08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 2 OCAK 2021 CUMARTESİ HABER Erdoğan’ın açıklamasıyla ilgili Twitter’da yorum yapan gazeteciye hapis istemi ‘Yav he he’ davası Cem Bahtiyar ZEHRA ÖZDİLEK Gazeteci Cem Bahtiyar’a Twitter’da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Tüm dünyaya sesleniyorum bedeli ne olursa olsun Suriye’nin kuzeyinde Türkiye’nin güneyinde devlet kurulmasına asla müsaade etmeyeceğiz” paylaşımına “Yav he he” yorumu yaptığı için “Cumhurbaşkanına hakaret” ettiği iddiasıyla dava açıldı. Bahtiyar, “İçerisinde hiçbir kötü söz içermeyen, hangi tarafa çekerseniz çekin hakaret anlamına getiremeyeceğiniz 3 kelime, suçlamaya delil olarak yazılmış. En ufak bir eleştiriye bile tahammülsüz bu kibrin saltanatında, adalet sarayları da ne yazık ki birer yargı noterine dönüşmüş durumda” dedi. Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından gazeteci Cem Bahtiyar hakkında hazırlanan iddianamede, Twitter’da “Erdoğan yargılanacak 21 Cenevre’de olabilir” yazılı görselin altına Bahtiyar’ın “Erdoğan’ın yargılanması için 50 bin imza Birleşmiş Milletler’e sunulacak” yorumu da suç sayıldı. Bahtiyar ifadesinde suçlamaları kabul etmeyerek hiçbir terör örgütü ile bağlantısı olmadığını dile getirdi. ‘Tahammül yok’ Bahtiyar, 200 bine yakın yurttaş hakkında benzer absürt isnatlarla soruşturma açıldığı belirterek “Biz gazetecilerin üzerindeki baskıları bir yana bırakalım, sıradan bir sokak röportajında fikrini beyan eden, ekonomik sorunlardan bunalmış vatandaşlar apar topar gözaltına alınıyor. Ülkenin kanayan yaralarına dair haber, yazı ve sair bir paylaşımınızla terörize ediliyor, hiyerarşisini, tarihini, amacını hatta belki açılımını bile bilmediğiniz örgütlerle kolayca ilişkilendirilebiliyorsunuz. Gazetecilere yıldırım hızıyla ‘suçu ve suçluyu övme’ suçundan soruşturma açan savcılar, suçları yargı önünde tescillenmiş, hükmü verilmiş çete liderlerine sahip çıkan siyasilere kılını kıpırdatamıyor. En ufak bir eleştiriye bile tahammülsüz bu kibrin saltanatında, adalet sarayları da ne yazık ki birer yargı noterine dönüşmüş durumda” dedi. l İSTANBUL Ülkesinden kaçarak Türkiye’ye gelen İranlı kadın hakları aktivisti Şemsai, yaşadıklarını anlattı: Dağları üç günde geçtim KÜBRA KÖKLÜ İran’da kadınlara yönelik politikaları ve zorunlu başörtüsünü protesto ettiği gerekçesiyle 12 yıl hapis cezasına çarptırılan iç mimar Nasibe Şemsai (36), geçen Mayıs ayında 3 gün boyunca dağlarda yürüyerek Türkiye’ye geldi. Sahte pasaportla İtalya’ya gitmeye çalışırken yakalanan ve geri gönderme merkezinde tutulan Şemsai, 15 Aralıkta serbest bırakıldı. Başından geçenleri anlatan kadın hakları aktivisti Şemsai (36), “Zorunlu örtünmeye karşı çıktığım için başıma gelmeyen kalmadı. Kaçakçı yolda tecavüz etmeye kalkıştı. İran’da çıplak arandım Türkiye’de ise iç çamaşırlarım hariç tüm kıyafetlerim çıkarıldı. Onurumu zedeleyecek olaylarla karşılaştım. Kadınlar haklarını alana kadar mücadeleye devam edeceğim” dedi. Nasibe Şemsai, İran’da zorunlu örtünmeye karşı verdiği mücadeleyi ve Türkiye’ye kaçış hikâyesini Cumhuriyet’e anlattı. 12 yıl hapis cezası aldığını öğrendikten 1 saat sonra Türkiye’ye doğru yola çıktığını söyleyen Şemsai, “Zorunlu örtünmeye karşı sivil ve şiddetsiz eylemler gerçekleştirdim. İran’ın en yüksek dağlarına çıkarak inkılap kızlarının simgesi haline gelmiş olan beyaz başörtüyü salladım, otobüslerde kadın haklarını anlatan broşürler dağıttım. Evim basılarak gözaltına alındım, 15 gün boyunca bir hücrede tutuldum. Bu süreçte hep psikolojik işkenceye ve çıplak aramaya maruz bırakaldım. Adli kontrol şartıyla serbest kaldım ancak 12 yıl hapis cezası aldığımı öğrenince eve koşarak gidip sırt çantamı aldım. Ailemle ya da arkadaşlarımla vedalaşmadan geçmişimi, beni ben yaNasibe Şemsai, İran’da çok sayıda eyleme katıldı. pan her şeyi geride bırakarak bir saat içinde evden ayrıldım” diye konuştu. Kaçakçı tecavüz etmeye kalkıştı Şemsai, İran’ın Türkiye’ye en yakın olan şehri Makü’ye doğru yola çıktığını ve bu yolda karşılaştığı olayların hayatını çok etkilediğini belirterek sözlerine devam etti: “Makü’de bir kaçakçıyla buluştum o da beni sınıra kadar götürdü. Kaçakçı Türkiye’ye gitmek istediğim için benden 10 bin Avro ve telefonumu aldı. Yolda tecavüz etmeye kalkıştı ancak kendisine direnç gösterdim. Sınırı dağdan yürüyerek geçmeye çalıştık. Dağcı olmama rağmen yolda çok zorlandım, ayaklarımda ciddi yaralar oluştu. Dağda aç ve susuz yürürken askerler bizi fark etti ve üzerimize ateş açtı. Herkes kaçtı ancak ben olduğum yere bayıldım, uyandığımda ise etrafımda kimse yoktu. Tek başıma yürüyerek Türkiye’ye girdim ve kaçakçıyı aradım. İstabul’a gitmek için anlaştık ama o beni Konya’ya gönderdi. Konya’dan da bir taksiye binerek İstanbul’a geldim. İranlı muhalifler geri gönderildiği için Türkiye’de kalmak istemedim. Kaçakçının verdiği sahte Alman pasaportuyla İtalya’ya gitmek isterken havaalanında yakalandım. İstanbul’daki bir Emniyet’te iç çamaşırlarım hariç tüm kıyafetlerim çıkarılarak üzerimi aradılar. Buradan sonra Edirne’de bulunan geri gönderme merkezine götürüldüm. Her gün 5 dakika sadece kendi telefonunla ailenle ya da avukatla konuşma hakkımız vardı. Ancak konuşmaya başİran’da 12 yıl hapis cezası alan Şemsai, Türkiye üzerinden İtalya’ya geçmek isterken yakalandı. 45 gün geri gönderme merkezinde tutulan Şemsai, uluslararası koruma talebinin kabul edilmesi ile serbest bırakıldı ancak 15 gün sonra İstanbul dışı başka bir şehre gönderilecek. lar başlamaz ‘kapat’ diye bağırmaya başlıyorlardı. Bu nedenle ne avukatla ne de aileyle konuşma imkânı oluyordu.” Mücadeleye devam 45 gün geri gönderme merkezinde tutulan Şemsai, uluslararası koruma talebinin kabul edilmesi ile serbest bırakıldı ancak 15 gün sonra İstanbul dışı başka bir şehre gönderilecek. Şemsai, “Muhafazakâr olanlar İstanbul’da tutulurken, ‘seküler ve hak savunucusu’ olanların küçük bir şehre gönderildiğini öğrendim. Avrupa’ya gitmek için insani vize almaya çalışıyorum. Bu dünyada haklarını elde etmemiş kadınlar olduğu sürece mücadelem devam edecek. Kadın haklarının gasp edildiği bir yerde barış ve adaletten bahsedilemez” dedi. T.C. BÜYÜKÇEKMECE 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Sayı:2020/593 Esas Davacı İSKİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ vekili Av. Sibel TEKİN tarafından, İstanbul İli, Büyükçekmece İlçesi, Ahmediye Mahallesi, 252,00 m2’lik, 818 parselde kayıtlı taşınmazın tamamının Büyükçekmece Baraj Gölü Mutlak Koruma Alanında kalması nedeniyle, 2942 Sayılı Yasa’nın 4650 Sayılı Yasa ile değişik 8. maddesi uyarınca, kamulaştırılması yönünde alınan karar gereği, davalı Mehmet ALBAYRAK’a ait taşınmazın değerinin tespiti ile mülkiyetinin haciz, ipotek ve her türlü takyidattan arındırılmış olarak taşınmazın davacı idare adına tapuya kayıt ve tescili istemli dava açılmıştır. TAPU KAYDI: İstanbul İli, Büyükçekmece İlçesi, Ahmediye Mahallesi, 252,00 m2’lik, 818 parselde kayıtlı taşınmazın tamamının TAPU MALİKİ: Mehmet ALBAYRAK KAMULAŞTIRMA YAPAN İDARE: İSKİ Genel Müdürlüğü İlan tarihinden itibaren, taşınmaz üzerinde hak iddia edenlerin 30 gün içinde idari yargıda iptal veya adli yargıda maddi hatalara karşı düzeltim davası açabilecekleri, Açılacak davalarda husumetin, İSKİ Genel Müdürlüğü’ne yöneltileceği, 2942 Sayılı Yasa’nın 14. maddesinde gösterilen yukarıdaki süreler içinde, kamulaştırma işlemlerine karşı idari yargıda iptal davası açanların, dava açtıklarını ve yürütmenin durdurulması kararı aldıklarını belgelendirmedikleri takdirde, kamulaştırma işleminin kesinleşeceği ve mahkemece tespit edilen kamulaştırma bedeli üzerinden, taşınmazın, kamulaştırma yapan idare adına tescil edileceği, Mahkemece tespit edilen kamulaştırma bedelinin hak sahipleri adına Vakıfbank T.A.O. Valide Sultan Şubesi’ne Şubesi’ne yatırılacağı, Konuya ve taşınmaz malın değerine ilişkin tüm savunma delillerinin tebliğ (ilan) tarihinden itibaren 10 gün içinde mahkemeye yazılı olarak bildirmeleri Tensiben karar verilmiş olduğu ilgililere ilanen tebliğ olunur.29/12/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1287423) T.C. İSTANBUL ANADOLU 9. SULH HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Sayı:2018/320 Esas 2. GAİPLİK İLANI Davacı Hüseyin Yahya Ulusoy tarafından mahkememizde açılan gaiplik davasında verilen tensip kararı gereğince: İstanbul ili, Şişli ilçesi, Meşrutiyet mah/köy, 23 Cilt, 196 Aile sıra no, 16 sırada nüfusa kayıtlı 43048476444 T.C.nolu Hüseyin Yahya ve Marıana Georgeta’dan olma18/02/1992 doğumlu DENİZ MAGDALENA ULUSOY’dan 1995 yılı Mart ayından beri haber alınamadığı bildirilmiş olup, gaipliğine karar verilmesi talep edildiğinden; Adı geçen kişiyi tanıyan ve nerede olduğunu bilen kişilerin iş bu ilan tarihinden itibaren altı ay içinde İstanbul Anadolu 9.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/320 Esas sayılı dosyasına bilgi vermeleri ilan olunur.29/12/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1287569) T.C. İSTANBUL ANADOLU 9. SULH HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2018/3 Tereke Mahkememizde görülmekte bulunan müteveffa Altan Güner’e ait tereke davasının yapılan açık yargılamasında verilen ara kararı gereğince; BURSA ili, OSMANGAZİ İlçesi,SELİMİYE Mah/Köy, 72 Cilt No, 20 Hane No, 1 BSN’de kayıtlı, 11/05/1945 doğumlu, 20/09/2019 tarihinde vefat eden müteveffa ALTAN GÜNER’ın mirası yasal mirasçılarının tümü tarafından reddedildiğinden ve TMK’nun620,621 ve 634 maddeleri gereğince terekenin re’sen defterinin tutulmasına başlanmış bulunduğundan, Kefalet sebebiyle alacaklılarıda dahil olmak üzere alakadar olanların alacak ve borçlarını ilan tarihinden itibaren en geç BİR ay içinde varsa belgeleri ile birlikte hakimliğimize müracaatları ile beyan ve kayıt ettirmeleri, aksi halde Türk Medeni Kanununun 621. maddesi gereğince alacaklarını bu süre içinde kaydettirmeyenlerin mirasçıları ne şahsen nede terekeye izafetle takip edemeyecekleri, rehin ve teminat hakkında bilgi vermeleri lüzumu TMK’nun 621. maddesi uyarınca ilan olunur.29/12/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1287606) 7 YILLIK SAYI 10 AYDA GEÇILDI Ombudsman başvuruları salgında patladı MAHMUT LICALI CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Kamu Denetçiliği Kurumu’na (KDK) 2020’nin ilk 10 ayındaki başvuruların, kuruma 20132019 arasındaki başvuruların toplamından daha fazla olduğuna dikkati çekerek “Bu sayılar iktidar partisinin kamu bankaları eliyle verilen krediler başta olmak üzere pandemi sürecini ne kadar kötü yönettiğinin bir kanıtıdır” diye konuştu. Özel’in, KDK’nin faaliyetlerine ilişkin soru önergesine yanıt veren TBMM Başkanı Mustafa Şentop, 2019 sonuna kadar 7 yılda 80 bin 535 başvuru geldiğini ancak 2020’nin ilk 10 ayında 87 bin 144 şikâyet başvurusu yapıldığını belirtti. Şentop, “2020’de başvuru sayısının 87 bin 144’e yükselmesinin sebebi koronavirüs tedbirlerinde kamu bankalarınca verilen temel destek kredisine ilişkin yapılan başvurulardan kaynaklanmaktadır. Bu kapsamda kurumumuza Ekim 2020 tarihi itibarıyla pandemi kapsamında verilen temel destek kredilerine ilişkin başvuranların sayısı 69 bin 405 olarak gerçekleşmiş, 66 bin 337’ü incelenmiştir” dedi. Yanıta göre 2020 yılının ilk 10 ayında gelen şikayetlerden 6 bin 877’si hakkında incelenemezlik kararı verildi. 147 başvurunun geçersiz sayılırken, 1589 karar hakkında dostane çözüm yoluna gidildi. 245 başvuruda ise karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildi. Aynı dönem içinde 66 bin 739 tavsiye kararının yanı sıra 786 ret, 650 kısmen tavsiye kısmen ret kararı verildi. Tavsiye kararlarından 66 bin 33’ü kamu bankalarına yönelik olurken, diğer konulara ilişkin 1340 tavsiye kararının 886 adedine uyulacağı belirtildi. Yanıta göre 2020 yılının ilk 10 ayında KDK’nin kararlarına uymayan kamu kurumları arasında 38 karara uymayan SGK Başkanlığı ile 36 karara uymayan Milli Eğitim Bakanlığı, 18 karara uymayan Sağlık Bakanlığı ile 8 karara uymayan Adalet Bakanlığı ve Gelir İdaresi Başkanlığı en fazla karara uymayan kamu kurumları oldu. İyi yönetilemiyor Özel, yaptığı değerlendirmede, “Sadece Ombudsmana yapılan başvurular bile pandemi sürecinin iyi yönetilemediğinin kanıtıdır. Pandemi sürecinde yanında sosyal devleti göremeyen vatandaşlarımız, KDK’ye başvurarak sorunlarına çare aramak durumunda kalmışlardır. Kurumun tavsiye kararlarına uyum göstermeyen kurumların başında Sosyal Güvenlik Kurumu, Sağlık Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı gibi pandemi sürecinde vatandaşlarımızın sorunlarıyla bire bir muhatap olan kurumların gelmiş olması düşündürücüdür” dedi. l ANKARA CHP’Lİ İLGEZDİ AÇIKLADI: Cezaevinde korona ölümleri devam ediyor CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi, Maltepe Cezaevi’nde Covid19 nedeniyle ölümler yaşanmaya devam ettiğini belirterek “Covid’lilerle diğer mahkumlar, aynı tuvaletleri ve aynı telefonları kullanmaya devam ediyor. Cezaevi yönetimi tüm mahkumları hasta etmek için özel bir çaba içinde mi” diye sordu. Çağrılara rağmen Adalet Bakanlığı’nın 17 Haziran 2020’den bu yana cezaevlerindeki Covid19 vakalarını açıklamadığını ifade eden İlgezdi, “Maltepe Cezaevi’nde aralık ayında en az 4 mahkumun daha hastalık nedeniyle yaşamını yitirdiği mahkumlar tarafından açıklandı” dedi. İlgezdi, Covid19 tanısı konan kişiler ayrı bir alanda tutulurken temaslıların da bir alanda tutulduğunu belirterek şunları söyledi: “Covid19 semptomları gösterenler bile kendilerini gizleyerek, temaslılar ile yaşamaya devam etmekte ve temaslıların sağlığını tehlikeye atmaktadır.” l ANKARA /Cumhuriyet BAKAN MURAT KURUM ‘Kanal İstanbul bu yıl yapılacak’ Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Kanal İstanbul’a ilişkin “Ocak ayı itibarıyla planlarımızı askıya çıkaracağız. 2021 yılı Kanal İstanbul’un başladığı ve hızlı bir şekilde yapılacağı bir yıl olacaktır” dedi. Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) Başkanı Turgay Türker ve yönetim kurulu üyeleri ile görüşen Kurum, “2021 yılının Meclisimiz tarafından çıkarılacak bir iklim kanunu ile iklim değişikliğiyle mücadelede çok daha kararlı adımların atılacağı bir yıl olacağına inanıyorum” dedi. Kanal İstanbul’a değinen Kurum, “Yüzde 52’sini yeşil alanlara ve sosyal donatılara ayırdığımız Kanal İstanbul projemizin ÇED sürecini üniversitelerimizin, vatandaşlarımızın görüşlerini alarak tamamladık. Üç etapta çevre düzeni planlarımızı onayladık” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle