Katalog

HABER EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: SERPİL ÜNAY 3 15 MART 2020 PAZAR Parçalı Bulutlu Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur Sisli İstanbul 13/8 Ankara 20/5 İzmir 22/12 Antalya 21/16 Mersin 21/13 Bursa 110/6 0 Atina 200/110 TARİHTE BUGÜN Trabzon 14/9 Adana 210/1 2 0 Berlin 120/0 0 1955: Tiyatro sanatçısı Artvin 180/8 0 Girne 200/1 3 0 Muammer Karaca’nın yap Kars 11/1 Çanakkale 130/9 0 Balıkesir 120/7 0 Sivas 190/3 0 Londra Moskova Paris 120/7 0 10/ 6 0 160/60 tırdığı “Karaca Tiyatrosu” İstanbul’da açıldı. 1985: İnternette ilk alan adı tescili yapıldı: symbo Diyarbakır Erzurum 180/8 0 Madrid 220/8 0 lics.com 19/5 Eskişehir 180/5 0 Amsterdam 140/6 0 2019: Yeni Zelanda’da Aydın 230/1 1 0 Roma 150/6 0 iki camiye yapılan silahlı Gaziantep 220/1 2 0 New York 90/ 1 0 saldırıda 51 kişi yaşamını Konya 190/8 0 Tokyo 110/4 0 yitirdi, 49 kişi yaralandı. Melen Barajı’nın rehabilitasyon sürecinde olduğu rapora yansıdı ÇATLAK ITIRAFI! İstanbul Büyükşehir Belediyesi Çevre ve Enerji Komisyonu ile Tarım, Orman, Hayvancılık ve Su Ürünleri Komisyonu, İstanbul’un su ihtiyacını karşılaması için yapılan ancak gövdesindeki çatlaklar nedeniyle bir türlü faaliyete geçmeyen Melen Barajı’na ilişkin ça lışmalarını tamamladı. AKP’lilerin çoğunlukta olduğu komisyonların hazırladığı ortak raporda, HAZAL Melen Baraj gövdeOCAK sinde oluşan çatlaklar nedeniyle rezervuarda su tutulmasına başlanamadığı itiraf edildi. Bir rehabilitasyon projesi geliştirildiği vurgulanan raporda yaklaşık 3 yıl içinde barajın rehabilitasyonunun tamamlanmasının öngörüldüğü ifade edildi. Melen Projesi’nin tarihçesiyle başlayan iki komisyonun ortak raporunda barajın inşaatına 28 Aralık 2012’de başlandığı anımsatıldı. Barajın çökme riskinin bulunmadığı belirtilen raporda barajdaki bütün açılmaların baraj derzlerinde olduğunun İmamoğlu, İBB Meclisi’nin Aralık 2019 toplantısında Melen’deki çatlakları göstermişti. altı çizildi. 2020 itibarıyla baraj müteahhitlerine ödenen bedelin ise 910 milyon tl olduğu açıklandı. ‘İhale yapıldı’ Raporun son bölümünde Melen Barajı’nın son durumuna ilişkin şu bilgiler verildi: “Melen Barajı gövdesinde oluşan çatlaklar nedeniyle rezervuarda su tutulmasına başlanamamıştır. Bu nedenle DSİ Genel ‘MÜHENDISLIK KUSURLARI IRDELENMELI’ Müdürlüğü bir rehabilitasyon projesi geliştirmiştir. Bu proje baraj mansabında oluşturulacak kil, kaya ve betondan oluşan kompozit bir yapı ile barajı destekleyecektir. Proje tamamlanmış ve yapım ihalesi 2020 yılı içerisinde gerçekleştirilmiştir. İhale sonucunu içeren kararın açıklanması beklenmektedir. Yaklaşık 3 yıl içerisinde barajın rehabilitasyonunun tamamlanması öngörülmektedir.” Komisyonun CHP’li ve İYİ Partili üyeleri ortak rapora şerh koydu. Üyeler şerhinde baraj zemininde kabul edilebilir sınırların çok ötesinde oturmaların yaşandığı vurgulandı. Ayrıca Melen Barajı için önce daha toleranslı bir baraj tipi olan “kaya dolgu”nun gündeme alındığı belirtilerek “Daha sonra, nedeni bilinmeyen bir kararla ‘Silindirle Sıkıştırılmış Beton (RCC)’ baraj tipi belirlenmiştir. Bu karardan sonra RCC baraj tipinin taşıma gücü yeterli olmayan bir zeminde inşa edilmesinin neden olacağı oturmalara karşı zemin iyileştirmesi yapılmaya çalışılmıştır” denildi. 28 Şubat 2020’de yapılan baraj gövdesini güçlendirme ihalesinin geçmişte yapılan mühendislik hatasının bir kanıtı olduğu belirtilen şerhte “Melen Barajı gibi İstanbul için hayati önemde olan bir su kaynağının gecikmesine ve ek maliyetlerin ortaya çıkmasına yol açan mühendislik kusurları, kurumlarımızı kötülemek ya da yıpratmak için değil daha iyiye ulaşmak için irdelenmelidir.” diye kaydedildi. KOLONYALI 14 Mart Tıp Bayramı’nda sağlık çalışanları ‘acil çözüm’ istiyor TIP BAYRAMI Hekimlere engelleme Muğla Tabip Odası Başkanı Dr. Hakkı Turan’ın “14 Mart Tıp Bayramı” kapsamında düzenlenen basın toplantısına kolonya şişesi ile katılması dikkat çekti. Dr. Turan, kolonyada 80 derece alkol bulunduğunu ve el temizliğinde önemli rolü olduğunu söyledi. l İZMİR / Cumhuriyet KONYA’DA KADIN CINAYETI Özel hastanede çalışan Münevver Şahin (30), boşanma aşamasında olduğu eşi Bayram Ş. (37) tarafından önceki gün başından vuruldu. Yaralanan kadın, yapılan tüm müdahaleye karşın kurtarılamadı. Olay yerinden kaçmaya çalışan Bayram Ş. ise polis ekipleri tarafından yakalandı. Zanlı tutuklandı. l KONYA / AA SİBEL BAHÇETEPE Hekimler ve sağlık çalışanları, 14 Mart Tıp Bayramı’nda yaşadıkları sorunlara karşı acil çözüm beklediklerini vurguladı. Hekimler, koronavirüs salgını nedeniyle Ankara’da bugün düzenlemeyi planladıkları “Beyaz Miting”i ve 14 Mart Tıp Bayramı etkinliklerini iptal ettiklerini açıkladı. Genel Sağlık İş Genel Başkanı Zekiye Bacaksız, “Son günlerde koronavirüs pandemisi ile sağlık hizmetleri ve çalışanlarının önemi bir kez daha ortaya çıkarken sağlık çalışanlarının durumu da alarm veriyor. Sağlık hizmeti sunarken ‘fiziksel, ruhsal ve sosyal’ açıdan birçok tehlike ve risklerle karşı karşıya kalan sağlık çalışanlarında ‘iyilik hali’ kalmamıştır” dediler. Polisten farklı tutum İstanbul Tabip Odası üyesi bir grup hekim önceki gün Taksim Atatürk Anıtı’ne çelenk koydu. İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Osman Öztürk, yıllardır Taksim’de tören yaptıklarını ancak bu yıl farklı bir durumla karşılaştıklarını belirterek “Emniyet Güçleri önce hekimlerin 14 Mart 2020 bildirgesini okumamıza izin vermeyeceklerini söyledi. İstanbul Vali Yardımcısıyla görüştükten sonra okuyabileceğimizi ifade ettiler. Ancak Taksim’e çelenk bırakıldı. bu kez de ses düzenimizin tören alanına alınmasını engellediler. Bilinsin ki İstanbul Tabip Odası’nın sesi güçlüdür, hiç kimse onun sesini engelleyemez” dedi. 2020 yılı Hekimlik Bildirgesi’ni okuyan Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Osman Küçükosmanoğlu şunları kaydetti: “Şiddetsiz bir sağlık ortamı için 5 acil talebimizin hayata geçirilmesi konusunda ısrarcıyız: Şiddete karşı caydırıcılık için TTB’nin hazırladığı ‘Sağlıkta Şiddet Yasa Tasarısı’ hızla yasalaştırılsın. Sağlık Bakanlığı tarafından da ‘iş kazası’ olarak kabul edilen sağlıkta şiddetle ilgili olarak 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu etkin olarak uygulansın. Muayene randevuları hastaya yeterli süre ayrılacak şekilde düzenlensin. Acil servislerde sadece acil hastalara hizmet verilsin. Birinci basamak sağlık hizmetleri güçlendirilsin, sevk zinciri uygulamasına geçilsin.” ‘Sağlık sınav veriyor’ 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle mesaj paylaşan Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman da Dünya Sağlık Örgütü’nün küresel salgın olarak tanımladığı koronavirüs nedeniyle ülkelerin sağlık sistemlerinin sınav verdiğini söyledi. Beyaz Miting’i koronavirüs salgını nedeniyle mesleki sorumluluğu bilinci içinde iptal ettiklerini belirten Adıyaman, “Ama taleplerimiz geçerliliğini koruyor. Bizler, bu olağanüstü dönemde de görevimizin başında olarak; emeğimizi değersizleştiren, ücretlerimizi ezdiren, çalışma koşullarımızı her geçen gün zorlaştıran yönetim anlayışı değişinceye, sağlıktaki ölümcül şiddeti ortadan kaldıracak düzenlemeler yapılıncaya, önerdiğimiz önlemler alınıncaya kadar taleplerimizi dile getirmeye devam edeceğiz” dedi. Genel Sağlıkİş Genel Başkanı Zekiye Bacaksız ise sağlık hizmeti sunarken birçok risklerle karşı karşıya kaldıklarını anlattı. l İSTANBUL Şu mektepler olmasaydı (2) Neresi “milli” kaldıysa Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, liselerde sınıf geçme sistemine ilişkin olarak “Velilerimizin ‘Tamam, çok güzel’, öğretmenlerimizin ‘Böyle olursa eğitimde gerçekten büyük bir sıçrama olur’, yöneticilerimizin ‘keşke’ dediği bir yönetmelik geliyor” demiş. Her bir öğrencinin liseyi bitirdiğinde sahip olması gereken yeterlilikler konusunda standartlar oluşturulmasının önem taşıdığını anlatan Selçuk, bu yeterliliğe ulaşılmaması halinde, 4 işlem bilmeyen, okuduğunu anlamayazma konusunda sıkıntı yaşayan çocuğun liseden mezun olabildiğini belirtmiş. (Oluyor zaten!) Bakan, bu konuşmasıyla, güya, olumlu ve iyileştirici bir program uygulayacaklarını dile getiriyor. Bakan Ziya Selçuk’un öğretimciliğinden, eğitimciliğinden, içtenliğinden derinlemesine kuşku duyuyorum. Kuşku duyduğuma göre yaşamöyküsüne bakacağım: HHH “Ziya Selçuk (1 Mayıs 1961) 10 Temmuz 2018’den beri Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanı olarak görev yapmaktadır. Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi’nden mezun oldu. Yüksek lisansını gelişim psikolojisi alanında yaptı. 1989 yılında Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde psikolojik danışmanlık ve rehberlik alanında doktorasını tamamladı. Daha sonra Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde doçentlik ve profesörlük unvanlarını aldı. TED Üniversitesi’nin yanı sıra birçok özel eğitimöğretim kurumunun kuruluşunda yer aldı. Türkiye Zeka Vakfı Yönetim Kurulu üyesi ve TÜBİTAK Grup Yürütme Komitesi üyeliği görevlerinde bulundu. 20032006 yılları arasında Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı yaptı ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın müfredat reformu sürecini yürüttü. Türkiye’nin Avrupa Birliği üyelik müzakereleri kapsamında yer alan otuz beş başlıktan birisi olan ‘bilim ve eğitim’ başlığının görüşmelerinde Türkiye’yi temsil etti.” HHH Akademisyen kökenli Prof. Dr. Ziya Selçuk, Maya Okulları’nın sahibi olmak gibi önemli bir sakıncanın dışında “EğitimÖğretim Bakanı” olmak için gereken bütün niteliklere sahip. Ama böylesine donanıma sahip birinin AKP’nin Cumhuriyet karşıtı okul programını uygulamayı kabul etmesi çok şaşırtıcı. Çünkü gerçekten mesleğine saygı lı biri olsaydı bu görevi kabul etmek için birçok koşul öne sürmesi gerekirdi. Meğer, Türkiye’nin Avrupa Birliği üyelik müzakereleri kapsamında yer alan otuz beş başlıktan birisi olan “bilim ve eğitim” başlığının görüşmelerinde Türkiye’yi temsil etmiş. Daha önce AKP hükümetlerinin, şimdi de Saray hükümetinin uyguladığı MEB öğretimeğitim programının neresi bilimsel? Mesleğine ve kendine saygılı bir akademisyenin görevi alırken: “Bu görevi ancak Tevhidi Tedrisat Kanunu’nu tam anlamıyla uygulamak ve imam hatip okullarını yasanın buyurduğu kimliğine döndürebilmek koşuluyla kabul ederim” demeliydi. Demediği ama Saray’ın talimatlarını harfi harfine uyguladığı belli. Bu ne biçim bilimsellik? Türkiye Cumhuriyeti’nin Milli Eğitim Bakanı olan (olacak olan) bir ölümlünün Necati Bey, Dr.Reşit Galip ve H.Âli Yücel’i kendisine örnek alması gerekir. HHH Bakan Ziya Selçuk, sistemin değiştirilmemesi durumunda dört işlemli aritmetik bilmeyen, okuduğunu anlamayazma konusunda sıkıntı yaşayan çocuğun liseden mezun olabildiğini belirtmiş. Bu ne biçim mantık ve Türkçe? Demek ki halen uygulanmakta olan sistem ile liselerden, dört işlemli aritmetik problemi çözemeyen, Türkçeyi anlama ve yazma konusunda yeterli olmayan öğrenciler mezun oluyor. Peki, bu öğrenciler nasıl oluyor da cebir, geometri, fizik ve kimya okuyorlar? Demek ki bunları da okuyamıyorlar! HHH Biz dört işlemli problem çözmeyi ilkokul üçüncü sınıfta (19441945) sağlama yöntemiyle birlikte öğrendik. Buna aritmetik denir. Kerrat cetvelini (çarpım tablosunu), bütün zamanlarda fiil çekimlerini biliyorduk. Köylerin çoğu okulsuzdu, elektriksizdi. Her mahallede bir lise yoktu. Ama öğretmen okulları, Köy Enstitüleri, eğitim enstitüleri, parasız yatılı sistemi vardı ve bu okullarda dünya standartlarında öğrenci yetiştiriliyordu. HHH Sayın Bay Bakan, acı gerçeği ve yıkılışın nedenlerini hiç düşündünüz mü? Bakanlığını yaptığınız zihniyetin temsilcileri, eşit koşullar içinde yarışmak varken, neden kopyacılığa ve mülakat yöntemine başvurdular; “kazanmak” için neden Milli Eğitim Bakanlığı’nı yıktılar, hiç düşündünüz mü? 7 göçmenin cesedi bulundu Van’ın Çaldıran ilçesinin İran sınırında, Jandarma ve AFAD ekipleri tarafından donarak öldükleri tahmin edilen 7 göçmenin cesedi bulundu. Kaçakların Afganistan, Pakistan ve Suriye uyruklu olduğu bildirildi. Göçmenlerin cesetle ri Van Adli Tıp Kurumu’na kaldırıldı. Geçen şubat ayında İran sınırını geçen 13 kaçak göçmenin donarak öldükleri ihbarı yapılmıştı. Bölgeye, yoğun kar yağışı ve tipi nedeniyle ulaşım sağlanamadığı için araştırma yapılamamıştı. l DHA Siz nasıl isterseniz. Braas’ta her tercihe göre bir kiremit var. İster klasik, ister modern. Braas’ın zengin renk ve doku seçenekleri ile çatınızda dilediğiniz görünümü yaratın. Her ayrıntısı titizlikle çözülmüş kusursuz Braas Çatı Sistemleri ile evinizde konforu hissedin. bmigroup.com/tr