01 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 30 OCAK 2021 CUMARTESİ YORUM Çeneyle Yönetilen Ülke Boşuna yorulup didinmeyin! Üç kuruşluk maskeyi bulamayan, aşı bulabilir mi? İşsize iş, aşsıza aş bulabilir mi? Cebindeki son 5 lirası ile ekmek kuyruğuna giren, ayda 88 bin lira maaş alanın iktidar hırsını ve derdini anlayabilir mi? Evinin kirasını ödeyemeyen, 1150 odalı Saray’da itibardan tasarruf edilemeyeceğini bilir mi? Parasızlıktan kombisini açamayan, “Bugün 54.5 milyon vatandaşımız doğalgazın konforundan yararlanıyor” diyenin çok büyük “millet sevdası”nı algılayabilir mi? Dükkânına kilit vuran, “Kapanan falan yok” açıklamasıyla, onun ardından sıralanan bir sürü rakamın ne anlama geldiğini sezebilir mi? O yüzden... Varsa yoksa çene suyu çorba. Karıştır karıştır iç. Doyabilirsen doy... Laiklik Öğretmeninin Dersi Gözü dönmüş yobazlarca aramızdan alınışı nedeniyle yarın bir kez daha anacağımız Prof. Dr. Muammer Aksoy, bizim laiklik öğretmenimizdi. Unutmayınız, hatırlayınız... Muammer Aksoy, 1987’de başkanı olduğu Türk Hukuk Kurumu adına yaptığı açıklamada şöyle demişti: “Derslere mayo ve şort ile girilmesine izin verilmemesi ne derece doğal ise çarşaf ve başörtüsü ya da türban ile girilmesine izin verilmemesi de o kadar doğaldır. Özgürlükler adına ‘özgürlükler rejimini tümden ortadan kaldıracak Humeyni rejimlerine götürücü adımlar karşısında seyirci kalmak’, ‘gelecekte demokrasi ve özgürlüklerin tümden yok edilmesini umursamamak’ olur. Bu sorunu, önemsiz bir şekil sorunu olarak ele almak da çok yanlıştır. Sorun, ‘çağda, akla ve bilime dayanan bir devlet ve hukuk düzeni’ ile ‘nakile (dini esaslar) dayanan bir devlet ve hukuk düzeni’ arasındaki çekişmenin yeniden başlamasıdır. Yangının söndürülmesine, ilk alev görünce başlanır; yoksa alevlerin bütün yapıyı sarmasından sonra değil!” AKP döneminde, Meclis’ten ilkokula değin kadınlar ve kızlar, tüm muhalefet partilerinin de seyirci kalmasıyla, yasaklara büründürülmedi mi? Sonrasını hepimiz biliyoruz: 9 yaşından küçük kızlar evlenebilir fetvası verildi. Küçücük çocukların gebe bırakılmasına kayıtsız kalındı. Çocukları istismar edenlerin vakıfları el üstünde tutuldu. Kadınlar bir bir öldürülürken susuldu. “Danıştay’ı boş verin, davaları din ulemasına soralım” dendi. Diyanet İşleri Başkanı, kimi, neyi kesecekse? ortalıkta kılıçla dolaşmaya başladı. Saray danışmanları İslam konfederasyonu çağrıları yaptı. Özetle özgürlükler rejimi tümden ortadan kaldırıldı. Bir görevimiz var bizim: İlkelerimiz uğruna can veren Muammer Aksoy’un bize verdiği dersin gereğini yerine getirmek! Milli Aşı Bu gidişle aşı olmayı bekleyenlere ağaç aşısı yapacaklar. Hem bulunması kolay hem yerli ve milli hem de seçeneği bol: Yarma aşı, kakma aşı, çoban aşısı, göz aşısı, kalem aşısı, yaprak aşısı... Seç, beğen, yaptır. Üstelik meyve verme olanağı da var: Bu yaşam pahalılığında ailecek yaz kış kiraz verdiğini düşün! Köşeyi dönmek işten bile değil... 30 OCAK 2021 SAYI: 34811 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni AYKUT KÜÇÜKKAYA Yayın Koordinatörü Serkan Ozan Yazıişleri Müdürleri İpek Özbey Olcay Büyüktaş Akça (Sorumlu) Hakan Akarsu (Ekler) Görsel Yönetmen Münevver Oskay Reklam Genel Müdürü Ayla Atamer Törün l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Gece: Ayça Bilgin Demir l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Jale Özgentürk l İç Politika: Ali Açar l Kültür Sanat: Yazgülü Aldoğan l Fotoğraf: Uğur Demir l Spor: Sami Gürel l Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 l Ege Bölge Temsilcisi: Tuncay Mollaveisoğlu Halit Ziya Bulvarı 1352 sok. 2/3 Pasaport İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur, Ataol Behramoğlu. l Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: l İstanbul: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Yenibosna mh. 29 Ekim Cd. no: 11A/41 Bahçelievler/İstanbul Tel : 0212 454 35 10. l Ankara : İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Saracalar mh. 57. cd. no: 21/A Akyurt/Ankara Tel : 0312 353 29 61. l İzmir: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Fatih mh. 1199 sok. no:1/7 SarnıçGaziemir/İzmir Tel : 0232 483 96 60. l Adana: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Levent mh. 1791 sok. no: 33/A Yüreğir/Adana Tel : 0322 346 36 25. l Trabzon: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Organize sanayi Bölgesi no: 2 Arsin/Trabzon Tel : 0462 711 40 20. Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. NAMAZ VAKİTLERİ İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı İstanbul 06:42 08:10 13:22 16:00 18:25 19:47 Ankara 06:26 07:52 13:07 15:47 18:12 19:33 İzmir 06:48 08:12 13:30 16:14 18:38 19:57 Milliyetçilik tartışmaları son günlerde yine gündemin ön sıralarına yerleşti. Bu tartışmaların birkaç nedeni var. Birincisi, iç siyasetteki tartışmalar, saflaşmalar, siyasal dil ve sertleşen üslupla ilgili. İkincisi, Türkiye Cumhuriyeti’nin Milli Mücadele’yle kurulan bir ulus devlet olmasıyla ilgili. Üçüncüsü, Türkiye’nin, Batı emperyalizminin bölmek, parçalamak istediği bir ülke olmasıyla ilgili. Konuyu tarihsel, siyasal, toplumsal, ideolojik, sınıfsal, iktisadi, kültürel yönleriyle de kuramsal, kavramsal, kurumsal yönleriyle de tartışmak zorunlu. Tartışalım öyleyse... Tarihsel olarak milliyetçilikten bahsedince, öncelikle ve en fazla atıf verilen tarih, 1789 Fransız Devrimi’dir. Eskilerin, Fransız ihtilali kebiri dedikleri devrim, burjuvazinin yanına halkı, yoksulları, köylüleri alarak öncülük ettiği bir devrimdir. İzleyen süreçte kral, kilise, soylular ve büyük toprak sahiplerinin gücü kırılmıştır. Tarihin büyük devrimleri arasında yerini almıştır. Ulus devletle, ulusal sınırlarla, ulus fikriyle, ulusal bilinçle, ulusal dille birlikte anılır. İç içe geçmiştir. Sonraları burjuvazinin tutuculaşması, devrim yaparken karşı karşıya geldiği güçlerle uzlaşması, devrim sırasında ittifak yaptığı güçlerle arasının açılması, Fransız Devrimi’nin önemini azaltmaz. O devrim halkçı, toplumcu, laik ve aydınlanmacıdır. Dünya ölçeğinde etkilidir. Tanzimatçıları, Yeni Osmanlıları, Jön Türkleri, İttihatçıları, Kemalistleri, Cumhuriyetçileri etkilemiştir. İktisadi ölçekte milliyetçilik, milli burjuvaziyle, ulusal pazarla, üreticinin ve tüketicinin korunmasıyla, iç pazarın bütünleşmesiyle birlikte anılır.    Siyasal, ideolojik, hukuksal anlamda milliyetçilik; ulus devletle, ulusal egemenlikle, hukuk ve yargı birliğiyle birlikte anılır. Feodal bağları ezerek yükselir. Kendi kurumları, kuralları, kavramları vardır. Ortak dille, ortak tarihle, tarih bilinciyle birlikte anılır. Kendi kültürü, kültürel kurumları vardır. Ortak coğrafyayla, yani yurtla, yurttaşlıkla, yurtseverlikle birlikte anılır. Ortak bir toplumsal tabanı; ortak hedef, amaç, kader birliği; ortak derdi, tasası, kederi; ortak bir duygu dünyası vardır. Bunlar güçlü bağlar, güçlü duyşer. Bu sayede emekçilerin devrimci talepleri sönümlenir. Sistem içinde kalmaları sağlanır. Dünya ölçeğinde bir devrime ilişkin hedefleri, hassasiyetleri kırılır. Dış talandan aldıkları payın da etkisiyMilliyetçilik, le, gelirleri bir miktar artınca, biraz olsun rahat yaşamaya başlayınca, ideolojik sınıfsallık ve olarak sağa kayarlar. Emperyalist ülkenin milliyetçiliği, kapitalizmin ulaştığı emperyalizm aşamayla birlikte, başkalarının topraklarına göz diker. Hırslı, hınçlı ve hırçıngular, güçlü düşüncelerdir. Yok sayılamazlar. Küçümsenemezler. Kolay kolay da aşınmazlar. Milliyetçiliğin sınıfsal boyutu vardır. Ezilen ulusların, büyük önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün sözleriyle “mazlum milletlerin” milliyetçiliğiyle, ezen ulusların, emperyalistlerin milliyetçiliği bir ve aynı değildir. Emperyalizme karşı bağımsızlık savaşı veren, vatanını savunan, sömürge veya yarı sömürge durumuna düşmüş halkın milliyetçiliği ilericidir, devrimcidir. Kapitalistleşmiş, üretimmülkiyetbölüşüm ilişkileriyle, pazarhammaddeucuz emek talepleriyle başka topraklara göz dikmiş, başka ulusların emeğine, kaynağına, zenginliğine barbarca el koyan ulusun milliyetçiliği faşizmdir. dır. Buna karşılık, mazlum milletin, ezilen dünyanın milliyetçiliği, yayılmacı değildir. Nesnel olarak öyle bir gücü, olanağı, iddiası da yoktur zaten. Kendi sınırlarını, egemenliğini, toprak bütünlüğünü korumaya çalışır. Sanayi Devrimi’ni yapmış İngiliz emperyalizminin milliyetçiliği ile (sadece İngiliz Muhafazakâr Partisi değil, İngiliz İşçi Partisi de), Sanayi Devrimi’ni kaçırmış, yarı sömürge durumuna düşmüş, vatanı işgal edilmiş Osmanlı aydınlarının milliyetçiliği aynı değildir. Fransız milliyetçiliği ile Fransız işgaline karşı vatanını savunan Cezayir milliyetçiliği aynı değildir. ABD’nin milliyetçiliği ile ABD’nin saldırdığı Vietnam’ın, Kore’nin, Küba’nın, Afganistan’ın, Irak’ın, Suriye’nin milliyetçiliği aynı değildir. NüfuMilliyetçiliğin ölçütü nedir? sunun üç katı kadar Covid19 aşısı stoklayan Kanada’nın milliyetçiliği ile sadece 25 tane aşı Milliyetçiliğin, ilerici mi yokgönderilen Gine’nin milliyetçiliği sa gerici mi olduğunu anlama de aynı değildir. nın en doğru yolu, emperyalizKısacası, her milliyetçilik; o me karşı aldığı tutuma bakmak halkın tarihsel, siyasal, toplumtır. Emperyalist olanı, faşist ola sal, kültürel, iktisadi, coğrafi konı; kendi ülkesinde tarihsel, top şullarının, birikiminin, deneyilumsal, siyasal ve sınıfsal olarak minin ürünüdür. O süreçte geliaştığı, geride bıraktığı feodalizm şir, olgunlaşır. Genelleme yapartığı, ortaçağ kalıntısı alt kimlik mak doğru olmadığı gibi bilimleri; hedef seçtiği, bölmek iste sel, nesnel, gerçekçi de değildir. diği ülkelerde kullanır. Kaşır, kış Büyük sermayeyi savunanı da kırtır. Gericidir, yayılmacıdır, ırk vardır; kamucu, toplumcu, devçıdır. Buna karşılık üçüncü dün letçi ekonomiden yana olanı da. ya milliyetçiliği halkçıdır, devrim Liberal, kapitalist olanı da vardır; cidir, toplumcudur. Emperyaliz halkçı, devrimci olanı da. Emperme karşıdır. yalizmin hizmetinde olanı da varMilliyetçiliğin dış politika boyu dır; emperyalizme karşı savaşatu vardır. Ezilen dünyada, halkın nı da. ezici çoğunluğu yoksuldur. SerAtatürk milliyetçiliği; emperyamaye birikimi cılızdır, yok dene lizme karşı Kurtuluş Savaşı vecek kadar azdır. Emperyalist ül ren, devlet kuran, devrim yapan, kede ise iç pazarın ötesinde ser mazlum bir milletin, antiempermayenin ulus ötesi saldırı ve ta yalist milliyetçiliğidir. Bu yönüyle lanı öne çıkar. Bu talandan işezilen dünyaya örnektir. Özeldir, çi sınıfına da bir miktar pay dü özgündür ve öncüdür. BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1 234 5 678 9 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Gökyüzünden ve yıldızlardan korkma. 1 H E R G E L E İ 1 2/ Mardin ilinde tanınmış bir ören yeri... “Durur gibi dallarda kanlı bülbüller” 2 3 ALA TERAS YALVAÇ KA 2 (Ahmet Haşim). 3/ Eskiden lise derecesin 4 M L A M E L İ F 3 deki okullara verilen ad... Güzel kadın. 4/ Böcek ısırmasıyla oluşan yumru... Belirti. 5 AF İ L İ AV 6 NE İ NÇ AS 4 5/ Kesilmiş hayvanın ciğer, işkembe gibi iç 7 organlarıyla baş ve ayakları. 6/ Selenyum elementinin simgesi... Sularda yaşayan tek hücreli bir canlı. 7/ Küçük su kanalı... 8 9 ARAN A İ DA İ SKENDER AKTAŞ AS İ 5 6 7 Süpürgeotu, funda. 8/ At, aslan gibi kimi hayvanların ensesinde bulunan uzun kıllar... Müzikte üç ya da 6/ Bir nota... Bir gerçeği 8 daha çok sesin bir arada tınlaması. 9/ Rüzgâr korkusu. YUKARIDAN AŞAĞIYA: saklamaktan 9 vazgeçip 1/ Bayağı, sıradan... Ayakkabının yumuşak olan üst bö açıklama. lümü. 2/ Kuran’da bir sure... Meyve, sebze, tarhana gibi 7/ İspanyolların şeyleri kurutmaya yarar, geniş ve üstü açık balkon. 3/ Çe sevinç ünlemi... Argoda şık ve güzel giyimli kimseye kilerek balık avlamaya yarayan daire şeklinde el ağı... Gü verilen ad. 8/ Gerekli, lüzumlu... Afrika’da yaşayan bir reşte bir oyun. 4/ Karahindibanın sebze olarak yenen yap antilop. 9/ Kan emici bir sinek... Nazilerin politikasında rakları... İlaç. 5/ Din adamlarının simgesi sayılan başlık. Germen ırkından kimselere yakıştırılan ad. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] ABD ile AB’nin Çin ve Türkiye endişesi ABD Başkanı Joe Biden’ın ilk birkaç dış politika hamlesi, çeşitli kesimlerde “iyimserlik” oluşturdu. Benzerini Obama ve Trump dönemlerinde de yaşamıştık: Trump’ın ABD’yi emperyalist olmaktan çıkaracağı ve “milli devlet” yapacağı bile savunulmuştu! Sanırsın emperyalist devletler aynı zamanda milli devlet değil! Nedir peki o ilk hamleler? ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı Org. Kenneth McKenzie, Trump döneminin son günlerinde İran’la savaşın eşiğinden döndüklerini ancak artık yeni yönetimle ABD’nin eski politikasının geri geleceğini söyledi. Org. McKenzie, ABD ve İran ilişkilerinin “fırsat dönemine” girdiğini belirtti. Ardından ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, “İran yeniden anlaşmaya uymayı kabul ederse biz de anlaşmaya döneceğiz” mesajı verdi. Diğer yandan ABD Başkanı Biden, Trump’ın Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’yle yaptığı silah satışı anlaşmalarını askıya aldı. Ayrıca ABD’nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Richard Mills, askıya alınan Filistin’e yardımları yeniden başlatacaklarını ve iki devletli çözüm için çalışacaklarını açıkladı. ABD’nin hızlı Çin hamleleri Bunlar, aslında ABD’nin esasa yoğunlaşacağına işaret eden hamleler. Nedir o esas? ABD, Biden döneminde “baş rakibi” Çin’e karşı yoğunlaşacak. Nitekim Biden döneminin Çin’le ilgili ilk hamleleri bu esasa işaret ediyor: 1. Pentagon, uçak gemisi USS Theodore Roosevelt’i Güney Çin Denizi’ne gönderdi. 2. Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki, “Pekin şu anda güvenliğimizi, refahımızı ve değerlerimizi ciddi şekilde zora sokuyor. Bu nedenle de ABD’nin Çin’e yeni bir yaklaşım benimsemesi gerekiyor” dedi. 3. Biden yönetimi, şu açıklamasıyla, Trump’ın virüs üzerinden Çin’e saldırısını sürdüreceğinin de işaretini verdi: “Çin’deki bazı kaynaklardan yanlış bilgiler yayıldığını gördük ve bu durum bizim için endişe kaynağıdır. Covid19’un Çin’de ortaya çıkışına ilişkin derinlemesine bir araştırma yapmak zorundayız.” ÇinRusya’ya karşı ABDABHindistan arayışı Daha önce bu köşede birkaç kez yazdık: ABD, Çin’e karşı mücadelesini “büyük müttefiklerle” yürütmek istiyor. ABD bugüne kadar ağırlıklı olarak Çin’e karşı mücadelesini “orta boy” bölge müttefikleriyle sürdürdü. Başta Japonya olmak üzere, Güney Kore ve Avustralya’yla... Ancak Çin ile Rusya’nın stratejik ortaklığı ve Çin’in beklenenden daha hızlı ABD’yle makası kapatıyor olması, Washington açısından “büyük müttefiklerle” hareket etme ihtiyacı doğurdu. İşte Trump’ın son yılında ABD’nin “AsyaPasifik” stratejisini “HintPasifik” stratejisi olarak güncellemesi ve Biden’ın “transatlantik ittifakı restore etme” hedefi ilan etmesi bu nedenleydi. ABD, ÇinRusya stratejik ortaklığına karşı ABDABHindistan bloku oluşturmaya çalışacak. Transatlantik tamir görüşmesi Biden’ın bu hedefinin gereği olarak ilk önemli temas yapıldı: Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Avrupa Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen’in Kabine Şefi Bjoern Seibert ile ABDAB ilişkilerini görüştü. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Emily Horne, görüşmeyle ilgili, şu çok önemli iki mesajı içeren bir yazılı açıklama yaptı: 1. “Bay Sullivan, Joe Biden yönetiminin transatlantik ittifakının tamir edilmesine ve yeniden canlandırılmasına olan bağlılığını dile getirdi.” 2. “İkili, Çin ve Türkiye dahil ortak kaygı konularında beraber çalışma hususunda mutabık kaldı.” Yani ABD ve AB, birincisi “transatlantik ittifakı restore etmeyi”, ikincisi de Çin ile Türkiye konusunda birlikte çalışmayı kararlaştırmış oldu! Kamasopaçengel Peki, nasıl olacak Türkiye’ye karşı ortak çalışmaları? ABD Dışişleri Bakanı Blinken’in senatörlerin sorularına verdiği yazılı yanıtta olduğu gibi: “Türkiye’yi Rusya’ya ve diğer düşmanlara yaklaştıracak adımlar atmaktansa, Batı’ya dönük tutmak önemlidir. Bölgesel meselelerdeki farklılıklar ile Türkiye’yi transatlantik ittifakına geniş ölçüde uyumlu tutmaya çalışacağız.” Yani “havuçsopa” yerine, “kamasopaçengel” uygulayarak: Kamayı, Libya ve Suriye’de TürkRus ilişkilerine sokmaya çalışarak; sopayı, yaptırımlar ile Türk ekonomisine sallayarak ve çengeli de NATO ilişkileri üzerinden atarak... Kısacası, sert bir dönem başladı...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle