Katalog

KÜLTÜR EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN 13 6 TEMMUZ 2020 PAZARTESİ Klasik otomobillerin de renk kattığı konserde Sertab Erener “Ateşle Barut” şarkısını seyircileriyle birlikte söyleyerek arabalı konserde bile ilişki kurmayı başardı! Bu yaz çocuklar için sanat Çocuklar, İstanbul Modern’in Çevrimiçi Yaz Sanat Okulu’nda, atölyeler, 6 Temmuz 28 Ağustos tarihleri arasında sizi bekliyor. Çevrimiçi Yaz Sanat Okulu’ndaki çalışmalar, müzenin “Sanatçı ve Zamanı” sanal turundan gösterimle ya da müzenin yenilenen koleksiyon sergisinden canlı gösterimle başlıyor. Çocuklar bu gösterimde, sanat yapıtlarını müze uzmanlarıyla birlikte çözümleyerek sanat tarihinden örneklerin ele alındığı kısa bir sunuma katılıyor. Yaz Sanat Okulu’nda 10 farklı etkinliğe katılabiliyor. Baskı Resim, Kübist Portreler, Geo Resimler, Gölgelerle Sanat, Benim Harflerim, Renk Oyunları, Boyanın Öyküsü, Sanatın İzleri, Benim Bakışım ve Birleşen Nesneler başlıklı etkinlikler yapılacak. Bas kornaya, sanatçı sevinsin Arabanda oturup korna çalarak canlı müzik performansı dinlemek, arada çıkıp hava almak, dans etmek, evde kapalı kaldığımız günleri unutmak için, bir YENi NORMAL uygulaması: Park Et, Seyret! Sıra Büyük Ev Ablukada’da... Kerki Solfej’in düzenleyeceği arabalı konserler, 11 Temmuz’da saat 21.15’te Büyük Ev Ablukada konseri ile devam ediyor. İstanbul Açıkhava Gösteri Merkezi – Yenikapı’da 1400 araç kapasiteli konserler, sterilize ve sosyal mesafe sınırları içerisinde gerçekleşecek. Araçlar, sosyal mesafe kuralına uygun girişte dezenfekte edilecek ve seyircilere maske verilmesinin ardından sosyal izolasyon sağlanacak. Eskişehir’e Küçük Prens Müzesi... Fransız yazar ve pilot Antoine de SaintExupery’nin 1943’te ABD’de yazdığı masal türündeki Küçük Prens kitabının hayranı olan Eskişehir Anadolu Lisesi felsefe öğretmeni Ali Lidar, bu eseri toplamaya başladı. Biriktirdiği Küçük Prens kitaplarını çeşitli fuarlarda sergileyen Lidar, daha sonra Eskişehir Anadolu Lisesi’nde idaresine ait lojman olarak kullanılan binada 400 farklı dilde 2 bin “Küçük Prens” kitabının yer aldığı “Küçük Prens Kitap Müzesi” oluşturdu. Mehtap Meral bir türkü ve şiir kitabıyla döndü Yorumcu Mehtap Meral, yeni projesi “Şarkıcı”nın ilk eseri “Gurbet Elde Bir Hal Geldi Başıma” ve şiir kitabı “incirin içindeki arı” ile hem dinleyicileri hem okuyucularıyla buluşuyor. Mehtap Meral’in ilk yorumladığı eser Pir Sultan Abdal ve halk müziği sanatçısı Ali Ekber Çiçek imzalı “Gurbet Elde Bir Hal Geldi Başıma.” Eser, tüm dijital platformlarda dünden itibaren yerini aldı. Mona Kitap’tan çıkan “incirin içindeki arı” ise çevrimiçi kitap satış kanallarında ve kitabevlerinde okuyucusuyla buluşuyor. Önce evde oturduk, sanat ve kültürü çevirimiçi izledik, sağ olsun, sanatçılar, kültür sanat kurum ları da bizi sanatsız bırakmadı, konserler, müzeler, filmler birbiri ardına geldi. Şimdi “yeni normal” dönemi. HaYAZGÜLÜ va sıcak, yaz geldi, dıALDOĞAN şarı çıkmanın tam zamanı. Ama dışarıda olmanın kurallarına uyarak: maske, sosyal mesafe, hijyen! Ve yıllarca “yazın müzik susmuyor, yıldızların altında devam ediyor” diye yazılar yazdığım açık hava konserleri ne olacaktı? Çare tükenmiyor. İBB, Yenikapı’da boş duran etkinlik alanını arabalı konser mekânına çevirdi. TikTak sponsor olmuş, Kerki Solfej sanatçıları örgütlemiş, Kenan Doğulu’yla başlayan konserler İstanbulluların ilgisini çekiyor. Böyle giderse yakın illerden bile izlemeye gelirler. Arabanla geliyorsun, park alanına girerken önce araç dezenfekte ediliyor, şimdiye kadar bir araçta üç kişi izni önceki gece gelen genelgeyle dört kişiye çıkmış. Yani şöför artı üç kişi. Yolcuların ateşi ölçülüyor, el dezenfektanı veriliyor. Herkes biletini aldığı yere yönlendirilerek park ediyor, isteyenlere ücretsiz açılır kapanır iskemle dağıtılıyor. Sonrası gel keyfim gel! İskemleler yerleşiyor, bagajdan kendi iskemle, sehpasını çıkaran da var, yiyecek içeceğini hazırlamış olan da. Soğuk piknik çantası iyi gi der; alkolsüz içeceğe izin var. Çaktırmadan alkolünü katan da! Bebeler arabada uyuyor, bir ikisi ortalıkta koşturuyor. Dolunay çıkmış, hava püfür, sahne ve ses düzeni müthiş, sağda solda dev ekranlar, Sertab Erener bekleniyor. Sanatçılar da özlemiş Sanatçı çok heyecanlı. “Sadece siz mi, biz de 4 aydır evde kapalı oturduk, sahneyi çok özlemişim, çok!” diye başlıyor. Şarkılar birbiri ardına patlıyor. Seyirciler ara ara sahne kenarına gidip fotoğraf çekiyor ama yığılma yok. Genelde herkes arabasının yanında, hatta bazen içinde. Açık Hava’nın taşları yanında araba koltukları pek rahat. Hayatımda hiç yapmadığım kadar kornaya bastım, hatta kornayla tempo tuttum, çok eğlenceli. Çünkü alkış yerine korna var! Ya da ışıkları açıp kapatıyorsunuz, sahneden bakıldığında çok hoş bir görüntü oluşuyor. Amerikan filmlerinde görürdük ya, üstü açık cabriolarıyla gelir, film izlerlerdi. Aynen öyle! Sertab Erener, önce bildiğimiz şarkılarıyla başlıyor iki buçuk saat süren performansına. Korona günlerinde eve kapandığı sırada yaptığı “Ben Yaşarım” adlı albümünden yeni şarkılarıyla devam ediyor. Hatta evlerde klip bile çekmişler. Şarkılar çok güzel. Bu eve kapanma iyi mi geldi ne? Seyircilerden eşlik edenler bile var, daha yeni görücüye çıkan albümü indirmiş de ezberlemişler çoktan! Şar kı aralarında sohbet ediyor sanatçı, pandemiden, karantinadaki duygularından bahsetmek istiyor, itirazlar yükseliyor, “Hayır, korona dinlemek istemiyoruz!” Çok ilginç, bunun üzerine düşünmek lazım. Ben de Instagram’da koronanın ne kadar ciddiye alınması gereken sonuçları olduğunu hatırlatayım dedim, insanları korkutmayın diye bir itiraz, bir itiraz! Bu kadar insan acı çekerek öldü, şakası yok, korkmalı ki önlemlere uyulsun; gelenek, ritüel diye asker uğurlaması, düğünde halay, maskesiz gezerim abii, derken bitmiyor meret! Ama insanlar konuşulmasını bile istemiyor? Sertab susuyor mecbur, oysa “Birazdan ezan başlayacak, konuş” demişler. Derinliği olan sanatçıdır, paylaşmak istedi, dinlemediler. “Ara verelim çişe gidin bari” diye gösteriyor o da tepkisini ve susuyor! Pratik bilgiler Benim gibi aracı olmayana TikTak kapıda kiralık araç sağlıyor. Bu uygulamayı öğreneceğim. Saatlik kiralama, benim gibilere lazım. Biletler, biletix’de, seçtiğin yere göre kişi başı 179 ile 291 TL arasında değişiyor. Sahneye yakın uzak farkı. Araca 4 kişi almak mümkün olunca bir ayarlama yapacaklarmış. Lokantada sıradan bir yemek bile bu fiyata çıktı artık, yanında kayıntını da getirdiğine göre bence ünlü bir sanatçının canlı performansı için makul. Millete de öyle gelmiş ki ikinci ge ce olmasına rağmen bin kadar araç vardı zaten kapasitesi 1400 araç! Bu konserlerin en büyük yararı bence istihdam. Sadece müzisyenlerin iş yapması değil. Orada koşturan o kadar çok genç görevli vardı ki. Etkinlik istihdam demek. Giriş kapısına dikkat edin, benim gibi dolanıp durmayın. Ama bu arada sahil yolundan yaya gelip sahneyi göremeden ama çekirdek çitleyerek bedava dinleyenleri de gördüm. Giriş tek kapı ama çıkışta kapıları açıyorlar, hiç beklemiyorsunuz, organizasyon gerçekten mükemmeldi. Bir de sinema gecesini denemeyi düşünüyorum, çok keyifli oluyormuş! ARA GÜLER’IN fotoğrafları müzayedeye çıkıyor Fotoğraf sanatçısı ve foto muhabiri Ara Güler’in fotoğraflarından oluşan müzayede 12 Temmuz’da yapılacak. İstanbul Müzayede tarafından organize edilen açık artırma, salgın tedbirleri nedeniyle internet üzerinden canlı yapılacak. Müzayedede Ara Güler’in kabartma ve ıslak imzasını taşıyan, yüzde 100 pamuk tabanlı, doğal lifli asit içermeyen HFA müze sınıfı, baskı ömrü 100300 yıl arası özel kâğıda basılı 46 fotoğrafı yer alıyor. Ünlü isimlerin portrelerinin yanı sıra İstanbul’da ve Türkiye’nin çeşitli şehirlerinde çekilen fotoğrafların da arasında bulunduğu eserler, müzayede öncesi Nişantaşı’ndaki sergide görülebiliyor. Temmuzda yeni filmler vizyona giriyor Olgun Özdemir’in yazıp yönettiği, bugüne kadar birçok ulusal ve uluslararası yarışmadan ödülle dönen “Kızım Gibi Kokuyorsun” 10 Temmuz’da Bir Film dağıtımıyla vizyona giriyor. Bir buluşma, kesişme ve arama hikâyesi olan “Kızım Gibi Kokuyorsun”, kültürel olarak kayıplar üzerinden bir birleşme sunuyor. Film, IŞİD saldırıları sonucu farklı dil ve dinlerden bir araya gelen insanların kayıp ve acılarına odaklanıyor. Filmde Clemence Verniau, Çağlar Ertuğrul, Yılşen Özdemir, Şerif Sezer, Esin Civangil, Tolga Güleç, Deniz Arna, Muhammed Cangören ve Fehmi Karaaslan rol alıyor. “Kızım Gibi Kokuyorsun” Bir Film’in dağıtımcılığını üstlendiği korku filmi “Araf 4: Meryem” ise tekrar vizyonda. Film, martta vizyona girdikten sonra koronavirüs salgını nedeniyle sinema salonları kapanmıştı. Ayrıca Os car ve Cannes’da Altın Palmiye dahil geçen yılın birçok önemli ödülünü toplayan “Parazit” filmi de tekrar sinemalarda. “Araf 4: Meryem” İstanbul’da Pendik Oskar, Ümraniye Canpark, Diyarbakır NCity AVM Sinema, Erzurum’da Palerium ve Cinetekno, Kastamonu’da Barutçuoğlu, Trabzon’da Lara sinemalarında gösterilecek. “Parazit” ise İstanbul’da Ataşehir Metropol AVM ve Ümraniye Canpark, Ankara’da Arcadium, İzmir Alsancak’ta Karaca, Balıkesir Artur Işık, Erzurum Cinetekno, Karaman Sine Nas sinemalarında beyazperdede izleyicilerini ağırlıyor. (https://www.birfilm.net) MAKBULE ÇIMEN: Yüreğimdeki ateş hiç sönmüyor Bana Göre TV YouTube kanalında yayımlanan, toplumsal konulara değinen Katarsis XTRA programı, bu hafta Sivas Katliamı’nda hayatını kaybeden halk ozanı Nesimi Çimen’in eşi Makbule Çimen’i konuk etti. Çimen konuşmasına şöyle başladı: “Çok büyük acılar yaşadım. Madımak Oteli’nde yanmak, yanımdaki arkadaşlarım, eşim, onları kaybetmek... Yüreğimdeki ateş hiç sönmüyor. Hâlâ alev alev yanıyor. Benim tek bir isteğim vardı. Madımak Oteli’nin utanç müzesi olması. 26 senedir Madımak Oteli’nin önünde sesleniyorum. İnsanlık ayıbıdır. Göz göre göre yakıldık.” Çocukluğunu, yaşadıklarını, Nesimi Çimen ile evliliğini anlatan Makbule Çimen, “Mutlu bir evlilikti. Çok saygıdeğer bir insandı. Dedim ki kendime bir ışık doğdu ve bir aydınlığa çıktım. Fakat bir uyandım ki acı bir rüya: Nesimi’yi kaybetmişim” diye konuştu.