Katalog

HABER 3 3 OCAK 2021 PAZAR 70/1 8 0 70/2 2 0 60/1 2 0 110/1 6 0 20/1 4 0 30/1 0 0 110/2 0 20/1 0 0 100/1 8 0 40/1 5 0 20/1 1 0 180/1 2 0 30/ 3 0 200/1 4 0 50/1 0 20/ 1 0 30/ 2 0 60/ 2 0 40/0 0 140/7 0 140/4 0 100/0 0 TARİHTE BUGÜN 1922: Mersin düşman işgalinden kurtuldu. 1957: Bütçe görüşmelerinde liselere de din dersi konulması istendi. 1986: İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nda (İMKB) hisse senetleri alım satımı başladı. 2004: Mısır’a ait Boeing 757 tipi yolcu uçağı Kızıldeniz’e düştü: 148 kişi öldü. Alkol ya da egzozdan çıkan karbonmonoksit gazıyla zehirlenmiş olabilecekleri belirtildi 3 genç otoparkta ölü bulundu Ankara’nın Pursaklar ilçesinde apartmanın kapalı otoparkında 3 gencin cesedi bulundu. Alınan bilgiye göre, Yunus Emre Mahallesi Orhan Gazi Caddesi’ndeki 3 katlı apartmanda zehirlenme vakası olduğu ihbarı üzerine polis ekipleri, olay yerine gitti. Ekipler, binanın kapalı otoparkında 25 yaşındaki Hüseyin Şahinoğlu ve Halil İbrahim Altıntaş ile 24 yaşındaki Burak Karakoç’u hareketsiz yatarken buldu. Sağlık ekipleri, yaptıkları incelemede 3 gencin yaşamını yitirdiğini belirledi. Olayı haber alan gençlerin aileleri fenalaştı. Olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmasının ardından cenazeler, Adli Tıp Kurumu’na götürüldü. Araçlar da detaylı inceleme için emniyet otoparkına çekildi. Garajın havalandırma penceresinin kartonla kapatılmış olması dikkat çekti. Gençlerin, Şahinoğlu’nun oturduğu apartmanın kapalı otoparkında ısınmak için çalıştırdıkları iki otomobilin egzozundan zehirlendikleri şüphesi üzerinde duruluyor. Valilikten açıklama Ankara Valiliği’nden yapılan yazılı açıklamada olayla ilgili adli tahkikatın devam ettiği belirtilirken, “Olayla ilgili cumhuriyet savcısının bilgisi dahilinde, adli tabibin yaptığı ilk incelemede şahısların alkol ya da karbonmonoksit gazından zehirlenmiş olabilecekleri tespit edilmiş ancak kesin ölüm nedenlerinin otopsi işlemlerinden sonra kesinlik kazanacağı bildirilmiştir” denildi. l ANKARA / Cumhuriyet 3 gencin cesedi, incelemenin tamamlanmasının ardından Ankara Adli Tıp Kurumu’na, otoparktaki iki otomobil de detaylı inceleme için kurtarıcılara yüklenerek emniyete götürüldü. KOMŞULARI FARK ETTİ Ölen gençlerin yakınları gözyaşlarına boğuldu. Apartman sakinlerinden Durmuş Sağdıç, yaptığı açıklamada, 3 genci önceki gün saat 15.00 civarında garajda araçlarla ilgilenirlerken gördüğünü söyledi. Daha sonra evine çıktığını belirten Sağdıç, komşusu Veyis Karataşoğlu’nun, sabah çöp atmak için dışarı çıktığında garajın ışığının açık olduğunu fark ettiğini ve kapatmak için garaja girdiğinde gençleri hareketsiz yatarken gördüğünü dile getirdi. Veysi Karataşoğlu da garaja girdiğinde araçların kaputlarının açık olduğunu ifade ederek, “2 kişi yerde yatıyordu. Seslendiğimde tepki vermediler. Çocuklardan birinin ağzından kan gelmiş. Yukarı çıkıp (Şahinoğlu’nun) babasına haber verdik” diye konuştu. Garaja girdiğinde araçların çalışır durumda olmadığını belirten Karataşoğlu, içeride içki şişesi gördüğünü ve egzoz kokusunun olduğunu kaydetti. Bakan Koca sağlıkçılar için ‘yıpranma payı’ revizyonu sinyali verdi İyileştirme açıklaması SARP SAĞKAL Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “yıpranma payının tüm sağlık çalışanlarını kapsayacak şekilde revize edilmesine ilişkin” CHP Nevşehir Milletvekili Faruk Sarıaslan’ın önergesine, “Önümüzdeki süreçte bu konunun hükümetimiz tarafından yeniden gözden geçirilerek ihtiyaç duyulan alanlarda istihdam edilen sağlık çalışanlarının fiili hizmet zamlarına ilişkin olarak iyileştirmelerin yapılabileceği düşünülmektedir” yanıtını verdi. 2018’de yapılan düzenlemeyi anımsatan Koca, “Kanun kapsamında sağlık meslek mensubu sayılan ve insan sağlığı için koruyucu, teşhis, tedavi ve rehabilite edici hizmetlerde çalışanlar fiili hizmet süresi zammı kapsamına alınmıştır. Önümüzdeki süreçte bu konunun hükümetimiz tarafından yeniden gözden geçirilerek ihtiyaç duyulan alanlarda istihdam edilen sağlık çalışanlarının fiili hizmet zamlarına ilişkin olarak iyileştirmelerin yapılabileceği düşünülmektedir” dedi. Koca’nın yanıtını Cumhuriyet’e değerlendiren Sarıaslan, “Ben de koronayı çok ağır geçirdim. Hastanede de yattım. Oradaki sağlık çalışanları her şeyi hak ediyor. Biz, CHP olarak, kendilerine bir aylık ikramiye de verelim dedik ve bu konuda ısrarcıyız. Yıpranma payı konusunda da gece nöbete kalan çalışandan yemek getiren, onunla ilgilenen hasta bakıcısına kadar herkes bu haktan faydalanmalı” diye konuştu. l ANKARA 2 sağlık çalışanı yaşamını yitirdi Mersin’de Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı Dr. Kemal Aslan ile İstanbul’da iç hastalıkları uzmanı olarak görev yapan Dr. Yavuz Eryılmaz koronavirüs nedeniyle yaşamını yitirdi. l Haber Merkezi Hastane yangınında bir acı haber daha Gaziantep’te özel bir hastanenin koronavirüs yoğun bakım ünitesinde çıkan ve 12 kişinin ölümüyle sonuçlanan yangında ağır yaralanan Gaziantep Üniversitesi öğretim görevlisi Hasan Özyıldız (38) tedavi gördüğü hastanede dün hayatını kaybetti. l DHA 2 OCAK CUMARTESI 149 BIN 218 11 BIN 180 1 BIN 713 202 11 BIN 672 24 MILYON 811 BIN 888 2 MILYON 232 BIN 35 21 BIN 295 3 BIN 764 %3.8 2 MILYON 126 BIN 432 FARKLI DISIPLINLERDEN UZMANLARIN YAZILARI YER ALIYOR Sağlıkçılara adanan bir kitap SİBEL BAHÇETEPE Farklı disiplinlerden uzmanların yazılarının yer aldığı, Prof. Dr. O. Şadi Yenen ve Prof. Dr. Selim Badur’un editörlüğünde hazırlanan “Pandemi ve Covid19” adlı kitap, Ayrıntı Yayınları’ndan çıktı. Kitapta, içinde sıkışıp kaldığımız koronavirüs pandemisi sonrası kriz ve bunun nedenleri, çözüme yönelik açılımları, krizin ekonomik, psikolojik, felsefi, sosyal ve kültürel boyutlarının ortaya konduğu makaleler yer alıyor. Pandemi sırasında yaşamını yitiren sağlıkçılara adanan kitapta, “Virüslerin insan evrimindeki rolü”, “Salgınların tarihi: Toplumsal ve siyasal açıdan kısa bir bakış”, “Karantina, izolasyon, filyasyon”, “Aşı Karşıtlığı”, “Covid19 sosyolojisi?” gibi pek çok konu inceleniyor. Kitapta Prof. Dr. Afşar Timuçin, Dr. Çağrı Mert Bakırcı, Prof. Dr. Kayıhan Pala, Prof. Dr. Esin Şenol, Prof. Dr. Ener Çağrı Dinleyici, Prof. Dr. Helga RittersbergerTılıç, Dr. L. Doğan Tılıç, Doç. Dr. Barış Doster, Fatih Yaşlı, Doç. Dr. Güven Gürkan Öztan, Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu’nun da aralarında bulunduğu çok sayıda uzmanın analiz yazılarına yer veriliyor. ‘Asıl rota insandışılık’ Kitabın önsözünde, Prof. Yenen ve Prof. Badur, insanların, salgının atlatılması için umut olarak sunulan aşı ve ilaç konularına ilgilerinin arttığına dikkat çekerek özetle şunları kaydetti: “Toplumların yönetim biçimlerinin insan ve insani değerlere bakışı Covid19 salgınıyla birlikte kimsenin yadsıyamayacağı bir biçimde aydınlandı; kapitalizm döngüsel krizlerini çoklukla yeni teknolojiler ve yeni sömürü alanları yaratarak aşıyor olsa da kapitalist düzende krizlerin aşılmasının asıl rotasının insandışılık olduğu bir kez daha açıkça ortaya çıktı. Neoliberal örüntüyle sarmalanmış dünya ekonomilerinin ve bu bağlamda Türkiye kapitalizminin salgın döneminde derinleşen emek düşmanlığı ve örtülü/açık gericilikle işbirliği daha da görünür hale geldi. Bir yandan bilimsel araştırmalarla salgını baskılama ya da yayılmasını önleme arayışları sürerken, bir yandan da salgının ortaya çıkmasıyla katmerlenen ekonomik krizden siyasi ve ekonomik çıkış yolları için çözüm önerileri üretilmeye çalışılıyor. İnsanın tarih yapıcı rolü yeniden biçimleniyor. Covid19 krizinin bu çok boyutluluğu, ister istemez konunun değişik disiplinlerce ele alınmasını ve farklı yaklaşımları gündeme getirdi. Bu kitap bu bakış açısıyla hazırlandı ve her biri konusunda uzman değerli yazarların katkılarıyla ortaya çıktı.” l İSTANBUL Yalan bozmak çok zordur! Yalanın müşterisi çoktur! Gerçeği aramak zordur. Yazı ve edebiyat dünyasındaki işim: Yalan bozmaktır! Yalan bozmaya devam ediyorum. Edebiyat alanını geçip gazetede duralım. 26 Aralık 2020 tarihli Cumhuriyet’in 15. sayfasında tam sayfa yayımlanan “Âşık Veysel’in Ağzından Âşık Veysel” adlı yazım, R.T.Erdoğan’ın her yıl kaynatmayı gelenek haline getirdiği yalanı Âşık Veysel’in ağzından bozuma uğrattı. 1 Ocak 2021 tarihli yazımla, Dr. Abdullah Cevdet’in toplumun kalitesini yükseltmek için Avrupa’dan damızlık erkek getirtmek istediği yalanı da bozuldu. HHH Siyaset ve basında kuyruklu “yalan” konusunda araştırma yaparken hakkımda çıkarılan yalanlara rastladım. Bunları çoğuna cevap vermiştim ama yayımlandığından haberim olmayanlar da var. Şimdilerde muhalif gömlek giyen, bir zamanların amansız AKP ocakçısı Mehmet Ocaktan’ın “Aydın Doğan Yalan Haber Sever mi?” başlıklı yazısı. Yalan ve iftiraların tamamına 26 Şubat 2011 tarihli Hürriyet gazetesinde cevap vermişim. Yazı ellerinizden öper. Bugün canım eğlenmek istiyor Akit (Vakit) gazetesi yazılarımı iktibas edip benden habersiz okurlarına zorla okutur. Gazeteyi yönetenlere çok teşekkür ederim. Hedef göstermek amacıyla yaptıkları alıntılar, kendi saflarında, bana düşman ama tiryaki okurlar kazandırıyor. HHH 23 Ocak 2011 tarihli sayısında gene müşerref olmuşuz. Büyük bir bölümünü aktardıkları “Hangi İhtişam” (22.01.11) başlıklı yazımı ve beni şöyle takdim ediyorlar: 1. Bu laik yobazlığın kırıntısı da hâlâ devlet gazetesinde köşe doldurmaya devam ediyor ya... Önceki gün başladığı Kanuni zırvalamalarına dün de devam etti... 2. Hani ezanı şarkı, minareyi kule, Kuran’ı ağıt diye tercüme etmişti ya işte o!.. 3. Bir de “Mini etekli kızı diri diri yaktılar” diye düzmece bir habere imza atmıştı... 4. Sürekli her konuda bilgiçlik taslıyor... Şiirden anlamadan şair geçiniyor... 5. Edep ve edebiyat bilmeden edebiyat eleştirmeni diye geçiniyor... 6. Arada sanat ve siyasete ve dahi sosyolojiye, hatta felsefeye bile katkıda bulunuyor... 7. Dahası, Arapça bilmeden de Kuran’ı tercümeye yelteniyor, şimdi de kalkmış “tarih” dersi veriyor... Bir yandan da sürekli küfür ve hakaret yağdırıyor... 8. Kanuni senin yaşındayken Zigetvar’da şehadete koşuyordu. Sen bu kafayla nereye doğru ve ne halt etmeye gidiyorsun? HHH Takdim yazısının cümle başlarındaki sayıları ben koydum. Eleştiri, hakaret ve soruları nasıl yanıtladığımı rahat rahat izleyebilmeniz için. El cevap: 1. Daha önce onlarca kez gazeteden atılmamı istedikleri için sabırsızlıkları giderek artıyor. 2. Paolo Coelho’nun ünlü Simyacı’sını Türkçeye ben çevirdim. Kitabın 115. basımının 51. sayfasında şöyle bir cümle var: “...yüksek kulelerin tepesine çıkıp şarkı söyleyen din adamları, bunların çevresinde de diz çöküp alınlarını yere vuran insanlar görmüştü.” Bu manzarayı Tanca’da (Fas) gören 15 yaşında bir İspanyol çocuğu, “İmansızlar demek ki böyle tapınıyorlar” diye düşünüyor. Kitabı Fransızcadan çevirirken masamda Portekizce aslı, İspanyolca ve İngilizce çevirileri de vardı. Acaba “ezan”ı şarkı, “minare”yi kule olarak çevirmek suretiyle İslam diniyle dalga geçtiğimi mi ima etmekteler? Kitabın Fransızcasında “...des prêtres qui montaient au sommet de hautes tours et se mettaient à chanter; tandis que tout le monde à l’entour s’agenouillait et se frappait la tête contre le sol” diye yazıyor. İslamdan habersiz bir İspanyol delikanlı gördüklerini böyle tanımlamaz mı? 3. Paris’teki İslamcı saldırılar konusunda, yerinde inceleme yaparak birkaç yazı yazmıştım. Bir cinayetle ilgili olanı, “Mini Etekli Kızı Yaktılar” manşetiyle sunulmuştu (20.12.2003). İslamcı gazeteler ve yazıcılar ayağa kalktılar, yazımın asparagas olduğunu iddia ettiler. (*) Olayın kayıtları Paris polisinde, dava ise mahkeme arşivindedir. 4. ve 5. Kim olduğumu iyice öğrenmeleri için “Vikipedi”ye bakmalarını tavsiye ederim. 6. Okurlarsa kendileri de yazdığım konularda bir şeyler öğrenirler. 7. Arapça bilmediğim doğrudur. Kuran’ı Türkçe, Fransızca ve İngilizce tercümelerinden okuyorum. Ama şundan eminim: Bunların çoğu Arapça bilmez. Arapça “Bu bir kitaptır” bile diyemezler. 8. Yazdığım doğru ve gerçekleri küfür ve hakaret sanıyorlar. 9. Kanuni’nin yerinde olsaydım orduyu Zigetvar’a ve Viyana’ya götürmezdim. Beni her ay birkaç kez hedef gösteriyorlar ve her defasında onlarca ölüm tehdidi alıyorum. Beni öldürtüp ne yapacaklar, nasıl olsa ölmeyecek miyim? (*) Bunlardan biri de Mehmet Ocaktan idi. 8 KIŞI GÖZALTINA ALINDI. IFADE KAN DONDURDU Genç çift gömülü bulundu Kırşehir Kaman’da yaşayan Osman Ç’nin (25) ailesi, oğullarından 2 gündür haber alamayınca jandarmadan yardım istedi. Jandarma, Osman Ç. ve sevgilisi olduğu iddia edilen Vildan İ’yi (24) toprağa gömülmüş halde ölü olarak buldu. Cinayetle ilgili aynı aileden 8 kişi gözaltına alındı. Zanlılardan biri verdiği ifadede, “Kaman’a barışmak için giden Vildan ve Osman çifti ile ailesi bir süre konuştu. Konuşmanın kavgaya dönmesinin ardından Vildan’ın ailesinden birileri Osman Ç’yi evin banyosuna götürerek tecavüz edip bıçakladı. Osman Ç., çok kan akmasın diye leğene konuldu. Yaralanan Osman Ç. ve Vildan İ., römorkla boş bir araziye götürüldü. Osman ve Vildan ateş edilerek öldürülüp gömüldü” dediği öğrenildi. l İHA MASKE UYARISI YAPTI İzmir’de doktora taşlı saldırı İzmir’in Karabağlar ilçesindeki özel bir tıp merkezinin acil servis bölümünde görevli Dr. Hüseyin Nacar Mutlugüleçler, 2 yaşındaki çocuğunu muayeneye getiren bir kadını maskesini doğru takması konusunda ikaz etti. Mutlugüleçler, çocuğun kirli ayakkabılarla muayene masasına çıkarılması üzerine kadını bir kez daha ikaz etti. Çocuğun tedavisinin ardından bir hasta yakını ile Mutlugüleçler arasında çıkan tartışma hastanenin kapısına kadar sürdü. Hasta yakını yerden aldığı taşla Mutlugüleçler’in kafasına vurup kaçtı. Doktor, başına atılan 8 dikiş sonrası hasta yakını hakkında şikâyetçi oldu. Olay yerinden kaçan şüpheli gözaltına alındı. l AA GMİS GENEL SEKRETERI Hüseyin Kolçak yaşamını yitirdi Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Sekreteri Hüseyin Kolçak, önceki gün İzmir’de tedavi gördüğü hastanede 51 yaşında yaşamını yitirdi. Kolçak’ın ölüm haberini eşi Yasemin Çakıcı Kolçak, sosyal medya hesabından “O gitti. Beni, ailesini, madencilerini bırakıp gitti” sözleriyle duyurdu. Kolçak’ın ölüm haKolçak beri Zonguldak’ta ve maden işçileri arasında büyük üzüntüye neden oldu. Kolçak için ilk tören yarın saat 10.30’da TTK Kozlu Kuyubaşı’nda gerçekleştirilecek. Kolçak’ın cenazesi daha sonra götürüleceği Devrek Kayabaşlı köyünde öğlen namazının ardından toprağa verilecek. l ZONGULDAK/Cumhuriyet