27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 10 ŞUBAT 2021 ÇARŞAMBA HABER/YORUM Türkiye, diplomasinin hangi ilkesini unuttu? Eskiler, “mütekabiliyet” derlerdi. Günümüzde “karşılıklılık” diyoruz. Diplomasinin temel ilkelerindendir. Muhatap devletin attığı adıma eşit ölçüde, aynı oranda karşılık verilmesi anlamına gelir. Bu hatırlatmayı yapma nedenimiz, Türkiye’nin uzun zamandır diplomasinin bu temel ilkesini unutması. Örneğin, ABD’nin önceki başkanı Donald Trump, Türkiye’ye sosyal medya üzerinden hakaret ediyor, Türkiye’nin cumhurbaşkanına hakaret içeren cümlelerle dolu mektup yolluyor. Fakat Türkiye’den iç kamuoyuna yönelik açıklamalar dışında ses çıkmıyor. Trump için “dostum”, ABD için “stratejik müttefik” demeyi sürdürüyor Türkiye. Örneğin, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Türkiye’ye hakaret ediyor. Doğu Akdeniz’de ve Ege Denizi’nde Yunanistan’ın; sözde soykırım iddiaları ve Dağlık Karabağ konusunda Ermenistan’ın bütün tezlerini sahipleniyor. Ankara’dan gereken yanıt bir türlü gitmiyor Paris’e. Açıklamalar, hep içeriye dönük. Örnekleri çoğaltabiliriz. Önceki gün bu konuda yeni bir gelişme daha yaşandı. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ni ziyaret eden Yunanistan Başbakanı Kriyakos Miçotakis, Türkiye’yi ve Türk askerini işgalcilikle suçladı, bir kez daha. “Stratejik dış politika hedefimiz, adadaki Türk işgalini sona erdirmektir” dedi. Türkiye ve Yunanistan arasında 25 Ocak’ta yapılan istikşafi görüşmelerde alınan notların daha mürekkebi kurumadan yaptı bu açıklamayı. Türkiye hem Avrupa Birliği’ne hem Yunanistan’a ılımlı mesajlar verdiği, Doğu Akdeniz’deki enerji arama faaliyetlerini durdurduğu halde yaptı bu açıklamayı. İstanbul, Ankara ve Trakya üniversitelerinin, Yunanistan’ın Ankara Büyükelçiliği’nin katkısıyla düzenlediği “Dünya Yunanca Günü” konferansından bir gün önce yaptı bu açıklamayı (etkinlik, tepkiler üzerine iptal edildi). Hakkımızı nasıl savunmalı? Hak ve çıkarlarımızı savunmak için Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Asıl olan iç cephedir” sözünü unutmamak ve ekonomik bağımsızlığa kavuşmak şart. Türkiye bugün ikisinden de yoksun maalesef. İç cephe; fazlasıyla bölünmüş halde. Ekonomi; dış kaynak bağımlısı. Bunlar yetmezmiş gibi dış politika, tamamen içeriye dönük yapılıyor. O nedenle dışarıdaki muhataplar, seçimlerden önce meydanlarda yüksek perdeden söylenen, hatta hakaret içeren dış politika söylevlerini ciddiye almıyor. Bu sözlerin etkinliği, saygınlığı, caydırıcılığı olmuyor. Mevcut itibarı da aşağı çekiyor. Kaldı ki bu sözler uzun yıllar etkili olduğu iç siyasette de inandırıcılığını yitiriyor bir süre sonra. Dış politikadaki keskin U dönüşleri, ne dosta güven veriyor ne düşmana korku salıyor. Çünkü KKTC’de, ulusal kahraman Rauf Denktaş’ı devre dışı bırakıp Annan Planı’nı destekleyen de aynı iktidar, yıllar sonra Atina’ya “Sabrımızı sınama” diyen de. Çünkü Ermenistan açılımını yapan da aynı iktidar, Dağlık Karabağ meselesinde Azerbaycan’ı destekleyen de. Çünkü Suriye liderine önce “kardeşim Esad” diyen de aynı iktidar, sonra “katil Esed” diyen de. Bu örnekleri çoğaltmak da mümkün. Yazıya bir diplomasi terimiyle başladık; ülkemizin Hariciye geleneğinin yetkin isimlerinden, eski dışişleri bakanlarından Vahit Halefoğlu’nun sözüyle bitirelim: “Hakkı savunmada kuvvetli, üslupta zarif olmalı”. 10 ŞUBAT 2021 SAYI: 34822 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni AYKUT KÜÇÜKKAYA Yayın Koordinatörü Serkan Ozan Yazıişleri Müdürleri İpek Özbey Olcay Büyüktaş Akça (Sorumlu) Hakan Akarsu (Ekler) Görsel Yönetmen Münevver Oskay Reklam Genel Müdürü Ayla Atamer Törün l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Gece: Ayça Bilgin Demir l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Jale Özgentürk l İç Politika: Ali Açar l Kültür Sanat: Yazgülü Aldoğan l Fotoğraf: Uğur Demir l Spor: Sami Gürel l Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 l Ege Bölge Temsilcisi: Tuncay Mollaveisoğlu Halit Ziya Bulvarı 1352 sok. 2/3 Pasaport İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur, Ataol Behramoğlu. l Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: l İstanbul: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Yenibosna mh. 29 Ekim Cd. no: 11A/41 Bahçelievler/İstanbul Tel : 0212 454 35 10. l Ankara : İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Saracalar mh. 57. cd. no: 21/A Akyurt/Ankara Tel : 0312 353 29 61. l İzmir: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Fatih mh. 1199 sok. no:1/7 SarnıçGaziemir/İzmir Tel : 0232 483 96 60. l Adana: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Levent mh. 1791 sok. no: 33/A Yüreğir/Adana Tel : 0322 346 36 25. l Trabzon: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Organize sanayi Bölgesi no: 2 Arsin/Trabzon Tel : 0462 711 40 20. Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. NAMAZ VAKİTLERİ İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı İstanbul 06:32 07:58 13:23 16:11 18:39 19:59 Ankara 06:16 07:41 13:08 15:58 18:25 19:44 İzmir 06:39 08:01 13:31 16:24 18:50 20:08 Türkiye’de daha adı bilinmezken 16 sayfalık bir araştırma dosyası ile kapak yapmıştık... Çok değerli gazeteci Ümit Zileli ile 2003 yılında Nokta dergisini çıkarıyorduk. Kapağın konusu devletin denetim birimlerinden elime ulaşan ilişkiler zinciriydi... Belgeler, ünlü para sihirbazı George Soros’un Türkiye’de kimlerle; hangi STK’lerle, işadamları ve akademisyenlerle işbirliği yaptığını anlatıyordu... HHH “Demokrasi” vaadi ile ulus devletlerde “sivil darbeler” yapan Soros’un ipliğini pazara çıkaran araştırmam büyük yankı bulmuştu. Zehirli Sarmaşık başlığı ile anlattığım “sivil darbecilerin” arka planını daha sonra “Sivil Örümceğin Ağında” adlı muhteşem bir eser ile taçlandırdı araştırmacı yazar Mustafa Yıldırım... O dönem Soros’un Türkiye’de Açık Toplum Enstitüsü, Helsinki Yurttaşlar Derneği vb. birçok STK’yi finanse ettiğini belgeleri ile yazmıştım. Yine o günlerden iki isim... Osman Kavala ve Can Paker... Soros’un örümcek ağı örgütlenmesinin Türkiye’deki en önemli ortaklarıydı... Ve bugün... Kavala, 1000 günü aşkın Anayasa kazanı ne doğuracak? hapiste... Soros bağlantıları da hatırlatılarak bir nevi “ajanlıkla” suçlanıyor. Tutuksuz yargılanması mümkünken hapis yatması, giderek daha yüksek perdeden hak ihlali olarak değerlendiriliyor. Soros’un yakın dostu ve Osman Kavala ile aynı mönünün müdavimi Can Paker ise Erdoğan’ın yanı başında... HHH Paker, AKP ilk iktidar olduğunda Kamu Yönetimi Reformu’nun planlayıcılarından biri... TSK’ye “demokratik denetim” getirilmesini, askeri vesayet ile mücadeleyi, milli bayramların “çağdışılığını”, andımızın okunmasının “zararlarını” Erdoğan’a fısıldayan isim... Ulus devlet ile sorunlu zihniyet... Nerede? Saray’da... HHH Herkeste bir merak... AKP’nin “yeni anayasa kazanı” ne doğuracak diye... Geçen günlerde yazdım, Erdoğan’ın yeni anayasa çalışmasının mutfağında Can Paker de var... Anayasa kazanından demokrasi, ulus devlet, hukukun üstünlüğüne dair bir sonuç çıkmayacağı kesin... Yasaları “engel” gören, anayasayı tanımayan, adalet tanrıçası Themis’in elinde tuttuğu terazisi sürekli olarak yandaşların lehine tartan, kılıcını muhaliflerin üzerine salan, demokrasiyi sadece kendi amaçlarına hizmet için kullananlar ile anayasa yapılamaz... İktidar yerelden geliyor... CHP’li belediyelerdeki hizmetler, AKP’nin kâbusu haline geldi. Çünkü uzun yıllardır ilk kez, İstanbul ve Ankara başta olmak üzere büyükşehirlerin alınmasının etkisi ile “CE HA PE zihniyeti” seçmenin hizmet kantarına taşındı, vitrine çıktı... Pandemi sürecinde yurttaşın derdine derman olan, kısıtlı olanaklarla yerelde çok iyi bir sınav veren yerel yönetimler, halkta “CHP iktidar olursa başarır” algısını oluşturuyor. Genel Merkez ise yereldeki yükselen algıya ayak uydurmakta zorlanıyor. Bunda günlük politik gündem yoğunluğunun etkisi olsa da CHP’den daha “uyarıcı” siyaset bekleniyor... HHH Ünü sınırları aşan Ekrem İmamoğlu’nun siyasi kampanyasını hazırlayan Necati Özkan ile konuşuyorum. “Türkiye’de geniş kitleler Tanzanya halkı kadar aç ve yoksul” diyor.. “Cumhur İttifakı gerginlikten besleniyor, gündemi açlık ve yoksulluktan başka konulara kaydırıyor” diyen Özkan şu tespiti yapıyor: “Cumhur İttifakı eriyor ancak muhalefet, iktidarın eridiği oranda yükselmiyor...” Siyasal iletişim uzmanı Necati Özkan, sihirli sözcüğü “cesaret” olarak nitelendiriyor... HHH Yerel yönetimlerin hizmetleri ile ilgili söylenecek çok şey var... İsmi partinin önünde giden belediye başkanlarının başarı hikâyeleri ders niteliğinde... Cumhur İttifakı’nın erimesinde yerel yönetimlerin payı pek konuşulmasa da ben altını çizeyim: İktidar bu seçimde de yerelden yükseliyor... MSB’DEKI TEDARIK BIRIMININ AĞIRLIĞI ARTIRILDI ABD yaptırımlarına TSK’den önlem adımı HÜSEYİN HAYATSEVER ABD’nin Türkiye’ye uyguladığı S400 yaptırımıyla Savunma Sanayii Başkanlığı’nın (SSB) bu ülkeden ihracat lisansı almasının engellenmesinin ardından gereken durumlarda Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) ihtiyaçlarının Milli Savunma Bakanlığı üzerinden tedariki için hazırlık yapılıyor. Milli Savunma Bakanlığı bünyesinde TSK’nin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla silah ve teçhizat alım süreçlerini yöneten Teknik Hizmetler Daire Başkanlığı, genel müdürlük seviyesine yükseltilerek ağırlığı artırıldı. Tedarik süreçlerini yöneten bu birim ayrıca TSK’nin ihtiyaçları kapsamında On Yıllık Temin ve Tedarik Programı’nın hazırlanmasından da sorumlu olacak. Resmi Gazete’de 6 Şubat’ta yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’yle Milli Savunma Bakanlığı teşkilat yapılanmasında da bazı değişlikler yapıldı. Yapılan değişiklikle Milli Savunma Bakanlığı Teknik Hizmetler Daire Başkanlığı, “Genel Müdürlük” seviyesine yükseltildi. Savunma sanayi güvenliği faaliyetleri ile TSK’nin tedariklerine ait teknik şartname faaliyetlerini yürüten Milli Savunma Bakanlığı Teknik Hizmetler Genel Müdürlüğü’nün görev ve yetkileri arasında “TSK’nin ihtiyacını karşılamak amacıyla sözleşmeye bağlanan silah, mühimmat, roket, füze, araç, makine ve teçhizata ait teknik süreçleri yönetmek” de bulunuyor. ‘Işık tutabilir’ Değişiklikle ayrıca daha önce Savunma ve Güvenlik Genel Müdürlüğü’nde olan On Yıllık Temin ve Tedarik Programı’nın (OYTEP) hazırlanması görevi de Teknik Hizmetler Genel Müdürlüğü’ne verildi. OYTEP’in TSK’nin ihtiyaç ve tedarik planlamasındaki rolüyle ilgili değerlendirmelerde bulunan savunma politikaları uzmanı Arda Mevlütoğlu, “OYTEP kapsamında 10 yıl boyunca hangi kuvvet ne alacak, hangi bütçeyle alacak, bu belirleniyordu. OYTEP doğrultusunda da tedarik programları başlatılıp yerli geliştirme, hazır alım gibi farklı proje modelleri belirlenip projeler yürütülüyordu” dedi. TSK’nin ihtiyaç planlamaları doğrultusunda ATAK helikopterleri, MİLGEM gibi projelerin geliştirildiğini kaydeden Mevlütoğlu, şöyle konuştu: “Fakat bu akış son dönemde biraz bozuldu ve irili ufaklı tüm firmalar ortaya kendi ürünleriyle çıkmaya başladılar. Firmalar, projelendirilmiş, ihtiyaç tanımlaması yapılmış ürünler değil kendi kaynaklarıyla geliştirdiği ürünleri çıkarmaya başladılar. Sürecin kimyası bozuldu. OYTEP’in hazırlanmasının Teknik Hizmetler Genel Müdürlüğü’ne verilmesini, bu tedarik planlamasının iyileştirilmesine yönelik bir adım olarak iyimser bir şekilde yorumluyorum. TSK’nin ihtiyaç ve tedarik planlamasına ışık tutacak böyle bir belge üretilirse savunma sanayii şirketleri de buna göre pozisyon alır. OYTEP bu yüzden önemli.” l ANKARA KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] CANSIZ NESNELERE SAATLERCE SELAM Hava Harp Okulu’nda FETÖ’ye bağlı olmayan öğrencileri, baskı ve işkenceyle istifaya zorlayarak örgüt üyesi öğrencilerin önünü açan 107 zanlı hakkında “Vefa Soruşturması” başlatıldı. İstanbul merkezli 15 ilde 42 kişi gözaltına alınırken 31 kişi de yakalandı. Eski Askeri Yargıtay üyesi Albay ve Cumhuriyet Savcısı Levent Bilgi tarafından başlatılan soruşturmada, 2006 2014 yılları arasında pilot ve yardımcı yer sınıfından subay yetiştiren Hava Harp Okulu’nda, 780 öğrencinin ayrılmak zorunda bırakıldığı belirtildi. Zanlıların, FETÖ üyesi olmayan öğrencileri saatlerce güneşin altında yerde süründürdüğü, cansız nesnelere selam verdirdiği, Çin oturuşu yaptırdığı ve öğrencilere mezun edilmeyeceklerinin kendilerine her fırsatta ifade edilmesi suretiyle okuldan ayrılmalarına neden oldukları ileri sürüldü. Zanlıların önemli bir kısmının 15 Temmuz darbe girişimine katıldığı ya da “FETÖ üyesi olmak” suçundan soruşturma geçirdikleri öğrenildi. Haklarında işlem başlatılanlar arasında, 15 Temmuz’a katıldıkları gerekçesiyle hüküm giyen eski Tümgeneral Fethi Alpay, eski Tuğgeneral Bekir Ercan Van, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a suikast timinde yer alan Binbaşı Taner Berber ve TBMM’yi bombalama emrini veren eski pilot Yarbay Hasan Hüsnü Balıkçı da var. l DHA BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 23 4 5 6789 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Temyiz 1 Z ENGUL E B mahkemelerin 2 A S A Y O R G A de yapılan duruşma. 2/ Başlıca üyesi Jules Romains olan ve toplumun ortak bilincini 3 4 5 6 7 RN BUL A T Z AMA Z İ NGO UFAK T İ N E HAVAD İ S L İ LA ABA dile getirmeyi 8 A S T İ K A A L amaçlayan ede 9 A N T İ G O N E biyat akımı. 3/ Gümrük muhafazasında çalışan görevli. 4/ Bir pamuk cinsi... Karışık renkli. 5/ Kabul etmeyerek geri çevirme... Boru sesi... “Bir dokun bin işit kâsei fağfurdan” (Âli Efendi). 6/ Rütbesiz asker... AleviBektaşi inancını dile getiren şiirlere verilen ad. 7/ Çöp, süprüntü, pislik... Asya’da yaşayan yabanıl bir keçi. 8/ Dört Halife’den sonra İslam devletinin başına gelen hanedan. 9/ Bir göz rengi... Zayıf, kuru, sıska. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ İki düşman taraftan çıkan birer kişinin çarpışması. 2/ Hububat tozu... Kız evlat. 3/ Fas’ın başkenti... Dağ sırtlarında geçit veren çukur yer. 4/ Yıllık... Yeteneği ve saygınlığıyla ünlü kadın şarkıcılara verilen ad. 5/ Pulculuk. 6/ Gözleri görmeyen... Anlamlı iz... Bir nota. 7/ Verdi’nin tanınmış bir operası... Lokmanruhu. 8/ Argoda gizli yere verilen ad... “Âlem çiçek olsa ben olsam / Dost dilinden tatlı bal bulamadım” (Pir Sultan Abdal). 9/ Osmanlı Devleti’nde padişah ahırlarına bakmakla görevli kimse.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle