 152. ve 156. maddeleri arasında belirtilmiştir. Danıştay: Hükümetçe hazırlanan yasa, yönetmelik, tüzük tasarılarını, ayrıcalık sözleşmelerini vb. inceleyip görüşlerini bildirmek; yönetim davalarına bakmak gibi görevleri bulunan, bu konularda en yüksek bir danışma, yargılama yeri, bağımsız bir anayasa kuruluşu. Görev ve yetkileri anayasanın 155. maddesinde belirtilen Danıştay, hükümetin (yürütmenin) işlerini denetler. Sayıştay (Anayasa 161. Madde): Genel ve katma bütçeli dairelerin bütün gelir ve giderleri ile mallarını TBMM adına denetlemek ve sorumluların hesap ve işlemlerini kesin hükme bağlamak ve kanunlarla verilen inceleme, denetleme ve hükme bağlama işlerini yapmakla görevlidir… HHH Şairin yorumu: Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda görev ve yetkileri yazılı olan Anayasa Mahkemesi, Danıştay ve Sayıştay, Yasama (TBMM) ve Yürütmenin (Cumhurbaşkanlığı Kabinesi) işlerini denetleme ve yargılama yetkisine sahiptir. Buna demokrasi denir. Ancak mevcut durum bunun tamamen tersidir. Bu rejimi terminolojinin dışına çıkıp “antidemokratik” olarak nitelendirebiliriz. Öte yandan bu üç kuruluşa üye seçimi de antidemokratik bir özellik göstermektedir. Ütopik olsa da bu üç kuruluşa üye seçiminde, yasama (TBMM) ve yürütmenin (hükümetin) bulunmaması düşünülebilir ama durum Türkiye’de tamamen tersidir. Üyelerden oluşan anayasal kurum ve kuruluşların tamamında yürütme, daha doğrusu hükümet, daha doğrusu Cumhurbaşkanlığı Kabinesi ve en doğrusu Cumhurbaşkanı ve dahi ondan daha doğrusu AKP Genel Başkanı yetkilidir. Demek ki artık bir mutlakiyetten söz edilebilir! HHH Şairler yalan söylememelidir. Maruzatım bundan ibarettir efendim! İcra gelince intihar etti SEYFETTİN METE Çorum’da Bahçelievler Mahallesi’nde Erman Ö. isimli bir kişi, emekli polis olan babasının beylik silahıyla intihar etti. Silah sesini duyan apartman sakinlerinin ihbarı üzerine olay yerine gelen ekipler, Erman Ö’nün hayatını kaybettiğini belirledi. Erman Ö’nün ölmeden önce bıraktığı mektupta, borçları nedeniyle icralık olduğunu ve ölümünden kimsenin sorumlu olmadığını yazdığı öğrenildi. l ÇORUM
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle