17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ DOLAR 7.0390 6.6 kuruş AVRO 8.4240 20.6 kuruş [email protected] STERLIN 9.4330 20.9 kuruş FAİZ 11.98 0.60 puan BORSA 1.091 4.64 puan 11 6 AĞUSTOS 2020 PERŞEMBE ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 3121.01 128.33 lira 471.27 21.24 lira Ülkedeki hukuksuzluklar ve yatırımcının güven kaybına salgının eklenmesi TL’ye kaybettiriyor Piyasalar yangın yeri Dünya genelinde Covid19 pandemisinin kontrol altına alınamaması ve artan ikinci dalga endişeleri, küresel ekonomiye yönelik kaygıları artırmayı sürdürüyor. Buna ülkedeki hukuksuzluklar ve yatırımcının güven kaybının yanı sıra salgın da eklenince TL’deki değer kaybı hızlandı. TL’nin dolar karşısında temmuz ayı boyunca devam eden yatay seyri, son haftalarda yerini değer kaybına bıraktı ve dolar/TL dün yeniden 7 seviyesini aştı. Gün içinde 7.0896’ya kadar yükseldi. Avro/TL kuru da gün içinde tarihi rekorunu kırarak 8.3982’yi gördü. Neredeyse her gün yeni bir rekor kıran altının spot piyasadaki ons fiyatı ise, dün 2 bin dolarlık psikolojik sınırı aştı ve 2 bin 30 doları gördü. Yurtiçinde gram altının fiyatı önceki gün 441 TL iken dün 463.20 TL seviyesini gör Güvenli liman olarak görülen altın, rekor üstüne rekor kırıyor. Gram altın dün 463 TL’yi gördü. Cumhuriyet altını 3 bin TL’nin üzerine çıktı. Dolar/TL 7.08’i, Avro/TL 8.39’u aştı. dü. Türkiye’de dün itibarıyla bir çeyrek altın 750 lirayı, yarım altın 1500 lirayı, Cumhuriyet altını da 3 bin lirayı aşmış oldu. Altındaki artış kalıcı Analistler altının ons fiyatının 2 bin doların üzerinde kalıcı olmasını öngörüyor. Altının bu kadar değer kazanmasının nedeni ise, dünyada dolar ve tahvil getirilerinin düşmesi. Yani dolar, TL’nin zayıflıkları karşısında değer kazanırken, dünya genelinde ise değer kaybediyor. Bu da, salgının yarattığı belirsizlik ortamında, yatırımcının güvenli liman olarak altına yönelmesine yol açıyor. Yapılan hesap lamalara göre, altın pandemi sonrası yüzde 30’un üzerinde değer kazandı. TL’nin döviz kuru karşısında değer kaybetmesinin ise birçok nedeni var. Merkez Bankası’nın azalan döviz rezervleri, enflasyonun çift hanelerde kalmaya devam etmesine rağmen politika faizinin indirilmesinin TL’nin cazibesini azaltması bunlardan yalnızca ikisi. Önceki gün, Londra’da TL sıkışıklığı nedeniyle, TL bulamayan yatırımcıların ellerindeki varlıkları satması nedeniyle sert kayıplar yaşanmıştı Para piyasası uzmanları, Türkiye’nin swap piyasalarında TL likiditesini kısarak Türk Lirası’na karşı pozisyon alma nın maliyetini yükselttiğini ve bu yolla TL’nin desteklendiği GOLDMAN SACHS ni belirtmişti. Bu yolla Dolar/ TL’nin psikolojik sınır olarak kabul edilen 7 seviyesini aş 1.75 PUAN FAIZ ARTIŞI BEKLIYOR ması salı günü engellenmiş Faiz indirimlerinde frene basan oldu. Ancak dün swap piya Merkez Bankası’ndan faiz artışı sasında faizler yeniden nor beklentisi artıyor. ABD’li yatırım mal seviyelere gerileyince bankası Goldman Sachs, politika TL’nin dolar karşısındaki değer kaybı hızlandı. Öte yandan, önceki gün piyasada bula faizinde 2020 sonu için yüzde 10’a, 2021 sonu için yüzde 14’e yükseliş tahmininde bulundu. Mevcut oran yüzde 8.25 ile enflasyonun belirgin şekilde altında bulunuyor. Politika fai madığı likiditeyi Türk zindeki artış, kredi faizlerinin de tekrar varlıklarını elden çı yükselişe geçmesi anlamına gelecek. kararak aşmak isteyen yabancıların satışıyla BIST100 endek SWAP KRIZI: YABANCILAR ÖDEME YAPAMADI si yüzde 5.5’e ka Londra’da önceki gün TL swap faizlerinin dar değer kay yüzde 1050’ye ulaşması sonrası, bazı ya betmişti. Dün bancı bankaların Türk bankalarına olan yü ise günü yüz kümlülüklerini takasta yerine getiremedik de 0.43 artışla kapadı. l Ekonomi Servisi leri belirtildi. Mayıstaki benzer bir durumda, BDDK üç yabancı bankaya kısa bir süre için swap yasağı getirmişti. Bloomberg’e göre, bu kez ceza verilmesi düşünülmüyor. 10 bin dönümde ekili buğdayı dolu vurdu İşlenmiş tarımda ek gümrük vergisi Cumhurbaşkanı kararı ile 115 işlenmiş tarım ürünü için yüzde 4.3 ile yüzde 20 arasında değişen oranlarda ilave gümrük vergisi getirildi. Buna göre, Paraguay çayı, kakao içermeyen şeker mamulleri, ekmek, pasta, kek, bisküvi ve malttan üretilen biraları da kapsayacak şekilde 115 işlenmiş tarım ürünü pozisyonundaki ürün için ek gümrük vergisi uygulanacak. Karar, 15 gün sonra yürürlüğe girecek. l Ekonomi Servisi Online alışveriş bayramda arttı Kurban Bayramı’nda internet üzerinden (online) yapılan alışverişler, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 53 oranında arttı. Online ödeme hizmeti sağlayan şirket iPara’nın verilerine göre, koronavirüs salgını nedeniyle artışa geçen online alışveriş cirosu, Kurban Bayramı’nda da sürdü. iPara altyapısını kullanan markaların satış rakamlarından belirlenen verilere göre, ciroda en çok artış yaşanan sektörler giyim ve gıda oldu. l Ekonomi Servisi Yıllardır çözülemeyen kronik sorunlarından sonra Türkiye tarımını bir de iklim değişikliği vurmaya devam ediyor. Bahar aylarından bu yana birçok ili vuran dolu, şimdi de Sivas’taki buğday tarlalarında zarara neden oldu. Sivas’ın Ulaş ilçesinde iki gün önce etkili olan dolu, 10 bin dönümde ekili olan ve hasat olgunluğuna ulaşan tonlarca buğdayı ziyan etti. Kurban Bayramı’nın 3. günü etkili olan dolu yağışının neden olduğu hasar tespit çalışmaları sürüyor. Sivas Valisi Salih Ayhan ve beraberindekiler bugün, doludan en fazla etkilenen Acıyurt, Kurdoğlu, Çevirme ve Havuz köylerinde incelemede bulunarak çiftçilerden bilgi aldı. Vali Ayhan çiftçilere yaptığı açıklamada, tarım sigortasının gerekliliğine ve önemini hatırlatıp yasaların izin verdiği ölçüde yaraların sarılması için ellerinden gelenin yapılacağını belirtti. l Ekonomi Servisi UCUZ KREDI OTOMOBIL SATIŞLARINA YARADI Azalan tüketimin canlandırılması amacıyla yüzde 0.49 faizle verilen taşıt kredileri, otomobil satışlarını artırdı. Bunda geçen yıldan bu yana ertelenen talep de etkili oldu. Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) verilerine göre, temmuz ayında otomobil satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 350.9 artarak 69 bin 427 adete çıktı. Hafif ticari araç pazarı ise yüzde 610.7 artarak 17 bin 974 adete yükseldi. Ancak uzmanlar, bu durumun iyi bir gösterge olmadığına dikkat çekiyor. Hanehalkı gelir düzeyi bakımından Türkiye’den daha iyi seviye lerde bulunan Avrupa ülke artışla 273 bin 22 adete; ha lerinde, Covid19 pandemisi fif ticari araç pazarı yüzde nin yarattığı belirsizlik har 65.8 artışla 68 bin 447 ade camaları kısıyor. Türkiye’de te yükseldi. ise durma noktasına gelen 4 Otomobil ve hafif ticari sektörler, ucuz kredi araç pazarı temmuz ye boğulan yurttaş üzerinden canladırılmaya çalı Otomobil satışları da geçen yıl aynı aya göre yüzde 387.5 artışla şılıyor. İlerle temmuzda bir 87 bin 401 adet yen aylarda bu “ucuz” kredilerin geri ödemesinde sorun önceki yılın aynı ayına göre yüzde oldu. 4 Aynı pa zar, 10 yıllık 350.9 artarak 69 temmuz ayı or çıkmasından bin 427 adete talama satışlara endişe ediliyor. Tüketimdeki “en çıktı. göre yüzde 42.5 arttı. dişe veren” artışı yan 4 Toplam pazar sıtan ODD’nin verileri şöyle: ocaktemmuzda yüzde 60.3 4 Otomobil satışları artışla 341 bin 469 adete ocaktemmuzda yüzde 58.9 çıktı. l Ekonomi Servisi Doluluklarda Alman turist umudu Almanya’nın Aydın, Muğla, İzmir ve Antalya için seyahat kısıtlamasını kaldırıldığını açıklaması, tesis doluluklarında artış umudunu doğurdu. Bu yaz otel dolulukları yüzde 25’lerde kalmış, bu oranlar maliyetleri karşıla Geçen sene Türkiye’ye 5 milyondan fazla Alman turist gelmişti. madığı için Ege Bölgesi’ndeki otellerin yaklaşık yüzde 80’i tesislerini açmamıştı. Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (POYD) Başkanı Ülkay Atmaca, “Rusya pazarıyla birlikte sektör hareketlenmişti ve Kurban Bayramı ile beraber biraz daha fazla tesisimiz açıldı. Şimdi Almanya ile birlikte kapalı olan tesislerimiz açılsın, emekçi kardeşlerimiz işlerinin başına dönsünler. 45 aydır evlerinde bekleyen turizmciler var” dedi. Manavgat Side Turistik Otelciler Birliği (MASTOB) Başkanı Cengiz Haydar Barut ise, şunları söyledi: “Önceki akşam itibarıyla Alman dostlarımız “ne zaman geleceğiz, gelmek istiyoruz” diyerek bizi eposta yağmuruna tuttu. Eminim 23 gün içinde Alman tur operatörlerinin uçak sistemleri oturduktan sonra ciddi bir Alman misafir rezervasyonu alacağımıza inanıyorum.” l Ekonomi Servisi Dijital pazarlama satışları artırıyor Danışmanlık firması Boston Consulting Group’un (BCG) Google için yürüttüğü araştırmaya göre, veriye dayalı ileri teknolojiler işletmelerin büyümesini sağlıyor. 200’ün üzerinde anket ve 40’ın üzerinde uzman ile görüşmelerin yapıldığı araştırmaya göre, dijital pazarlama faaliyetinde bulunan işletmeler işlem sayılarını yüzde 50 artırdı. Bu büyüme, işlem başı maliyeti yüzde 44 azalttı. Dijital pazarlama harcamalarından elde edilen gelir de yüzde 33 kadar yükseltti. l Ekonomi Servisi Geri dönüş yok! Covid19 öncesi dünya her gün biraz daha uzaklaşıyor. Geri dönme çabalarının insani ve toplumsal maliyeti her gün biraz daha artıyor. Bu arada kimi meczupların 150 yıl öncesine dönme hayali, ülkeyi çok daha büyük felaketlere sürükleyecek gibi görünüyor. Covid19 ile geçen sekiz ayda 18.2 milyon vaka, 700 bine yakın can kaybından, tarihte görülmemiş bir ekonomik daralmadan, en azından şunu öğrenmiş olmamız gerekirdi: “Normale” dönmek olanaklı değil. O normal çoktan bayatlamıştı O son kullanım tarihi çoktan geçmiş bir “normaldi”: Çok sert, sonu belirsiz bir ekonomik kriz vardı. Egemen liberal demokratik ideoloji ırkçılık ve küreselleşme karşıtlığı, yaygınlaşan komplo teorileriyle hızla çürüyordu. Büyük güçler arası rekabetin giderek sertleşen ikliminde uluslararası “düzen” istikrarını kaybetmişti. Bu anormal bir “normal” idi. Dahası, bugün, Covid19’un insan sağlığı, ekonomi ve kültür alanlarında yarattığı yıkımı en sert biçimde yaşayan ülkelere bakınca iki özellik dikkat çekiyor. Birincisi: ABD, İngiltere, Covid19 öncesi neoliberal modelin tipik örnekleridir. Bugün pandemiyle, vatandaşlarının toplumsal dayanışma refleksleri, toplumsal dokuları, altyapıları, sağlık sistemleri iyice zayıflatmış olarak yüzleşmeye çalışıyorlar. İkincisi: Pandemi üzerinde kontrolü kaybeden ABD, Filipinler, Brezilya ve Hindistan, her an kaybetme riskiyle yüz yüze olan İngiltere gibi ülkeler, eski “normal” içinde yeşeren “süreç olarak Yeni Faşizm”in önde gelen temsilcileri, kimi durumlarda akli dengesi şüpheli, liderliklerle yönetiliyorlar. Dahası, her ekonomiyi açarak, “normale” dönme çabalarından sonra vaka ve ölü sayısındaki artışlar, virüs öncesi üretim, çalışma ve tüketim modellerine ve toplumsal ilişki biçimlerine geri dönüşün artık olanaksızlaştığını kanıtlıyorlar. Ancak virüse yol açan dünyanın ekonomik modeli, siyasi liderleri hâlâ bizimle ve bunların geri dönüş çabaları (aslında saplantısı demek gerekiyor) insan sağlığına zarar vermeye devam ediyor. “Etkin bir aşı ya da tedavi edici bir ilaç, kolay, hızlı ve doğru sonuç veren test sistemleri bulunursa eski normale dönülebilir” umudu da gerçekçi değil. Aşının getireceği bağışıklığın ne kadar süreceği, virüste görülen mutasyonların ne yönde ilerleyeceği belirsiz. Küresel bir sorun olan Covid19 karşısında küresel çapta eşgüdüm gerekirken, küresel işbirliği ortamı hızla aşınıyor. Diğer taraftan, istenen niteliklere sahip bir test geliştirilse bile, “normal zamanlarda” kaynaksız bırakılmış sağlık sistemlerinde, pozitif çıkan kişileri, onlarla temas edenleri izleyebilecek, tedavi süreçlerini üstlenecek altyapı, gelişmiş ülkelerde bile yeterli değil; bağımlı ülkelerde ise genellikle çok zayıf. Şimdi derinleşen ekonomik krizin, zaten daralmış kamu kaynaklar üzerine getirdiği basınç da cabası. Tükenmiş liderlikler Nihayet, eski “normalin” siyasi liderleri, küresel ısınmayı, orman katliamının, erimekte olan buzulların serbest bıraktığı mikroorganizmalar arasından yeni ölümcül virüslerin çıkma riskini geçmişte, eski “normal” içinde, önlerine konmuş kapsamlı raporlara karşın ya yadsıdılar ya da azımsadılar; sonuç olarak eski “normalin” ekonomisini desteklemek adına önlem almadılar, almak için gereken uluslararası işbirliğini gerçekleştiremediler. Şimdi bunlar, pandeminin yarattığı sağlık krizi, ekonomik kriz, toplumsal kutuplaşma, “Yeni Soğuk (o da şanslıysak) Savaş” ortamından bizi çıkaracaklarını, yaşamın yakında “normale” döneceğini, aşının, testlerin, ilaçların yolda olduğunu söylüyor, güvenmemizi istiyorlar: Ancak, dün maske yararsız ve gereksiz diyorlardı, şimdi, olmazsa olmaz deyip, bizi lokantalara, işyerlerine, okullara, hatta tatile göndermeye çalışıyorlar. Aynı anda her gün yeni bir kapatma, karantina haberi gelmeye devam ediyor. Covid19 öncesine dönmek olanaklı değil, dönmeye çalışmak da çılgınlık. Ya, şimdi yeni bir normal inşa etmek için, yeni duruma uygun yeni siyasi liderlikler, yeni siyasi ekonomik projelerle kolları sıvayacaklar ya da sürekli kaosa, istikrarsızlığa, belirsizliğe alışmamız gerekecek, tabii böyle bir şey olabilirse... Sizi bilmem ama ben, param olsaydı ikinci olasılığa yatırırdım.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle