08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 3 EYLÜL 2020 PERŞEMBE EMEK Dizginlenemeyen Covid salgını yüz binlerce çocuğu işçiliğe sürükleyecek Devletin Üvey evlatlarI! Okula değil işe 4 Yoksulluğa eklenen salgın, yüz binlerce çocuğu tarımda, sanayide ya da sokakta çalışmaya itecek. Uzaktan eğitime erişemeyen çocuklar için ciddi risk var. 4 Küresel olarak 20 yılda 94 milyon düşüş sağlanan çocuk işçiliğinin yeniden artacağı belirtilirken Türkiye’de de yapılan araştırmalar artış olduğunu ortaya koyuyor. Dünyayı etkisi alan salgın, çocukları hasta etmiyor belki. Sağlıklarına ne gibi zararlar verdiğini henüz bilmiyoruz. Ama gerek küresel gerek yerel olarak başta yoksul aileler olmak üzere çocukların önemli bir bölümünün hayatını kesin ve kalıcı bir biçimde değiştirecek. 2000 yılından bu yana 94 milyon düşüş sağlanan çocuk işçiliğinde, mücadelede kaydedilen ilerleme şimdi tehdit altında. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ve UNICEF’in yayımladığı yeni bilgi notuna göre, milyonlarca çocuk, salgın krizi nedeniyle çocuk işçiliğine sürüklenebilir; 20 yıl boyunca kaydedilen ilerlemenin ardından ilk kez çocuk işçiliğinde artış görülebilir. “Covid19 ve Çocuk İşçiliği: Kriz Zamanı, Harekete Geçme Zamanı” adlı bilgi notuna göre, çocuk işçiliğinde 2000 yılından beri 94 milyon düşüş kaydedildi, ancak bu kazanım artık risk altında. Rapora göre, halihazırda işçilik yapan çocuklar uzun saatler boyunca veya gittikçe kötüleşen koşullarda çalışıyor olabilirler. Daha da fazlası, çocukların sağlık ve güvenliğine ağır zarar veren en kötü çalışma biçimlerine sürüklenebilir. Yoksulluk risk ILO Genel Direktörü Guy Ryder, “Küresel salgın, hane gelirlerine büyük zarar verdiği ve aileler desteksiz kaldığı için, birçok aile çocuk işçiliğine yönelebilir” diyor. Bilgi notuna göre, salgın nedeniyle, yoksullukta artış olabilir; bu da, sağ kalmak için her yola başvuracak hanelerde çocuk işçiliğinin artmasına neden olabilir. Bazı araştırmalara göre, belirli ülkelerde yoksullukta yüzde 1 puanlık artış, çocuk işçiliğinde en az binde 7 artışa yol açıyor. UNICEF İcra Direktörü Henrietta Fore ise “Kriz zamanlarında, çocuk işçiliği, birçok aile için baş etme mekanizması hali ne geliyor” değerlendirmesinde bulunuyor. Fore, “Yoksulluk arttıkça, okullar kapandıkça ve sosyal hizmetler azaldıkça, daha fazla çocuk, işçiliğe sürükleniyor. Covid19 sonrası dünyayı yeniden tahayyül ederken, çocuklar ve ailelerinin gelecekte benzer fırtınaları atlatmak için ihtiyaç duyacakları araçlara sahip olmalarını sağlamamız gerek. Nitelikli eğitim, sosyal koruma hizmetleri ve daha iyi ekonomik fırsatlar gidişatı değiştiren faktörler olabilir” görüşünde. Kayıt dışı ekonomide çalışanlar ve göçmen işçiler gibi kırılgan kesimler, diğer baskıların yanı sıra ekonomik gerileme, artan kayıt dışılık ve istihdam, yaşam standartlarında genel düşüş, sağlık alanında yaşanan şoklar ve yetersiz sosyal koruma sistemlerinden en çok zarar görecek kitle. 1 milyar öğrenci Okulların kapalı olduğu küresel salgın esnasında çocuk işçiliğinin fazlalaştığına dair kanıtlar yavaş yavaş artıyor. Okulların geçici olarak kapanması, 130’u aşkın ülkede 1 milyarı aşkın öğrenciyi etkiliyor. Diğer yandan, okullar yeniden açılsa dahi, birçok aile artık çocuklarını okula gönderemeyebilir. Bunun sonucunda, daha fazla çocuk, sömürü ve tehlike içeren işlere girmek zorunda kalabilir. Toplumsal cinsiyet eşitsizlikleri daha da ağırlaşabilir, özellikle kız çocukları tarım ve ev içi hizmetlerde sömürüye daha açık hale gelebilir. Daha dramatik Türkiye’deki durum bazı noktalar dikkate alındığında daha dramatik olarak karşımıza çıkıyor. ILO’nun “çocukları çocukluklarını yaşamaktan alıkoyan, potansiyellerini ve saygınlıklarını eksilten, fiziksel ve zihinsel gelişimlerine zarar verici işlerde istihdam edilmesi” olarak tanımladığı ve 14 yaş ile sınırlandırdığı çocuk işçiliği, Türkiye’de 6 yaşa kadar iniyor. ‘Çocuk işçiliğinde artış görüyoruz’ Türkiye’de çok büyük bir bölümü tarımda çalışan ve yaşları 6’ya kadar inen çocuk işçiliğinin pandemi ile arttığını gözlemlediklerini anlatan Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Ertan Karabıyık’ın verdiği bilgiye göre, aile emeği içinde yer alan, pamuk toplayacak ya da tütün kıracak kadar büyük değilse bile kendinden küçük çocuklara bakan çocuklar ülkesi Türkiye... Pandemi ile yalnız tarımda çalışan mevsimlik işçilerin yanı sıra uzaktan eğitime erişemeyen, okulla bağı pamuk ipliğine bağlı kentli yoksul aile çocuklarının da okula dönüşü zor ve bu çocukların çok büyük bir kısmı şimdiden ve kayıt dışı olarak çocuk işçiliğine adım atmış bile. Ülkede, yevmiye ile ücret alınan işlerde çocuk işçiliği yaşının 12 olduğunu anlatan Karabıyık, pamuk, pancar ve tütün gibi işlerde çocuklar, büyüklerin işini kolaylaştıracak boş çuval taşımaktan, ayıklama yapmaya ürüne bağlı olarak yaşın altıya kadar indiğini belirtiyor. Ülkede, çalışan çocukların yüzde 30.8’i tarım, yüzde 23.7’si sanayi yüzde 45.5’i ise hizmet sektöründe yer alıyor. Çocuklar sanayide özellikle kimyasal riski yüksek ayakkabı ve tekstil sektörlerinde çalışıyor. Sağlık emekçisine ek hak verilsin Türkİş Başkanlar Kurulu 24. Do¨nem Beşinci Toplantısı’nın sonuç bildirisi yayımlandı. Bildiride, yaklaşık 250 bin sağlık işçisine de ek mali haklar verilmesi gerektiği belirtildi. İşçilerin “ahlak ve iyi niyet kurallarına” uymadıkları iddiasıyla işten atılmalarına ilişkin hak ihlalleriyle karşılaşıldığı aktarılan bildiride, Türkİş Başkanlar Kurulu’nun işçi sağlığı ve çalışma hakkı ihlallerinin ortadan kaldırılmasına yönelik aksi girişimlerin takipçisi ve denetleyicisi olmaya devam edeceği belirtildi. İnşaat can aldı Elazığ’da çalıştığı inşaatın çatı katından düşen Hanifi Aydın (52), hayatını kaybetti. Olay, dün öğle saatlerinde Yemişlik Mahallesi’nde meydana geldi. 5 katlı inşaatın çatı katında çalışan Hanifi Aydın, dengesini kaybederek beton zemine düştü. İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık görevlileri, Aydın’ı ilk müdahalenin ardından ambulansla Fırat Üniversitesi Hastanesi’ne götürdü. Aydın, doktorların tüm çabalarına karşın hayatını kaybetti. İzmit’te Günay Mola (57) adlı işçi, çalıştığı inşaattaki iskeleden düşüp yaralandı. Mola, hastanede tedaviye alındı. THY’den kıyıma yeni bahane Çalışanlarının ücretlerini 2021 sonuna kadar yüzde 3050 aralığında kesintiye uğratan Türk Hava Yolları (THY), şimdi de çalışanlarına bu değişikliğin bir an önce yazılı olarak imzalatılmasını dayattı. Havaİş Sendikası ile anlaşarak imzalanan protokol kapsamında THY’de işten çıkarma yapılmayacaktı ancak şirketin çalışanlarına gönderdiği açıklamada “Yeni ücret düzenlemesine 6 iş günü içerisinde yazılı onay vermeyen çalışanlarımızın iş akitleri, İş Kanunumuzun 22. maddesi çerçevesinde kıdem ve ihbar tazminatı ödenerek feshedilecektir” denildi. Fesih yasağı süresince ücretsiz izin de uygulanacağını bildiren THY, sadece yeni ücret düzenlemesine yazılı onay veren çalışanlarla çalışılmaya devam edeceklerini vurguladı. Açıklamada ayrıca, şu ifadeler yer aldı: “Toplu İş Sözleşmesi’ne tabi olanların ücretleri; 31 Ağustos 2020 tarihli Toplu İş Sözleşmesi Protokol ile belirlendiği şekilde; Toplu İş Sözleşmesi’ne tabi olmayanların ücretleri de yönetim kurulumuzun 31 Ağustos kararına istinaden protokol ile belirlediği ücretlerin yüzde 3 eksiği olarak yeniden belirlenmiştir... 1 Eylül 2020’den itibaren geçerli olan yeni ücret teklifini, en geç 6 iş günü içinde kabul veya reddinize ilişkin beyanın yapılması gerekmektedir.” Şu an bakanlıklar, belediyeler, KİT’ler gibi kamunun önemli birimlerinde görev yapan yaklaşık 500 bine yakın sözleşmeli personel bulunuyor. AKP sözleşmeli istihdamını patlattı Kamuda kadrolu çalışmayı ikinci plana 4. maddesinin (A) bendi kapsamındaki kadro atan AKP’nin tavrı nede lara atanır” şeklinde dü niyle iş güvencesinin or zenleme yapıldı. Ancak tadan kaldırıldığı sözleşmeli personel sayısı zirve yaptı. Birçoğu, işi mustafa çakır bu hüküm tüm sözleşmeli personele uygulanması gerekirken sade nin sonlandırılması tehdidiyle ce 663 sayılı KHK’nin 45/A mobbinge de uğrayan sözleş maddesine göre işe alınan meli personel sayısı, 500 bine lara uygulandı. Örneğin aynı dayandı. hastane ve departmanda çalı KPSS puanı ile atanmalarına şan 2014’te atanan sözleşme ve kadrolu çalışan diğer perso li bir hemşire süresiz sözleş nelle aynı işi yapmalarına kar meli iken, Haziran 2017’den şın sözleşmeliler, tayin, gö sonra atanan sözleşmeli hem revde yükselme, yıllık izinlerin şire “3+1” uygulamasına tabi devredilmesi gibi birçok hak tutuluyor. Yani 3 yıl çalıştık tan yoksun bırakılıyor. İş gü tan sonra kadroya geçip, 1 yıl venceleri de yok. Anne başka sonra tayin isteyebiliyor. An yerde, baba başka yerde çalış cak aynı şartlarda çalışan, Ha tırıldığı için aile birliği de sağ ziran 2017’den önce atanan lanamıyor. hemşire bu haklardan yararla Sözler tutulmadı namıyor. Sözleşmeli personelin çalış Kamu kurumlarında 657 tırılmasına ilişkin düzenleme sayılı Devlet Memurları de oldukça eski. Üzerinden Yasası’nın 4/B maddesi kap yaklaşık 42 yıl geçti. Yapılan samında sözleşmeli personel değişikliklerle bu düzenleme istihdam ediliyor. AKP kamu “yamalı bohçaya” döndü. ya kadrolu personel almak ye Kadrolu personel ile sözleş rine iş güvencesinin olmadı meli personel arasındaki bazı ğı sözleşmeli personel alımı farklar şöyle: nı tercih ediyor. Bu persone 4 Kadrolu memur görev lin sorunları ise yıllardır çö de yükselme sınavına girebilir zülemiyor. Sözleşmeliler en ken, sözleşmeli personel gire son Haziran 2013’te kadroya miyor. Kadrolu memurun eşi alındı. Bir daha kamuya söz özel sektörde olsa dahi eş du leşmeli personel alınmaya rumu mazeret tayin hakkı var cak denildi. Ancak bu söz tu ken, sözleşmeli personelin bu tulmadı. hakkı yok. Haziran 2017’de yapılan 4 Kadrolu memurun kulla “sözleşmeli sağlık, Diyanet ve nılmayan yıllık izni bir sonraki öğretmenler için üç yıllık ça yıla aktarılabiliyor. lışma süresini tamamlayan 4 Kadrolu memura tayinler lar talepleri halinde bulunduk de harcırah verilirken, sözleş ları yerde 657 sayılı kanunun meliye verilmiyor. l ANKARA BTM ve Big Cat Research araştırdı Çalışanların daha çok Zoom ve WhatsApp’tan yaptığı toplantıların yüzde 76’sı bir saat ve daha kısa sürdü. KOBİ’ciler ‘uzaktan çalışma’ya alışamadı İstanbul Ticaret Odası’nın kurduğu Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi (BTM), pandemi sürecindeki iş hayatını masaya yatırdı. BTM ve Big Cat Research işbirliğiyle “Pandemide Uzaktan Çalışmanın KOBİ’lere Etkisi” konulu ankete göre, KOBİ’lerin yüzde 47’si yeni düzene uyum sağlayamadığını belirtirken, uyum sağlayanların oranı yüzde 36 oldu. Yine çalışanların yüzde 32’si evden çalışma ile kendini daha üretken hissettiğini söylerken, yüzde 32’si emin olamadığını söyledi. Kendini üretken his setmeyenlerin oranı yüzde 22, kendini işe veremeyenlerin oranı ise yüzde 14 oldu. KOBİ çalışanları evde çalışma sürecinde sağlıklı beslendiklerini dile getirirken, en olumsuz etki olarak dikkat dağınıklığı kaynaklı işe odaklanamamayı gösterdi. KOBİ çalışanları halen belirlenen bazı günler dışında evden çalışmaya devam ettiklerini dile getirdiler. Bu süreçte işyerlerinde ise en fazla önlemi çalışanlar kendileri aldı. Sadece yüzde 4’ü işyerlerinde Covid19 hazırlık ekibinin kurulduğunu beyan etti. l Ekonomi Servisi Siber suçların zararı büyüyor Cybersecurity Ventures’in küresel çaptaki pazar araştırmaları, 2021 sonuna kadar 1 trilyon dolar siber güvenlik yatırımları gerçekleştirecek olan iş dünyasının 6 trilyon dolarlık siber suç maliyetleri ile karşı karşıya kalacağını öne sürüyor. WatchGuard Türkiye ve Yunanistan Ülke Müdürü Yusuf Evmez ise saldırı tehlikesi altında olan şirketlerin yatırımlara rağmen yanlış bakış açılarına sahip olduklarını belirtti. l Ekonomi Servisi Fitch’ten TVF’ye kötü haber Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Türkiye Varlık Fonu’nun (TVF) görünümünü durağandan negatife revize etti. Fitch, 28 Ağustos’ta Türkiye’nin kredi notu görünümünü döviz rezervlerinin tükenmesi ve dış finansman risklerinin artması nedeniyle “durağan”dan “negatif”e çevirmişti. l Reuters
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle