29 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 3 MAYIS 2020 PAZAR EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: ECE KURTULUŞ DURSUN HABER CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI GÖKÇEN, 2526 TEMMUZ TARİHLERİNİN MAKUL OLDUĞUNU AÇIKLADI Siyasal İslamın pençesinde bir otokrasi! Sınırsız bir siyasal erkin tek bir kişinin elinde bulunduğu sistemlere otokrasi, bu gücü elinde bulunduran kişiye otokrat deniyor. Yüzyıllar öncesinde dünyanın her yerinde bu sisteme çok sayıda örnek vardı. Örneğin 18. yüzyıla damgasını vuran Rus Çariçe Katerina, eşi III. Peter’i asker sevgilisiyle birlikte gerçekleştirdiği darbe ile tahttan indirmiş; kocası yakalanıp öldürülünce tahta oturmuş. “Otokrat olacağım; bu benim işim... Ve iyi Tanrı beni affedecek; o da onun işi” demiş Büyük Katerina. Tarih kitapları imparatorluk dönemlerine ait benzer olaylarla dolu. Utanç verici olan, Türkiye’nin 21. yüzyılda otokrasi sınıfında değerlendirilen bir ülke haline gelmesi! Alman Bertelsmann Vakfı’nın Dönüşüm Endeksi, Türkiye’nin AKP döneminde nasıl dönüştüğünü ortaya koydu: Otokrasi! Dönüşümü ayrıntılandırmak için de şu ifadelere yer verdi: “Parlamenter sistemin yerine aşırı güçlü bir cumhurbaşkanının olduğu başkanlık sistemi geldi. Yeni bir Türkiye oluştu. Ülkenin iç politikası ve uluslararası ilişkilerinde radikal bir dönüşüm gerçekleşti. Türkiye, artık bir demokrasi olarak sınıflandırılamaz. Bu de facto diktatörlüğün Türk demokrasisi ve dış politikası üzerinde etkileri oldu.” HHH Aslında bu haber, Türkiye’de yaşayan ya da Türkiye’yi yakından izleyen kimse için şaşırtıcı değil ne yazık ki. Çünkü sözü edilen dönüşüm, uzun zaman önce başladı; yıllardır bu gazetenin sayfalarında da adım adım anlatıldı. Cumhuriyet arşivine bakarsanız... Medyanın bir buldozer gibi ezildiğini, Gazeteciliğin “suç” haline getirildiğini, Gerçekleri ortaya çıkarmanın “terör” ile ilişkilendirildiğini, Yargı bağımsızlığının yok edildiğini, Üniversitelerin birer medreseye dönüştürüldüğünü, Sendikaların susturulduğunu, Sivil toplum kuruluşlarının sindirildiğini, Diyanet İşleri Başkanlığı aracılığıyla toplumdaki farklı kesimler arasında düşmanlık yaratıldığını, Anayasada Türkiye’nin hâlâ “demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti” olduğu yazsa da bunların hepsinin çiğnendiğini, Tarikat ve cemaatlerin devlet kurumlarında üslendiğini, Toplumsal hayatın tek bir din ve mezhebin inançları doğrultusunda yapılandırıldığını, Her şeyin ve herkesin üzerinde bir reisin bulunduğunu, Liyakat ve uzmanlığın yerini, partililik ve iltimasa dayalı kadrolaşmanın aldığını, Ülkenin aydınlar için dev bir hapishaneye çevrildiğini, Gericiliğin ve yağmanın şahlandığını görürsünüz! Türkiye’nin azgelişmiş demokrasiden otokrasiye geçişinin aşamaları, bu gazetenin arşivinde kayıtlıdır. HHH Bertelsmann Vakfı, Türkiye için “ılımlı otokrasi” ifadesini kullanmış ama ben buna katılmıyorum. Nasıl siyasal İslamı “ılımlı İslam” diye yutturmak saçmalıksa otokrasiyi de “ılımlı otokrasi” diye derecelendirmek saçmadır. Otokrasi otokrasidir, gücü tek elde toplamanın ılımlısı yoktur. Ayrıca vakfın tanımında çok önemli bir eksik var: Türkiye, sadece otokrasi değil, siyasal İslamın pençesinde bir otokrasidir! Çariçe Katerina’nın sözüne geri dönersek... Otokratlık yolunda faturayı yukarıya havale etmek mümkün mü bilemeyiz ama şu kesin ki önemli olan halkın gönlünde taht kurmak... “Ananı da al git!’ diyenleri, oğlu katledilen anaları yuhalatanları kim affederse affetsin... BAKAN ZİYA SELÇUK AÇIKLADI ‘Sözleşmeli öğretmenlik’ başvuruları internetten Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, ha ziran ayında yapılacak “sözleşmeli öğretmen lik” başvurularının ta mamen elektronik or tamda gerçekleştirile ceğini bildirdi. Selçuk, sosyal med ya hesabından sözleş meli öğretmenlik baş vurularına ilişkin paylaşımda bulundu. Öğ Ziya Selçuk retmen adaylarının başvurularını nasıl yapabileceğine ilişkin tab loyu da paylaşan Selçuk, “Haziran ayında ya pılacak sözleşmeli öğretmenlik başvuruları ta mamen elektronik ortamda gerçekleştirile cektir. Öğretmen adaylarımız, başvuruda iz lenmesi gereken adımları tablodan takip ede bilirler. Atamaların hayırlı olmasını diliyorum” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet YKS TARIHI DEĞIŞMESIN CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nın (YKS) açıklanan tarihte yapılması gerektiğini söyledi. Gökçen, yaptığı yazılı açıklamada, yeni tip koronavirüs tedbirleri nedeniyle sınavın 2526 Temmuz’a ertelenmesi kararının makul olduğunu belirtti. Ancak son günlerde bu tarihin ekonomik nedenlerle yeniden öne alınacağı yönünde söylentiler çıktığına işaret eden Gökçen, bunun öğrencileri kötü etki lediğini kaydetti. Gençlerin bütün bir yılını kaybetmeyi göze alarak yaşamını sınava göre programladığını kaydeden Gökçen, üniversiteye geçiş sınavına başvuran öğrencilerin sayısındaki artışa dikkati çekti. 2009’da üniversite sınavına başvuran öğrenci sayısı 1 milyon 450 bin 582 iken 2019’da bu sayının 2 milyon 528 bin 31’e çıktığına dikkat çeken Gökçen, “2009’da yerleşen öğrenci sayısı 786 bin 677 iken 2019’da bu sayı ancak 904 bin 176’ya çıktı. 1534 yaş grubun da yalnızca yükseköğretim mezunu olan işsiz sayısı 840 bin iken sınav tam bir psikolojik savaş haline geliyor” ifadelerini kullandı. Rekabet arttıkça öğrencilerin yalnızlaştığını da belirten Gökçen, “Sınavın tekrar öne çekileceğine yönelik söylentilere bir an önce son verilerek sınavın 2526 Temmuz tarihlerinde yapılacağı açıklanmalı ve milyonlarca kişinin hayatını etkileyebilecek bir rezalet önlenmelidir” değerlendirmesinde bulundu. l ANKARA / Cumhuriyet Gökçe Gökçen Yurtdışında devlet bursuyla okuyan öğrencilerin kira ödemeleri devam ediyor Kesinti mağdur etti Mağdur öğrencilerden F. S., “İngiltere’de neredeyse 6 bin TL kira ödüyorum. Bunu her ay ödemek zorundayım ve böyle bir gücüm yok. Bu olağanüstü bir süreç olduğu için bakanlığın, yönetmeliği bu süreçte askıya almasını istiyoruz” dedi. Yurtdışında devlet bursu ile okuyan öğrenciler salgın nedeniyle yurda dönünce bursları kesildi. Yaşanan süre cin olağanüstü oldu ğunu kaydeden mağ dur öğrenciler, Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) adım atması LEYLA nı istedi. KILIÇ Yurtdışında devlet bursu ile okuyan öğ rencileri ilgilendiren yönetme likte yer alan kurala göre, oku dukları ülkelerden toplamda 2 ay boyunca uzak kalınırsa dö viz üzerinden alınan burs kesi lerek 1150 TL veriliyor. Devlet bursu ile yurtdışında okuyan ve korona salgını nedeniyle bulun dukları ülkelerden tahliye edile rek yurda, ailelerinin yanına dö nen öğrencilerin burslarında da kesintiye gidildi. MEB, bu süreç te öğrencilere 1150 TL ödenme kararını aldı. Ancak öğrenciler yurtdışında tuttukları ev ve di ğer ihtiyaçları için para ödeme ye devam ediyor. İngiltere’de bir üniversitede yüksek lisans ya pan F.S., “Aylık aldığımız burs miktarı 1300 sterlindi. Yönet melikte öğrencilerin, 2 ayı aşan süre boyunca eğer eğitim görü len ülke dışına çıkılırsa burslar yurtiçi bareminden yatmasını ön gören bir madde var. Birço ğumuz bu 2 aylık sürenin 1 ayı nı yılbaşı tatilinde ülkeye gele rek kullandık. Şimdi de marttan beri buradayız. Yani süre dol du. Ben İngiltere’de neredeyse 6 bin TL kira ödüyorum. Bunu her ay ödemek zorundayım ve böy le bir gücüm yok. Bu olağanüs tü bir süreç olduğu için bakanlı ğın, yönetmeliği bu süreçte askı ya almasını istiyoruz” dedi. ‘Şikâyetlerimiz dikkate alınmadı’ Bakanlığın mağduriyeti gidermesini isteyen başka bir yüksek lisans öğrencisi C.H. ise “Bu süreç boyunca bakanlık hiçbir açıklama yapmadı, sadece ‘sizleri mağdur etmemek için çalışıyoruz’ dedi. Hepimiz de bu süreçte kiralarımızı ve taahhütlü olan diğer giderlerimizi ödüyoruz. Bakanlık burslarımızı keserek 1150 TL’ye düşürdü. Bu para ile ödemelerimi yapmam imkânsız. Hem burada eğitimimizi devam ettirirken hem de eğitim aldığımız ülkelerde her ay çok büyük ücretleri ödemek zorundayız” diye konuştu. Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi ve bakanlığa çok sayıda şikâyet ulaştırdıklarını kaydeden C.H, “Ne kadar itiraz ve şikâyet etsek de İsveç’te yaşayan bir Türk vatandaşı kadar reklam yüzü olmayacağımız için şikâyetlerimiz dikkate alınmadı. Devlet bursu ile yurtdışında yine bu devlet için okutuluyoruz. Hiçbirimizin ailesi TL bazında çok yüksek olan kiraları ödeyecek güçte değil” ifadelerini kullandı. l İSTANBUL IĞNELI FIRÇA ZAFER TEMOÇIN CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN DOKTORLARLA GÖRÜŞTÜ: Tek korkumuz rehavet ÖN İZİN ŞARTI KALKTI Solunum cihazı ihracatı kolaylaştırıldı Koronavirüs salgınında önemli bir yere sahip olan solunum cihazları ve bunların sarf malzemeleri, ihracı ön izne bağlı mallar listesinden çıkarıldı. Ayrıca etil alkol, kolonya, dezenfektan ve hidrojen peroksit ihracatında kayıt ve izin uygulamasına son verildi. Koronavirüs salgınına karşı halk sağlığının korunmasında ve sağlık hizmetlerinin yürütülmesinde önemli yer tutan solunum cihazları ve sarf malzemelerinin ihracatı ön iznine bağlanmıştı. Virüsün Türkiye genelinde yayılması durumunda üretim kapasitesinin iç talebi karşılamaya yetmesi amacıyla virüs tehdidine karşı hazırlıksız kalınmamasını teminen etil alkol, kolonya, dezenfektan ve hidrojen peroksitin ihracatı kayıt altına alınmış ve kayıt verilebilmesi için Ticaret Bakanlığı’nın onayının alınması zorunlu kılınmıştı. Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren tebliğe göre, Tıbbi Cihaz Yönetmeliği kapsamında piyasaya arz edilen ventilatör, ecmo, oksijen konsantörü, ventilatör sarfları, hasta devreleri, kanül, entübasyon tüpleri ve yoğun bakım monitörleri ihracatında Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’ndan ön izin alınması uygulamasına son verildi. Ayrıca yürürlüğe giren bir başka tebliğe göre etil alkol, kolonya, dezenfektan ve hidrojen peroksit, kayıt ve izin olmaksızın ihraç edilebilecek. l ANKARA / Cumhuriyet Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, salgın hastalıkla mücadele eden İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa (İÜC) ve Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi doktorları ve bu hastanede yatan hastalarla görüştü. Salgın nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısının düştüğünü söyleyen Erdoğan, hastanelerden iyileşerek taburcu olanların sayısında da artış olduğunu vurgulayarak “Tek korkumuz rehavet. Eğer bu olursa bizi ciddi manada sıkıntıya sokabilir” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan; İÜC Rektörü Prof. Dr. Nuri Aydın, rektör yardımcısı Prof. Dr. Oğuz Çetinkale, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sait Gönen ve Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Zekayi Kutlubay ile Tarabya’daki Huber Köşkü’nden video konferans yöntemiyle görüşerek toplantı yaptı. Görüşmeye Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve İletişim Başkanı Fahrettin Altun da katıldı. Ardından koronavirüs sebebiyle Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde tedavi gören Neslihan ve Ümit Özturhallı çifti ile kızları Sude Özturhallı, Selim Altınarık, Halit Bilkay ve Muharrem Çelik ile görüşen Erdoğan, hastalara geçmiş olsun dileklerini iletti. Erdoğan, “Tek korkumuz rehavet. Eğer bu olursa bizi ciddi manada sıkıntıya sokabilir. Onun için de diyoruz ki hiç rehavete girmeden inşallah bu işi hayırlısıyla götürelim” diye konuştu. Erdoğan, salgın hastalıkla mücadelede başarı gösteren Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’nin tüm çalışanlarına da teşekkür ederek, “Bu arada yine hocalarımızdan Kenan Midilli Bey’e ve Mert Kuşkucu Bey’e çok çok teşekkür ediyorum. Onları da bu destekleri sebebiyle unutamayız. Onu da özellikle ifade etmek istiyorum” dedi. Erdoğan, AB komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Somali’ye solunum cihazı Bu arada, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Milli teknoloji hamlesi ile geliştirdiğimiz solunum cihazları, Somalili kardeşlerimize nefes olacak” dedi. Erdoğan, sosyal medya hesabından Somali’ye Covid19 ile mücadele yardımı kapsamında gönderilen yerli solunum cihazları ile ilgili fotoğraflı paylaşım yaptı. Erdoğan, mesajında “Milli teknoloji hamlesi ile geliştirdiğimiz solunum cihazları, Somalili kardeşlerimize nefes olacak. Medeniyet imkân değil, vicdan meselesidir. Milletimizin imkânları da vicdanı da mazlum ve muhtaçların yanındadır. Aziz milletim, senin kalbinde merhamet adlı bir çınar vardır” ifadelerini kullandı. Milli Savunma Bakanlığı’nın sosyal medya hesabından da “Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan’ın talimatlarıyla hazırlanan Covid19 ile mücadelede kullanılacak tıbbi yardım malzemelerini Somali’ye ulaştırdık. Dün gece (önceki gün gece) havalanan TSK’ye ait uçağımız sabah saatlerinde Mogadişu’ya ulaştı” açıklaması yapıldı. l İç Politika BAKAN SELÇUK UYARDI: Kişisel bilgilerinizi paylaşmayın Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, yurttaşlara kısa çalışma ödeneği gibi başvurularında, İŞKUR resmi hesapları dışında hiçbir eposta ve SMS’e itibar etmemeleri, kişisel bilgilerini resmi kaynaklar dışında üçüncü kişilerle paylaşmamaları uyarısında bulundu. Selçuk, yaptığı yazılı açıklamada, kısa çalışma ödeneği başta olmak üzere sunulan hizmetlerde kişisel bilgileri talep ederek kötü amaçlı kullanan kişi ve internet sitelerine karşı yurttaşların dikkatli olmaları gerektiğini belirtti. Selçuk, “Kısa çalışma başvuru ve ödeme sürecinde vatandaşlarımız, kişisel güvenlikleri için kendilerine İŞKUR resmi hesapları dışında gelen hiçbir eposta ve SMS’e itibar etmesinler. Kişisel bilgilerini resmi kaynaklar dışında 3. kişilerle paylaşmasınlar. Sadece ‘www. turkiye.gov.tr’, ‘www.iskur.gov. tr’ ve ‘www.ailevecalisma.gov. tr’ gibi resmi bağlantılardan bilgi alarak işlemlerinizi bu web siteleri üzerinden gerçekleştirin. Bakanlığımız ve İŞKUR tarafından yapılan bilgilendirmeler dışında yapılan açıklamalara itibar etmeyin” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle